Ligin gol kralı da asist kralı da Sivasspor'dan çıktı

Spor Toto Süper Lig'de 2013-14 sezonu Fenerbahçe'nin rakipsiz şampiyonluğu ile noktalanırken, rekabet başka alanlarda yaşandı. Neredeyse hedefsiz takımın bulunmadığı ligde ikincilik ve UEFA Avrupa Ligi'ne katılma yarışı hakemlerin son düdüğüne...

Google Haberlere Abone ol
Ligin gol kralı da asist kralı da Sivasspor'dan çıktı

Spor Toto Süper Lig'de 2013-14 sezonu Fenerbahçe'nin rakipsiz şampiyonluğu ile noktalanırken, rekabet başka alanlarda yaşandı. Neredeyse hedefsiz takımın bulunmadığı ligde ikincilik ve UEFA Avrupa Ligi'ne katılma yarışı hakemlerin son düdüğüne kadar sürerken, düşen takımlar bile şampiyondan sonra belli oldu.

Futbol Federsayonu Basın Departmanı'nın hazırladığı TamSaha Dergisi'nden Mazlum Uluç'un 'Spor Toto Süper Lig; en kolayı şampiyonluk!' başlığıyla hazırladığı dosyada sezon boyuncu oynanan maçların rakamlarla analizi yapılıyor. TamSaha'da 2013-2014 sezonunda Süper Lig'de mücadele eden takımların sezon performansı şöyle:

Spor Toto Süper Lig'de 18 takımın katıldığı 56. sezon maratonu Fenerbahçe'nin şampiyonluğuyla tamamlandı. Sarı lacivertli takım 19. şampiyonluğuna ulaşarak ezeli rakibi Galatasaray'ı yakalarken, lig tarihinin en rahat biçimde mutlu sona ulaşan takımlarından biri oldu. Fenerbahçe 31. hafta sonunda şampiyonluğunu ilân ederken, ne ligden düşecek takımlar ne ikinci sırayı alıp Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılacak takım ne de Avrupa Ligi'nde ülkemizi hangi ekiplerin temsil edeceği belli olmuştu.

Neredeyse 17 takımın tümü farklı mecralarda da olsa bir amacın peşinden kıyasıya koşarken, Fenerbahçe 19. şampiyonluğunu güle oynaya kutluyordu. Aslında 74 puanla ulaşılan ve maç başına 2.17 puana tekabül eden bu şampiyonluk, çok da yüksek bir oranı temsil etmiyordu ama rakiplerinin kaybettiği puanların fazlalığı sarı lacivertlileri ligin zirvesinde rakipsiz bıraktı.

Sezonun ilk yarısında topladığı 41 puanla en yakın rakibi Galatasaray'ın 8 puan önünde bulunan Fenerbahçe, ikinci yarıda ilk yarıya oranla 3 galibiyet daha az aldı, 4 maç daha fazla kaybetti, 1 maç daha fazla berabere kaldı ve ilk yarıdaki performansından 8 puan geride kalmasına rağmen Galatasaray'la arasındaki puan farkını 9'a çıkardı. Bu tablo da Fenerbahçe'nin takipçilerinin gösterdiği performansın düşüklüğünü ortaya koyması açısından oldukça çarpıcıydı.

İkinci yarıda performansı gerileyen Fenerbahçe yine de en yakın rakibi Galatasaray'dan 5 maç daha fazla kazandı. Galatasaray sadece yenilgi sayısında Fenerbahçe'den 1 maç üstündü. Forvetleri çok verimli bir sezon geçiren Fenerbahçe 74 golle rakiplerine açık ara fark yaparken, sarı lacivertlilere en yakın takım 60 gol kaydeden Sivasspor oldu. Fenerbahçe ligin en az gol yiyen takımı olamasa da 32 golle bu alanda liderliği elinde bulunduran Galatasaray'dan sadece 1 gol fazlasını yedi. Yekûnda ise artı 41 averaja sahip sarı-lacivertlilere yaklaşabilen bir takım olmadı. Fenerbahçe'den sonra en iyi averaja sahip takım olan Galatasaray, sarı-lacivertlilerin 14 gol gerisindeydi.

Şampiyonun üstünlüğü iç sahada da dış sahada da tartışmasızdı. Evinde hiç maç kaybetmeyen Fenerbahçe, 45 puan topladı. Takipçisi Galatasaray ise 41 puanda kaldı. Deplasmanda 29 puan alan Fenerbahçe'nin arkasında ise 26'şar puanla Kasımpaşa ve Beşiktaş yer aldı. Galatasaray ise deplasmanlardan sadece 24 puan çıkartabildi.

ŞAMPİYONLUK GİBİ İKİNCİLİK

Fenerbahçe'nin güle oynaya denilebilecek bir biçimde şampiyonlukla kucaklaştığı sezonda, sarı lacivertli takımın Avrupa'ya gidemeyecek olması ikincilik yarışını adeta bir şampiyonluk mücadelesi haline soktu.

İkinci olanın Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılacak olması, Galatasaray'la Beşiktaş arasında kıyasıya bir yarışa yol açtı. Öyle ki, kimin ikinci olduğu da ancak hakemlerin son maçtaki son düdükleriyle belirlendi. Son haftaya girildiğinde Galatasaray'ın 62, Beşiktaş'ın 61 puanı vardı. Her ikisi de evlerinde oynuyor, Galatasaray, Kayseri Erciyesspor'u, Beşiktaş ise Gençlerbirliği'ni ağırlıyordu.

Galatasaray'ın puan kaybetmesi, Beşiktaş'ın kazanması halinde siyah beyazlıları lig ikinciliğine ve direkt Şampiyonlar Ligi'ne taşıyacaktı. Aynı gün aynı saatte başlayan maçların 38. dakikasına gelindiğinde Şampiyonlar Ligi'nin bileti, Almeida'nın golüyle 1-0'ı yakalayan Beşiktaş'ın cebine geçmişti. Ancak Galatasaray, ikinci yarıda attığı gollerle Kayseri Erciyesspor'u 2-1 yenip bileti yeniden çantasına koyacak, bu arada Beşiktaş da Gençlerbirliği ile 1-1 berabere kalarak, rakibinin muhtemel bir yenilgisini bile değerlendiremeyecek pozisyonda ligi üçüncü sırada tamamlayacaktı.

NEFES KESEN AVRUPA LİGİ MÜCADELESİ

İkisi ligden biri de kupadan olmak üzere üç takımın katılacağı UEFA Avrupa Ligi'nin biletleri için de kıyasıya bir yarış yaşandı. Galatasaray'ın ligi ilk üç içinde bitirmeyi garantilemesinin ardından kupa finalisti Eskişehirspor'un garanti belgesini kasasına kaldırması bile bu alandaki heyecanı bitirmedi.

Sondan ikinci haftaya gelindiğinde Trabzonspor, Sivasspor, Kasımpaşa, Kardemir Karabükspor, Gençlerbirliği ve Akhisar Belediyespor hâlâ kalan iki biletin peşindeki mücadelelerini sürdürüyordu. Son haftaya girildiğinde ise Sivasspor da Avrupa Ligi'ne katılmayı garantilemiş, geriye tek bilet için yarışan Trabzonspor ve Kasımpaşa kalmıştı. Bir ara düşme hattına yaklaşan ancak Hami Mandıralı'nın takımın başına geçmesinin ardından toparlanarak üst sıralara tırmanan Trabzonspor, 53 puanlı Sivasspor'un 3 puan gerisinde beşinci sırada yer alıyor, Kasımpaşa ise 48 puanla bordo mavilileri izliyordu.

Sivasspor, Kardemir Karabükspor deplasmanından 1 puan çıkarsa bile dördüncü olacak ve Avrupa Ligi'nde bir ön eleme turu daha az oynayacaktı. Trabzonspor'un dördüncülük için Medical Park Antalyaspor deplasmanından kazanarak dönmesi ve Sivasspor'un kaybetmesini beklemesi gerekiyordu. Kasımpaşa ise beşincilik için deplasmanda Akhisar Belediyespor'u yenmeli ve Trabzonspor'un da Antalya'da puan kaybetmesini temenni etmeliydi.

Kasımpaşa, Akhisar deplasmanında kazansa da Trabzonspor'un Medical Park Antalyaspor'u yenmesi bu galibiyeti anlamsız hale getirdi. Kardemir Karabükspor'un Sivasspor'u yenmesi ise Trabzonspor'a dördüncülük kapılarını açtı.

Ligde kalma mücadelesi de en az diğerleri kadar çekişmeli geçti ve düşecek takımların ikisi 32. haftada, biri de 33. haftada belirlenebildi. İlk yarının sonunda 12 puanla dipte yer alan Kayseri Erciyesspor, Hikmet Karaman yönetiminde ikinci yarıda 25 puan toplayıp 14. sıraya tırmanarak ligde kalmayı başardı. Şampiyon Fenerbahçe'nin ikinci yarıda 33 puan toplayabildiği göz önünde bulundurulursa, Kayseri Erciyesspor'un 25 puanlık performansının değerini daha iyi anlamak mümkün.

Hemşerisi gibi ilk yarıyı 12 puanla tamamlayan Kayserispor ise aynı başarıyı göstermedi. Kadro kalitesi ve derinliği açısından oldukça zengin bir takım görünümündeki sarı-kırmızılılar, ikinci yarıda 17 puan topladı ve toplam 29 puanla son sırada kalarak küme düştü. İlk yarıyı 13 puanla tamamlayan Elazığspor'a ikinci yarıda topladığı 21 puan da yetmedi ve bordo-beyazlılar da lige veda etmekten kurtulamadı. Küme düşen bir başka takımsa ilk yarıyı 18 puanla 14. sırada tamamlayan Medical Park Antalyaspor oldu. İkinci yarı boyunca sadece 2 galibiyet, 7 beraberlikle 13 puan toplayabilen Güney ekibi, Kayserispor ve Elazığspor ile birlikte ligden düştü.

FENERBAHÇE POZİSYON ZENGİNİ

Ligin istatistikleri de Fenerbahçe'nin şampiyonluğu hak ettiğini doğrular nitelikte. Sarı lacivertli takım, girdiği gol pozisyonu sayısında rakiplerinin açık ara önünde. 223 gol pozisyonu üreten Fenerbahçe'yi 199 gol pozisyonuyla Kasımpaşa, 196 gol pozisyonuyla da Galatasaray izledi.

En az gol pozisyonuna giren takımlar ise Kayseri Erciyesspor (142), Elazığspor (143), Çaykur Rizespor (143) ve Gaziantepspor (145) oldu. Girilen pozisyonların değerlendirme yüzdesinde de ise Sivasspor liderdi. Kırmızı-beyazlılar 169 pozisyonun 60'ını gole çevirerek yüzde 35'lik bir oran tuttururken, şampiyon Fenerbahçe yüzde 33'le ikinci sırayı aldı. Son sıradaki Kayserispor, 167 gol pozisyonuna girmesine karşılık bunların sadece yüzde 17'sini gole çevirdiğini göz önüne getirerek neden küme düştüğüne bir cevap bulabilir. Medical Park Antalyaspor da yüzde 22'lik oranla bu alandaki en zayıf takımlardan birisi oldu.

Elazığspor girdiği pozisyonların yüzde 26'sını gole çevirdi ama onlar da pozisyon azlığı nedeniyle düşmekten kurtulamadı. Kardemir Karabükspor ve Bursaspor ise girdikleri pozisyonların sadece yüzde 21'ini gole çevirerek "hovarda" takımlar arasında yer aldı. Ligde tutunmayı son haftalarda başaran takımlardan Çaykur Rizespor'un sırlarından biri, girdiği pozisyonların yüzde 30'unu gole çevirmeyi başarmasıydı.

EN AZ POZİSYONU GALATASARAY VERDİ

Ligin en az gol pozisyonu veren takımı 116 pozisyonla Galatasaray oldu. Beşiktaş 119, Fenerbahçe 123 pozisyonla sarı kırmızılıları izledi. Rakiplerine en çok pozisyon veren takım ise 225 pozisyonla açık ara Gaziantepspor'du. Kırmızı siyahlıları ligden düşen üç takım Elazığspor (192), Kayserispor (1987) ve Medical Park Antalyaspor (180) izledi. Ligin en çok gol yiyen takımı Elazığspor, verdiği pozisyonların yüzde 32'sinde topu kalesinde görerek savunma zaaflarını ortaya koydu. 58 gol yiyen Kayserispor'da ise verilen pozisyonların golle sonuçlanma oranı yüzde 30 olarak gerçekleşti.

Ligde verdiği pozisyonun yüzde 30'undan fazlasını kalesinde gol olarak gören başka takım çıkmadı ama Kayseri Erciyesspor, Bursaspor ve Akhisar Belediyespor yüzde 29, Galatasaray ve Sivasspor yüzde 28'le bu orana yaklaştı. Verdiği pozisyona göre en az gol yiyen takım ise Eskişehirspor oldu. Kırmızı-siyahlılar verdikleri pozisyonların sadece yüzde 21'ini kalesinde gol olarak gördü. Gençlerbirliği ve Çaykur Rizespor da yüzde 24'le başarılı bir oran tutturdu.

ASİSTİN KRALI FENERBAHÇE

Fenerbahçe attığı 74 golün 50'sini asistlerle bularak bu alanda da liderliği elinde tuttu. Galatasaray 44, Sivasspor 43 asist golü buldu. Bursaspor ise 40 golünden sadece 18'ini asistle atarak bu alanda son sırada kaldı.

Kayserispor'un 30, Kardemir Karabükspor'un 33, Elazığspor'un da 38 golünden yalnızca 19'u asistlerden gelirken, Eskişehirspor ve Kayseri Erciyesspor asistlerle 20'şer gol üretebildi.

Ligin açık ara en çok şut atan ve en çok isabet kaydeden takımı da Fenerbahçe oldu. Sarı-lacivertli oyuncuların 534 şutundan 235'i kaleyi buldu. Fenerbahçe'yi 481 şut ve 200 isabetle Galatasaray izledi. En çok şut atanlar sıralamasında Kasımpaşa 475 şutla üçüncü sırayı alırken, Bursaspor 458, Eskişehirspor 436, Beşiktaş ve Sivasspor 443, kıl payı ligde kalan Gaziantepspor da 425 şutla sıralamaya girdi.

İsabetli şut oranında ise ilk sırayı Trabzonspor aldı. 422 şutundan 159'u kaleyi bulan bordo-mavililer yüzde 45'lik oran yakalarken, onları yüzde 44'lük isabet oranıyla Fenerbahçe, yüzde 42 ile Karabükspor ve Akhisar Belediyespor izledi. En isabetsiz yüzdeyle oynayan takım, 380 şutundan 127'si kaleyi bulan ve yüzde 33'lük oranda kalan MP Antalyaspor'du. En çok şut atan takımlar arasında bulunan Gaziantepspor ise yüzde 35'lik isabetle sondan ikinci sırayı aldı.

EN ÇOK PAS YAPAN TAKIM ESKİŞEHİRSPOR

Ligde 15 bin pasın üzerine çıkan takım sayısı sadece üç. Eskişehirspor 15 bin 890 pasla ilk sırayı alırken, Fenerbahçe 15 bin 543 pasla ikinci, Beşiktaş da 15 bin 124 pasla üçüncü sırada. Eskişehirspor, isabetli pas sayısında da 12 bin 418'le ilk sırayı alırken, Fenerbahçe 11 bin 967, Beşiktaş da 11 bin 819 isabetli pasla ikinci ve üçüncülüklerini korudu.

Eskişehirspor isabetli pas oranında da yüzde 78'le yine ilk sırada. Pas sayısında ilk üçe giremeyen Galatasaray ve Sivasspor'un yanı sıra üçüncü sıradaki Beşiktaş da yüzde 78'lik pas isabet oranına ulaştı. Pas isabet oranı en düşük takım ise 12 bin 736 pasta 8985 isabet sağlayıp yüzde 70'lik bir oran tutturan Torku Konyaspor. Elazığspor yüzde 71, Kasımpaşa, Kardemir Karabükspor, Akhisar Belediyespor ve Çaykur Rizespor da paslarında yüzde 72'lik bir isabet oranı tutturabildi.

İsabetli pas oranları yüzde 76'yı bulan ve şampiyon Fenerbahçe ile aynı yüzdeyi tutturan Medical Park Antalyaspor ile Kayserispor'un küme düşmesi ise çarpıcı bir veriydi.

Topla oynama yüzdelerinde ise şampiyon Fenerbahçe ile üçüncü sıradaki Beşiktaş yüzde 56'lık oranla ilk sırayı aldı. Bu iki takımı yüzde 55'lik yüzdeyle Eskişehirspor izledi. Galatasaray yüzde 53'lük topla oynama oranıyla dördüncü sırada bulunurken, ligden düşen Kayserispor da Sivasspor'la birlikte yüzde 51'lik oranla bu alanda beşinci sırayı paylaştı.

Yüzde 50'yi bulan Kasımpaşa'yı da bu listeye eklersek, diğer takımların tümü yüzde 50'lik oranın altında kaldı. Ligin topa en az sahip olan takımı ise yüzde 45'le Akhisar Belediyespor oldu. Trabzonspor ve Kardemir Karabükspor da yüzde 46'da kaldı.

817 OLAN GOL SAYISI 806'YA DÜŞTÜ

Geçtiğimiz sezon 817 olan gol sayısı, bu sezon 806'ya geriledi. Maç başına düşen gol ortalaması 2.3 olarak gerçekleşti. Bu gollerin 576'sı ayak, 145'i kafa, 67'si penaltıdan kaydedildi. 18 gol ise kendi kalesine atılan goller kategorisine girdi. Gollerin 340'ı maçların ilk yarılarında, 366'sı ise ikinci yarılarında atıldı.

İlk yarılarda atılan gollerin oranı yüzde 48.2, ikinci yarıda atılan gollerin oranı ise yüzde 51.8 olarak gerçekleşti. Geçtiğimiz sezon ise ilk yarıda atılan gollerin oranı yüzde 44.5, ikinci yarıda atılan gollerin oranı ise yüzde 55.5 olarak gerçekleşmişti. Gollerin dağılımına gelince… İlk 15 dakikalık bölümde top 108 kez ağlarla buluşurken,16-30. dakikalar arasında 97, 31-45. dakikalar arasında 135, 46-60. dakikalar arasında 141, 60-71. dakikalar arasında 160, 76-90. dakikalar arasında 132 ve 90 artılarda da 33 gol kaydedildi.

En fazla gol 9. haftada atıldı. 34 golün kaydedildiği 9. haftayı 32 golle 15. hafta, 31 golle 32. hafta, 30'ar golle de 18 ve 21. haftalar izledi. Bir haftada en düşük gol sayısı ise 16'ydı. 7, 23 ve 26. haftalarda sadece 16 gol atılırken, maç başına gol ortalaması da 2'nin altında kaldı.

EN HIRÇIN OYUNCU MANUEL DA COSTA

Sivasspor, ligin istatistiklerine gol ve asist krallarından sonra bir de "en hırçın" oyuncuyu soktu. Kırmızı beyazlı takımın Brezilyalı stoperi Manuel da Costa, takımına yaptığı 6 gollük katkının yanı sıra gördüğü 3 kırmızı, 7 sarı kartla ligin en hırçın oyuncusu oldu.

3 kırmızı kart gören diğer oyuncular ise Gaziantepspor'un stoperiGilles Binya (4 sarı), Beşiktaş'ın sol beki Motta (3 sarı) ve Kayseri Erciyesspor'un santrforu BjörnVlemincx'ti. İki kırmızı kart gören oyuncular listesinde başı 10 da sarı kart gören Bursaspor'un orta saha oyuncusu Şamil Çinaz çekti.

Şamil'i Gençlerbirliği'nin stoperi Ante Kulusiç (9 sarı), Galatasaray'ın orta saha oyuncusu Felipe Melo (7 sarı), Trabzonspor'un stoperi Aykut Demir (7 sarı), Bursaspor'un stoperi Serdar Aziz (5 sarı), Elazığspor'un stoperi Pape Sow (4 sarı), Kayserispor'da sadece sezonun ilk yarısında yer alan orta saha oyuncusu Cleyton (4 sarı), Sivasspor'un stoperi Ümit Kurt (4 sarı) ve sağ beki Cicinho (3 sarı) ile bu sezon Elazığspor'da orta sahada forma giyen Bilica (2 sarı) izledi.

Ligin en çok sarı kart gören ismi ise Gençlerbirliği'nin orta saha oyuncusu Jean Jacques Gosso (15) oldu. Gosso'yu Çaykur Rizesporlu Kıvanç Karakaş (14), Akhisar Belediyesporlu Uğur Demirok (12), Fenerbahçeli Caner Erkin (12), Kasımpaşalı Adem Büyük (12), Gençlerbirliği'nden Doğa Kaya (11 sarı, 1 kırmızı), Gaziantepspor'dan Emre Güngör (11), Torku Konyasporlu Ali Çamdalı (10 sarı, 1 kırmızı) ve Gaziantepsporlu Bekir Ozan Has (10) takip etti.

CENTİLMEN ÇAYKUR RİZESPOR

2013-14 sezonunda 1331 oyuncu sarı, 95 oyuncu da kırmızı kart gördü. Hafta başına 39.1 sarı, 2.8 de kırmızı kart düştü. 17, 23 ve 27. haftalarda hakemlerin cebinden hiç kırmızı kart çıkmazken, 12, 14 ve 15. haftalarda 6'şar kırmızı kartla rekor kırıldı. Sarı kartlarda ise 18. hafta adeta bir centilmenlik abidesiydi. O hafta sadece 26 oyuncu ihtar aldı. 21 ve 32. haftalarla ise 55'er sarı kartla sezonun rekoru kırıldı.

Takım başına ortalama 74 sarı, 5.2 kırmızı kartın düştüğü sezonun en centilmen takımı, oyuncuları hiç kırmızı kart görmeyen Çaykur Rizespor oldu. Karadeniz ekibini 3'er kırmızı kartla Akhisar Belediyespor, Torku Konyaspor ve Kardemir Karabükspor izledi. Kayserispor 12 kırmızı kartla sezonun rekortmeni olurken, onları küme düşen bir başka takım olan Elazığspor 10 kırmızı kartla izledi. Beşiktaş 9, Sivasspor da 8 kırmızı kartla ligin hırçın takımları arasına girdi.

Oyuncuları en az sarı kart gören takım Galatasaray (64) oldu. Ancak 5 kırmızı kart, Galatasaray'ın centilmenlik karnesini ciddi anlamda bozdu. Eskişehirspor 66, Çaykur Rizespor ve Akhisar Belediyespor da 67'şer sarı kart gördü. Sarı kartın zirvesine ise Gençlerbirliği çıktı. Kırmızı-siyahlı oyuncular 104 sarı kartla sezonun rekorunu kırarken, onlara en fazla yaklaşabilen takımlar 85 sarı kartla Kayserispor ve 82 sarı kartla MP Antalyaspor'du.

PENALTICI ELAZIĞSPOR

Hakemler bu sezon 88 kez ceza sahası içindeki kireçli noktayı gösterirken, penaltı atışlarının 67'si gole çevrildi, 21'i ise kaçtı. En fazla penaltı düdüğü, ligden düşen takımlardan Elazığspor lehine çalındı. Bordo beyazlı takım, kazandığı 10 penaltının 8'ini gole çevirdi. En çok penaltı kazanan ikinci takım olan Çaykur Rizespor ise kireçli noktadan 5 gol buldu.

Kazandıkları penaltıların tümünü gole çeviren takımlar ise 5'te 5 yapan, Kardemir Karabükspor ve Trabzonspor, 4'te 4 yapan Gaziantepspor ve Kayserispor oldu. Konyaspor, kazandığı iki penaltı atışından da Thorvaldsson ve Gekas'la yararlanamadı. Ligin en çok penaltı golü atan oyuncuları 5'te 4 yapan Sivassporlu gol kralı Aatıf Chahechouhe ile 4'te 4 yapan Elazığsporlu Deniz Yılmaz, Fenerbahçeli Emre Belözoğlu, Kardemir Karabüksporlu İlhan Parlak ve Kayserisporlu Pablo Mouche oldu.

YENİ KRAL AATIF CHAHECHOUHE

2013-2014 sezonunun gol krallığını Sivasspor'un Fransa doğumlu Faslı oyuncusu AatıfChahechouhe elde etti. 1986 doğumlu Chahechouhe, kaydettiği 17 golle son iki sezonun gol kralı Burak Yılmaz'la Kasımpaşa'nın Arjantinli forveti Oscar Scarione'yi bir adım geride bırakarak gol krallığına ulaştı.

Chahechouhe bu başarısıyla Spor Toto Süper Lig'in beşinci yabancı gol kralı olarak da tarihe geçti. Ligimizde 1983-84 sezonunda Galatasaray'ın Boşnak santrforu Tarık Hocic 16 golle krallık koltuğuna oturmuş, 1995-96 sezonunda ise bugün Kasımpaşa'nın teknik direktörlüğünü yapan Gürcü ŞotaArveladze, Trabzonspor formasıyla 25 gol atarak ikinci yabancı gol kralı olarak kayıtlara girmişti. 2006-2007 ve 2010-11 sezonlarında Fenerbahçe'nin Brezilyalı oyuncusu Alex de Souza ilki 19, ikincisi ise 28 golle olmak üzere iki kez krallık tacını takmış, 2008-2009'da Galatasaraylı Milan Baros 20, 2009-2010 sezonunda da Kayserisporlu Aziza Makakula 21 golle ligin kralı olmuştu.

Chahechouhe'nın 17 gollü krallığı, son 30 sezonun en az gol atılarak elde edilen krallık unvanını da egale etti. Tarık Hocic'in 16 gollü krallığından bu yana en az golle krallık tahtına oturan oyuncu 2007-2008 sezonunda 17 gol atan Fenerbahçeli Semih Şentürk olmuştu.

Krallık yarışmasındaki ilginç bir veri ise 10 golün üzerinde atan oyuncular listesindeki 17 oyuncu arasına sadece 4 yerli ismin girebilmesi oldu. Galatasaraylı Burak Yılmaz 16, Gaziantepsporlu Cenk Tosun 13, SivassporluBurhan Eşer ve ElazığsporluDeniz Yılmaz da 12'şer golle krallık yarışında yerli golcüleri temsil etti.

BİYONİK ADAM BOY WATERMAN

Süper Lig'in 34 haftalık maratonunda tüm maçlarda forma giyen sadece dokuz oyuncu var. Kardemir Karabükspor'un kalecisi Boy Waterman, Sivasspor'un gol kralı santrforu Aatıf Chahechouhe, Akhisar Belediyespor'un golcüsü Oumar Niasse ile sol kanat oyuncusu Güray Vural, Kayseri Erciyesspor'un kaptanı Cem Can, Beşiktaş'ın kalecisi Tolga Zengin ve sol kanat oyuncusu Olcay Şahan, Kasımpaşa'nın golcüsü Oscar Scarione ile Medical Park Antalyaspor'un santrforu Lamine Diarra 34 maçın tümünde de sahaya ayak bastı.

Bu dokuz oyuncudan beşi yabancı, dördü yerli. Ancak tüm maçlarda oynayan bu dokuz ismin arasında Kardemir Karabükspor'un Hollandalı kaleci Boy Waterman'ın ayrı bir yeri var. Çünkü Waterman tam 3060 dakika sahada kalıp hiç fire vermeden oynamayı başardı. Geçen sezon ise fire vermeden oynayan oyuncu sayısı ikiydi. Kasımpaşa kalecisi Isaksson ile Akhisar Belediyesporkalecisi Oğuz Dağlaroğlu tüm maçlarda full oynamayı başarmıştı. SivassporluAatıf Chahechouhe, 24 dakikayla firesiz oynama fırsatını kaçırırken, Oumar Niasse 57, Cem Can 73, Tolga Zengin de 88 dakika formalarından uzak kaldı.

ASİSTİN USTASI CİCİNHO

Ligin gol kralı gibi asist kralı da Sivasspor'dan çıktı. Şampiyon Fenerbahçe'nin ardından ligin en çok gol atan ikinci takımı unvanını taşıyan Sivasspor'un Brezilyalı usta sağ beki Cicinho, tam 13 asistle krallık koltuğunu kaptı. 1 de gol atan Cicinho'yu izleyen isim ise bu sezon takımının şampiyonluğuna büyük katkı yapan Fenerbahçe'nin sol beki Caner Erkin oldu. Caner, sarı lacivertli takımın attığı 74 golden 3'üne imza koyarken 11'inin de asistini yaptı. Asist krallığında üçüncü sırayı Kasımpaşa'nın Uruguaylı sağ açığı Tabare Viudez 10 gol pasıyla aldı.

Akhisar Belediyesporlu Güray Vural 9, Sivassporlu Burhan Eşer, Torku Konyasporlu Gekas ve Trabzonsporlu Adrian 8'er, Trabzonsporlu Paulo Henrique, Galatasaraylı Wesley Sneijder, Sivassporlu Aydın Karabulut ve yarım sezon oynayan Torku Konyasporlu Hleb 7'şer asist yaptı. Kasımpaşalı Oscar Scarione ve Adem Büyük, Galatasaraylı Burak Yılmaz ve Selçuk İnan, Gençlerbirliği'nden BogdanStancu, Fenerbahçe'den Emenike ve Dirk Kuyt, Kayserisporlu Mouche, Eskişehirsporlu Jorquera, MP Antalyasporlu Tita da 6'şar asistle takımlarına katkı sağladı.

FENERBAHÇE

İki sezon aradan sonra şampiyonluğa ulaşan Fenerbahçe, en yakın rakibi Galatasaray'ın 9 puan önünde ipi kolay göğüsledi. En çok maç kazanan, en çok gol atan, en çok pozisyona giren, en çok ve en isabetli şut çeken, en çok orta yapan, topa en çok sahip olan, en çok korner kullanan takım konumundaki Fenerbahçe, hem iç sahada hem de deplasmanlarda elde ettiği başarılı sonuçlarla şampiyonluğu tartışmasız hak etti. 41 puan toplayarak ilk yarıyı en yakın rakibi Galatasaray'ın 8 puan önünde tamamlayan Ersun Yanal'ın öğrencileri, hiçbir takviye yapmadan girdikleri ikinci yarıda 33 puanla daha düşük bir performans gösterse de sonuç değişmedi.

İç sahada hiç yenilmeden 45 puan toplayan sarı lacivertliler, deplasmanlarda 6 yenilgiye uğrasa da aldıkları 29 puanla zafere ulaştı. Sezon boyunca Fenerbahçe formasını 26 oyuncu giydi. Ancak bu oyunculardan dördünün 90 dakikanın altında kaldığını göz önünde tutarsak, Fenerbahçe'de sezonun ağırlığını 22 oyuncu taşıdı. Dirk Kuyt 2780 dakikayla en çok oynayan isimdi. Hollandalıyı 2 bin dakikanın üzerinde oynayan Caner Erkin, Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Moussa Sow, Mehmet Topal, Bruno Alves ve EmanuelEmenike izledi. Egemen Korkmaz, Alper Potuk, Bekir İrtegün, RaulMeiereles, Pierre Webo, Emre Belözoğlu ve Cristian Baroni de bin dakikanın üzerine çıktı. Müthiş bir kadro istikrarı yakalayan Fenerbahçe'de golleri 15 oyuncu paylaştı.

Hücum hattını oluşturan oyunculardan Sow 15, Emenike 12, Kuyt 10, Webo da 9 gol atarak ligin en verimli gol timini oluşturdu. Emre Belözoğlu 6, Cristian 4, Caner ve Mehmet Topal 3'er, Bruno Alves, Egemen Korkmaz ve Michal Kadlec 2'şer, Alper Potuk, Bekir İrtegün, RaulMeireles ve sadece 1 maç oynayan Joseph Yobo da 1'er gollük katkı sağladı.

GALATASARAY

Son iki sezonun şampiyonu Galatasaray bu sezon ikincilikle yetindi. Sezonun 5. haftasında 2 galibiyet, 3 beraberlikle 9 puan toplayan sarı kırmızılılar, millî takımın başına geçen Fatih Terim'le yollarını ayırdıktan sonra kalan 29 haftayı İtalyan RobertoMancini yönetiminde geçirdi. Galatasaray bu süreçteki maçlarda 16 galibiyet, 8 beraberlik, 5 de yenilgi aldı ve 56 puan topladı. İç saha maçlarında Fenerbahçe'nin 4 puan gerisinde kalan Galatasaray, asıl kâbusu 17 maçta 5 kez kazanıp, 9 kez berabere kalırken 3 de yenilgiye uğradığı deplasmanlarda yaşadı.

Ligin en az yenilen takımı olmalarına karşılık 11 beraberlikle kaybettikleri 22 puan onları zirvenin uzağında bıraktı. Sezon boyunca tam 35 oyuncunun forma giymesi, istikrar konusunda bir fikir veriyordur. RobertoMancini döneminin moda kelimesi rotasyon, takımın bir iskelet kadro kurmasına izin vermedi. Ara transferde gelen oyuncular arasında da Alex Telles dışında takıma banko yerleşebilen çıkmadı. 35 oyuncudan dördü 90 dakikanın altında oynadı.

En uzun süre sahada kalan oyuncu 2753 dakikayla Burak Yılmaz'dı. Onu 2712 dakikayla Selçuk İnan izledi. Melo, Muslera, Semih Kaya ve Sneijder 2 bin dakikanın üzerine çıkan diğer oyunculardı. Atılan 59 golde 11 oyuncunun imzası vardı. Burak Yılmaz 16 golle zirvede yer aldı. Onu 12 gollü Sneijder ve 24 maçta 1972 dakika oynayabilen 10 gollü Drogba izledi. Selçuk İnan ve Umut Bulut 5'er, Chedjou 3, Melo, Eboue, Telles, Yekta ve ikinci yarıda takımdan ayrılan Engin Baytar da 1'er gol kaydetti.

BEŞİKTAŞ

Sezona çok iyi başlayan Beşiktaş, ilerleyen haftalarda ancak Galatasaray'la ikincilik mücadelesi yapabildi ve son düdüğe kadar sürdürdüğü o yarışı da kaybetti. Slaven Bilic yönetimindeki takım ilk yarıda topladığı 29 puanın üzerine çıkarak ikinci yarıda 33 puan alsa da bu çaba Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılım anlamına gelen lig ikinciliğine yetmedi.

İnönü Stadı'nın yıkılıp yeniden yapılması çalışmaları nedeniyle iç saha maçlarını ağırlıklı olarak Olimpiyat Stadı'nda oynamak zorunda kalan siyah-beyazlılar, Fenerbahçe'nin aldığı 45 puana karşılık 36 puan toplayabildi. Beşiktaş'ın deplasman hasılatı ise Fenerbahçe'nin 3 puan gerisinde 26 puandı. Fenerbahçe kadar gol yiyen (33) Bilic'in öğrencileri, şampiyondan 21 gol daha az attı. Topla oynama yüzdesinde Fenerbahçe'yi yakalayan (yüzde 56) Beşiktaş, girdiği gol pozisyonu sayısında ise sarı lacivertlilerin oldukça gerisinde (47 pozisyon) kaldı.

Sezon boyunca 29 oyuncu kullanan siyah-beyazlılarda 4 oyuncu 100 dakikanın altında oynadı. Özellikle savunmada yaşanan uzun süreli sakatlıklar ve Fernandes'le yaşanan problemler Beşiktaş'ı zora sokan etkenlerdi. Tolga Zengin ve Olcay Şahan tüm maçlarda oynadı. Bu iki oyuncunun yanı sıra Atiba Hutchinson, Veli Kavlak, Hugo Almeida, Ramon Motta ve Gökhan Töre 2 bin dakikanın üzerinde forma giydi. 13 golle takımın en golcüsü olan Hugo Almeida'nın özellikle ikinci yarıda uzun süre suskun kalması da Beşiktaş'ın dezavantajıydı.

16 oyuncunun golle buluştuğu siyah-beyazlılarda Olcay Şahan 8, Oğuzhan Özyakup 6, Gökhan Töre 4, Veli Kavlak ve Mustafa Pektemek 3'er, Manuel Fernandes, TomasSivok, JulienEscude, Filip Holosko ve Ömer Şişmanoğlu 2'şer, Hutchinson, Motta, Pedro Franco, Ersan Gülüm ve ikinci yarıda kiralık verilen Michael Eneramo da 1'er gol kaydetti.

TRABZONSPOR

Sezona Mustafa Reşit Akçay yönetiminde başlayıp ilk yarının sonunda 27 puanda kalan Trabzonspor, 20. haftanın sonunda evinde Akhisar Belediyespor'a 4-2 yenilince,yönetim takımı Akçay'ın yardımcısı Hami Mandıralı'ya emanet etti.

20. haftanın sonunda 29 puanla 9. sırada bulunan takım, Hami Mandıralı yönetiminde altyapı ağırlıklı oyuncularla oynadığı 14 maçta 6 galibiyet, 6 beraberlik ve 2 yenilgiyle 24 puan toplayarak ligi son anda dördüncü sırada bitirmeyi başardı. İkisi de Avni Aker'de yaşanan bu iki yenilgiden biri, yarım kalan Fenerbahçe maçında hükmen, diğeri ise Galatasaray karşısında alındı. İlk 20 haftada 28 gol atan takım Mandıralı dönemindeki 14 haftada 25 gole ulaştı.

Trabzonspor, 9 puan gerisinde kaldığı lig üçüncüsü Beşiktaş kadar gol atsa da yediği 41 gol, daha alt sıralarda yer alan üç takımdan bile fazlaydı. İç sahada Sivasspor'dan, deplasmanlarda ise Kasımpaşa ve Kardemir Karabükspor'dan daha az puan toplamalarına rağmen yekûnda bu üç takımı da geride bıraktılar. Sezon boyunca 31 oyuncu bordo-mavili formayı giydi ama beş oyuncu 90 dakika ve altında oynadı. Yabancı oyunculardan sadece Bosingwa, Adrian, Henrique ve ikinci yarıda takıma katılan Bourceanu'dan verim alabildiler.

Olcan Adın 2960 dakikayla en çok sahada kalan oyuncu oldu. Onur Kıvrak, Mustafa Yumlu, Aykut Demir, Henrique, Bosingwa ve son haftalarda sözleşmesi feshedilen Zokora 2 bin dakikanın üzerinde forma giydi. 13 gol, 7 asistle Henrique, 10 gol, 5 asistle Olcan Adın takımın hücum yükünü çekti. 13 oyuncunun gol attığı takımda Emre Güral 7, 19 maça çıktıktan sonra kadro dışı kalan Malouda 5, Adrian ve Yusuf Erdoğan 4'er, Mustafa Yumlu 3, Özer Hurmacı 2, Kadir Keleş, GustavoColman, Zeki Yavru, Soner Aydoğdu ve MarcJanko da 1'er gol attı.

SİVASSPOR

Roberto Carlos yönetimindeki Sivasspor, ligin ilk yarısını Beşiktaş'la eşit puanda (29) ve beşinci sırada bitirmişti; ikinci yarıda bir ara düşen performansları nedeniyle 24 puan aldılar ve averajla yine beşinci sırada kaldılar. İç sahada 39 puan toplayarak başarılı bir performans sergilemelerine karşın, deplasmanlarda sadece üç kez kazanarak 14 puan alabilmeleri onları istedikleri noktanın uzağında bıraktı. Zaten dördüncü sırayı da son haftada Karabük deplasmanında yenilerek kaybettiler.

Fenerbahçe'den sonra ligin en çok gol atan takımı olmalarına karşılık averajları sadece artı 5'te kaldı. Çünkü yedikleri gol sayısı küme düşen Medical Park Antalyaspor'dan bile fazlaydı (55). En çok gol atan takım olmalarında hücum bölgesindeki oyunculara savunmadan gelen gol ve asist desteğinin de katkısı büyüktü. Atıf Chahechouhe'nin 17 gol, 4 asist, Burhan Eşer'in 12 gol, 8 asist, John Utaka'nın 9 gol, 2 asist, Aydın Karabulut'un 4 gol, 7 asistlik performanslarına eklen Cicinho'nun 1 gol, 13 asisti onları hücumda çok etkili bir takım haline getirdi.

Takımın diğer gollerini ise Manuel da Costa (6), Hakan Arslan (4), RafikDjebbour (2), Ziya Erdal ve Ümit Kurt attı. Neredeyse ezberlenen bir on bire sahip olmaları önemli bir avantajdı. Toplam 30 oyuncu forma giydi ama bu oyuncuların 7'si 100 dakikanın altında sahada kaldı. Aatıf Chahechouhe tüm maçlarda oynadı ve 3036 dakika görev yaptı. Burhan Eşer, Cicinho, Ziya Erdal, Ümit Kurt, Aydın Karabulut, Kadir Bekmezci, Adem Koçak, Manuel da Costa da 2 bin dakikanın üzerine çıkan oyunculardı.

KASIMPAŞA

Sezonu başladığı teknik adamla bitiren takımlardan ŞotaArveladze'ninKasımpaşası, ilk yarıyı 31 puanla üçüncü sırada tamamlamasına rağmen ikinci yarıda 20 puanda kalınca altıncı sıraya geriledi ve UEFA Avrupa Ligi'ne katılma fırsatını tepti.

Deplasmanlarda 26 puan toplayan ve Fenerbahçe'nin ardından ikinci sırada yer alan Kasımpaşa'nın problemi iç saha maçlarındaydı. Lacivert beyazlı takım evinde sadece 25 puan alabilince bu klasmanda 12. basamağa geriledi ve yekûnda da altıncı olabildi. Oysa Kasımpaşa'nın averajı, üstünde yer alan Trabzonspor'dan da Sivasspor'dan da iyi durumdaydı. Onlar için kadro istikrarını yakalayan takımlardan biri olduklarını söylemek mümkün.

Sezon boyunca 28 oyuncu forma şansı bulsa da bunların altısı 45 dakikanın altında oynadı. Takımın en verimli oyuncusu Arjantinli Oscar Scarione'ydi. 34 maçın tümünde sahada olan ve 2957 dakikayla en fazla oynayan oyuncu unvanını da elinde bulunduran Scarione 16 golle gol krallığı yarışında ikinci sırayı alırken, 6 da asist yaptı. Ezbere sayılabilecek kadroda Isaksson, Yalçın Ayhan, Andre da Costa, Ryan Babel, RyanDonk, Adem Büyük, Kerem Şeras ve Elyasa Süme 2 bin dakikanın üzerinde forma giyen diğer oyunculardı. 8 gol, 8 asistle oynayan Adem Büyük, Scarione'den sonra hücumdaki en büyük katkıyı sağladı.

Malki 6, Babel, Donk, Viudez (10 da asist yaptı) 5'er, Castro, Tunay Torun 3'er, İlhan Eker 2, Yalçın Ayhan, Kerem Şeras, Barış Başdaş da 1'er golle takımlarına katkı sağladı.

KARDEMİR KARABÜKSPOR

Sezonu Tolunay Kafkas yönetiminde geçiren Kardemir Karabükspor, ilk yarıda 26, ikinci yarıda ise 24 puan toplayarak dengeli bir görüntü çizdi. Son haftalara kadar ilk beş için mücadele eden kırmızı-lacivertliler, iç sahada 30, deplasmanlarda ise 20 puan toplayarak bu dengeli görüntüsünü devam ettirdi.

Ligin az gol atan (33) ama az da yiyen (34) takımlarından birisi oldular. İlk yarıda 12 maçta oynayan ve iki gol atabilen Lualua'nın ikinci yarıda gittiği Çaykur Rizespor'da kurtarıcı rolüne soyunması ilginçti. Yabancı oyuncularının bir kısmından en üst düzeyde verim alırken, bir kısmında hayal kırıklığı yaşadılar. Maçların tümünde 90 dakika oynayan kaleci Boy Waterman'ın yanı sıra orta saha oyuncusu Samba Sow ve stoperLarrys Mabiala takımın en istikrarlı isimleriydi.

Ayrıca İshak Doğan, İlhan Parlak, Furkan Özçal, Yiğit İncedemir ve Uğur Uçar 2 bin dakikanın üzerinde forma giymeyi başardı. Toplam 26 oyuncu oynama şansı bulsa da üçünün 90 dakikanın altında kaldığını da göz önünde tutmak gerek. Takımın en fazla gol atan oyuncusu 4'ü penaltıdan 9 gol kaydeden kaptan İlhan Parlak oldu. Toplam 13 oyuncunun gol attığı takımda İlhan'a eşlik eden ikinci bir isim çıkmadı.

En çok gol atan diğer oyunculardan biri ilk yarıda forma giyen Akpala ile ikinci yarıda onun yerine gelen Eneramo'ydu. 4'er gollü bu oyunculara Furkan Özçal, Yiğit İncedemir, Tresor Lualua, Murat Akça ve ilk yarıda 7 maçta oynayan Gökhan Ünal 2'şer, Mabiala, Ahmet İlhan Özek, Erdem Özgenç, Hamroun ve Beykan Şimşek de 1'er golle eklendi.

BURSASPOR

Sezonun ilk yarısını 24 puanla 10. sırada tamamlayan Bursaspor, ikinci yarıda ise 22 puan topladı ve ligi 8. basamakta bitirdi. Yeşil-beyazlı takım ilk 26 haftada ChristophDaum yönetiminde mücadele etti ve iç sahadaki 2-1'lik Torku Konyaspor yenilgisiyle noktalanan bu bölümde 34 puan toplayıp 12. sıraya kadar geriledi.

Kalan 8 haftada İrfan Buz yönetiminde sahaya çıkan Bursaspor, 14 puan daha toplayarak kendini biraz daha üst sıralara atabildi. İç sahada 30 puan alan takım,deplasmanlardan 16 puan çıkartabildi. Attıkları 40 gol, sezonu daha alt sıralarda bitiren üç takımın gerisinde, yedikleri 46 gol ise yine alt sıralarda yer alan dört takımın üzerindeydi. Sezon boyunca 32 oyuncu yeşil-beyazlı formayı giydi. Bu oyuncuların ikisi 90 dakikanın altında kaldı. Sezon içinde Batalla'nın ayrılması da takımı sarstı. Kadro istikrarını bir türlü yakalayamadılar. Volkan Şen, Sercan Yıldırım, Ozan İpek gibi şampiyon kadronun yıldız oyuncularının geri dönmesi de pek fayda sağlamadı. En çok forma giyen oyuncuları 28 maçta 2445 dakika sahada kalan stoper Renato Civelli'ydi. Arjantinlinin yanı sıra Sebastien Frey, Fernando Belluschi, Taiwo Taye, Şener Özbayraklı ve Şamil Çinaz 2 bin dakikanın üzerinde oynadı. Atılan golleri 14 oyuncu paylaştı.

Ara transferde gelen Brezilyalı santrfor Fernandao, 16 maçta attığı 10 golle takımın üst sıralara tırmanmasında başrolü oynadı ama ona yaklaşabilen bir takım arkadaşı olmadı. StanislavSestak 4, Belluschi, Ferhat Kiraz, 11 maç oynayıp ayrılan Pablo Batalla ile genç Enes Ünal 3'er, Taiwo, ilk yarıda forma giyen Murat Yıldırım, ikinci yarıda gelen Bekir Yılmaz ve 6 maç oynayıp giden Pinto 2'şer, Civelli, Serdar Aziz, Sercan Yıldırım ve Ozan İpek de 1'er gol kaydetti.

GENÇLERBİRLİĞİ

Sezonun ilk 8 haftasını Metin Diyadin, kalan bölümünü ise Mehmet Özdilek'le geçiren Gençlerbirliği, ilk yarıda 21, ikinci yarıda 24 puan topladı ve sezonu 9. sırada tamamladı. 39 gol atıp 43 gol yerken iç sahada 28, deplasmanlarda 17 puan aldılar. İç sahadaki 3-1'lik Kasımpaşa yenilgisiyle sona eren Metin Diyadin döneminde 8 haftada 4 puanla son sırada oldukları düşünülürse ligi bitirdikleri yer için "başarı" demek mümkün.

Sezon boyunca 28 oyuncu kullandılar. Bu oyuncuların ikisi yarım devre bile forma giymedi. Sakatlıklar ve formsuzluklar nedeniyle sık sık kadroda değişiklik yapmak zorunda kaldılar. Buna rağmen 7 oyuncuları 2 bin dakikanın üzerinde oynayabildi. 32 maça çıkan Jimmy Durmaz 2732 dakikayla başı çekti. Bu kategorideki diğer oyuncular ise Ahmet Yılmaz Çalık, Dusko Tosiç, Bogdan Stancu, Ermin Zec, Jean Jacques Gosso ve Ante Kulusiç oldu.

Kalede 1569 dakika Ramazan Köse, 810 dakika Johan Dahlin, 654 dakika da Ferhat Kaplan oynadı ki, en fazla rotasyonun yaşandığı mevki de orasıydı. Takımın gollerinin altında 10 oyuncunun imzası vardı. Yaşadığı sakatlık nedeniyle 28 maçta forma giyebilen ligimizin gedikli yabancısı BogdanStancu 13 golle zirvede yer aldı. J

immy ve Ermin Zec 6'şar, Oktay Delibalta 3, Ahmet Yılmaz Çalık, Ante Kulusiç, RadosavPetroviç ve Mervan Çelik 2'şer, NemanjaTomiç ve Sedat Bayrak da 1'er gol kaydetti.

AKHİSAR BELEDİYE GENÇLİK VE SPOR

Ligin en uzun soluklu teknik direktörü Hamza Hamzaoğlu'nun çalıştırdığı Akhisar Belediyespor, sezonun ilk yarısında gösterdiği 25 puanlık performansı tekrarlayamadı ve ikinci yarıda 19 puanda kalınca ligi de 10. sırada tamamladı. Son iki haftaya kadar UEFA Avrupa Ligi iddiasını sürdüren Akhisar ekibi, deplasmandaki Sivasspor yenilgisiyle bu hedefinden uzaklaştı. Attıkları 44 gol, üzerlerinde yer alan üç takımdan daha fazla olsa da yedikleri 55 gol altlarında yer alan üç takımın da üstündeydi.

İç sahada sadece 4 kez yenilip 31 puan toplarken, deplasmanlarda 10 defa kaybettiler ve 13 puan alabildiler. Sezon boyunca 27 oyuncu forma giyse de bu oyuncuların dördü 60 dakikanın altında oynadı. Takımın en verimli ismi sezon başında transfer edilen OumarNiasse'tı. 34 maçın tümünde forma giyen Niasse, 3003 dakika sahada kaldı, 12 gol attı, 5 asist yaptı. Uğur Demirok, Emrah Eren, Merter Yüce, Güray Vural, İbrahimaSonko, Bruno Rosa ve Çağdaş Atan da 2 bin dakikanın üzerinde oynayan isimlerdi. Bu oyunculara 1957 dakika oynayan Bilal Kısa da eklendiğinde takımın aslında bir iskeleti olduğu da ortaya çıkıyor. 44 golün altında 9 oyuncunun imzası olsa da takım neredeyse sadece santrfor golleriyle yol aldı.

12 gollü Niasse'ın ardından Bruno 11, Mehmet Akyüz de 8 golle sıralandı. Yani gollerin yüzde 70'ini üç santrfor kaydetti. Millî Takım'a da alınan stoper Uğur Demirok'un yanı sıra Kenan Özer ve sadece 454 dakika forma şansı bulabilen Kerim Zengin de 3'er gol kaydetti. Millî Takım'a giden bir başka oyuncu emektar Bilal Kısa da 2 gol, 5 asistlikkatkı sağladı. Erkan Taşkıran ve asıl katkısını 9 asistle yapan Güray Vural da 1'er gol attı.

TORKU KONYASPOR

Sezona Uğur Tütüneker yönetiminde 3-2'lik Fenerbahçe galibiyetiyle giren Torku Konyaspor, bir ara küme düşme korkusunu yaşasa da ligi 42 puanla 11. sırada tamamladı. Takım, içerideki 3-2'lik Kardemir Karabükspor yenilgisiyle sona eren 15 haftalık Tütüneker döneminde 16 puan toplamıştı. Daha sonra göreve gelen Mesut Bakkal dönemindeki 19 maç ise 26 puanla tamamlandı.

İç sahada 30 puan toplamayı başaran yeşil-beyazlılar, deplasmanlarda ise 2 galibiyetle ligin en az kazanan takımıydı. Zaten Elazığspor'la birlikte 12 puan toplayarak deplasman sıralamasının sonunda kaldılar. Ancak ilk 6'nın dışındaki takımlar arasında averajı artı veren tek takım da onlardı. Sezonu 28 oyuncuyla tamamlasalar da bu oyuncuların dördü 45 dakikanın altında oynadı. Birkaç mevki dışında kadrolarında süreklilik sağlayamadılar. Kaleci Charles Itandje 33 maçta 2960 dakikayla en çok oynayan isimdi. Onu 2500 dakikanın üzerine çıkan Selim Ay ve Ali Çamdalı izledi. Djalma Campos ve Theofanis Gekas da 2 bin dakikanın üzerinde oynadı.

Takıma ikinci yarıda katılan Aliaksandr Hleb de 16 maçta 1342 dakika forma giydi. Geçtiğimiz sezon Akhisar'da kurtarıcı rolüne soyunan Gekas, bu sezon da Konya'da aynı rolü üstlendi. Takımın gollerini 13 oyuncu paylaşırken, Gekas 13 gole eklediği 8 asistle büyük katkı sağladı. Djalma Campos 6 gol, 5 asist, Hasan Kabze de 6 gol, 2 asistle oynadı. 1018 dakika forma giyen Recep Aydın da 5 gol kaydetti. Ali Çamdalı ve Tomas Borek 3'er, Hleb ve Ömer Ali Şahiner 2'şer, Selim Ay, Mehmet Güven, GunnarThordvaldsson ve JagosVukoviç de 1'er gol attı. Bu arada Hleb'i 2 golle geçiştirmeden 16 maçta 7 asist yaptığını da ekleyelim.

ESKİŞEHİRSPOR

Sezonu Ertuğrul Sağlam yönetiminde geçiren Es-Es, her iki yarıda çok farklı performanslar gösterdi. İlk yarıda 27 puan toplayan takım, ikinci yarıda hanesine sadece 15 puan yazdırabildi. Bunda kupaya ağırlık vermelerinin ve Avrupa'ya çıkış biletini ceplerine koymayı erken garantilemenin de payı büyük olsa gerek.

Aslında kaybettikleri maç sayısı, üzerlerinde yer alan dört takımdan daha azdı ama 12 beraberlikte bıraktıkları puanlar alt sıralara inmelerine yol açtı. İçeride 27, dışarıda 15 puan topladılar. Sezon boyunca toplam 31 oyuncunun forma bulduğu takımda bu oyuncuların 6'sı 1 maç ve altında kaldı. Sakatlıkların da etkisiyle kadro istikrarını tutturamadılar. En çok forma bulan isim 32 maçta 2867 dakikayla kaleci Boffin oldu. JerryAkaminko, Erkan Zengin, Diomansy Kamara ve Tarık Çamdal da 2 bin dakikanın üzerinde sahada kaldı. Tarık Çamdal'ın da bir ara kadro dışı kaldığı ve 26 maçta oynadığı göz önünde bulundurulursa 4 oyuncu dışında banko isimleri olmadı.

Ligin en az gol atan ikinci, en az gol yiyen beşinci takımı onlardı. Attıkları 33 golü 12 oyuncu paylaştı ama isim isim bakıldığında kaliteli forvetleri bulunmasına rağmen aralarında 5 golü aşan çıkmadı. Erkan Zengin 5 gol, 5 asistle hücumda en etkili oyuncu olarak göründü. Henry Bienvenu de 5 golüne 1 de asist ekledi. Cristobal Jorquera 4 gol, 6 asist, Necati Ateş de 4 gol, 3 asistle oynadı.

Aytaç Kara ve sadece ilk yarıda oynayan Alfred N'diaye 3'er, Diomansy Kamara ve sakatlığı sebebiyle ligin ikinci yarısında forma giyemeyen Diego 2'şer, Özgür Çek, Hürriyet Güçer, Erman Kılıç ve ara transferde Galatasaray'a giden Veysel Sarı da 1'er gol kaydetti.

ÇAYKUR RİZESPOR

Sezona çok iyi bir giriş yapıp ilk 5 haftada 4 galibiyetle 12 puan toplayan ve ikinci sıraya oturan Çaykur Rizespor, daha sonra ilk yarının sonuna kadar maç kazanamayarak düşme hattının hemen üzerine kadar gerilemişti. 20. haftadaki 1-1'lik Kayseri Erciyesspor beraberliğinin ardından Rıza Çalımbay'la yollar ayrıldığında ise takım 18 puanla düşme hattına inmişti.

Mehmet Ali Karaca yönetiminde çıktığı Gaziantepspor maçını 5-1 kazanan ve 21 puana ulaşan yeşil-mavililer, kalan 13 haftada Uğur Tütüneker'in idaresinde 21 puan daha toplayarak ligde kalmayı başardı. Bu dönemde takımın eksi 5 olan averajı da sıfıra çekildi. İç sahada sadece 6 maç kazanıp 25 puan toplayan Çaykur Rizespor, deplasmanlarda ise 4 galibiyet, 5 beraberlikle 17 puan aldı. Attıkları 43 gol, üzerlerindeki dört takımdan daha fazlaydı. Yedikleri 43 gol de yine üzerlerinde bulunan dört takımdan daha az...

Sezon boyunca forma giyen 30 oyuncudan ikisi 16 dakikanın altında oynadı. 2 bin dakikanın üzerinde oynayan 7 oyuncuya sahip olmaları kadro istikrarlarının kötü olmadığını gösteriyor. OusmaneViera 32 maçta 2880 dakikayla en çok sahada kalan oyuncuydu. Serkan Kırıntılı, Ali Adnan, Ludovic Sylvestre, Kıvanç Karakaş, Koray Altınay ve Tevfik Köse de 2 bin dakikanın üzerinde oynadı. Ara transferde gelen Deniz Kadah ve Tresor Lualua da iskeleti tamamladı. Takımın 43 golünü 14 oyuncu paylaştı. 25 maçta 1850 dakika oynayan Leonard Kweuke 11 gol, 3 asistle hücumdaki liderliği üstlendi.

Tevfik Köse 5 gol, 2 asist, Lualua ve Sercan Kaya 4'er gol, 4'er asist, Ali Adnan 3 gol, 5 asist, ara transferde gelen ve 384 dakika oynayan Ümit Korkmaz 3 gol, Oboabona, Deniz Kadah ve sakatlanana kadar 4 maça çıkan Engin Baytar 2'şer gol, Eren Albayrak, Viera, Liban Abdi ve devre arasında ayrılan AlbertoDepetris de 1'er gol kaydetti.

KAYSERİ ERCİYESSPOR

İlk yarının sonunda 3 galibiyet, 3 beraberlik, 11 yenilgiyle 12 puan toplayıp ligin dibine demir attıklarında hiç kimse onların düşmekten kurtulabileceğini düşünmüyordu. 15. haftanın sonunda Fuat Çapa ile yollarını ayırdıktan sonra göreve gelen Hikmet Karaman'la çıktıkları iki maçı da kaybetmişlerdi.

Ancak Karaman yönetiminde öncelikle transferde nokta atışlar yaptılar. Edinho, Gökhan Değirmenci, Cenk Ahmet, Murat Yıldırım, Senijadİbriciç, Papa Diakhate transferleriyle adeta yeni baştan bir iskelet oluşturdular. İkinci yarıda 7 galibiyet, 4 beraberlikle 25 puan topladılar ve 37 puana ulaşarak ligde kaldılar. Sezon boyunca 32 futbolcu forma giydi. Kaptan Cem Can 34 maçta da oynadı ve 2987 dakika sahada kalarak başı çekti.

Yasin Öztekin ve Abdou Kader Mangane 2 bin dakikanın üzerine çıkan diğer oyunculardı. Ancak bu isimlerin yanı sıra Traore, Mandjeck ve Ekrem Ekşioğlu'na ikinci yarıda eklenen biraz önce saydığımız isimlerle istikrarlı bir kadroya kavuştular. İç sahada 22, deplasmanlarda 15 puan topladılar. İlk yarıda 12 gol atmışlardı, ikinci yarıda 22'yi buldular. Yedikleri 28 golü ise ikinci yarıda 22'ye çektiler. 34 golü 11 oyuncu paylaştı. Portekizli Edinho, 15 maçta 11 gol, 2 asistle takımın ligde kalmasına büyük katkı sağladı.

Yasin Öztekin 6 gol, 5 asist, İbriciç ve Vlemincx 4'er, Üstün Bilgi ve Mangane 2'şer, Murat Yıldırım, Traore, Mandjeck, Azofeifa ve devre arasında ayrılan Sinan Kaloğlu da 1'er gol attı.

GAZİANTEPSPOR

Kaliteli kadrosuna rağmen sezon boyunca yönetim sıkıntısı çeken Gaziantepspor, üç farklı teknik direktörle ligi bitirirken küme düşmekten de kıl payı kurtuldu. Sezona Bülent Uygun'la giren kırmızı-siyahlılar 11 haftanın sonunda 2 galibiyet, 2 beraberlikle 8 puan toplayıp 16. sırada kalınca teknik ekipte değişikliğe gidildi ve takımın başına Sergen Yalçın getirildi.

Sergen Yalçın'la dörtte dört yaparak çıkışa geçen Gaziantepspor, ilk yarıyı da 21 puanla 12. sırada tamamladı. Ancak 26. haftanın sonunda kulüpte yeni bir sarsıntı yaşandı ve Sergen Yalçın 3-0'lık Fenerbahçe yenilgisinin ardından görevi bıraktı. O sırada 35 puanla 10. sırada bulunan Gaziantepspor'da da kâbus dolu günler başladı. Sezonu Tahsin Tam yönetiminde tamamlayan Gaziantepspor, 8 haftada sadece 2 beraberlik alabilse de arkadan yetişebilen bir takım olmayınca ligde kaldı.

İçeride 22, dışarıda 15 puan toplayan kırmızı siyahlılar, sezon boyunca 30 oyuncu kullandı. Bu oyuncuların dördü 90 dakikanın altında oynadı. En çok forma giyen isim 33 maç, 2926 dakikayla kaptan Şenol Can oldu. Cenk Tosun, Marius Stankevicius, Haris Medunjanin, AbdouRazackTraore, ZydrunasKarcemarskas, Bekir Ozan Has ve Gilles Binya 2 bin dakikanın üzerinde sahada kaldı. Mustafa Durak 27, Ekrem Dağ da 25 maçla istikrar kervanına katıldı.

En çok gol yiyen ikinci takım olan Gaziantepspor'da takımın attığı 38 golü ise 13 oyuncu paylaştı. Cenk Tosun 13 gol, 3 asistle liderliği ele aldı. Traore 8 gol, 5 asist, Turgut Doğan Şahin 3 gol, 3 asist, Serdar Özbayraktar ise 2 gol, 4 asistle oynadı. Sapara, Muhammet Demir ve Medunjanin 2'şer, Mustafa Durak, Stiliç, İbrahim Akın, Şenol Can ve devre arasında gönderilen Milevskyi de 1'er gol kaydetti. Bekir Ozan Has ise 1 golüne 3 de asist ekledi.

ELAZIĞSPOR

Sezona Norveçli teknik direktör TröndSollied yönetiminde giren Elazığspor, 9 haftayı 2 galibiyet, 1 beraberlikle 7 puan toplayarak 16. sırada geçirince, iş başına Okan Buruk getirildi. Aslında Buruk dönemi de 4 yenilgiyle başladı ama sonrasında toparlanan Elazığspor 2 galibiyet daha alarak ilk yarıyı 13 puanda tamamladı.

Bordo beyazlılar ikinci yarıda ise performansını yüzde 60 yükseltip 21 puan toplamasına rağmen ligde tutunmayı başaramadı. Ligi üzerlerinde bitiren üç takımdan daha fazla gol atmalarına rağmen en çok gol yiyen takım olmaları kötü sonu hazırlayan faktörlerden birisiydi. İç sahada 22 puan toplasalar da deplasman performansları 4 galibiyet ve 12 puanla sınırlı kaldı ki, bu performans Torku Konyaspor'la birlikte ligin en kötüsüydü.

Tam 38 futbolcuya forma vererek açık ara en çok oyuncu kullanan takım da onlardı. Bu oyuncuların 9'u 90 dakikanın altında oynadı. En fazla forma giyen oyuncuları 31 maçta 2455 dakikayla Serdar Gürler oldu. Deniz Yılmaz, Çağlar Birinci ve Tidiane Sane 2 bin dakikayı geçen diğer isimlerdi. Kadro istikrarını ancak ikinci yarıda sağlayabildiler. 38 gollerini 10 oyuncu paylaşırken 12 gol, 3 asistle oynayan Deniz Yılmaz'a eşlik edebilen ikinci bir isim çıkmadı.

Serdar Özkan 6 gol, 4 asistle ikinci sırayı aldı. Sane, Onur Ayık, ilk yarı sonunda takımdan ayrılan Görkem Görk ve devre arasında gelen Batuhan Karadeniz 3'er, Tello 2, Özgür Özkaya ve ikinci yarıda Medical Park Antalyaspor'a giden Köksal Yedek 1'er golle oynadı. 5 asist yapsa da Serdar Gürler'in tek golde kalması da takımın performansını olumsuz etkiledi.

MEDİCAL PARK ANTALYASPOR

İlk yarıyı 18 puanla 14. sırada tamamlayan MP Antalyaspor, usta oyunculardan kurulu kadrosuyla küme düşmeye pek yakın durmuyordu ama ikinci yarıda sadece 13 puan toplayabilince acı sonla karşılaştılar. Samet Aybaba 24. haftada içerideki Çaykur Rizespor yenilgisiyle görevi bıraktığında takımın 25 puanı vardı. Osman Akyol yönetiminde geçen 25. haftada Akhisar'dan beraberlikle dönüp 26 puana ulaştılar. Fuat Çapa yönetimindeki son 9 haftada ise 1 galibiyet, 2 beraberlikle 5 puan alabilince ligden düştüler. Ligin en az maç kazanan ve en çok berabere kalan takımı onlardı.

İçeride 13 puanla son sırada kalırken deplasmanlarda 18 puan toplamaları ise ilginçti. Sezon boyunca 32 oyuncunun forma giydiği takımda 5 oyuncu 75 dakikanın altında oynadı. En çok forma giyen oyuncuları 32 maçta 2815 dakika oynayan Serkan Balcı'ydı. 34 maça da çıkan Lamine Diarra ise 2566 dakika sahada kaldı. Gökçek Vederson ve Tita da 2 bin dakikanın üzerine çıkan diğer oyuncular oldu.

Lamine Diarra dışındaki yabancı oyuncularında büyük hayal kırıklıkları yaşadılar. Attıkları 34 golün altında 11 oyuncunun adı vardı. Lamine Diarra 10 gol, 2 asistle oynarken ona destek verecek ikinci bir oyuncu çıkmadı. Emrah Başsan 4, Semih Şentürk, Isaac Promise, Tita ve Vederson 3'er, devre arasında gönderilen Milan Baros 2, Zeki Yıldırım, Emre Güngör, Koray Arslan ve Uğur İnceman da 1'er golle oynadı. Ayrıca Tita 6, Vederson da 3 asist yaptı.

KAYSERİSPOR

Sezon başladığında hiç kimse onların küme düşmesini beklemiyordu ama kaliteli oyunculardan kurulu geniş kadrolarına rağmen lige veda ettiler. İlk yarıyı Robert Prosinecki yönetiminde sadece 12 puan toplayarak tamamlamış ve Erciyesspor'la birlikte dibe demir atmışlardı. İkinci yarıya Domingos Paciencia ile başladılar ancak yine dikiş tutturamadılar.

7 maçı 1 galibiyet, 1 beraberlikle 4 puan alarak geçirdiler. Paciencia 24. hafta sonunda ayrıldığında takımın 16 puanı ve düşme hattının üstüyle arasında 11 puanlık fark vardı. Paciencia'nın ardından işbaşına getirilen Ertuğrul Serçe yönetiminde 10 maçta 13 puan toplasalar da bu gayret ligde kalmalarına yetmedi. İç sahada 16 puanla MP Antalyaspor'dan sonra en az puan toplayan takım oldular.

Deplasmanlarda ise 13 puan aldılar. Bobo ve Nobre gibi iki usta santrforun varlığına rağmen 30 golle ligin en az gol atan takımı onlardı. Yedikleri 58 gol ise sadece Elazığspor'un altındaydı. Sezon boyunca 29 oyuncu forma giyerken bu oyuncuların ikisi 30 dakikanın altında oynadı. Özellikle savunmanın ortasında Khizanishvili ve Simiç'ten sakatlıklar sebebiyle yeterince yararlanamadılar. Takımın en verimli oyuncusu 32 maçta 2637 dakika forma giyen Pablo Mouche oldu. Abdullah Durak, Srdan Mijailoviç ve Ömer Bayram 2 bin dakikanın üzerine çıkan diğer oyunculardı. Ara transferde gelen Tziolis 1266, Sinan Bolat da 1260 dakika oynadı.

Takımın 30 golünü 10 oyuncu paylaştı. Mouche 4'ü penaltıdan 6 gol, 6 asistle başı çekti. Onu 5 gol, 2 asistle Nobre, 4 gol, 1 asistle 23 maç oynayabilen Sefa Yılmaz izledi. Sereno, Bobo, Biseswar ve ilk yarının sonunda gönderilen Jaja 3'er, Okay Yokuşlu, Mijailoviç ve Galatasaray'a giden Salih Dursun da 1'er gol kaydetti.

CİHAN

Yorumlar