Trabzonspor camiasındaki tartışmalar bitmek bilmiyor

Trabzonspor Kulübü eski asbaşkanlarından Erol Tuna, kulübün gündeminde gelecek sezonun hedefleri ve transferler olması gerekirken, oluşturulan 'suni gündemle' nereye varılmak istendiğinin anlaşılamadığını belirtti.

Trabzonspor'da, eski başkan Sadri Şener hakkında başlatılan hukuki sürecin ardından yaşanan tartışmalar bitmek bilmiyor. Olayın ortaya çıkmasının ardından özellikle mevcut yönetime muhalif olan isimler, Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu'nu 'kulübün değerlerini itibarsızlaştırmakla' suçladı.

Kulübün menfaatlerini korumak için 'hesap soracağız' vaadiyle göreve geldiğini hatırlatan Hacıosmanoğlu ise İçişleri Bakanlığı Müfettişleri'nin raporları doğrultusunda eski başkanlardan Sadri Şener hakkında gereğini yaptıklarını savundu.

Başta Sadri Şener ve eski yöneticiler yaptıkları açıklamalarla Hacıosmanoğlu'na tepkilerini dile getirmiş ve istifasını istemişlerdi. Hacıosmanoğlu'nun, bu süreçte en fazla tepki gösterdiği isimlerden birisi de bordo mavili kulübün eski başkanlarından, eski bakan ve Trabzon Milletvekili Faruk Nafiz Özak oldu. Kendisiyle ilgili eleştirilerine sert bir şekilde cevap veren Hacıosmanoğlu, Özak'ı 'kapı arkasından iş çevirmekle' suçlamıştı.

Mevcut yönetimi destekleyenler ve muhaliflerin karşılıklı açıklamaları camia içerisindeki dağınıklığı bu süreçte bir kez daha gözler önüne serdi. Gelecek sezonun teknik heyet ve kadrosunun şekillendirilmesi gerektiği bir dönemde yaşanan gelişmeler ise taraftarı endişeye sevk ediyor.

DEMEÇ YARIŞINA TUNA DA KATILDI

Süreçle ilgili açıklama yapanlar arasına bordo mavili kulübün eski asbaşkanlarından Erol Tuna da katıldı. Tuna, yaptığı yazılı açıklamada, kulübün gündeminde gelecek sezonun hedefleri ve transferler olması gerekirken, oluşturulan 'suni gündemle' nereye varılmak istendiğinin anlaşılamadığını belirtti.

Faruk Özak'a yönelik eleştirileri anlamsız bulduğunu ve kınadığını ifade eden Tuna, "Şu an kulübümüzün gündeminde olması gereken; gelecek sezonun hedefleri ve transferler. Fakat olmaması gereken yapılıyor ve yaratılan bu suni gündemle nereye varılmak istendiği anlaşılamamaktadır. Hatta manidardır. Öyle ki rakip kulüp yöneticileri ve taraftarları bile kendi değerlerimize karşı acımasız eleştirilere ve hakaretlere üzülmektedirler. Çünkü o yönetici ve taraftarlar şanlı tarihimizi ve tertemiz emeğimizi kulübümüzün varoluşundan itibaren taktir etmişlerdir." dedi.

Eski ve yeni yöneticileri, Trabzonsporluların huzurunu bozacak her türlü davranıştan kaçınmaya davet eden Tuna, açıklamasına şöyle devam etti:

"Bu günlerde müzemize gelmesini beklediğimiz ve gelmesi konusunda mücadeleyi ilk başlatan kişilerden biri olarak benim, taraftarımızın, mevcut yönetimin ve camianın da gayretlerinin olduğu (UEFA'nın adeta tescillediği yerel mahkemelerin suçluları cezalandırdığı halde, TFF yönetiminin disiplin kurallarını uygulamayarak suç işlediği) 'Şampiyonluk Kupamızı' kazandıran sayın Sadri Şener ve yönetiminin bu denli acımasızca eleştirilmeleri ve suçlanmaları hiçbir etik değere sığmamaktadır.

Kurumu yönetmeye talip olanların ayrımcı değil, birleştirici olmaları esas görevleridir. Yöneten; organize eden, koordinasyonu sağlayan, birleştirici, yapıcı, yönlendirici ve planlayıcı olmalıdır. Eski ve yeni yöneticilerimizin Trabzon'umuzun ve Trabzonspor'lularımızın huzurunu bozacak her türlü tutum ve davranışlardan kaçınmaları gerekmektedir.

'Çamur at izi kalsın' gibi demode anlayıştan uzak durup, çağdaş anlayışa' uyulması gerekmektedir. Büyüklerimizin tırnaklarıyla kazandıkları, alın teriyle bezedikleri bu 'Tertemiz Futbol Mirasını' korumak ve mirasımıza katkıda bulunmak her basiretli yöneticinin görevidir."

Geçmişte başkanını ibra etmeyen bordo mavili camianın, bugün aynı hataya düşmemesi için gerekli hassasiyeti göstererek 'rövanşist zihniyeti dışlaması' gerektiğini belirterek mevcut yönetime gönderme de bulunan Tuna, sözlerini şöyle tamamladı:

"Her zaman diğer futbol paydaşlarımız tarafından örnek alınan Trabzonspor'umuzun; kişiler üzerinden küçük düşürülmesine, marka değerinin kaybedilmesine zerre kadar müsaade etmeyeceğimizi, her şeyini Trabzon'a borçlu olmasıyla gurur duyan ve borcunu nesiller boyu Trabzon'a ödemeye adayan bizler tarafından müsaade edilmeyeceğini bilmeliler. Kurumlarda makamlar ve mevkiler kalıcı, o mevkileri işgal edenler her zaman olduğu gibi bugünde geçicidir."

CİHAN