Aziz Yıldırım: Tabii gönül ister ki 4. yıldızı da takıp gideyim
Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Nisan ayı olağan toplantısında bir konuşma yapan Başkan Aziz Yıldırım, Türk futbolunu ve kulüpleri sıkıntılı bir sürecin beklediğini söyledi.
Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Nisan ayı olağan
toplantısında bir konuşma yapan Başkan Aziz Yıldırım, Türk
futbolunu ve kulüpleri sıkıntılı bir sürecin beklediğini
söyledi.
Geçtiğimiz günlerde vefat eden Yüksek Divan Kurulu Başkanı merhum
Yüksel Günay’ın yerine Yüksek Divan Kurulu Başkanvekili Adnan
Ersan’ın başkanlığında, Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri’nde
yapılan toplantıda konuşan Başkan Aziz Yıldırım, kendisinin durumu
ve bundan sonra neler olacağı hakkında bilgiler verdi.
Başkan Aziz Yıldırım, "Önce Yüksek Divan Kurulu Başkanı, 10 yıl
beraber yürüdüğümüz, yaşça bizden büyük saygıdeğer Yüksel Günay
Bey'e Allah rahmet eylesin diyerek, bugün Fenerbahçe ile ilgili
bazı konularda bilgi vermek istiyorum." dediği konuşmasında,
kendisi ve kendinden sonra Fenerbahçe'de neler yapılabileceğiyle
ilgili şunları söyledi:
"Ben gidene kadar şu şunu yapsın, bu bunu yapsın demem. Bu tüzükte
ne yazıyorsa onu yerine getirirler. Şu başkan olsun, bu başkan
olsun demem. İsterlerse içlerinden bir başkan seçerler. Siz de
oyunuzu verirsiniz. Kendileri istemezlerse, kim çıkarsa başkanlığa
talip, siz buraya layık gördüğünüzü başkan olarak getirirsiniz.
Herkes zannediyor ki Fenerbahçe'de babadan oğula geçen bir sistem
var. Böyle bir şey yok. Tabii gönül ister ki 4. yıldızı da takıp
gideyim."
Başkan Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu
Nisan ayı olağan toplantısında yaptığı konuşmada öne çıkan kısımlar
şöyle:
"Önce Yüksek Divan Kurulu Başkanı, 10 yıl beraber yürüdüğümüz,
yaşça bizden büyük saygıdeğer Yüksel Günay Bey'e Allah rahmet
eylesin. Yüksel Günay bey, 10 yıl boyunca yönetimle beraber
çalıştı. Gerektiğinde tenkit etti, gerektiğinde tebrik etti. Uygun
yolu bularak çalışmalara devam ettik. İyi bir Fenerbahçeli, iyi bir
dosttu.
Bu arada da Selçuk Yula, Ercan Aktuna, Mikro Mustafa ve ismini
unuttuğum diğer Fenerbahçeliler'e de rahmet diliyorum.
"BU BİR SİYASİ DAVADIR"
Şimdi, biliyorsunuz Yargıtay seçimlerden sonra Başsavcılık'ta
bekleyen karar uygulamaya kondu ve İstanbul savcılığına gönderildi.
Yalnız, burada kanunda yapılan değişiklik neticesinde hangi
mahkemenin bakacağı araştırılıyordu. Birincisi infazın
durdurulması, ikincisi yeniden adil yargılama yapılması için
itirazımız var. 16. Ağır Ceza Mahkemesi ardından da 17. Ağır Ceza
Mahkemesi kalktığı için 18. Ağır Ceza Mahkemesi bakıyor. Şu an
davamıza hangi mahkemenin bakacağına HSYK karar verecek. Diğer
itirazımıza da Anayasa Mahkemesi bakıyor.
3 yıl sonunda üzüntümüz yok. 1. gün ne dediysek, insanlar doğru
olduğunu görüyor. Bu bir şike davası değil, siyasi davadır dedik.
Kanuna göre düşünce bile suçtu. Bunlar demekki bizim olmayan
düşüncemizi de yazmışlar. Kanuna göre deliller, tapeler vardı. Suç
yarattılar. Aynı hadiseler 17 ve 25 Aralık'ta da yaşanmıştır.
İnsanların tapelerle suçlanamayacağı şeklinde karar çıkmıştır.
Kişiler, şahıslar, yalnızca Fenerbahçe için değil, Ergenekon, Oda
TV, KCK, Casusluk Davası, Cübbeli davası, hepsi, insanlar o
tapelerle suçlandı.
17 - 25 Aralık'tan itibaren Yargıtay kararlarına göre tapeler delil
kabul edilmiyor. 25 Aralık'tan sonra çıkan kararı Yargıtay
tanımayarak, tapeleri delil kabul etmiştir. İleride tarih bunların
ne olduğunu, ne olmadığını yazacak. Biz haklıyız, biz şike
yapmadık. Biz ne yaptıysak Fenerbahçe için yaptık. CAS Davası'nda
da Gençlerbirliği-Fenerbahçe maçı teşvik diye geçmiştir. O tarihte
Türkiye'de şike ve teşvik suçu yok. Çünkü, polis fezlekelerinde suç
diye geçiyor. CAS sonuçları açıklandığında, Fenerbahçe yönetim
kurulu gerekeni yapacaktır. Avrupa'ya gitme ümidimiz vardır,
gideceğiz demiyorum ama ümidimiz vardır.
"FENERBAHÇE VE DİĞER KULÜPLERİ ZOR GÜNLER BEKLİYOR"
Fenerbahçe'nin önünde önemli bir vaziyet var. Ekonomik olarak
Fenerbahçe ve diğer kulüpleri zor günler bekliyor. Devlet diyor ki,
vergi ödeyeceksin. Geçen sene 80 küsür, bu sene de 93 trilyon
Fenerbahçe vergi verdi. Fenerbahçe'nin bütçesi 220 ila 250 milyon
dolara yakındır.
Fenerbahçe, Türkiye'yi Avrupa'da elinden geldiğince temsil
etmiştir. Başarılar kazanılmıştır. Bunun karşılığında devlet, spor
kulüplerine yardım da bulunmamaktadır. Devlet, buna karşılık
Gençlik Spor Genel Müdürlüğü aracılığıyla biletlerden yüzde 7 vergi
kesiyorlar. 4-5 senedir bilet fiyatlarını yükseltemiyoruz, çünkü
insanların ödeme güçleri yok. Şimdi bunları üstüste koyduğumuz
zaman Fenerbahçe'nin paraya ihtiyacı var. Böyle giderse,
Fenerbahçe'nin her yere borcu olur Allah korusun. Şu an için böyle
bir tehlike yok. Eğer, bana güveniyor ve inanıyorsanız bunlara da
inanın.
Fenerbahçe'nin potansiyeli var. Fenerbahçe'den daha fazla
potansiyeli olan bir kulüp yok. Her Fenerbahçeli'nin bu kulübe
sahip olma isteği var. Tüzük tadiliyle birlikte insanları bu kulübe
temsilci üye şekliyle kulübe katmak lazım. Bu konu, kendimle ilgili
bir konu değil. Bu Fenerbahçe'nin projesidir, Fenerbahçe için
olmalıdır.
Bu sene hukukçular ekibi kurduk. Onların içine tüzükle ilgili
arkadaşlarımızı aldık. Sizlere bir hazırlık yaptık. Bu tamamen
sizlere sunacağımız bir öneridir. Bir tüzük kongresi yapacağız 11'i
ve 18'i arasında. Eğer uygun görürseniz, ben de olursam inşallah
tüzük tadilatı yaparız. Bu üyelerin hakları bizim gibi değil. Biz A
sınıfı üye olacağız. 1 milyon kişi gelirse, 10 bin kişi delege
olacak. Bu 15 bin kişi burada ağırlıklı olacak. Bununla ilgili
şubeler kuruyoruz. Taraftar derneklerini kaldırıyoruz, şubeleri
oluşturuyoruz.
Yalnızca temsilci üye olarak başlayacak. Sonra o temsilciler belli
oranda delege seçilecek. O delegeler kongrelerde bizlerle birlikte
oy kullanacak. Her 200 kişiden 1 kişi kongreye üye olacak. Ben
onlara 100 kişi önermiştim, onlar 200 kişi yaptı. Yani 1 milyon üye
olursa 10 bin kişi gelecek ve bizler gibi başkanlık seçimlerinde oy
kullanacak.
Yani bu sistemde 1 kişinin tek oyu 200 bin lira olacak. Bizim
oyumuz ise 15 bin liradır. Çalışmalar bitti. Size gönderdik.
Önümüzdeki hafta bütün dernekler, kurullarla oturup
konuşacağız.
"FENERBAHÇE'DE BABADAN OĞULA GEÇEN SİSTEM..."
Türkiye'de siyasetin spora girdiği yerde, bu kulübün güçlü olması
lazım. Güçlülük ekonomiden geçer. Ekonominin yanında yatırım yapmak
lazım. Bu para geldiği zaman Fenerbahçe'nin 1 milyar dolar bankada
parası olacak. Bu 1 milyon kişiden her ay 50 milyon TL gelirse,
bunun bankada faizi olacak. Bu paraları, faiz ve aidatları kulüp
yönetimleri kullanacak. Benim arzum şuydu, ana paranın yönetim
kurulunca kullanılmaması ve bunun genel kurulca kullanım hakkıyla
verilmesidir.
Bakın şunu söylüyorum, inanarak, 1 milyondan fazla üyeyi
Fenerbahçe'den başka bir kulüp sağlayamaz. İnsanlara ödeme
kolaylıkları getireceğiz. Bankalarla 36 ay ödeme kolaylığı
oluşturacak. Biz faiz kısımlarını bankalarla konuşacağız. Biz
üyeler için faizleri en asgariye indirmeye çalışıyoruz. Bu tüzükte
medeni kanun, AB uyum yasalarına ve diğer yeni yasalara göre
değiştirdik.
Ben gidene kadar şu şunu yapsın, bu bunu yapsın demem. Bu tüzükte
ne yazıyorsa onu yerine getirirler. Şu başkan olsun, bu başkan
olsun demem. İsterlerse içlerinden bir başkan seçerler. Siz de
oyunuzu verirsiniz. Kendileri istemezlerse, kim çıkarsa başkanlığa
talip, siz buraya layık gördüğünüzü başkan olarak getirirsiniz.
Herkes zannediyor ki Fenerbahçe'den babadan oğula geçen bir sistem
var. Böyle bir şey yok. Tabii gönül ister ki 4. yıldızı da takıp
gideyim."
Başkan Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'nin şampiyon olduğunu da
belirterek, yarın oynanacak Çaykur Rizespor maçını kadın ve çocuk
taraftarların izleyeceğine dikkat çekti. Yıldırım, kadın ve
çocukların maç izlemesiyle ilgili daha önce yaşadığı bir olayı da
anlatarak, sözlerini tamamladı:
"Fenerbahçe şampiyon. Buradan Fenerbahçe'nin ilk 3 Temmuz olduktan
sonra cezalı maçımız oldu. Yasemin Hanım vardı, geldi. Dedi ki '10
bin 15 bin kişi olur' dedi. O gün Fenerbahçe'nin 50 bin yürekli
kadını geldi. Yürekli direnişçi Fenerbahçeli kadınlara selam
olsun."
CİHAN
Yorumlar