Akdeniz'de hareketlilik, ABD her an saldırabilir

Sonhaberler.com | Haber Merkezi

Doğu Guta'daki kimyasal saldırıdan sonra gözlerin çevrildiği ABD'den art arda açıklamalar geliyor. Donald Trump'ın ilk günkü sert açıklamalarından sonra "her an saldırı" beklentisi oluşmuştu. Trump bugün bir kez daha yaptığı açıklamada, son kararını "orduyla yapacağı görüşmeden" sonra vereceğini söylemişti. Son olarak BMGK'daki Doğu Guta toplantısında konuşan ABD temsilcisi, "Sonuç ne olursa olsun mutlaka kimyasal saldırıya bir cevap verileceğini" söylemesi ise dikkatleri bir kez daha Akdeniz'e çevirdi. Akdeniz'de konuşlu bulunan ABD'ye ait Donald Cook isimli destroyerin Kıbrıs'ın Larnaka limanından ayrılarak Suriye karasularına yaklaştığı bildirildi. "Arleigh Burke" sınıfı Donald Cook (DDG-75) adlı füze destroyeri, Tartus'un 100 kilometre açığına kadar geldi. Gemide 60 adet Tomahawk füzesi var. Rus uçaklarının gemiyi 4 defa alçak uçuş ile taciz ettiği de gelen bilgiler arasında yer alıyor. 

TRUMP: KARARIMI 48 SAAT İÇİNDE VERECEĞİM

ABD Başkanı Donald Trump, Beşşar Esed rejiminin Suriye'de kimyasal silah kullanması ile ilgili olarak, "Bu, insanlıkla ilgili bir durum; bunun olmasına izin verilemez. 24 ila 48 saat içinde (bu konuyla ilgili) ana kararımızı vereceğiz." dedi. ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray'daki kabine toplantısında, Suriye'de Esed rejiminin son kimyasal silah saldırısıyla ilgili basın mensuplarına açıklamalar yaptı. Kimyasal silah saldırısını "barbarca" şeklinde niteleyen ve hayatını kaybeden sivillerin görüntülerinin herkesin içini burktuğunu kaydeden Trump, "Bölgedeki durumu oldukça yakından takip ediyoruz. Ordumuzla ve diğer ilgili kişilerle görüşüyoruz. Bu, insanlıkla ilgili bir durum; bunun olmasına izin verilemez. Önümüzdeki 24 ila 48 saat içinde (bu konuyla ilgili) ana kararımızı vereceğiz." şeklinde konuştu.

Sözlerinin devamında bu tür katliamların bir daha yaşanmaması gerektiğini vurgulayan Trump, çok kısa süre içinde, hatta belki de gün bitmeden bir karara varabileceklerini söyledi. Askeri seçeneklerin masada olup olmadığıyla ilgili soruya, "Hiçbir seçenek masanın dışında değil." diye cevap veren Trump, saldırının sorumlularıyla ilgili olarak da, "Eğer Rusya, Suriye, İran ya da hepsi beraberse bunu göreceğiz ve cevapları yakında öğreneceğiz." dedi.

TRUMP'TAN PUTİN'E GÖNDERME

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de saldırıdan dolayı sorumluluk taşıyıp taşımadığına ilişkin bir soruya cevap veren Trump, "Olabilir. Herkes bir bedel ödeyecek. O da ödeyecek, herkes ödeyecek." değerlendirmesini yaptı. Suriye, Rusya ve İran'ın saldırıdan sorumlu olmadıkları söylediklerini dile getiren Trump, kendisinin saldırının faili veya failleri konusunda fazla şüphesinin olmadığını, ancak generallerin kısa süre içinde buna bakacaklarını ifade etti. Trump'ın bugün akşam saatlerinde (Yerel saatle) ABD ordusundan üst düzey komutanlarla da bir ara gelmesi bekleniyor.

BEYAZ SARAY: RUSYA İHANET ETTİ

Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, Suriye rejimi ile Rusya'ya, kimyasal saldırı düzenlenen Doğu Guta'nın Duma ilçesini, uluslararası tıbbi yardıma ve gözetime açma çağrısı yaptı. Sözcü Sanders, Beyaz Saray'daki basın brifinginde Suriye'de rejimin düzenlediği kimyasal silah saldırısıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. "Esed rejiminin masum sivillere karşı düzenlediği kimyasal silah saldırısı ürkütücü. Saldırıdan etkilenen çocukların görüntüleri tüm medeni dünyayı şok etmiştir. Bu durum, Esed rejiminin önceki kimyasal saldırılarıyla tutarlılık göstermektedir." ifadesini kullanan Sanders, ABD Başkanı Donald Trump'ın, bu eylemlerden dolayı Rusya ve İran'ın da sorumluluk taşıdığını dile getirdiğini hatırlattı.

Sanders, Esed rejiminin kimyasal silah saldırısında Rusya ve İran'a da işaret ederek, "Onların desteği olmadan bu eylem gerçekleşemezdi. Ayrıca Başkan, Rusya'nın, Esed rejiminin kimyasal silah programını sona erdirme anlamındaki yükümlülüğüne ihanet ettiğini de ifade etmiştir. Bunun karşılığında ödenecek bir bedel olacaktır." şeklinde konuştu. Sanders, "Uluslararası toplumdan saldırıyla ilgili ellerindeki tüm bilgileri paylaşmasını ve failleri sorumlu tutmasını bekliyoruz. Ayrıca Suriye rejimi ile Rusya'ya, saldırının yapıldığı bölgenin uluslararası tıbbi yardıma ve uluslararası gözetime açılması için çağrıda bulunuyoruz." dedi.

ABD'NİN SURİYE'DEN ÇEKİLME TARTIŞMASI

Bir gazetecinin, Trump'ın bir süre önce "Suriye'den geri çekilmek istiyoruz." açıklamasını yaptığı, şimdi ise kimyasal saldırıdan dolayı rejimin hesap vermesi gerektiğini söylediğini belirterek, "Bu ikisi arasında nasıl bir ilişki var?" sorusuna Sanders, şu yanıtı verdi: "Başkan, Suriye'de DEAŞ'ı tamamen yendikten sonra askerlerimizin eve dönmesini istiyor. Ancak aynı zamanda Esed'in kimyasal silah saldırılarından caydırılmasını da istiyor. Askerlerimizi geri çekme sinyali vermemiz, faillerin sorumlu tutulması kabiliyetimizi azaltmayacaktır."

"Geri çekilme" ile "failleri sorumlu tutma" işinin birbirinden ayrı şeyler olduğunu kaydeden Sanders, ayrıca Trump'ın Rusya'ya karşı sadece son günlerde değil, daha önce de "sert" olduğunu savundu. ABD Başkanı Trump da Beyaz Saray'da sabah saatlerinde yapılan kabine toplantısında, Esed rejimine karşı askeri seçenek de dahil tüm seçeneklerin masada olduğunu ve eğer saldırıda sorumluluk payı varsa Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de "bedel ödeyeceğini" dile getirmişti.

24 ila 48 saat içinde Suriye'deki kimyasal saldırının ardından ne yapacaklarına ilişkin karar vereceklerini söyleyen Trump, sorumluların ağır bir bedel ödeyeceğini ifade etmişti. Suriye rejiminin, Doğu Guta'da muhaliflerin kontrolündeki son nokta olan Duma ilçesinde sivil yerleşimlere düzenlediği kimyasal silah saldırısında 78 sivil ölmüştü. Saldırının ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin konuyla ilgili acil toplantıya çağrıldığı açıklanmıştı.