Akdeniz'de binlerce göçmenin canı onlara emanet

- İtalya Sahil Güvenlik Komutanı Amiral Melone: - "Dünya buraya çok uzak ve burada ne kadar ciddi şeylerin olduğu bilinmiyor. Bu benim acı yakarışım" - Sahil Güvenlik Dış İlişkiler Sorumlusu Marini: - "Ben bunu orkestra şefliğine benzetiyorum"

Google Haberlere Abone ol
Akdeniz'de binlerce göçmenin canı onlara emanet

ROMA (AA) – Libya ile İtalya arasındaki düzensiz göç yolunda çok sayıda göçmen, İtalya Sahil Güvenlik Komutanlığı koordinesinde yapılan operasyonlarda kurtarılıyor.

Akdeniz’in ortasındaki can pazarında insanların hayatını kaybetmemesi için çalışan ve göçmenlerin uydu telefonlarıyla arayıp yardım istedikleri yer İtalya Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın Roma’daki karargahı, kapılarını Anadolu Ajansı’nın (AA) da üyesi olduğu Yabancı Basın Derneğine açtı. Gazetecilere yönelik tur sırasında, orta Akdeniz’de halen aktif olarak devam eden düzensiz göçün kontrol edildiği operasyon merkezi gezdirildi ve merkezin işleyişine dair bilgiler paylaşıldı.

Sahil Güvenlik Komutanı Amiral Vincenzo Melone, düzensiz göç konusunda başında bulunduğu organizasyonun üzerine düşeni yaptığını ve bu nedenle gururlu olduğunu belirtti.

Melone, “Bu sorun ancak insan odaklı bir yaklaşım belirlersek çözülebilir. İnsanı merkeze koymamız lazım. Böyle yaparsak uygulama da kolaylaşır. Dünya buraya çok uzak ve burada ne kadar ciddi şeyler oluyor bilinmiyor. Bu benim acı yakarışım." dedi.

AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in İtalya’nın Akdeniz’de göçmenleri kurtararak, Avrupa’nın onurunu kurtardığını söylediğini anımsatan Melone, "Göç hadisesinde burada çok büyük sayılardan bahsediyoruz. Ne yazık ki, bu bir trajedi. İtalya bunu tek başına yapamaz. Bu daha üst düzeyde yönetilmesi gereken bir kriz. BM dahil olarak bir fark yaratabilir. Karada müdahale şart. Libya’daki geçiş noktalarında birtakım önlemler alınabilir." diye konuştu.

- "Malta’nın güneyi kara delik"

İtalyan Sahil Güvenliğinin göçmenleri kurtarmak için kimi zaman Libya’nın 20 mil açığına kadar gittiğini dile getiren Amiral, şunları kaydetti:

"İnsan kaçakçıları, göçmenlere bir cep telefonu veriyor onlar da daha Libya karasularındayken bizi uydu kanalıyla arıyor. Her ülkenin kendi ilan ettiği sorumluluk alanı (SAR) vardır. Fransa’nın var. Bizimkinin bittiği yerde onlarınki başlıyor. Ancak, Libya hiçbir zaman için böyle bir sorumluluk sahası ilanında bulunmadı. Bu nedenle Malta’nın güneyinde kalan kısım büyük bir kara delik. Kara delik çünkü orada kurtarma yapabilecek bir yetkili makam yok. Buralarda Libya’nın Tunus’un SAR’ları olmalı. Acil bir durum olduğunda haberi bize geliyor. Biz de uluslararası anlaşmalar çerçevesinde müdahale etmek durumundayız. Bu ne zamana kadar sürecek? Ta ki; o bölgenin sorumluları bizim yerimizi alana dek. O nedenle bizim kurtarma yaptığımız bölge bu denli geniş."

- "İtalya üzerine düşenden fazlasını yapıyor"

Sahil Güvenlik Dış İlişkiler Sorumlusu Filippo Marini de sahil güvenlik olarak, ülkenin kuzeyindeki büyük göller de olmak üzere her gün İtalya’nın iki katı kadar genişlikte 500 bin kilometrekarelik bir alanın ve 8 bin kilometrelik sahil şeridinin filolarındaki unsurlar tarafından denetlendiğini kaydetti.

Marini, son teknoloji devriye botlarının 8 ve 9 metrelik dalgaların olduğu denizde dahi seyir kabiliyetine sahip olduğunu belirterek, “İtalya üzerine düşenden fazlasını yapıyor. İtalyan Sahil Güvenliği, kendi sorumluluk bölgesinin çok uzağında kurtarma faaliyetleri icra ediyor. Bunun ötesinde yapılan birtakım anlaşmalarla da Libya Sahil Güvenliğinin oluşturulmasına hem lojistik hem eğitim bakımından önemli bir destek veriyoruz.” dedi.

İtalyan sahil güvenliğinin son yıllarda göç konusunda önemli tecrübe edindiğine dikkati çeken Marini, “26 yıldır göç işlerine bakıyoruz. Önce Arnavutluk şimdi Libya üzerinden gelen 800 bin insanı kurtardık. Bununla da gurur duyuyoruz.” ifadesini kullandı.

- "Kurtarma bölgesine çok uzak ama aynı zamanda çok yakınız”

Brifingine Sahil Güvenlik Komutanlığı Operasyon Salonu’nda devam eden Marini, arkasında duran ekranlarda Akdeniz’in dalga yüksekliğinden, gemilerin teknik özelliklerine kadar görebilecek sistemler olduğunu belirterek, “Denizde operasyon yapabilmek için teknolojiye sahip olmanız gerekir. Bu kendi içinde aslında bir paradoks. Biz burada kurtarma operasyonlarının yapıldığı yere yüzlerce mil uzaktayız ama aynı zamanda bu sistemler sayesinde her şeyimizle oradayız. Ben, bunu biraz da orkestra şefliğine benzetiyorum. Orkestra şefinin de altında bir sürü enstrüman vardır ve onları yönetir. Bizimki de öyle. Bu sistemler, bizim denizdeki gözümüz kulağımız."

-"Bir günde 53 kurtarma operasyonu ile rekor kırıldı"

Marini, evrensel denizcilik kuralları gereği bir yerde acil yardım çağrısı olduğunda bölgeye en yakın geminin yardıma gitmesi zorunluluğu bulunduğunu anımsatırken, “Akdeniz’in bu bölümde koordinasyonu biz üstlenmiş durumdayız. Bölgede acil yardım çağrısı nereye yakınsa göçmenlerle temas kurması için o merkeze haber veriyoruz, Yunanistan ise Pire’ye, Malta ise La Valletta’ya. Bölgedeki bütün gemiler, acil yardım çağrısına ve bizim yönlendirmemize yanıt vermek durumunda. Biz koordinasyonu açık iletişim kanalından yapıyoruz ve bu mesaj o anda o bölgeden geçen bütün gemilere iletiliyor.” şeklinde konuştu.

Sahil Güvenlik Dış İlişkiler Sorumlusu Marini, geçen yıl ağustos ayının son günlerinde bir rekora imza attıklarını dikkati çekerek, “Ağustos 2016’da Libya’nın farklı bölgelerinden denize açılan 53 ayrı göçmen teknesinden yakın aralıklarla acil yardım çağrısı aldık. Bu operasyon merkezinde hepsinin tek tek yerleri tespit edildi ve kendi unsurlarımızın yanı sıra bölgeye en yakın ticari gemileri, sivil toplum örgütleri gemilerini yönlendirdiğimiz 53 operasyonu koordine ederek bir gün içinde rekor kırdık.” dedi.

Yorumlar