Umut Oran'ın mektubuna Turan'dan cevap
AK Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan, CHP Milletvekili Umut Oran'ın mektubuna cevap verdi.
CHP Milletvekili Umut Oran'ın medyaya yansıyan FuatAvni ile yazışmalarındaki iddialarla ilgili Meclis'teki milletvekillerine gönderdiği mektuba AK Parti İstanbul Milletveki Bülent Turan'dan cevap geldi.
Turan'ın Oran'a mektubu şöyleydi;
"Sayın Umut Oran,
Tarafımıza gönderdiğiniz mektubunuzu aldık. Mektubunuzda „bir komplo saldırısına” maruz kaldığınızı iddia ediyor, biz siyasileri uyararak aynısının bizim başımıza da gelebileceğini hatırlatıyorsunuz. Bunun şahsınıza değil, meclise yapılan bir hakaret olduğunu söylüyorsunuz. Hakkınızdaki vahim iddialarla ilgili, bizi herzaman ortak devinim etmeye ve reaksiyon vermeye çağrı ediyorsunuz.
Sayın Oran,
Çağrıda bulunduğunuz hassasiyetin gerekliliğini fazla aşırı iyi anlıyoruz; zira, ben de dahil olmak üzere, AK Partili vekiller, maruz kaldığınızı iddia ettiğiniz „iftira kampanyası‟ ve „komplo‟larla derhal her gün karşılaşıyor, mütemadiyen mesnetsiz haberlerle savaş ediyoruz. Hepimiz, sırf şahsını değil, ailesini, şerefini maksat piyasa uydurma iftira haberlerinin haksızlığını ortaya çıkarmak için sıkı bir mesai harcıyoruz. AK Partili vekiller şekilde bu konu için fazla aşırı idmanlı olduğumuzdan, ne hissettiğinizi tecrübeyle biliyoruz.
Şahsım hesabına diyebilirim ki, adaleti tesis etmek için senelerini vermiş bir hukukçu şekilde „Masumiyet karinesine‟ elbette inanıyorum. Her ne kadar mektubu mütemadiyen „milletvekilliği sıfatınızı‟ vurgulayarak yazmış olsanız da, sırf siz değil her insan suçu kanıtlanmadığı sürece masumdur.
Ancak, şunu da anlatım etmek istiyorum ki vaktiyle ve halen „iftira kampanyalarına‟ çokça destek verdiğinize tanık olduğum için ‘sadece kendinize adalet isteyen’ tavrınızı ibretle izliyorum. Umut Oran‟a bakınca, yaptığı izahatlarla, girdiği polemiklerle ve attığı tweetlerle „suçlu bulunduğu ispat edilmemiş‟ pek fazla aşırı siyasiye saldıran, her iftirayı/dedikoduyu, sizin tabirinizle her komployu „yasama üyesi‟ öteki arkadaşlarının hakkını gözetmeden milletvekilliği kimliğinin verdiği tesir gücünü de kullanarak yayan, iftirayı kurumsallaştıran medya organlarının müdavimi bir siyasetçi profili görüyorum. Sizin böyle senelerde durduğunuz yere baktığımda, ‘iftirayı’ kurumsal bir söylem durumuna getiren partinizin bugüne kadarki karnesindeki payınızı düşündüğümde yazdığınız mektupla açık çelişkiler içeren bir tavırla karşılaşıyorum. Zira hepimiz tanık olduk ki CHP Grup Toplantılarında ne bulunduğu belirsiz, kanun dışı yöntemlerle elde edilen tapeler kamuoyuna dinletildi ve siz ses çıkarmadınız.
Mektubunuzda kanun yollarına başvurdum diyorsunuz, yani „suçlu
olmadığınızı‟ kanıtlamak için adalete sığınıyorsunuz. AK Partili
vekiller sizin ve sizin gibilerin iftiralarıyla savaş etmek için
çırpınırken, adalete koşarken hem bu ülkenin hakimlerini, hem
milletvekillerini aşağılıyordunuz, „AKP hukuku‟ diyordunuz. Bu
nedenle, size mektubunuzun özü bulunan ‘hukukun ve adaletin bir gün
herkese gerek olacağı’ fikrini bu fena tecrübe sonrası fazla sıkı
hatırlamanızı naçizane şekilde tavsiye ediyorum.
Mektuptaki şu ifadenizi de sırf kendiniz için değil, Türkiye‟nin
bütün yurttaşları için size hatırlatması açısından odanıza asılmak
üzere çerçevelettirip şahsınıza yolluyorum: “(…)Yaşamın içinde çok
sayıda olumsuzluklar mevcut ve bu olumsuzluklar herzaman
başkalarının başına geliyor denilebilir, fakat unutmamalıyız ki bir
gün siz de bir öteki yurttaşın başkası olabilirsiniz.”
Kaynak: HABER7.COM
Yorumlar