Marketlerin yüzde 500 kârına inceleme

Bakan Tüfenkci, üreticiyi ve tüketiciyi mağdur eden tarladan 1 liraya alınıp markette 5 liraya çıkan sebze meyve fiyatlarına karşı önlem alınacağını belirtti. Tüfenkci, marketlere kâr marjı konulacağını belirterek “Yüzde 25-30 olabilir kâr. 1 lira ise nakliyesi ile en fazla 2 lira olur ama yüzde 500 kâr olmaz” dedi

Google Haberlere Abone ol
Marketlerin yüzde 500 kârına inceleme

Son Haberler Logo

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Meclis’te bir grup gazetecinin sorularını yanıtlarken ticarette eleştirilere hedef olan sıkıntılara çözüm planlarını açıkladı. Uygulamada sorun yaşanan bazı alanlarda yasa değişikliği veya yeni yasaları içeren bir dizi hazırlık yaptıklarını belirten Tüfenkci, bunlar arasında kooperatif yasası, 2. el oto satışları, emlakçılık, hal yasası ve küçük esnaf ile ilgili düzenlemeler olduğunu ifade etti. Tüfenkci, Hal Yasası ile daha ucuza mal satmak için üreticiden doğrudan satın alma yetkisi elde eden marketlerin, bu sözlerinde durmadıklarını ifade ederek bu ve diğer konularda yürüttükleri hazırlıklarla ilgili şu bilgileri verdi: “Hal Yasası çıktı ama kamuoyu baskısıyla büyük marketler; ‘biz
direkt üreticiden alsak daha ucuza satarız’ demişler, ama aradaki büyük kârın hepsini de kendileri almış. Antalya’da domates 1 lira Ankara’da 4.5-5 lira. Oradaki üretici görüyor; ‘Benden 1 liraya alıyor 5 liraya satıyor’ diyor. Tüketici ‘Orada 1 lira biz niye 5 TL’ye yiyoruz’ diyor. Buna müdahale edecek mekanizma da yok.”

‘GIDADA KONTROLSÜZ BİR ZİNCİR VAR’

Habertürk'ün haberine göre pazarcıdan, halciye çok fazla muhatap olduğuna dikkat çeken Tüfenkci, “Üreticisi, tüccarı, komisyoncusu var, sonra belediyeler var rüsum alıyorlar. Bir de halden alıp küçük marketlere dağıtan aracılar var. Pazarcılar var. Büyük market zinciri var. Paydaş o kadar çok ki. Nakliyeciler var, onları yükleyen hamallar var. Bu paydaşlarla bir araya gelerek bir mekanizma oluşturmamız lazım. Bir kısmını diyelim ki üretici haller şeklinde sınıflandırmamız lazım. Bir kısmı tüccarsa komisyoncu yapmamız lazım. Hiçbir sorumluluğu yok, vergisi yok, kaydı yok, tüccar senden alıp ötekine satıyor, arada dolaşıp para kazanıyor. Büyük marketlere kâr marjı getirilebilir. Üreticiden aldığında yüzde 25 ya da 30 olabilir kâr. 1 lira ise nakliyesi ile birlikte en fazla 2 lira olur ama yüzde 500 kâr olmaz. Üretici hallerinde üretici getirecek, aracılar kaldırılacak. Gıda ürünlerinde kontrolsüz bir zincir var biraz da kayıt dışı var. Perakendecilikle ilgili ciddi çalışmamız var” diye konuştu.

2’NCI EL ARAÇ SATAN SORUMLU OLACAK

“İkinci el oto ticaretini kimler yapabilir, otomobil satan büyük firmaların ikinci el satışları da var. Mesela Ford’un, Tofaş’ın, her markanın var. Bir de sokak aralarında hiçbir vergiye tabi olmadan al-sat yapanlar var. Ayrıca galerilerde yapılan satışlar var. Bunlara bir denetim getirmek lazım, kâr marjlarını belirlemek lazım, sorumluluklarını belirlemek lazım” diyen Tüfenkci şöyle konuştu: “İkinci el araba aldınız, motoru söylenenin dışındaysa alıcı nereye başvuracak. Bunları yasal bir zemine oturtmak gerekiyor. Vergi kayıplarını da önlemek ve disipline etmek için yasa gerekiyor. Emlakçıların bir yasaya ihtiyacı var. İkinci el otomotivin de bir yasası yok. İşin kötü tarafı biz bu iki alanda da bir düzenleme yapmazsak suiistimalleri önleyemeyiz. Çünkü emekli olan eline bir çanta alan ‘Ben emlakçıyım’ diye ortaya çıkıyor.”

'2 BİN NÜFUSLU YERDE ZİNCİRİ ENGELLEYECEĞİZ ESNAF OLSUN İSTİYORUZ'

Esnaflara dönük ayrı bir çalışma yaptıklarını belirten Tüfenkci “Esnaf destek paketi açıklayacağız önümüzdeki ay, özellikle küçük esnafa dönük olacak. Terziler, berberler, bakkallar... Mesela bir bakkal için 20-25 bin liralık bir destek ciddi bir destek” dedi. İkincisi, nüfus sınırlaması getirerek zincir mağazaların her mahalleye girmelerini engelleyeceklerini de belirterek şöyle konuştu: “Büyük zincir mağazaları şehir dışına çıkarma mahallenin nüfusu 20 bindir, orada bir iki tane olabilir ama 2 bin nüfuslu bir yerde de zincir mağazaya gerek yok. Küçük mahallelerde esnaf olsun istiyoruz. Burada şöyle bir eleştiri de gelebilir ‘Pahalıya mı yemek zorundayız?’ Bir de işin bu boyutu var. Biz bakkalımızı öldürmeyelim diye çağın gerisinde kalmamamız gerekiyor. Farklı dağıtım modelleriyle bakkallar bir araya getirilerek çözülebilir.”

ET FİYATLARINDA DA ÇARPIK TABLO

Öte yandan Ziraat Odaları Birliği, 2 büyük market ile devletin Et ve Süt Kurumu’nda et fiyatlarını mercek altına aldı. Araştırmaya göre, özel sektör üreticiden ve devletten 4 - 5 kat fazla kâr ediyor.

Milliyet gazetesinden Mithat Yurdakul’un haberine göre, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, özel sektörün eti, Et ve Süt Kurumu’nun (ESK) 4 - 5 katı kârla sattığını belirterek, devletin alım satım yaparak piyasayı düzenlemesini istedi. Ette bazı çevrelerin tekel oluşturduğunu anlatan Bayraktar, Rekabet Kurulu’na gidebileceklerini belirtti

Ülke geneline yayılmış 2 süpermarket zinciri ve ESK’dan fiyat alarak bir çalışma yaptıklarını ifade eden Bayraktar, 250 kilogram dana karkastan, yüzde 17 kemik ve yüzde 0.52 de parçalanma firesi düştükten sonra 206 kilogram et kaldığını, bu etin yüzde 30’unun bonfile, kontrfile, biftek, rosto ve pirzola gibi değerli etlerden, yüzde 70’inin ise kıymalık ve kuşbaşılık gibi diğer etlerden oluştuğunu belirterek şu bilgileri verdi:

Üretici 250 kilogramlık bir karkastan 498 lira, ESK 538 lira kazanç elde ederken, süpermarketin biri 1907, diğeri 2576 lira kazanç sağlıyor. Bu insafsızlıktır. Eti, özel sektör, ESK’nın 4-5 katı kârla satıyor.”

TZOB’un hesaplarına göre, 270 kilogramlık bir sığır 4590 lira. Bunun için 7 ay boyunca harcanan yem bedeli 1872 lirayı, işçilik, enerji, ilaç, aşı, ölüm ve verim kaybı gibi diğer giderler 567 lirayı buluyor. Böylece bir sığır için yapılan harcama 7029 liraya çıkıyor.

Bu sığırdan 316 kilogram karkas elde ediliyor ve kilogramı 23 lira 82 kuruştan, 7527 ediyor. Tüm sürecin sonunda hayvancıya 498 lira kalıyor. Bir AVM ise hayvanın karkasından bir günde 2576 lira kazanıyor.

Yorumlar