ABD, Rusya ve Esad'a karşı sadece konuşuyor

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye’de çatışmaların sonlandırılması anlaşmasına rejimin uyması gerektiğini belirterek, “Bir yandan anlaşmanın esas taraflarından biri tüm sürece zarar verecek şekilde bundan avantaj sağlamaya çalışırken, ABD öylece oturup anlaşmanın yürürlükte olmasına izin verecek bir enstrüman olarak kullanılmayacak. Bunun sürmesine izin vermeyeceğiz.” dedi.

Kerry, Oslo’da Norveç Dışişleri Bakanı Erna Solberg ile görüşmesinin ardından düzenlenen basın toplantısında, Suriye meselesine ilişkin konuştu.

Suriye’de çatışmaların durdurulması anlaşmasının önemine işaret eden Kerry, anlaşmanın “seçici bir ateşkes çağrısı değil, tüm ülke geneli için uygulanması gereken bir mutabakat olduğunu” hatırlattı.

Kerry, söz konusu anlaşmanın muhaliflerin yanında Esed rejimi için de geçerli olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Daha önce de belirttiğim gibi, anlaşmanın ilk gününden beri özellikle Halep ve Latakya’da rejimin ateşkes anlaşmasına tek bir gün bile uymasında sorunlar vardı. Bu anlaşmanın nasıl yürütüleceği, uygulanacağı, kimleri nasıl kapsayacağı konularına daha iyi bir açıklık getirilmediği takdirde, Esed, Halep’e Rusların desteğiyle saldırmayı sürdürürken, bizim de burada öylece oturmayacağımızı net bir şekilde dile getirdik. Bu konuya netlik kazandırmanın bir yolu olduğunu düşüyoruz. İki tarafa da baskı kurabileceğimizi düşünüyoruz. Suriye’de meşru bir geçişin başlatılması için bunun Cenevre’de masaya oturmanın tek yolu olduğuna inanıyoruz.”

Sürecin başlatılabilmesi için bir yol olduğunu ve bu doğrultuda gelecek hafta büyük çaba sarf edilmesi gerektiğinin altını çizen Kerry, “Bir yandan anlaşmanın esas taraflarından biri tüm sürece zarar verecek şekilde bundan avantaj sağlamaya çalışırken, ABD orada öylece oturup anlaşmanın yürürlükte olmasına izin verecek bir enstrüman olarak kullanılmayacak. Bunun sürmesine izin vermeyeceğiz. Dolayısıyla Rusya ve diğerleri Suriye’deki olanları umursayıp umursamayacaklarına veya BM Güvenlik Konseyi kararlarının uygulanmasında ciddi olup olmadıklarına karar vermeliler.” diye konuştu.