İstanbul'da son yılların en sönük 1 Mayıs'ı

İstanbul Bakırköy'de düzenlenen 1 Mayıs etkinlikleri son yılların en düşük katılımıyla gerçekleşti. Meydanın üçte birisini dolduran kalabalık kısa sürede alanı terk etti.

Bu yıl ilk kez Bakırköy'de kutlanan İstanbul'daki 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü etkinliği, önceki yıllara göre sönük geçti. Saat 13.00'de başlayan ve katılımın düşük olduğu görülen Bakırköy'deki 1 Mayıs etkinliklerinde, henüz konuşmaların devam ettiği saatlerde meydanın boşalmaya başlaması dikkat çekti. Gaziantep'te düzenlenen bombalı saldırı haberinin de etkisiyle yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı miting alanında, HDP'li grupla polis arasında kontrol noktasında tartışma çıktı, polis müdahalesi geldi. DİSK Genel Başkanı Beko, "Taksim'de 1977'de katledilen arkadaşlarımızın katilleri bulununcaya kadar 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamaktan vazgeçmeyeceğiz, kimse de vazgeçiremez" derken, KESK Eş Genel Başkanı Özgen ise, "Taksim'i yasaklayarak hafızaları sileceklerini sananlara sesleniyorum; Taksim'e çıkacağız ve yasaklayanlara hesap soracağız" dedi.

İstanbul'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün kutlanacağı Bakırköy Pazar Alanı'ndayoğun güvenlik önlemleri alındı. Saat 13.00'de başlayan kutlama programına aralarında DİSK, KESK, TMMOB, TTB, Birleşik Haziran Hareketi, Çarşı Grubu, CHP veHDP üyeleri kortejler halinde sahne önüne geldi. Gruplar sahne önünde yerlerini alırken, sahneden sık sık grupların sıralanmaları ile ilgili uyarılar yapıldı.

Bakırköy pazar alanında düzenlenen 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarında konuşan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, on binler olarak güçlerini göstermeye, birbirlerine söz vermeye geldiklerini ifade ederek, işçilere köleliği dayatanların kaybedeceğini, kendilerinin kazanacağını anlattı.

Kani Beko, mücadeleyi 1 Mayıs ruhu ile kazanacaklarını dile getirerek, birlik olarak dayanışma ile kazanacaklarını, taşeron köleliğine her ne pahasına olursa olsun sonvereceklerini kaydetti. Taşerona kadro sözü verip, "özel sözleşmeli personel" sistemini getirenlerden hesap soracaklarını aktaran Beko, tüm işçilere ayrımsız, kayıtsız, şartsız kadro hakkı istediklerini belirtti. İşçilere "güvenceli iş için birlik olmaya, mücadele etmeye, dayanışmaya söz veriyor musunuz?" diye soran Beko, kıdem tazminatı hakkını kaybetmemek için mücadele edeceklerini söyledi. DİSK Genel Başkanı Beko, hükümetin kadınlara yönelik düzenlemelerini eleştirerek, "Kadınlar bizim onurumuzdur. Bu ülkede işsiz sayısı 6 milyona ulaşmış. Birlikte mücadele vermeliyiz. Kardeşliği ve kalıcı barışı sağlamalıyız." dedi.

'VAZGEÇMEYECEĞİZ'

Beko, 1 Mayısları Taksim'de kutlama isteklerini yineleyerek, şunları kaydetti: "Taksim'de 1977'de katledilen arkadaşlarımızın katilleri bulununcaya kadar 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamaktan vazgeçmeyeceğiz, kimse de vazgeçiremez. Taksim 1 Mayıs alanı olana kadar birlik olmaya, mücadele etmeye söz veriyor musunuz? Bu ülkenin işçi sınıfına ihtiyacı var. Çünkü işçilerin birliği sağlanırsa halkların kardeşliği de sağlanır. Barışın, kardeşliğin olmadığı yerde işçi sınıfı bölünüp parçalanır." 

Kani Beko, Ankara ve Suruç'ta meydana gelen terör saldırılarında hayatlarını kaydedenlerin ailelerinin de kutlamalara katıldığını hatırlattı. 

'YASAKLAYANLARDAN HESAP SORACAĞIZ'

KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen de "Taksim'i yasaklayarak hafızaları sileceklerini sananlara sesleniyorum; Taksim'e çıkacağız ve yasaklayanlara hesap soracağız." dedi. Özgen, kıdem tazminatının ortadan kaldırılmak istendiği, modern kölelik koşullarının dayatıldığı bir ortamda 1 Mayıs'ın kutlandığını öne sürerek, halkın sorunlarının ve taleplerinin ortak olduğunu anlattı.

Demokrasinin, adaletin, barışın, kardeşliğin, toplumsal cinsiyet eşitliğinin olmadığı bir ülkede emek hakkından söz edilemeyeceğini dile getiren Özgen, grevli gerçek toplu sözleşme, örgütlenme ve siyaset yapma hakkının yok sayılmasına, grev hakkının idari işlemlerle ortadan kaldırılmasına karşı mücadele edilmesi gerektiğini kaydetti. 

Lami Özgen, "İşçilere düşük ücret ödenmesine, iş güvencesine dokunulmasına, mezarda emekliliğe mahkum edilmeye, performans tuzağına, artan vergi dilimlerine, bütçenin eğitime, sağlığa, emekçilere değil güvenlik politikalarına aktarılmasına, itibarsızlaştırılmaya, kadınların toplumsal yaşamdan dışlanmasına, sözde 'istihdam' paketlerine, ayrımcılığa, sürgün edilmeye son verilmelidir." ifadelerini kullandı. Öncelikle nitelikli, parasız, ulaşılabilir ve ana dilde kamu hizmeti istediklerini ifade eden Özgen, tutuklu basın mensupları, hukukçular, siyasetçiler, öğrenciler ve aktivistlerin serbest bırakılmasını talep etti.

HDP'Lİ GRUBA MÜDAHALE

Sabah saatlerinde vatandaşların meydana girişi sırasında, HDP'liler ile polis arasında arama noktasında tartışma çıktı. İkinci arama noktasında yaşanan tartışma büyüyünce polis müdahalede bulundu. 

İSTANBUL GENELİNDE 170 GÖZALTI

İstanbul genelinde 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde izinsiz gösteri yapmak isteyen 170 kişi gözaltına alındı. Polis, Şişli, Beşiktaş, Beyoğlu, Zeytinburnu ve Bakırköy'de izinsiz gösteri yapmak isteyen gruplara müdahale etti.

İstanbul'da ilk müdahale Divan Oteli kavşağında toplanan 40 kişilik bir gruba oldu. "Halkevleri" pankartı taşıyan grubu dağıtmak için polis tazyikli su kulandı. Taksim'e yürümek isteyen eylemciler polisin müdahalesi üzerine dağıldı. Beşiktaş, Şişli'de de müdahaleler ve gözaltılar vardı. Kent genelinde izinsiz gösteri yapmak isteyen 170 kişi gözaltına alındı.

Müdahaleler sırasında 170 kişi gözaltına alınırken, çok sayıda elyapımı bomba, molotof kokteyli, havai fişek, boya şişeleri ve örgütseldokümanlarla flamalar ele geçirildi.
İyi Parti'de yeni yönetimin A Takımı belli oldu "AK Parti neden kaybetti" anketinden ilk sonuçlar İslam ülkelerinden Türkiye'ye para akacak DEM Partili belediye başkanı istifa etti