MHP'li Akşener: Fezleke görüşmelerinde oturum yönetme sırası bendeydi
TBMM Başkanvekili ve MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener, yolsuzluk operasyonlarına ilişkin TBMM’de fezleke görüşmelerini yönetmede oturum sırasının kendisinde olduğunu ancak görevlendirmede takdirin Sadık Yakup’tan yana kullanıldığını söyledi.
TBMM Başkanvekili ve MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener,
yolsuzluk operasyonlarına ilişkin TBMM’de fezleke görüşmelerini
yönetmede oturum sırasının kendisinde olduğunu ancak
görevlendirmede takdirin Sadık Yakup’tan yana kullanıldığını
söyledi.
Akşener, Rize’de Fındıklı'da partisi tarafından düzenlenen yerel
seçim mitinginde konuştu. İlçe meydanında partililere seslenen
Akşener, Fındıklı’nın Sümer köyünden göç eden bir ailenin gelini
olduğunu belirterek, “Büyük heyecan duyuyorum. Ne kadar çok
görümcem, kayınbiraderim burada. Fındıklı’nın gelini, dediler. Bu
doğrudur.” dedi.
Türkiye’nin sınır komşuları ile sorunlar yaşadığına dikkat çeken
Akşener, şöyle konuştu: “Suriye ile problemimiz var. Irak’la,
Barzani ile ahbablığımız var. Şivan Perver’le ahbaplığımız yan yana
oturmuşluğumuz var. Abdulah Öcalan’la ahbablık ötesi dostluk var.
Türkiye 17 Aralık hırsızlık soruşturmasını konuşurken, tapeleri
dinlerken ve okurken, onun üzerinde montaj, şantaj ve dublaj, diye
konuşulurken, Güneydoğu’da ayrılıkçı ve bölücü hareket ne diyor.
Oradaki 15 ili biz alacağız diyor, siz yoksunuz diyor. 31 Mart
tarihinde otonomi ilan edeceğiz, diyor. Fındıklı buna razı mı?
Hayır ise gereğini yapacak Fındıklı. Çünkü otonomi, özerklik
denilen şeyin hemen üstümüzde Kırım’da neye sebep olduğunu, neye
yol açtığını gördük mü? Kırım, Rusya’ya bağlandı. İllede oy
alacağım diye, ille de Cumhurbaşkanı olacağım diye, Türkiye’yi bir
bölgesinden ayırmaya, vatandaşı tek tek başı açık, örtülü, Alevi
Sünni, etnisite olarak şu bu. Bu şekilde birbirinin karşısına
dikmeye, ayırmaya ne gerek var. Oyunuzu muhafaza etmek ve yeni oy
kazanmak için şurasını dolduran hemşehrilerimin kardeşlik hukukunun
bozulmaması için çalışmak varken, her birini birbirinden ayırmanın
dilim dilim insanımızı ayırmanın ne gereği var. Bunun ne kendisine
faydası olacak, ne bize, ne size.”
“3 CENAZENİN 3 AYRI SAHİBİ OLDU”
Türkiye’nin son günlerde 15, 22 ve 30 yaşında 3 gencin hayatını
kaybettiğini ifade eden Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu ülkenin Başbakan’ı kanunla kendisine verilen görevi yürütür. Bu
görev ekonomik refahı, istikrarı, kardeşlik hukukunu, hukukun
üstünlüğünü, insanlar arasındaki birlik ve beraberliği sağlamak
zorundadır. Bir Başbakan düşünün. Cenazenin birini, ailesini
mezhepsel olarak suçlayarak attı bir kenara. Burak Can’ı kendinin
kabul etti. Polis memurunun da sürgün sebebiyle paralel olduğu
ortaya çıktı, onu da kabul etmedi. 3 cenazenin 3 ayrı sahibi oldu.
Böyle şey olur mu?. Biz bunu taşıyabilir miyiz?. Biz bunlarla
meşgul olurken Güneydoğu’da Kıbrıs’ta Türkiye dilim dilim gidiyor.
Başbakan çıkacaktı “Berkin’den benim, Burak Can’da, Ahmet’te benim.
Hepsinin Başbakan’ı benim.” Diyecekti. İlk cenaze ile ilgili bu
tavrı koyabilseydi Burak Can yaşayabilir olabilirdi.”
İlçedeki Hayati Aykut parkında verilen yemeğe katılan Akşener,
gazetecilerin TBMM’deki fezleke görüşmelerine ilişkin sorularını
yanıtladı, oturum yönetim sırasının kendisinde olmasına rağmen bu
görevin kendisine verilmediğini söyledi. Akşener, konuyla ilgili
şunları ifade etti:“Meclis başkanvekillerinin görevlendirmeleri
Meclis Başkanı'nın başkanlığında organize ediliyor. İktidar ve
muhalefet sıralamasına göre bu görevlendirme yapılıyor. İlk iki
sıra AK Parti, üçüncü sırada CHP’li Güldal Mumcu, dördüncü sırada
ise MHP’li olarak ben oluyorum. Meclis kapanmadan önce Güldal hanım
oturumu yönetmişti. Ondan sonra doğal olarak sıra bende idi. Bana
bu CHP’nin daveti ile olağanüstü bir toplantı olduğu için bir
günlük bir görevlendirme yapıldığı söylendi. Bu görevlendirmede
Sadık Yakup’la taktir edildiği söylendi. Meclis açıldığında o hafta
ben yöneteceğim. Sıra benimdi ama olağanüstü bir çağrı ile
gelindiği için sayın başkanın böyle taktir ettiği söylendi.”
Kendisine görev verilmeyişinin özel bir nedeni olup olmadığının
sorulması üzerine Akşener, “Niyet okuması benim için zor. Grup
başkanvekilleri bu konuda epeyce itiraz ettiler. Ama sonuçta biz
yönetmeye devam edeceğiz. Sistem devam edecek. Onun için ben bu
konuda yorum yapmayayım.” diye konuştu.
Bugüne kadar Meclis'te enteresan bir uygulama olduğuna dikkat çeken
Akşener, “Daha yoğun geçen ve problemli geçebilecek oturumları
genellikle benim yönetmemden yana bir tercih oluyordu. Örneğin
başörtülü milletvekillerinin başörtüsü ile Meclis'te görev
yapabilmeleri ile ilgili bir günü ben yönetmiştim. Problemli
alanlarda benimle de yönetim oluyordu. Bu yolsuzluk soruşturmasının
fezlekeleri. O nedenle öyle bir taktir görülmüş.”
CİHAN
Yorumlar