"Gezi kumpası"yla devrilen Lula Da Silva döndü

Brezilya’da sandık çıkış anketlerine göre devlet başkanlığı seçimini İşçi Partisi adayı Luiz Inacio Lula da Silva kazandı. Lula Da Silva 2014 yılında Türkiye'deki "Gezi ayaklanması"na benzer bir ayaklanmayla devrilmiş sonrasında cezaevine atılmıştı. 

Brezilya'da düzenlenen ikinci tur devlet başkanlığı seçimleri için sabah başlayan oy verme işlemi yerel saatle 17.00'de sona erdi.

Ülkede 2 Ekim'de düzenlenen seçimlerde hiçbir adayın yüzde 50 oy alamaması nedeniyle 2. tura kalan devlet başkanlığı seçimlerinde, ilk turda en yüksek oyu alan eski Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva ile Devlet Başkanı Jair Bolsonaro yarıştı.

Sandık çıkış anketlerine göre devlet başkanlığı seçimini İşçi Partisi adayı Luiz Inacio Lula da Silva kazandı.

"BREZİLYA'NIN GEZİ AYAKLANMASIYLA DEVRİLMİŞTİ"

Brezilya’da 2014 yılından bu yana “Lava Jato Operasyonu” ismi altında süren yolsuzluk soruşturması kapsamında ortaya çıkan yeni Telegram konuşmaları ülke gündemini sarstı. Soruşturmayı yürüten başsavcılık ekibi, eski Başkan Lula’nın bu kapsamda tutuklanmasını “CIA’in bir hediyesi olarak” tanımladı.

Brezilya’da Lava Jato yolsuzluk soruşturması ile ilgili yeni Telegram konuşmaları ortaya çıktı.

Bu konuşmalar, eski devlet başkanı Luiz Inacio Lula da Silva’nın 2018 yılında tutuklanıp seçimlere katılmaktan men edilmesinin ve bu nedenle Jair Bolsonaro’ya devlet başkanlığı kapılarının açılmasının arkasında CIA olduğunu gözler önüne serdi.

Soruşturmayı yürüten eski başsavcı Sergio Moro’nun ekip üyeleri arasında geçen konuşma, Moro’nun soruşturma esnasında ABD gizli servisi CIA ile işbirliği içerisinde olduğunu ortaya çıkardı.

Söz konusu Telegram konuşmaları, Lula’nın savunması kapsamında resmi mahkeme belgeleri olarak sürece dahil edildi.

Bolsonaro döneminde bir süre Adalet Bakanlığı yapan Sergio Moro’nun ekibinden savcı Deltan Dallagnol, yine soruşturma ekibinden başsavcılık ofisi avukatı Laura Tessler ve bir diğer savcı Isabel Grobba ile konuşmasında dava sürecinden bahsediyor.

Grobba, başsavcı Moro’nun Lula’ya yönelik tutuklama emri çıkaracağını ifade ediyor. Dallagnol, bunun üzerine “Marco Aurelio her şeyi mahvetmeden” cevabını veriyor.

Konuşmada bahsedilen Marco Aurelio, Brezilya Yüksek Federal Mahkemesi’nde hakim. Konuşmanın geçtiği dönemde Aurelio, Lula’nın serbest kalmasına neden olabilecek bir dosya hazırlıyordu. Telegram kayıtlarından anlaşılacağı üzere Moro, Aurelio’nun bunu yapmasına imkan vermemek için hızlı bir şekilde tutuklama kararı çıkarıyor.

Aurelio’nun hazırladığı dava dosyası ayrıca Lula’nın 2018 devlet başkanlığı seçimlerinde aday olmasının önüne de açıyordu. Bu noktada mevcut devlet başkanı Jair Bolsonaro da olaya dahil oluyor. Lula’nın seçimlere katılması demek, ABD destekli Bolsonaro’nun seçimleri kuvvetle muhtemel kaybetmesi anlamına geliyordu, zirâ o dönem yapılan anketlerde Lula, Bolsonaro’nun yüzde 20 oranında önünde birinci sırada yer alıyordu.

İşte tam bu noktada, Telegram konuşmalarında ilginç bir detay ortaya çıkıyor. Savcı Dellagnol, bir anda ABD gizli servisi CIA’den bahsediyor. Dellagnol, Lula’ya yönelik tutuklama emrini “CIA’in bir hediyesi” olarak tanımlarken, avukat Laura Tessler “Bunu bugün kutlayacağım” diyor.

Ortaya çıkan bu detay, Dellagnol’un o tarihlerde ABD’de olması ile birleştirildiğinde Lula’nın tutuklanmasının ve Bolsonaro’nun seçilmesine neden olan yolsuzluk soruşturmasının arkasında aslında kimlerin olduğunu açıkça gözler önüne seriyor.

Sergio Moro ve soruşturma ekibi, bu ve buna benzer belgelerin yayınlanmasının engellenmesi için büyük çaba sarf etti, ancak Yüksek Mahkeme, 9 Şubat tarihinde tüm verilerin açıklanmasına yönelik karar aldı. Lava Jato soruşturmasının sene sonunda bitirileceği belirtildi.

Öte yandan ABD’nin Lava Jato operasyonuna destek verdiği bir süredir biliniyordu, ancak ortaya çıkan bu son detay, desteğin ne denli derin olduğunu gösterdi.

2017 yılında ABD Adalet Bakanı Yardımcısı Kenneth Blanco, Lava Jato soruşturma ekibi ile yaptıkları işbirliğine değindi ve bu işbirliğini “başarı hikayesi” olarak tanımladı. Ayrıca 2019 yılında ABD Adalet Bakanlığı tarafından Lava Jato ekibine “yolsuzluğa karşı vakıf kurmaları için” 682 milyon dolar verildi.

Türkiye'de başarısız olan gezi parkı & 17-25 Aralık kumpas planları Brezilya'da nasıl başarılı oldu?

 1- Yıl 2013, Türkiye'de gezi parkı olayları yaşandığı sırada aynı sokak hareketlerinin yaşandığı bir başka ülke daha var: Brezilya.

2-Türkiye'de hedeflenen isim Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Brezilya'da ise Devlet Başkanı Dilma Rousseff idi.

3- Peki Dilma Rousseff neden hedef tahtasındaydı? Çünkü bürokrasi ve sermaye babalarının musluğu olan 'faize' karşı durmuştu

4- Dönemindeki reformlarla 20 milyondan fazla aile açlık sınırından kurtarıldı, alt ve orta kesimler refah görmeye başladı.

5- Sık sık finans sektörüne, 'faizi indirin' diyerek baskı yapması ve burjuva sınıfının musluğunu kesmesi tahammül edilecek şey değildi.

6- Tahammül de etmediler zaten. 2013 yılında 'otobüs ücretlerine yapılan zam' bahane edilerek sokak hareketlerinin fitili ateşlendi.

7- O masum 'Otobüs zammı' eylemleri çok kısa sürede hükümeti devirme amacına evrildi. Yeni slogan 'hükümet istifa' oldu.

8- Mesele zaten 'otobüs zammı' değildi kardeşim sen hala anlamadın mı?

9- Ama Tayyip Erdoğan mevzuya uyanmıştı, gezi parkı olayları sırasında aynı oyunun Brezilya'da da oynandığının farkındaydı:

10- Tabi tüm bu sokak hareketleri sırasında baş aktör ABD de çalışmalarına hiç ara vermedi. Bu süreçte ABD'nin hackerları da devredeydi.

11- FBI'a çalışan bir hacker, Türkiye, Brezilya ve İran devlet hesaplarını tam da bu dönemde nasıl hackledi?

12- FBI adına çalışan 'Sabu' lakaplı yekili, Türkiye, Brezilya ve İran hükümet hesaplarını ayarladığı hackerlar ile ele geçirdi.

13- Sabu tutuklandı ve 2014'de FBI'a üstün hizmet ödülüyle serbest bırakıldı. Serbest bırakan isim ise çok ilginç: Preet Bharara

14- Brezilya'da Sokak hareketleri ile hükümet  yıpratıldıktan sonra ülke darbe için istenilen kıvama gelmişti artık

15-Sıradaki adım sokak hareketleriyle yıprattıkları hükümeti devirmekti. 17-25 Aralık darbe girişiminin tıpkısını Brezilya'da da uyguladılar

16- 2014'de, Brezilya tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu başlatıldı. Hükümete yakın kişiler tek tek gözaltına alındı.

17-  Bizdeki 17-25 Aralık kumpası Halkbank hedefe alınarak yapılmıştı, Brezilya'da ise Petrobras hedefteydi.

18- Petrobras Brezilya devletine ait bir kurum ve dünyanın en büyük petrol şirketlerinden

19- Dilma Rousseff de 2003-2010 yılları arasında Petrobras’ın yönetim kurulu başkanlığını yapmıştı

20- Rousseff'in Petrobras'taki başkanlığı sırasında yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle hem kurum hem de hükümet bir kumpasın içerisine alındı.

21- Ve çok ilginçtir, bu dönemde Dilma Rousseff''e tıpkı Erdoğan'a yapıldığı gibi saçma sapan ses kayıtları üzerinden de kumpas çekildi

22- Yolsuzluk operasyonları başladığında, Dilma Rousseff'in eski başkan Lula ile ses kayıtları ortaya çıkarılmaya başlandı..

23- Rousseff darbe yapıldığının farkındaydı ama parlementoda yargılanması ve azledilmesi için yapılacak oylamada üstünlük darbecilerdeydi

24- Brezilya'da darbe başarılı oldu... Petrobras içler acısı hale düştü, ülke ekonomisinin büyüme oranları -3'lere kadar geriledi

25- Son kelâmda özet: Sermaye odaklarının çıkarına dokunan Brezilya'nın, sokak olayları + yolsuzluk operasyonları ile fişi çekildi...