Türkiye Adalet Akademisi Başkanı'ndan değişikliğe tepki
Türkiye Adalet Akademisi Başkanı ve Yargıtay Üyesi Hüseyin Yıldırım, TBMM’ye sunulan kanun teklifine tepki gösterdi.
Türkiye Adalet Akademisi Başkanı ve Yargıtay Üyesi Hüseyin
Yıldırım, TBMM’ye sunulan kanun teklifine tepki gösterdi. Yıldırım,
Türkiye Adalet Akademisi’nde görev yapmakta olan başkan, başkan
yardımcıları, eğitim merkezi müdürü, müdür yardımcıları, hakimler,
uzmanlar ile tüm idari ve yardımcı personelin görevlerine
olağanüstü dönemlerde bile hiç karşılaşılmayacak şekilde son
verileceğini söyledi. Yıldırım, “Toptancı bir yaklaşımla alt
personele kadar uzanan bu durum hukukun üstünlüğü ve güvenlik
ilkesiyle bağdaşmayacaktır. Bu nedenle teklif kabul edildiğinde
sonuçları ciddi kişisel mağduriyetlere ve hak kayıplarına yol
açabilecektir.” ifadelerini kullandı.
TBMM’de Adalet Komisyonu toplantısında HSYK’nın yapısı ile ilgili
değişiklik teklifi görüşülmeye başlandı. Aynı torbada görüşülmesi
beklenen Türkiye Adalet Akademisi’nin yapısı ve işleyişine yönelik
kanun teklifi hakkında komisyona yazılı görüş bildiren Türkiye
Adalet Akademisi Başkanı Hüseyin Yıldırım şu ifadeleri kullandı:
“Teklifin kanunlaşması halinde hakim ve savcı mülakatı tamamen
bakanlık kontrolünde gerçekleşmiş olacaktır. Bu durum Avrupa
Birliği’nin Türkiye hakkındaki ilerleme raporlarında Mülakat
Komisyonu’nun yapısı ile ilgili eleştirilerden sonra yapılan olumlu
değişikliklerden geriye gidiştir. Bu haliyle Mülakat Komisyonu’nun
yapısı yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına aykırılık
oluşturulabilecektir. Kanun teklifi ile akademinin tüm idari yapısı
değiştirilmektedir. Genel kurul ve yönetim kurulunun oluşumu başkan
ve başkan yardımcılarının belirlenmesindeki yetki kanun teklifi ile
yürütme organına geçmiş olacak. Akademinin idari özerkliği ortadan
kalkacaktır. Buradaki değişiklik teklifi ile akademinin idari ve
bilimsel özerkliğini garanti altına alan çoğulcu anlayışa dayalı
temsili yapı ortadan kaldırmaktadır. Hukukun egemen olduğu
demokratik ve insan haklarına saygı gösterilen devletlerde hakim ve
savcıların meslekleri sırasında aldıkları eğitimler doğrudan
yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesine göre verilmektedir.
Kanun teklifi ile hakim ve savcıların meslek içi eğitimleri Adalet
Akademisi’ne bırakılmakta bu konuda HSYK devre dışı kalmaktadır.
Teklife göre değişecek yapısıyla Adalet Bakanlığı bağımsız ve
objektif olması gereken meslek içi eğitimlerin verilmesinde
belirleyici rol olacaktır. Oysa uluslararası belgelerde bu konu
açıkça belirtilmiştir. Kanun teklifleri ile Türkiye Adalet
Akademisi’nde görev yapmakta olan başkan, başkan yardımcıları,
eğitim merkezi müdürü, müdür yardımcıları, hakimler, uzmanlar ile
tüm idari ve yardımcı personelin görevlerine olağanüstü dönemlerde
bile hiç karşılaşılmayacak şekilde son verilmektedir. Toptancı bir
yaklaşımla alt personele kadar uzanan bu durum hukukun üstünlüğü ve
güvenlik ilkesiyle bağdaşmayacaktır. Bu nedenle teklif kabul
edildiğinde sonuçları ciddi kişisel mağduriyetlere ve hak
kayıplarına yol açabilecektir.” CİHAN
Yorumlar