Adnan Oktar davasında son durum: 72 sanıklı davada ilk duruşma gerçekleşti

Kamuoyunda, "Adnan Hoca" olarak bilinen Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu onlarca ismin yargılandığı davanın ilk duruşması gerçekleşti.

İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirilen duruşmaya, 3'ü tutuklu olan 7 sanık ve avukatları ile bazı müştekilerin avukatları katıldı. Örgüt lideri Adnan Oktar'ın avukatı, eski davayla bu dosyanın birleştirilmesini talep ederek, dosyanın yetkisizlikle gönderilmesini istedi. Ancak mahkeme heyeti bu talebi reddetti.

SANIKLARIN SAVUNMALARI

Tutuklu sanıklardan Ali Sadun Engin, daha önce FETÖ'ye yardım ve uluslararası casusluk suçlamalarından beraat ettiğini belirterek, hayatının her döneminde suça karşı olduğunu savundu. Engin, "Kimseden maaş almadım. Tam tersi cebimden harcadım. Adnan Bey yazdığı kitaplardan bir kuruş para almadı. İsrail'le köprü vazifesi gördüğüm söyleniyor. Doğruyu anlatmak, kötülükten men etmek anlamında da köprü vazifesi görmüş olabilirim. Biz zaten köprü vazifesi görmeye çalışıyoruz. Filistin'den Müslüman liderleri, hahamları kanalımıza davet ettik, konuşturduk. Adnan Bey onlara Tevrat'ı açtığında savaşta fidye ödemek, özür dilemek helaldir gibi şeyleri anlattı. İsrail hükümeti Mavi Marmara baskınından sonra Türkiye’ye özür mektubu yazdı ve fidye ödedi. Biz sivil toplum kuruluşu olarak böyle bir şeye vesile olduk," ifadelerini kullandı. Cinsel saldırı suçlamalarını ise reddetti.

Bir diğer tutuklu sanık Orkun Şimşek, şirketinin 2014'te kurulduğunu belirterek, "Adnan Oktar'la bir ilgisi yoktur, örgüt adına da kurulmuş değildir. 'Örgüt şirketi' denilerek el konuldu ve batırıldı. Şirket sahibi olarak itibarım da sıfırlandı. Milyonlarca lira borca da sokulduk. Bu da başımıza gelen hukuksuzluklardan biridir. Ben hiçbir mali işi takip etmiyordum. Mali işler sorumlusu falan değilim," dedi.

MAHKEME KARARLARI VE DURUŞMA TARİHİ

Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Paşa Durmuş'un tahliyesine karar verdi. Sanıklar Erol Şimşek, Orkun Şimşek, Ali Sadun Engin ve Paşa Durmuş'un dosyasının ayrılmasına hükmeden heyet, firari sanıklar hakkındaki yakalama kararının devamını kararlaştırdı. Duruşma 15 Ekim’e ertelendi.

İDDİANAME DETAYLARI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 42'si firari 72 kişi "şüpheli", 21 kişi "mağdur", 9 banka ise "suçtan zarar gören" sıfatıyla yer alıyor. Örgütün kuruluş amacı ve faaliyetleri detaylı olarak ele alınan iddianamede, sanıkların eylemleri ayrıntılı şekilde anlatılıyor.

İddianamede, tutuklu sanık Ali Sadun Engin'in örgüt içinde "Sado" lakabını kullandığı, özellikle ABD ve İsrail ile örgüt arasında köprü vazifesi gördüğü, Adnan Oktar'ın talimatıyla İsrail'de düzenlenen ve örgüt tarafından organize edilen konferanslarda konuşmacı olarak yer aldığı belirtiliyor. Engin'in, yurt dışından gelen bürokrat ve yabancı siyasetçilerin rehberliğini üstlendiği, A9 TV'deki yayınlarda konuşulacak konuları belirleyip, kanalın para transferini organize ettiği kaydediliyor.

Engin'in ayrıca, Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu bir grup örgüt üyesinin 1999'da gözaltına alındıklarında işkence gördükleri iddialarıyla ilgili dönemin emniyet görevlileri hakkında açılan dava kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine şikayette bulunduğu ve kazandığı tazminatı "infak" adı altında örgüte aktardığı belirtiliyor.

Tutuklu sanık Erol Şimşek'in, kendisine yüklü miktarda miras kalan örgüt üyelerinin mal varlıklarının örgüte aktarılması noktasında faaliyet gösterdiği ve özellikle Kazakistan'da örgüte finans sağlayan şirketler kurup, örgüt içi para transferini yönettiği ifade ediliyor.

İddianamede, sanık Orkun Şimşek'in de kendisine yüklü miktarda miras kalan örgüt üyelerinin mal varlıklarının örgüte aktarılması noktasında faaliyet gösterdiği, özellikle Dubai'de olmak üzere yurt dışında örgüte finans sağlayan şirketler kurup örgüt içi para transferini yönettiği ve Kazakistan'daki şirketlerden elde edilen geliri Dubai'deki şirketi aracılığıyla Türkiye'ye aktardığı bilgisine yer veriliyor.

Sanık Orkun Şimşek'in "turnike" sistemine girecek kadınları tespit ettiği, kadınların kimlerle görüşeceklerine karar verdiği, Adnan Oktar ile tanıştırdığı, kadınların kaldığı evlerden sorumlu olduğu, örgütsel yemin ettirdiği belirtiliyor.

İddianamede, Adnan Oktar, Ulviye Didem Ürer, Tarkan Yavaş ve Alev Babuna'nın da aralarında bulunduğu 13 sanığın, diğer 59 sanığın eylemlerini örgüt kapsamında gerçekleştirmesi nedeniyle "nitelikli cinsel saldırı", "çocuğun cinsel istismarı", "cinsel taciz", "basit cinsel saldırı", "nitelikli dolandırıcılık" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçlarından 1938 yıl 5'er aydan 2 bin 758 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

59 sanığın "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçundan 2,5 yıldan 6'şar yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, ayrıca bu sanıklardan 27'sinin "nitelikli cinsel saldırı", 8'inin ise "cinsel taciz" suçundan hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

İddianamede, sanıklardan İbrahim Özçelik'in ayrıca "nitelikli dolandırıcılık" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçlarından 12 yıldan 34 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

Yusuf Kavaklı hayatını kaybetti Kurban Bayramı namaz saatleri İL İL TABLO Bayram Ödemeleri Bugün Hesaplara Yatıyor Eylem Tok ve oğlu ABD'de tutuklandı İyi Parti'de yaprak dökümü sürüyor Köprüde eylem yapan şahıs "ruhsal hasta" çıktı