Türkeş: Başbakan, patlak veren yolsuzluk skandalını meşrulaştırma gayreti içinde
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş, Türkiye’de siyasî çürümeye, artık ekonomik tükenişin de eşlik ettiğini belirterek, "AKP’nin 2002’den bu yana benimsediği 'sürdürülebilir borç sistemi' miadını çok dramatik bir şek.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım
Tuğrul Türkeş, Türkiye’de siyasî çürümeye, artık ekonomik tükenişin
de eşlik ettiğini belirterek, "AKP’nin 2002’den bu yana benimsediği
'sürdürülebilir borç sistemi' miadını çok dramatik bir şekilde
doldurmaktadır." dedi. Türkeş, Başbakan’ın 17 Aralık 2013 tarihinde
patlak veren yolsuzluk skandalını meşrulaştırma gayreti içinde
olduğunun görüldüğünü kaydetti.
Tuğrul Türkeş, gündemle ilgili yaptığı yazılı açıklamada, reel
işsizlik rakamının yüzde 10 seviyesini geçtiğini ve insanları
açıkça tehdit eder olduğunu ifade etti. Türkeş, "İşsizlik rakamları
bir iktidarın başarı notudur, karnesidir. Batı’daki gelişmiş
demokrasilerde işsizlik oranı yüzde 8’i aştığı vakit, orada
iktidarda olan yapının seçim kazanma imkanı bulunmamaktadır.
Türkiye’de AKP ile birlikte bir 'işsizler ordusu' türemiştir.
Üstelik; bu rakamlara tarım sektörünün 'mevsimsel' karakterinin
sebebiyet verdiği dönemsel işsizlik payı dahil değildir. Söz konusu
işsizler ordusu, zaten düşük maaşa çalışan işçileri-emekçileri de
muzdarip etmektedir. Dışarıda daha düşük ücrete, hatta sigortasız
ve güvencesiz çalışmaya razı olan geniş bir kitle oldukça, bir
çalışanın kendisini rahat hissetmesine fırsat verilmez." görüşünü
aktardı.
"ASGARİ ÜCRETTEKİ İYİLEŞTİRME 'ALAYCILIKTIR"
Türkeş, iddialarının en somut örneğinin, halihazırda yürütülen
asgari ücret müzakerelerinde de görüldüğüne işaret ederek, "AKP
iktidarının, asgari ücretteki 'iyileştirme' kıstasları en hafif
tabirle alaycıdır. Tüm bunlar olurken, Merkez Bankası Başkanı’nın
Eylül 2013’te verdiği 'Dolar yıl sonunda 1,92 bandına gerileyecek'
teminatı da boş çıkmış, kur piyasaları kontrolden çıkmıştır.
'Piyasaları rahatlatmak' kisvesi altında halka alenen yalan
söylemek, bir Merkez Bankası Başkanı’nın 'en azından' istifasını
gerektirir.
Türkiye, İnsani Gelişme Endeksi’ne (İGE) göre dünyada 90.
sıradadır. Sayın Erdoğan’ın dükkan açılışlarında yaptığı
konuşmalarda sürekli olarak 'kişi başına düşen milli gelir'
verilerine odaklanması zaman aşımıdır. Milli gelir, 20. yüzyılın
kalkınma parametresidir. Oysa İGE, 21. yüzyılda ekonominin insani
boyutunu birinci plana alan evrensel bir standarttır." ifadelerini
kullandı.
Hal böyle iken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın usanmadan 'büyüyen
bir ekonomi' bahsini açmasının, kati suretle inandırıcı olmadığını
dile getiren Türkeş, şöyle devam etti: "Sayın Erdoğan’ın 17 Aralık
2013 tarihinde patlak veren yolsuzluk skandalını meşrulaştırma
gayreti içinde olduğunu görüyoruz. 'Büyüyen' bir ekonomide yetim
hakkını gasp etmek bir hak değildir, olamaz. 'Büyüyen' bir
ekonomide bu 'büyümenin' kaymağını, kremasını yönetici kadrosu
olarak yiyemezsiniz, bu bir hak değildir. AKP iktidarının
yöneticileri ve kalemşorleri meseleyi 'ekonomi büyüyor, kimse
bunları görmüyor-o kadar da olsun' noktasında getirmeye
çalışıyorlar. Diyorlar ki 'yol yaptık, havaalanı yaptık, köprü
yaptık-halkımız, seçmenimiz bu kadarını da hoş görsün.' Bu,
demokrasilerde kabul edilebilir bir tavır değildir."
"DEMOKRASİ DENGE VE DENETİM REJİMİDİR"
Demokrasinin, bir denge ve denetleme rejimi olduğuna dikkat çeken
MHP’li Türkeş, sözlerini şöyle tamamladı: "Demokrasi; bir haklar,
özgürlükler ve fakat sorumluluklar rejimidir. Uyulması gereken
belli birtakım kaideler vardır. Bu kaideleri çiğneyenler, hukuk
devletinde hesap verirler. Sayın Erdoğan ve ekibi, inşa ettikleri
duble yollarda hız sınırını aşmış ve ahlaklı savcıların radarına
yakalanmışlardır. Tüm engellemelere, otoriter tedbirlere ve kara
propagandaya rağmen, Türk adaletinin bu işin peşini bırakmayacağını
umuyor, biliyoruz." CİHAN
Yorumlar