AK Parti Serdivan 4. Olağan İlçe Kongresi

- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı: - "Türkiye, bu coğrafi stratejik üstünlüğünü daha ileri taşıyacak lidere de sahip. Lidere salvolar, bundan ötürü, coğrafyaya bir şey yapamıyorlar. 15 Temmuz, 17-25 Aralık, hatta 7 Aralık 2002'den başlayan kumpaslar, bu sebeple" - "Savunma sanayi alanında Türkiye, yüzde 70 dışa bağımlıyken, AK Parti hükümetlerinin o alanda Türkiye'ye sağladığı kazanımlarla bu bağımlılığı yüzde 40'a düşürdü. AK Parti hükümetleri, savunma sanayi alanında bu kazanımları gerçekleştirmemiş olsaydı, Türkiye, Fırat Kalkanı Operasyonu'nu gerçekleştiremez, bugün orada farklı bir yapı oluşurdu"

Google Haberlere Abone ol
AK Parti Serdivan 4. Olağan İlçe Kongresi

SAKARYA (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Türkiye'nin coğrafi stratejik üstünlüğünü daha ileri taşıyacak bir lidere sahip olduğunu belirterek, "Lidere salvolar, bundan ötürü, coğrafyaya bir şey yapamıyorlar. 15 Temmuz, 17-25 Aralık, hatta 7 Aralık 2002'den başlayan kumpaslar, bu sebeple." dedi.

Serdivan Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Serdivan 4. Olağan İlçe Kongresi'ne katılan Yazıcı, AK Parti'nin tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet politikasını benimsediğini söyledi.

Ülke topraklarında paçavrayı eline alıp "bayrak" diye sallamaya hiç kimsenin hakkının olmadığını aktaran Yazıcı, "Bu ay-yıldızlı bayrak hepimizin. Onun için 'tek bayrak' diyoruz. 780 bin kilometrekare, vatan toprağı, vatan haline şehitlerin kanlarıyla geldi. Vatan bu kadar kutsal. 80 milyon vatandaşın her birinin 780 bin kilometrekare vatan toprağının her zerresinde eşit pay ve hakkı var. O halde vatanı olmayan var mı? Bunu bölmeye çalışanların elini kırarız." diye konuştu.

AK Parti'nin yerli ve milli bir parti olduğunu dile getiren Yazıcı, "Ayrıca bizim omurgamız var. İşte bizim omurgamız, teşkilatlarımızdır. AK Parti'nin gerçekten yürüyüşünü daha güçlü hale getirmek, bütün alanlarda daha işlevsel faaliyetleri sergileyebilmek için omurgasının güçlü olması her şeyin önündedir." dedi.

Yazıcı, sözlerine şöyle devam etti:

"Giden, gelen hepsi ailenin içinde. Kırmızı çizgi ihlali yapmayan hiçbir arkadaşımız, AK Parti ailesi dışında değildir. Siyaset gönüllü bir iştir. Buraya zorla gelen var mı? Bu bir meziyettir. Siyasete girmek gönüllü olduğuna göre, zaman ayırıp imkan tahsis edip AK Parti çatısı altında siyaset yapmak, toplumsal sorumluluğun bir göstergesidir. Bu takdire şayan bir durum ama AK Parti'ye gelip belli bir statü içerisinde görev yapan hiçbir arkadaşımızın fantezi yapma lüksü yok. Çünkü siyasete gönüllü girilir. Gönüllü giren insan, siyaset icra ederken hak ve özgürlüğünü kendi rızasıyla sınırlayan adam... Bağıramaz, çağıramaz, sabırsızlık içerisinde olamazsın, sabredeceksin, dinleyeceksin, bulunduğun yerin hakkını vereceksin. Neredeysen, bulunduğun o pozisyonun hakkını vermek, AK Partili her bireyin birinci öncelikli görevidir."

- "Muhakemeniz güçlü olsun"

Türkiye'nin petrolü ve enerjisi olmadığını fakat enerji güzergahında olan bir ülke olduğuna dikkati çeken Yazıcı, bunun ülkeye çok önemli bir coğrafi stratejik üstünlük sağladığını dile getirdi.

Ülkenin coğrafi stratejik üstünlüğü daha ileri taşıyacak bir başka unsura daha ihtiyaç olduğuna işaret eden Yazıcı, "Lidere ihtiyaç var. İşte o lider Recep Tayyip Erdoğan. Türkiye, bu coğrafi stratejik üstünlüğünü daha ileri taşıyacak lidere de sahip. Lidere salvolar bundan ötürü, coğrafyaya bir şey yapamıyorlar. 15 Temmuz, 17-25 Aralık, hatta 7 Aralık 2002'den başlayan kumpaslar, bu sebeple. Hiç kaygılanmayın, hep diri olun, zinde olun, muhakemeniz güçlü olsun. Fantezi yapacak lüksümüz yok. Hep doğru işi yap, Türkiye için, millet için yap." ifadelerini kullandı.

Hayati Yazıcı, Türkiye'nin 15 Temmuz'da çok alçak bir darbe girişimine maruz kaldığını anımsatarak, aziz milletin kahramanlığını o gün bir kez daha gösterdiğini kaydetti.

- "Değişik unsurlar, değişik amaçlarla burada terzilik yapamaz"

Türkiye Cumhuriyeti'nin 15 Temmuz'dan 40 gün sonra Fırat Kalkanı Harekatı'nı gerçekleştirdiğini belirten Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Suriye'deki terörist unsurların bütünleşmesini, amaçladıkları koridoru oluşturmalarını önleyici operasyonu gerçekleştirdi. Türkiye, 'Benim Suriye ile 911 kilometre sınırım var, ben varım.' dedi. Irak'la 350 kilometre hududumuz var. Değişik unsurlar, değişik amaçlarla burada terzilik yapamaz. 'Ben varım.' dedi ve gücünü ortaya koydu. Savunma sanayi alanında Türkiye, yüzde 70 dışa bağımlıyken, AK Parti hükümetlerinin o alanda Türkiye'ye sağladığı kazanımlarla bu bağımlılığı yüzde 40'a düşürdü. AK Parti hükümetleri, savunma sanayi alanında bu kazanımları gerçekleştirmemiş olsaydı, Türkiye, Fırat Kalkanı Operasyonu'nu gerçekleştiremez, bugün orada farklı bir yapı oluşurdu."

- "Ana muhalefet, çözüme katkı sağlayacak öneri ortaya koymuyor"

Yazıcı, ana muhalefetin Türkiye için bir proje üretip sorunların çözümüne katkı sağlayacak bir öneri ortaya koymadığını anlatarak, siyasetin proje üretmek ve vizyon ortaya koymak olduğunu aktardı.

CHP'nin Türkiye düşmanlarının sözcülüğüne soyunduğunu savunan Yazıcı, "Böyle bir şey olamaz. Birisi bir yerde, senaryoyu, bütün araçları, gereçleri, sahne kostümüne varıncaya kadar, Türkiye'de gerçekleştiremediklerini, bir noktaya çekiştirmeye çalışıyorlar. Ana muhalefet partisi de onlarla paralel bir şekilde salı günü grubunda aklına ne gelirse, kontrolsüz şekilde, diliyle bir şeyler okuyor. Hani bazen diyor ya ana muhalefetin genel başkanı, bir şeyler söylüyor söylüyor, onları perçinlemek için, 'Benim adım Kemal' diyor. Eksik söylüyor. Bundan sonra Sayın Kılıçdaroğlu'na benim önerim, ille 'Benim adım Kemal' diyecekse, başına bir sıfat ekleyecek, o da şu; (Benim adım müfteri Kemal)" şeklinde konuştu.

Yorumlar