Bedelli askerlik düzenlemesi

- BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: - "Herkes için 15 bin TL rakamını adil bulmuyoruz. Burada gelire göre bir düzenlemenin yapılmasını istiyoruz. Herkesin kendi bütçesine, gelirine göre altından kalkabileceği bir rakamın belirlenmesi lazım" - "Yaş 25, gün 28, bedel 15. Bu kadar tik tak şeklinde olmaması lazımdır. Yaşa ve güne bir itirazımız yok. Mutlaka bir askeri elbiseyi giyip temel eğitimi almaları gerekiyor" - "Türkiye'de hala sözde milletvekillerin, Eren Bülbül'ü şehit eden teröristin cenazesine katılmak kadar bir hadsizliği, pervasızlığı, teröre desteği yapabiliyorsa elbette ki Türkiye'nin terörle mücadelesi sürecektir"

Google Haberlere Abone ol
Bedelli askerlik düzenlemesi

TBMM (AA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı ve Ankara Milletvekili Mustafa Destici, bedelli askerlik teklifiyle ilgili, "Herkes için 15 bin TL rakamını adil bulmuyoruz. Burada gelire göre bir düzenlemenin yapılmasını istiyoruz. Herkesin kendi bütçesine, gelirine göre altından kalkabileceği bir rakamın belirlenmesi lazım." dedi.

Destici, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, partilerinin dokuz yıl sonra yeniden Mecliste olduğuna işaret ederek, partisinin kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nu rahmet, minnet ve şükranla andıklarını bildirdi.

Yazıcıoğlu'nun usulü, üslubuyla, yapıcı, yol gösterici, sorumlu bir siyaset çizgisiyle Meclisteki çalışmalarını ve Meclis dışındaki parti faaliyetlerini sürdürmeye devam edeceklerini vurgulayan Destici, "Bizim önceliğimiz ülkemiz, milletimiz, devletimiz, Türk-İslam coğrafyası, inançlarımız, değerlerimiz, fikirlerimizdir. Bu anlamda olumlu bulduğumuz, ülkenin, milletin lehine gördüğümüz her noktada doğru kimden gelirse gelsin onun yanında dururuz ve yanlışta kimden gelirse gelsin onun yanlış olduğunu açık bir yüreklilikle ifade ederiz." diye konuştu.

Türkiye'nin 35 yıldır terörle mücadele ettiğini ve bu süreç içerisinde ciddi mücadelenin verildiği dönemlerin olduğu kadar ihmal edilen hatta yanlışların yapıldığı dönemlerin de olduğuna dikkati çeken Destici, özellikle son üç yıldır terörün tüm çeşitlerine, unsurlarına karşı hem içeride hem de dışarıda topyekun bir mücadele verildiğini ve BBP olarak bunu sonuna kadar desteklediklerini belirtti.

Destici, Türkiye'nin 15 Temmuz hain darbe girişimiyle birlikte terörün farklı bir yüzüyle de tanıştığına işaret ederek, şöyle devam etti:

"Bununla da mücadele etmek adına OHAL'in ilan edilmesi, onunla birlikte çıkarılan KHK'ler ve birtakım düzenlemeler tamamen, ülkemizi, milletimizi, devletimizin varlığını, vatanımızın, milletimizin birliğini bu saldırılardan koruma amacına yönelikti. Bugün itibarıyla artık OHAL uzatılmayacak ve OHAL dönemi Türkiye'de sona eriyor. İnşallah bunun da ülkemiz ve milletimiz açısından hayırlı olacağına inanıyorum. Artık Türkiye'nin hızla normalleşmesi lazım. Bunu da önemsiyoruz. Meselelerini çözme, aşma noktasında OHAL'in uzatılmamasını da önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz."

- "Terörle mücadele edilecek"

OHAL kalktı diye Türkiye'nin terörle mücadelesinden de vazgeçmeyeceğine değinen Destici, "Elbette ki tüm şiddetiyle, inançla, kararlılıkla, cesur bir şekilde de terörle mücadele edilecek. Belki de son 30 yıldır özellikle sınırlarımız içerisindeki terörist sayısının en düşük olduğu dönemlerden geçiyoruz. Binin altına düşürülmüş vaziyette. Bu çok önemli bir şeydir. İçerideki teröristlerin önemli bir kısmı da kımıldayamayacak vaziyettedir. Mücadele devam ediyor. İnşallah bir terörist kalmayıncaya kadar da bu mücadelenin aynı kararlılıkla sürdürüleceğine inanıyoruz ve sonuna kadar da destekliyoruz." ifadesini kullandı.

- Terörle mücadele düzenlemesine destek

Terörün tüm unsurlarıyla mücadele için AK Parti'nin yasa teklifi verdiğini anımsatan Destici, teklifi desteklediklerini açıkladı.

Destici, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'de hala sözde milletvekillerin, Eren Bülbül'ü şehit eden teröristin cenazesine katılmak kadar bir hadsizliği, pervasızlığı, teröre desteği yapabiliyorsa elbette ki Türkiye'nin terörle mücadelesi sürecektir. Bundan da hiç kimsenin rahatsız olmaması gerekir. Yasa teklifi tamamıyla teröre, teröristlere karşı çıkarılmaktadır. Türkiye'nin terörden kurtulması adına Meclise bu teklif verilmiştir. Yoksa normal vatandaşlarımızın yaşamlarını kısıtlayacak, insan hak ve özgürlüklerini daraltacak, sermayenin Türkiye'ye girişini kısıtlamak amacıyla verilmemiştir ve bu amaçla da değerlendirilmemesi gerekir. Bu amaçla değerlendirip yasa teklifine karşı çıkanlar bir kere daha düşünüp ona göre hareket etmeleri lazımdır. Çünkü, Türkiye henüz terör belasından kurtulmuş değildir. Ülkemizde hala PKK, FETÖ, DHKP-C ve diğer terör örgütlerinin tehditleri geçmiş değildir. Sınırlarımızın ötesi için de bu geçerlidir. O yüzden biz terörü bitirene kadar yasalarımızı da terörle mücadeleye uygun hale getireceğiz."

Destici, teklife ilişkin AK Parti ile görüşerek, düşüncelerini ve hassasiyetlerini de ileteceklerini bildirdi.

Meclis kapanmadan önce bir torba yasa teklifinin çıkarılacağını anımsatan Destici, bunun içerisinde sağlık çalışanlarına yıpranma payının verilmesinin de yer aldığını ve bunu desteklediklerini kaydetti.

- "Asker alma sisteminde problem olduğu açıktır"

Bedelli askerlik konusuna değinen Destici, "Biz başından itibaren şunu ifade ettik; ilkesel olarak bedelliye karşıyız ama bu çıkacak. Eğer çıkacaksa da o zaman birtakım önerilerimiz ve tekliflerimiz var. Burada da yine doğrunun yapılması, adaletin tesis edilmesi ve varsa mağduriyetlerin giderilmesi, yığılmaların önlenmesi adına biz bunları söylüyoruz." ifadesini kullandı.

"Asker alma sistemimizde bir problem olduğu açıktır. Bir kere bunun ortadan kaldırılması lazım." diyen Destici, bir daha bu yığılmalarla Türkiye'nin karşı karşıya kalmaması gerektiğini ve asker alma sisteminin yeniden gözden geçirilip düzeltilmesini istedi. Destici, "Bu kadar asker kaçağı, bakaya, bedelli talep edebilecek pozisyona gelmiş yüzbinlerden hatta milyonlardan bahsediliyor. Nasıl bir sistem ki milyonlarca askerliğini yapmamış ya da kaçak duruma düşmüş insan üretiyor." dedi.

Destici, adaletin tesis edilmesi gerektiğine işaret ederek, şu görüşlere yer verdi:

"Yaş 25, gün 28, bedel 15. Bu kadar tik tak şeklinde olmaması lazımdır. Yaşa ve güne bir itirazımız yok. Mutlaka bir askeri elbiseyi giyip temel eğitimi almaları gerekiyor. Bunu alırken, devlette, kamuda ya da özelde çalışan insanların hak kaybına uğramaması lazım. Vatan borcunu yapmak için gittiğinde ve geri döndüğünde mutlaka işinin başına dönebilmesi lazım. Bunun mutlaka yasal çerçevesinin çok net çizilmesi lazım.

Biz, herkes için 15 bin TL rakamını adil bulmuyoruz. Burada gelire göre bir düzenlemenin yapılmasını istiyoruz. Herkesin kendi bütçesine, gelirine göre altından kalkabileceği bir rakamın belirlenmesi lazım. Devletin eğer buradan bir beklentisi varsa o zaman yüksek geliri olanlara yüksek, düşük geliri olanlar düşük vererek yine bu dengeyi sağlayabilir ve hatta daha yüksek gelirde elde edebilir. En son çıkarılan bedelli askerlikten 250 bin civarında faydalanan olmuş. Madem bir milyona yakın insandan bahsediliyor o zaman hepsinin faydalanabileceği bir düzenleme yapılması lazım. Baştan savmamak lazım. 'Biz çıkardık gerisi ne olursa olsun' dememek lazım.

Hatta diyelim öğretmense öğretmenlik yaptırılarak, imamsa imamlık yaptırılarak, doktorsa doktorluk yaptırılarak askerliklerini de tamamlamış olabilirler. İlla 28 gün değil, kısa dönem altı ay yapar ama mesleğini icra ettiği anda o askerlik vazifesini yapmış olur. Bu şekilde de değerlendirilebilir diye düşünüyoruz."

Mustafa Destici, bedeli askerlikten elde edilecek gelirin belirli bir kısmının, mutlaka SMA hastaları başta olmak üzere, tedavileri için yüksek ücretli ilaç alması gereken ama imkansızlıktan dolayı alamayan hastalara ayrılması gerektiğini söyledi. Destici, gelirin başka bir kısmının da vatani hizmetini gönüllü olarak yapan er ve erbaşlara verilmesini önerdi.

İşsizlik rakamlarının düşmesi ve istihdamın açıklanmasına ilişkin rakamların sevindirici olduğunu aktaran Destici, "Genç nüfus bazında işsizlik rakamlarındaki ciddi düşüşü çok değerli ve kıymetli buluyoruz. Türkiye'nin zaten ekonomideki temel meselelerini çözmesi için üç hususu dikkate alması lazım. Bunlar; üretim, istihdam ve tasarruftur." diye konuştu.

Bir gazetecinin, "Polis, öğretmen ve itfaiye memuruna 3600 ek gösterge verilecekti. Kamuoyunda beklenti var. Bununla ilgili bir çalışmanız var mı?" sorusuna ilişkin Destici, birin dördünü hak etmiş ve bundan emekli olmuş bütün memurlara 3600 ek gösterme hakkının verilmesini savunduklarını belirtti. Destici ayrıca, KİT'lerde çalışanların tamamının da taşeron yasasından faydalanarak kadroya alınması istedi.

Yorumlar