Türkeş: Operasyonda ele geçen paralar, kayıt-dışı ekonominin en somut delili
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş, doğrudan alınan vergi adalet timsali iken, dolaylı alınan verginin sosyal adaletsizliğin göstergesi olduğunu söyledi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım
Tuğrul Türkeş, doğrudan alınan vergi adalet timsali iken, dolaylı
alınan verginin sosyal adaletsizliğin göstergesi olduğunu söyledi.
Rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda evlerde bulunan paraların,
kayıt-dışı ekonominin en somut delilleri olduğuna vurgu yapan
Türkeş, dolaylı vergilerin zengini, varlıklı olanı vurmayacağını
dile getirdi.
Ekonomik gelişmeleri değerlendirmek için yazılı açıklama yapan
Tuğrul Türkeş, Maliye Bakanlığı’nın bugün yani 2 Ocak 2014 tarihli
verilerine göre dolaylı verginin toplam vergi gelirleri içindeki
payının 70 olduğunu belirterek, “Doğrudan alınan vergi bir adalet
timsali iken, dolaylı alınan vergi sosyal adaletsizliğin
göstergesidir. Bilindiği üzere doğrudan vergi, devletin maaşlardan,
tüccardan, sanayiciden; yani gelirden yaptığı kesintidir. Oysa
dolaylı vergi, günlük hayattaki tüketimi esas alır, yani gıda
maddelerini, giyim-kuşamı vb. Biri gelir ve sermaye üzerinden,
diğeri ise temel ekonomik işlemler üzerinden belirlenir – aradaki
fark budur.” dedi.
“DOLAYLI VERGİNİN PAYI NİÇİN YÜKSEK”
Gelir üzerinden sağlanan verginin adil olduğuna işaret eden Türkeş,
şöyle devam etti:
“Adildir, zira bir fert ne kadar kazanıyorsa, ödediği vergi miktarı
da kazancıyla orantılı şekilde artar. Zengin daha çok kazandığı
için daha çok vergi öderken, yoksul daha az kazandığı için daha az
vergi öder. Peki, dolaylı verginin payı niçin bu kadar yüksek? Çok
basit. Türkiye’de çok kapsamlı bir kayıt-dışı ekonomik sistem tesis
edilmiştir. Özellikle varlıklı tabakada yer alan fertler
gelirlerinin büyük bir kısmını devlete beyan etmiyorlar, yani
kaçırıyorlar. Daha keskin bir ifadeyle açıklarsak toplumdan,
halktan çalıyorlar.
Hükümet gerekli takibatı yapmıyor (ya da yapamıyor), tedbirleri
alamıyor (veya almıyor) ve bu kaçakçılığa alenen göz yumuyor.
Devlet, gelirler doğru beyan edilmediği için vergiden gerekli
kazancı sağlayamıyor ve kasasını dolduramıyor. Devletin kasası
dolmadığı için de dolaylı vergilerin payı artıyor, yani yükün
tamamı zengin-fakir ayrımı yapılmaksızın tüketicinin sırtına
bindiriliyor.”
“BULUNAN PARALAR, KAYITDIŞI EKONOMİNİN EN SOMUT DELİLİDİR”
Tuğrul Türkeş, 17 Aralık 2013’te ayyuka çıkan rüşvet ve yolsuzluk
skandalının, hükümetin bu meseleye bakışını da açıkça ortaya
koyduğuna işaret ederek, “ İstifa eden bakanların oğullarının ve
Halkbank Genel Müdürü’nün evlerinde bulunan paralar, kayıt-dışı
ekonominin en somut delilleridir.” dedi.
“DOLAYLI VERGİLER ZENGİNİ, VARLIKLI KESİMİ VURMAZ”
“Kayıt-dışı ekonomi olduğu için hırsızlık vardır, yağma vardır,
talan vardır. Kayıt-dışı ekonomi; halkın eğitim, sağlık, ulaşım,
barınma ve beslenme hakkının gaspıdır.” diye sözlerini sürdüren
Türkeş, Dolaylı vergiler zengini, varlıklı olanı vurmaz. Yüksek
gelir elde edenler için ekmeğin, suyun, meyvenin, sebzenin, etin
fiyatının artması hiçbir mana ifade etmez. Dolaylı vergi; halk
kitleleri için, yoksullar için ise öldürücüdür. Mütevazı ve hatta
düşük bir geliri olan vatandaş için kuruşların dahi bir kıymeti,
bir ağırlığı vardır. AKP, dolaylı vergi yüküyle; hayata karşı en
savunmasız, en zayıf, en
çaresiz olanları vurmaktadır. “ açıklamasını yaptı.
“AKP İKTİDARI ARTIK MİADINI DOLDURMUŞ”
MHP’li Türkeş, AKP’nin 11 yıllık iktidarının daha devletin en
“temel” işlevlerini yürütmekten aciz olduğunu belirterek, "AKP
iktidarı ne vergi toplayabilmekte, ne can ve mal emniyetini temin
edebilmekte, ne de hukuk gereksinimlerini karşılamaktadır. Her
koldan, her şubesiyle çatırdayan ve çürüyen bir iktidar yapısı
mevcuttur. Devlet otoritesi çökmüştür ve yeniden diriltilmelidir.
Devletin otoritesine en çok mazlumlar, en çok korunmasızlar ihtiyaç
duyarlar; haklarının layığıyla savunulması için. AKP iktidarı artık
miadını doldurmuş ve Türkiye için “yeniden inşa” süreci
başlamıştır.
Türk kamuoyuna ilan ediyoruz ki, sadece Milliyetçi Hareket Partisi
devleti canlandırabilecek ve herkese haklarını teslim edebilecek
kudrete sahiptir. 2014, bu anlamda, milletin kendi iktidarına
vesile olacaktır.” şeklinde konuştu.
CİHAN
Yorumlar