"Dar gelirli kardeşlerim o eti almasın diye hastalık bahane ediyorlar"
- Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba: - "Bazı gazetelere bakıyorum, 2011 yılında şüpheli hastalıklı et getirmişler' diyorlar. Dar gelirli kardeşlerim o eti almasın diye hastalık bahane ediyorlar" - "Biz diyoruz ki mazotun yarısı bizden, yarısı üreticiden ama benim üretici kardeşim depoyu doldurup bir köyden bir köye gezmeye veya bir düğüne gidiyorsa veya bir taziyeye gidiyorsa ben o deponun yarısı benden yarısı senden demiyorum" - "Devleti yönetmek ciddi bir olaydır. Muhalefet lideri olmak ciddi bir olaydır. Cumhurbaşkanı adayı olmak ciddi bir olaydır. Siz bir kere destekleme nedir, nasıldır, nasıl olacak bunları öğreneceksiniz, bileceksiniz halkın karşısına öyle çıkacaksınız"
ŞANLIURFA (AA) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref
Fakıbaba, "Bazı gazetelere bakıyorum, 2011 yılında şüpheli
hastalıklı et getirmişler' diyorlar. Dar gelirli kardeşlerim o eti
almasın diye hastalık bahane ediyorlar." dedi.
Fakıbaba, Şanlıurfa Belediyesi ile GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının birlikte hazırladığı "Hayvan Borsası" projesinin imza
töreninde yaptığı konuşmada, 81 ile hizmet edildiği gibi
Şanlıurfa'ya da güzel hizmetler kazandırdıklarını söyledi.
Hayvan borsasının kentte istihdamı artıracağını ifade eden
Fakıbaba, "Benden önce sayın bakanımız Faruk Çelik zamanında besi
organize sanayi bölgesi vardı. Seçim öncesi onun üst yapı temelini
atacağız.103 dönümde Et ve Süt Kurumunun Türkiye'deki en önemli
yatırımını gerçekleştirmiş olacağız. İsot ve fıstık fabrikasını,
fıstık lisanslı depoculuğu, Türkiye'nin en modern il tarım
müdürlüğünü ve 8 ilçede kötü durumda olan ilçe tarım müdürlüklerini
değiştireceğiz." diye konuştu.
Fakıbaba, AK Parti'nin daha çok yapacağı işler olduğunu dile
getirerek, şöyle devam etti:
"Hükümetin yaptığı hizmetleri bir çırpıda söylemek mümkün değil
ancak her programda, işte tarım bakanlığı bunu yaptı ve yapmaya
devam ediyor. Sağlık Bakanlığı bunu yaptı ve yapmaya devam edecek.
Ulaştırmada böyleyiz, kültürde böyleyiz, artık göreceksiniz her
programda bir bakanlıkla ilgili kitapçık olacak. Başkaları hep
konuşuyor ama AK Parti yapıyor. Biz yaparız. Yapmak için, hizmet
için halka hizmetkarlık için gelmişiz. Biz şov yapmayız, biz icraat
yaparız."
- İthal edilen ette "deli dana hastalığı" iddiası
Fakıbaba, AK Parti'nin hizmet partisi olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Bazı gazetelere bakıyorum, 2011 yılında şüpheli hastalıklı et
getirmişler' diyorlar. Dar gelirli kardeşlerim o eti almasın diye
hastalık bahane ediyorlar. Allah var, siz AK Parti'yi veya Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığını vurmak için 2011 haberini bugünmüş
gibi vatandaşa anlatıyorsunuz. İnsan biraz vicdanen rahatsız olmaz
mı, bu nasıl bir olaydır? Bırakın garibanlar et yesin 29 liraya.
Siz daha önce iktidar olmadınız mı, niye fakir fukarayı
düşünmediniz, niye dar gelirlileri düşünmediniz? Hala kalkmışsınız
fakir fukara, gerçekten dar gelirli vatandaşım et almaması için ona
göz koymuşsunuz. 2011 haberlerini manşetten veriyorsunuz. Etleri
ben yiyorum, o etleri alıyorum. Onun için bütün vatandaşlarım çok
rahat olsun. Biz bir çığır açmışız ve bu çığır Allah'ın izniyle
devam edecek. Bizim adımız Adalet ve Kalkınma Partisidir, hizmet
partisidir. Öyle lafla değil, şovla değil, biz işle dualar
alıyoruz."
- Üreticiye mazot desteği
Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun çiftçilere nasıl
mazot desteği verildiğini hala anlamadığını dile getiren Fakıbaba,
Kılıçdaroğlu'nun kendisini bilgilendirenlere inanmamasını
istedi.
Fakıbaba, üreticiye dönüm başı mazot desteği verildiğini dile
getirerek, şöyle devam etti:
"Sayın Kılıçdaroğluna bakıyorum, 'Fakıbaba bu işten anlamıyor,
bilmiyor, etmiyor' diye bazı laflar söylüyor. Bizler ana muhalefet
partisine her zaman saygı duyarız. Cumhurbaşkanı adaylarına da
saygı duyarız. Benim söylemek istediğim bir şey var. Lütfen Sayın
Kılıçdaroğlu, bir şey konuşurken mutlaka bilerek konuşmak lazım.
Bilmeden, etrafınızdaki adamlar yanlış bilgi veriyorlarsa, siz de
vatandaşın önünde ana muhalefet partisi lideri olarak kalkıp tarım
bakanını suçluyorsanız, inanın ki doğru değil. Etrafınızdakilere
inanmayınız. Açın bakın destekler nedir, hangi tarım ürününe destek
veriyoruz."
- "Köye gezmeye gidiyorsa deponun yarısı benden
demiyorum"
Devletin mazotun yarısını karşıladığını söyleyen Fakıbaba,
şunları kaydetti:
"Biz diyoruz ki mazotun yarısı bizden, yarısı üreticiden ama
benim üretici kardeşim depoyu doldurup bir köyden bir köye gezmeye
veya bir düğüne gidiyorsa veya bir taziyeye gidiyorsa ben o deponun
yarısı benden yarısı senden demiyorum. Desteklemede ürüne destek
vardır. Eğer sen traktörlere vereceksen vatandaşların arabası da
var ona da ver. O depoyu da doldursun yarısı senden olsun yarısı da
ondan olsun. Devleti yönetmek ciddi bir olaydır. Muhalefet lideri
olmak ciddi bir olaydır. Cumhurbaşkanı adayı olmak ciddi bir
olaydır. Siz bir kere destekleme nedir, nasıldır, nasıl olacak
bunları öğreneceksiniz, bileceksiniz halkın karşısına öyle
çıkacaksınız."
Fakıbaba, AK Parti hükümetlerinin her zaman üreticinin yanında olduğunu vurgulayarak, "Bu işi başlatan AK Parti hükümetleridir. 2003 yılından 2017 yılına kadar 7,5 milyar lira gübre ve mazot desteği ödemişiz. Cumhurbaşkanı ve başbakanımızın talimatıyla yarısı sizden yarısı bizden dedikten sonra 2018 yılında sadece bir yıla mahsus olmak üzere mazot desteği 1,8 milyar lira ödenmeye başlanmıştır ve devam etmektedir. Hala traktörün başına geçip... Traktörü ben de kullanıyorum arkadaş. Ahıra benim kadar giren de yoktur. Süt sağdın mı? Bir de süt sağmasını öneriyorum, çok zevkli bir iş." ifadesini kullandı.
Yorumlar