MHP’li Tanrıkulu: Cumhurbaşkanı kamuoyunu sükut-ı hayale uğrattı
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, internete sansür getireceği iddia edilen kanunu onaylamasını eleştirdi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan
Tanrıkulu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, internete sansür
getireceği iddia edilen kanunu onaylamasını eleştirdi. Tanrıkulu,
onaylayarak topu üzerinden attığını ve kamuoyunu sükut-ı hayale
uğrattığını söyledi. Son günlerde gündeme gelen fişleme konusuna da
değinerek, “Görüyoruz ki AKP iktidarı, son 11 yıldır değişik
grupları ve mecraları fişlemeye devam etmiş.” dedi.
Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, MHP İzmir Büyükşehir Belediye
başkan adayı Murat Taşer’le birlikte partisinin il başkanlığında
basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylanan
söz konusu kanunla ilgili açıklamada bulunan Tanrıkulu, “Uzun bir
süredir Türkiye’de internet yasasıyla ilgili bir tartışma vardı ve
nihayetinde Sayın Cumhurbaşkanı, onaylayarak bir nevi topu
üzerinden yargıya atıp değerlendirmelerden ve tartışmalardan uzakta
durmaya gayret etti ancak tüm umutlar, Meclis'teki iktidarın bu
salt çoğunluğuyla, çoğunluk darbesiyle, özellikle internete
getirilen sansürle beraber Sayın Cumhurbaşkanı’nın, çıkarılan bu
yasanın birçok zararlı ve mahzurlu maddelerini en azından geri
göndereceğini, yani kısmi bir veto yapacağını veya yasayı tamamiyle
geri göndereceği noktasında kamuoyu beklentisi vardı. Ne yazık ki
Sayın Cumhurbaşkanı, kamuoyunun bu beklentilerini sükut-ı hayale
uğrattı. Hepimiz Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu tavrından çok ciddi
manada şikayetçi ve hayal kırıklığı içerisinde olduk.” şeklinde
konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın rüşvet ve yolsuzluk iddialarının
tam merkezinde yer aldığını ileri süren Tanrıkulu, “Rüşvet ve
yolsuzluk iddialarının tam merkezinde yer alan Başbakan’a gör
‘devletin kasasından bir şey çıkmadıysa yolsuzluk yoktur. Bu
söylem, devletin kasasına girmesi gereken bir kaynağın engellenmesi
ve ayakkabı kutularına yönlendirilmesinin bir başka şeklidir.”
dedi.
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Binali Yıldırım’ı
da eleştiren Tanrıkulu, “İktidarın İzmir adayından komisyon vererek
aldıkları yüklü işlerle medya kuruluşlarına havuz oluşturan
işadamları, kıt kaynaklarını gaspettikleri milletimize küfür
etmekten de geri kalmamaktadırlar. İktidarın adayı yerel seçim
sponsorlarını İzmir’e açıklamalı, üzerindeki ağır şaibeyi kaldırma
cesaretini gösterebilmelidir.” diye konuştu.
TCDD İzmir Liman İşletme Müdürlüğü’ne yönelik yolsuzluk ve rüşvet
operasyonuna da değinen Ahmet Kenan Tanrıkulu, “Bazı iktidar
yakınlarının da adının geçtiği liman operasyonunun sümenaltı
edilmesi için Adalet Bakanı ve Müsteşarı, İzmir Cumhuriyet
Başsavcısı'ndan, dosyanın soruşturmayı yürüten savcıdan alınmasını
ve soruşturmanın kapatılmasını istemiştir. Sonuçta iki defa emniyet
müdürü değişmiş, savcının tayini yapılmıştır. Yaşanan tüm bu
şaibeleri İzmir halkı görmekte ve yolsuzluk batağında boğulanların
ürettikleri hikâyelere inanmamaktadır.” dedi.
URLA VİLLALARI
Tartışmalı Urla villaları konusuna da değinen MHP Genel Başkan
Yardımcısı, “Urla’daki villalar için her türlü hukuksuzluğu
yapanlar, köylülerimizi isyan ettirmektedir. Bölgede yaşayan
köylülerimiz, tadilat yapmak için arazilerine çivi dahi çakamazken
tapulu tarlalarını ekip biçtikleri için ağır ceza mahkemelerinde
yargılanmaya devam etmektedirler. Diğer yandan geçtiğimiz günlerde
TBMM’de Kültür ve Turizm Bakanı’na yazılı soru önergesi olarak da
verdiğimiz, Kemalpaşa’da bir marketler zincirine hukuksuz olarak
verilen arazi hakkında hiç ses çıkmaması da günün deyimiyle
manidardır. Ege'nin Zeugması olarak adlandırılan tarihî eserlerin
bulunduğu alan, 1. derece sit alanından çıkarılmış ve rant uğruna
heba edilmiştir. Girişimlerimizden sonra marketler zinciri, araziyi
aldıkları bedelle devredeceğini açıklasa da burada işlenen suç
kapatılamayacaktır.” şeklinde konuştu.
'TÜRKİYE, ENOKOMİSİ EN KIRILGAN ÜLKE'
Amerikan Merkez Bankası (FED)'nın geçen hafta dünyanın en kırılgan
15 ülke ekonomisi arasında Türkiye’yi ilk sırada gösterdiğini ifade
eden Tanrıkulu, “Çalışmada Türkiye’nin, AKP iktidarı döneminde
408,1 milyar dolar cari açık verdiği ve bunun altı aylık millî
gelirine denk geldiği belirtilmiştir. Yine geçtiğimiz hafta
Paris’te düzenlenen Finansal Eylem Görev Gücü (Financial Action
Task Force-FTF) toplantısının sonucunda Türkiye, Kenya ve
Tanzanya’nın çıktığı Gri Liste'den çıkma başarısını
gösterememiştir. Bu başarısızlığı, ‘Kara listeye girmedik.’
şeklinde ülkemize iyi bir şeymiş gibi lanse etmeye çalışanlar, 34
FATF üyesi arasında Gri Liste'de bulunan tek üyenin Türkiye
olduğunu ve bunun yanısıra tek NATO üyesi ülke konumunda olduğunu
gizlemeye çalışmaktadır. Demokrasi sorunu olan ülkelerin yer aldığı
Gri Liste'de Türkiye’nin de yer alması, hem kredibilitemizi
düşürmekte hem de ülke riskimizi arttırmaktadır.” dedi.
FİŞLEMELER
Taraf Gazetesi’nde yayımlanan fişleme belgelerini de değerlendiren
Ahmet Kenan Tanrıkulu, şunları söyledi: “Türkiye yaklaşık 11 yıldır
aslında kayıtdışı bir devlet tarafından yönetiliyor, çünkü esas
Sayın Başbakan'ın burada vurguladığı paralel devlet ya da paralel
yapı hadisesi, eğer vardıysa 11 yıldır bunun tek sorumlusunun AKP
iktidarı olduğu ortada. Eskiden derin devlet diye bir söyleme
sığınılıyordu. Her türlü yapılan kaçak, yasadışı işlerin
sığınılacak bir kapısı, derin devlet yaptı deniyordu. Birden
karşımıza paralel yapı ve paralel devlet diye bir şey çıktı. Bu
fişlemelerin birçoğunu paralel devlet unsurlarının yaptığı noktası
ve iddiası var ancak şunu söyleyelim, biz MHP olarak bu tip
fişlemelerden geçtiğimiz yıllarda sürekli mağdur olan bir siyasi
hareketiz. Şimdi görüyoruz, aynı şeye son 11 yıllık süreç içinde
AKP iktidarı değişik gruplar ve değişik mecralarda devam etmiş.
Ortaya çıkmış her türlü yapılan bu tür yasadışı olayların bir an
önce günyüzüne çıkmasını ve yargıya intikal etmesini istiyoruz.
Bunun da takipçisi olacağız.” CİHAN
Yorumlar