MHP'li Yalçın: Kırım'ın işgalini Türkiye'nin kabul ekmesi imkansız
MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Yalçın, Kırım Özerk Cumhuriyeti'nin Rusya tarafından işgal edilmesi ile alakalı, "Kırım Özerk Cumhuriyeti’nin statüsüyle oynanması, etnik tahriklerle iç barışının yok edilmesi Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü sak.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Yalçın, Kırım Özerk
Cumhuriyeti'nin Rusya tarafından işgal edilmesi ile alakalı, "Kırım
Özerk Cumhuriyeti’nin statüsüyle oynanması, etnik tahriklerle iç
barışının yok edilmesi Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü sakatlayacağı
gibi soydaşlarımıza ağır bir fatura yükleyecektir. Türkiye
Cumhuriyeti’nin bunu kabul etmesi imkansızdır." dedi. Yalçın,
ayrıca yaşanan olayların Karadeniz münasebetiyle Türkiye'yi
etkileyeceğine de işaret etti.
Semih Yalçın, Ukrayna'da yaşanan siyasi
gelişmeler ve Kırım Özerk Cumhuriyeti'nin Rusya tarafından askeri
abluka altına alınması ile alakalı yazılı açıklamada bulundu.
Yalçın, 2013 yılının Kasım ayında Ukrayna’da baş gösteren toplumsal
ve siyasal olayların çok tehlikeli bir mecraya ulaştığını
belirterek AB taraftarlarıyla Moskova yanlıları arasındaki derin
görüş ve yaklaşım farklılıklarının Kiev’i çatışma alanına
hapsettiğini ve geleceğini riske attığını ifade etti.
Doğu-Batı ekseninde gün geçtikçe kökleşen
fikri ve duygusal yarılmalar; kimlik, kültür ve ülke bütünlüğü
bağlamında kanlı ve acı verici parçalanma ihtimalini gün yüzüne
çıkarttığını vurgulayan Yalçın, "Bu ülke üzerindeki nüfuz
mücadeleleri, jeo-politik kaygılarla icra edilen küresel hedef ve
hesaplar adım adım çöküşe hizmet etmektedir. Özellikle enerji nakli
açısından oldukça stratejik bir önemi bulunan Ukrayna’nın kaostan
kurtulamaması, düzen ve dengeyi iç dinamikleriyle kuramaması
Kafkaslarla birlikte Balkanların da siyasi istikrarını da
belirsizliğe itecektir." şeklinde konuştu.
"KARADENİZ BOYUTU İLE TÜRKİYE SIKINTIYA
GİRECEK"
Yaşanan olumsuzlukların Türkiye’yi yakından
etkilemekle kalacağına dikkat çeken Yalçın, bu sorunun Karadeniz
boyutuyla da Türkiye'yi sıkıntıya sokacağına işaret etti. Muhalefet
bloğunun Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’i devirmesi
olayların durulmasını sağlayamadığını dile getiren Yalçın, bunalım
döngüsünün daha şiddetlendiğini belirterek "Nitekim Rusya’nın
Akdeniz ve Karadeniz’deki askeri varlığı açısından çok büyük önem
atfettiği Ukrayna savaş sınırına gelmiş, işgal tehdidiyle yüzyüze
kalmıştır. Özellikle Ukrayna’ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti’nde
yaşananlar ve Rusya’nın askeri hareketliliği Karadeniz kıyısında
çok ciddi sorunlara davetiye çıkarmıştır. Rusya Devlet Başkanı
Putin’in Ukrayna’ya asker göndermek için Meclis’ten yetki
almasından sonra Kırım Özerk Cumhuriyet’i filen işgale uğramıştır."
bilgilerini aktardı.
"PUTİN YÖNETİMİ SAVAŞ ÇIĞIRTKANLIĞI
YAPMAKTADIR"
Kırım parlamentosuna Rus bayrağı çekilmesi,
stratejik noktaların Rus askeri güçleri tarafından kontrol altına
alınmasının soydaşların beka ve varlığını da aşırı şekilde
tartışmaya açtığını vurgulayan Yalçın, "Rusya’nın izlediği gerilim
politikası ve müdahaleyi göze alan sertlik yanlısı tutumu tansiyonu
hızla yükseltmektedir. Açıkça görülmektedir ki, Putin yönetimi
savaş çığırtkanlığı ve kışkırtıcılığı yapmaktadır. Ukrayna’daki
olağanüstü manzaradan yararlanmak ve sözde Rus vatandaşlarının
hayatlarını emniyete almak amacıyla Kırım’ı ilhak etme teşebbüsleri
uluslararası hukuka, insan haklarına ve bölgesel istikrara pişkince
yapılan bir saldırıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Semih Yalçın, Rusya’nın benzeri mütecaviz
eylemlerinin 2008 yılında Gürcistan’da yaşandığını hatırlatan
Yalçın, bu durumun özerk Osetya’yı işgale kadar uzandığını
anımsattı.
"KIRIM TÜRKLÜĞÜ EMPERYALİST VİCDANSIZLIĞIN
HEDEFİNDEDİR"
Yalçın, Kırım’ın yeni bir Osetya olmasına
ramak kaldığına dikkat çekerek, şunları kaydetti: "Bu kapsamda
Kırım Türklüğü zalim ve acımasız bir provokasyonun, emperyalist bir
vicdansızlığın hedefine koyulmuştur. Yüzyıllardır milli hafızalarda
özel ve ayrıcalıklı bir yeri bulunan Kırım yarımadasının, Rusya’nın
tek yanlı, insafsız, kural ve ahlak tanımaz saldırganlığına konu
olması dramatik ve üzüntü verici bir gelişmedir. Türk milletinin bu
kaba gücü ve silaha dayalı ilhak ve istila niyetini benimsemesi
mümkün değildir. Kırım; Küçük Kaynarca Antlaşması'ndan bu tarafa
geçen 240 yıldır mahzun ve mazlumdur. 18 Mayıs 1944 yılındaki
Stalin zulmü geçtiğimiz yüzyılın en vahşi olaylarına, hak
kayıplarına ve katliamlarına en açık delildir. Kırım Türklüğü
varlık ve birlik yolunda birçok badireyi atlatmış, eziyetlere
dayanmış, işkencelere katlanmış; sonuç itibariyle kimliğini,
inançlarını ve tarihi mevcudiyetini korumuştur. Kırım’ın Rusya
tarafından zorla işgal edilmesi Kırım Türklüğüne yönelik yeni bir
husumet dalgasına zemin ve kaynak olacaktır. Kırım Özerk
Cumhuriyeti’nin statüsüyle oynanması, etnik tahriklerle iç
barışının yok edilmesi Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü sakatlayacağı
gibi soydaşlarımıza ağır bir fatura yükleyecektir.Türkiye
Cumhuriyeti’nin bunu kabul etmesi imkânsızdır."
"VİCDANIMIZ MONTAJLANIRKEN ETRAFIMIZDAKİ
KUŞATMA İVME KAZANMAKTADIR"
"Başbakan Erdoğan rüşvet ve yolsuzluk
kuyusundan aklınca çıkabilmek amacıyla meydanlarda iftira
siyasetiyle oyalanıp vicdanını montajlarken ülkemiz etrafındaki
kuşatma gittikçe cüret ve ivme kazanmaktadır." diyen Semih Yalçın,
"Ortadoğu’nun karmakarışık ve kanlı girdabı süratle genişlerken,
Ukrayna’da çıkabilecek bir savaşın siyasi ve ekonomik maliyeti
Başbakan ve hükümetinin gündeminde fazla yer bulmamaktadır.
Ukrayna’daki hadiselerle ilgili çok gecikmeli değerlendirmelerde ve
girişimlerde bulunan AKP’li Dışişleri Bakanı yine öngörüsüzlüğün,
yine hazırlıksız yakalanmanın mahcubiyetini yaşamaktan
kurtulamamıştır. Kırım’da 25 Mayıs 2014 tarihinde yapılması
planlanan referandumun öne çekilmesi ve bu çerçevede Akmescit’in
Ukrayna’dan ayrılması için el ovuşturan lobinin faaliyetlerinin
yaygınlaştırması Karadeniz’in karşı kıyısını karanlığa sevk
edecektir." ifadelerini kullandı.
"BAŞBAKAN VE HÜKÜMETİ OLAYLARI
SAVSAKLAMADAN İZLEMELİ2
MHP'li Yalçın, yaşanan gelişmelerle ilgili
hükümeti de insiyatif almaya da çağırdı. "Başbakan ve hükümeti bu
olağanüstü durumu sulandırmadan, savsaklamadan, saptırmadan
dikkatle izlemeli, Kırımlı soydaşlarımızın hak ve hukukunu
samimiyetle savunmalıdır." tavsiyesinde bulunan Yalçın, şu
uyarılarda bulundu: "Kırım Tatar Meclisi’nin Kırım Yarımadası'yla
ilgili endişe ve beklentilerinin eksiksiz şekilde arkasında
durulmalıdır. Bu aynı zamanda Kırım Türklüğünün geleceği, aynı
zamanda Türk milletinin tarihi ve kültürel kazanımları adına ihmal
edilemeyecek bir görevdir. Kırım Türklüğü Ukrayna’nın toprak
bütünlüğünün bozulmasına karşıdır. Rus işgali hiçbir şekilde kabul
etmeyecektir. Milliyetçi Hareket Partisi komşu ülke Ukrayna’nın
bölünmesine, parçalanmasına, Moskova’nın esaretine alınmasına ve
mazlum Kırım Türklüğünün baskı ve zorbalıklarla çile çekmesine
sonuna kadar itiraz edecektir. İkinci bir Stalin caniliğinin
yaşanmaması, soydaşlarımızın hak ve hukukunun çiğnenmemesi için
hükümet diplomasinin tüm mekanizmalarını çalıştırmalı, uluslararası
camia nezdinde aktif bir rol üstlenmelidir. Akmescit’in huzuru
Ankara’ya, Ankara’nın güvenliği Akmescit’e doğrudan doğruya
bağlıdır. Kırım’ın Türklüğü, Kırım’ın dirliği, Kırım Türklüğünün
birliği kaderimizdir, kavlimizdir ve kadim bir yeminimizin
gereğidir. Bundan taviz verilmesi söz konusu değildir. Kırım
Türklüğü yalnız görülmemelidir." CİHAN
Yorumlar