MHP'li Vural: Sayın Başbakan bu andın neresinden rahatsızsın?

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Çocuklarımızın okullarda okuduğu andımızın kaldırıldığını gururla söyleyen bir Başbakan.

Google Haberlere Abone ol
MHP'li Vural: Sayın Başbakan bu andın neresinden rahatsızsın?

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Çocuklarımızın okullarda okuduğu andımızın kaldırıldığını gururla söyleyen bir Başbakan. Sayın Başbakan bu andın neresinden rahatsızsın? Bu antta Türk milleti, Atatürk kelimesi geçtiği için mi rahatsızsın?" dedi.

Isparta'nın Uluborlu ilçesinde Saray Kahvesi'nde vatandaşlarla buluşan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, gündemle ilgili vatandaşlara hitap etti. Andımız'ın okullarda okutulmasını istemeyen hükümetin aynı zamanda Anayasa'dan çıkartmak istediğini dile getiren Vural, "Değerli kardeşlerim, binlerce yıldır burada birlikte yaşadık. Yedi düvel, bizi Türk milleti bildi. Ama Türkiye Cumhuriyeti'ni yöneten Başbakan bu milletin adının Türk milleti olduğunu bir türlü söyleyemiyor. Onun için bu milletin Müslüman Türk milleti olduğunu unutup bu milleti etnik kimliklere yönetip bölmek, paralel millet oluşturmak, bizim İstiklal Marşımızın ruhuna aykırıdır. Kamu kurumlarından TC ibaresini siliyorlar. 'Ne mutlu Türküm diyene' ibaresini siliyorlar. Dünyanın neresinde hangi ülke adını tartıştırır? Cumhuriyetini tartıştırır? Ama Türkiye'de maalesef Türkiye'yi yöneten iktidar bunu yapıyor. Onun için 30 Mart seçimleri bunun için önemlidir. 30 Mart seçimleri bu milletin adının Türk milleti olduğunu, marşının İstiklal Marşı olduğunu, başkentin Ankara, dilinin de Türkçe olduğunu tescil etme günüdür."

Başbakan'ın daha önce 'Oslo'da PKK'yı muhatap alan şerefsizdir alçaktır' dediğini hatırlatan Oktay Vural, "Oslo'da PKK'yla muhatap olup pazarlıklar içerisine girdiği görüldü. 3 teröristin geldiği Diyarbakır'da hastanenin önünde ay yıldızlı bayrağımız indirildi, PKK paçavrası asıldı. PKK terör örgütü ateş olsa cürmü kadar yeri yakar. Mesele PKK terör örgütünü durdurmak değil. Mesele siyasi çözüm heveslerini sandıkta durdurmaktır. Çünkü Türkiye'de siyasal çözüm adı altında çoğunluk iradesi Türkiye'yi bu noktaya götürüyor. O zaman Öcalan'ın Erdoğan'la birlikte beraber götürdüğü bu sürece artık dur dememiz gerekiyor. PKK'nın hayallerini bugün AKP gerçekleştiriyorsa Adalet Partisi'ne oy veren değerli kardeşlerim, siz acaba bunun için mi oy verdiniz? Öcalan'ın hayallerini gerçekleştirmek için mi oy verdiniz? Elinizi vicdanınıza koyun. Başka Türkiye yok. Onun için zaman bu zaman. 30 Mart seçimlerinde bu dikteyi sandıkta durdurmamız gerekmektedir." şeklinde konuştu.

"17 ARALIK TÜRKİYE TARİHİNDE GÖRÜLMEMİŞ BİR OLAY"

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna değinen Vural, "Operasyon şunu ortaya koymuştur ki milli iradenizle gelenler maalesef bu iradeyi haram para aklamak için kullanmışlar. 29 yaşındaki İranlı bir ajan 87 milyar Euro, yani 240 katrilyon parayı Türkiye'de aklamış. Türkiye'de aklarken de bunu meşrulaştırmak için AK Partili 4 bakanı rüşvete bağlamış. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş bir olay. Ve ses kayıtlarından anlaşılıyor ki bu rüşvet pazarlığında bakan diyor ki '10 milyon Euro bana eksik vermişsiniz' diyor kızıyor. Bir seferde 52 milyon dolar almışlar. 10 milyon Euro eksik vermişsin diyor. Ulan Rıza nasıl olur da bu bakanın hakkını vermezsin? Sen kendini ne zannediyorsun? Bu haram para aklamada bir de hayırsever Rıza olmuş. O kadar hayırsever bir Rızaları var ki umreye bile gitmişler. Benim Uluborlu halkım helal para toplayayım diye topraklarda çırpınadursun onlar hayırsever Rıza sayesinde ha bire umreye gidip geliyorlarmış. Böyle bir umrenin kime ne hayrı var onu bilmiyorum." ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE BU DERİN UZUN ADAMDAN KURTULMALI"

Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy verenlerin iyi düşünmelerini isteyen Vural, sözlerine şöyle devam etti: "Kardeşlerim. Türkiye bu derin uzun adamdan kurtulmalı. Başka çaresi yok. Bu yapılan yanlışların hesabının sorulması gerekiyor. Biz kimseyi suçlamıyoruz. Ben savcı, hakim falan değilim. Ama yargı çalışsın diyorum. Rüşvet ve yolsuzluk yapanlar değil de rüşvet ve yolsuzluğu bulan sorgulayan polisler savcılar sürülüyor. Efendim montaj montaj kumpas kumpas. Yaa 4.5 milyon dolar da mı montaj? Ayakkabı kutuları da mı montaj? Peki ses kayıtları var. Bunlar da mı montaj? Böyle montaj montaj paralel paralel, bırak yeme. Hakimleri savcıları ayarladılar, şunu yaptılar bunu yaptılar. Ama her şey ortada. Bu yapılanlara AKP'ye oy verenler gözler ve kulaklar şehadet edecek. Cenab-ı Hak bizi imtihan ediyor. Önce bunu yapanların mahkemede hesap vermesi lazım. Temizse aklanırsa bu vebale ortak olmaması lazım. Bunların hepsi yazılmış. Her insanın yazıcı melekleri var. Bu yazıcı melekler görülenleri duyulanları hep yazıyor. Eee ne oldu bu yazılanlar ortaya çıktığı zaman katibin yazıcı meleklerine ne diyeceksin? Bu melekler montaj mı yapmış, dublaj mı yapmış diyeceksin? Evet değerli kardeşlerim, bunlara bunun hesabını biz sandıkta, onlar mahkemede soracaktır." CİHAN

Yorumlar