Oktay Vural: Başbakan, hakim ve savcıları kasetlerle tehdit ediyor

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, milletin adına konuşmayan yargının biran önce savcılık ve hakimlikten istifa etmesini istedi. Vural, "Başbakan Erdoğan yarın gidip hakimin savcının yatak odasına kamera koymaktan da çekinmez demek suretiyle hakim ve savcıları da kasetlerle tehdit ediyor. Herkesi tehdit ediyor. Baş kasetçi iş başında." dedi. "Cenab-ı Hak bizi münafık siyasetten korusun." diyen Vural, Başbakanın yarın oğlu Bilal’i de paralellikle suçlayabileceğine dikkat çekti.

Oktay Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin konuları değerlendirdi. Cezaevinden tahliye olan MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan’ın dün yemin ettiğini hatırlatan Vural, bu süre içinde asıl mahkum edilenin milletin egemenliği olduğunu belirtti. Alan’ın yemin törenini hazmedemeyenler, hazımsızlar olduğunu dile getiren Vural, "Yemin töreninde AKP ile BDP-PKK, Erdoğan ile Öcalan ittifakı bu yemin töreninde de kendini gösterdi." diye konuştu.

"MİLLET ADINA KONUŞMAYAN YARGI, BİRAN ÖNCE SAVCILIK VE HAKİMLİKTEN İSTİFA ETSİN"

Artık milletin Erdoğan yargısına, AK yargıya inanmadığını, güvenmediğini vurgulayan Vural, Erdoğan’ın arka bahçesine getirilen yargıya güvenilmediğini belirterek tehditlerle karar alan bu yargıya kimin güvenebileceğini sordu. Milletin adına konuşmayan yargının biran önce savcılık ve hakimlikten istifa etmesini isteyen Vural, Başbakanın değişik konularda çeşitli zamanlarda yaptığı açıklamaları hatırlattı.

Böcek soruşturması kapsamında polislere yeniden tutuklama kararı çıkartılmasına da tepki gösteren Vural, "Böyle yargı mı olur? Sen kimin adına karar veriyorsun ey hakim? Bir Başbakanın verdiği görevle bunları veriyorsan sen Türk milleti adına değil AKP yargısı, Başbakan adına veriyorsun. Ayaklar altına aldınız yargıyı, ayaklar altına aldınız hakimlik, savcılık kutsal mesleğini. Böyle bir rezalet olmaz. Bu doğrudan doğruya yargıya müdahaledir. Başbakan Erdoğan yarın gidip hakimin savcının yatak odasına kamera koymaktan da çekinmez demek suretiyle hakim ve savcıları da kasetlerle tehdit ediyor. Herkesi tehdit ediyor. Baş kasetçi iş başında. Yargı Erdoğan’ın tehditleri altında karar alıyor." diye konuştu.

"CENAB-I HAK BİZİ MÜNAFIK SİYASETTEN KORUSUN"

Başbakanın bir sözünü hatırlatan Vural, "Buna ne laf koyarsınız ey kameraman arkadaşlar, siz bunun altına dip not olarak ne yazarsınız? Lütfen tarif ediniz. Yorumlarda hürsünüz. Dün bombalı paket kitap, bugün baksana ya; hazırlığı yapılan kitabı bile. Yani Cenab-ı Hak bizi münafık siyasetten korusun. Herşeyin mertliği olsun ya." ifadelerini kullandı.

Başbakanın Mısır ile ilgili yaptığı açıklamaları da eleştiren Vural, "Cumhurbaşkanı Gül Sisi’yi tebrik etti. Gıkın çıkmadı, demek ki Cumhurbaşkanı Gül darbeci. Şimdi herkesi satmaya başladı. Herkes birbirini satıyor, satan satana. O onu vuruyor, o onu vuruyor, makam mevki için artık her yol mübah. Post kavgası uğruna kardeşim dediği Gül’ü bile sattı. Gül herşeyi içine sindiriyor, güç uğruna herşeyi yapabiliyor. Yarın oğlu Bilal’i de çıkarır bu da paraleldir diyebilir, onu da suçlayabilir." dedi.

"YARGI SİYASİ İRADEYLE HAREKET ETMEKTEDİR"

Hizmet Hareketine yönelik kumpas konusundaki bir soruya ise Vural, "Rezalet. Önce suçluyu ilan ediyorlar, ondan sonra suçu ve suçluları delilleriyle birlikte bağlamak istiyorlar. Böyle bir kumpas olmaz. Yargı siyasi iradeyle hareket etmektedir. Savcının ortaya koyduğu irade, Efkan Ala’nın yazdığı söylenen bu plan, ordan ismi çıkartın hepiniz hedefte olabiliriz, herkes hedeftedir. O bakımdan hukuk devletine yakışmayacak, olmayacak şeyler ama AKP’nin zihniyeti bu." karşılığını verdi.

Bir başka soru üzerine ise Vural, Erdoğan’ın milletin iradesiyle değil Öcalan’ın, teröristbaşının iradesiyle Köşke çıkmak istediğini savundu. CİHAN