Meclis'te 'Pis bir pazarlık' tartışması özürle bitti
MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan'ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için kullandığı "Pis bir pazarlık" ifadesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde tartışma başlattı.
MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan'ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül
için kullandığı "Pis bir pazarlık" ifadesi, Türkiye Büyük Millet
Meclisi'nde tartışma başlattı. TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Oğan
için üç birleşime girmeme cezası talep etti. Bu talep CHP ve MHP
tarafından tepkiyle karşılandı. Ancak Oğan'ın "Sözlerim hakaret
olarak algılandıysa özür dilerim" demesi üzerine öneri geri
çekildi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, saat 14.00'te
yoklama yapılmaksızın müşahede ile açıldı. Birleşimi TBMM
Başkanvekili Sadık Yakut yönetti. Milliyetçi Hareket Partisi grup
önerisi lehinde söz isteyen Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, AK
Partili vekillerin Genel Kurul'da kalmamasını eleştirdi. "O yüzden,
artık Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekillerine herhâlde 'kulis
milletvekilleri' diye hitap etmek, anmak gerekecek." dedi.
"İktidarın görevi burada olmaktır, iktidarın görevi kuliste kulis
yapmak değildir." diyen Oğan, 'Alo Fatih' hattından sonra bir 'Alo
Çankaya' hattı kurulduğunu da öğrendiklerini ifade etti. 'Alo
Çankaya' hattının devreye girdiğini, yıldırım hızıyla, fiber
hızıyla bu sansür yasasının maalesef ki kabul edildiğini anlatan
Oğan, şöyle devam etti: "Türkiye'de şimdi iki türlü sansür yasası
var: Bir, 'Alo Fatih' sansür yasası, sansür hattı; iki, 'Alo TİB'
ve buna da ilave olarak -iki buçuk diyebiliriz- 'Alo Çankaya'
sansür hattı. Değerli milletvekilleri, maalesef, yolsuzlukta her
taşın altından nasıl AKP ve AKP'li belediyeler çıkıyorsa şimdi
artık her tuşun altından da AKP çıkacak, sizin sansürcü
zihniyetiniz çıkacak. Peki, bu yasanın ömrü ne kadardır? Onu da
ifade edeyim, bu yasanın ömrü kırk gündür, seçimlere kadar
çıkarılmış bir yasayla karşı karşıyayız. Çünkü, seçimlerden sonra
bu yasayı değiştirmek zorunda kalacaksınız. O kadar vahim bir
durumdasınız ki daha geçen hafta çıkan yasanın iki maddesini
değiştirmek için bugün Meclis'e önerge vermişsiniz. Demek ki burada
maksat, seçimlere kadar çıkacak herhangi bir olası size karşı bir
konuşma metninin veya bir görüntünün ortadan kaldırılmasını
sağlamak. Peki, bu kadar dik duruşlusunuz, omurgalısınız,
ahlaklısınız madem iki sene önce neredeydiniz? Burada başka siyasi
partilere yönelik kumpasları kurduğunuzda niye bu yasayı
getirmediniz? Neden o konuda hiçbir adım atmadınız? Adım atmayı
bırakınız, dilinize dolayarak… Ne dedi Sayın Başbakan? 'Bunlar
geneldir.' dedi, geneldir. O zaman Sayın Başbakan, 'Milletin bilmem
nesini ne yapacağız.' diyen konuşmalar özel mi oluyor? Buradan
soruyorum size. Peki, bu yasa olsaydı biz sizin besleyip
büyüttüğünüz iş adamlarının Türk milletine nasıl galiz küfürler
ettiğini nereden öğrenecektik? Demek ki öğrenemeyecektik. Ve siz
bundan sonra, bu besleyip büyüttüğünüz iş adamlarının daha milletin
nesine küfür ettiğini bu yasayla aklamaya çalışıyorsunuz,
villaları, havuzları bu yasayla aklamaya çalışıyorsunuz. Şunu da
ifade etmek lazım: Burada, Sayın Cumhurbaşkanı'nı biz interneti
aktif kullanan, sosyal medyada aktif olarak yer alan bir
Cumhurbaşkanı olarak biliyorduk, ama Sayın Cumhurbaşkanı bütün bu
ifade ettiği, daha önce yazdığı bütün tweetleri artık
kaldırmalıdır. Neden? Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı hükûmetle pazarlık
içerisine girmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı 'klavyelere özgürlük'
derken meğerse klavyelerdeki 'q' harfine, 'w' harfine özgürlükten
bahsediyormuş. Yani, Sayın Cumhurbaşkanı 'Güzel şeyler olacak.'
dediğinde ne olmuştu? Ermenistan'la pazarlık açılmıştı. İkinci defa
Sayın Cumhurbaşkanı yine 'Güzel şeyler olacak.' dedi, PKK'yla
pazarlığın önünü açtı. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı 'klavyelere
özgürlük' diye bir tweet attı, ne oldu? Meğerse Sayın Cumhurbaşkanı
'q' harfiyle 'w' harfine özgürlükten bahsediyormuş. Burada, Sayın
Cumhurbaşkanı'nın maalesef ki pis bir pazarlık içerisinde olduğunu
ifade etmek zorundayım. Sayın Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı olduktan
sonra cumhurun başı olmuştur, AKP'nin yedeği değil. Sayın
Cumhurbaşkanı Türkiye'de yaşayan herkesin cumhurbaşkanıdır ve
herkesin hak ve hukukunu korumakla mükelleftir ama Sayın
Cumhurbaşkanı bunu yapmak yerine, başka bir görevi
üstlenmiştir."
Oğan'ın Cumhurbaşkanı Gül için "pis bir pazarlık içerisinde olduğu"
yönündeki sözleri tartışma başlattı. TBMM Başkanvekili Sadık Yakut,
Oğan için üç birleşime girmeme cezası talep etti. Yaşanan
tartışmaların ardından söz alan Oğan, "Sayın Cumhurbaşkanı cumhurun
başıdır. Bizim de başımızdır. Sayın Cumhurbaşkanı'na hakaret
etmeyeceğimizi, hakaret edilmesine de izin vermeyeceğimizi ifade
ettim. Sayın Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim. Ancak bu sözlerim
eğer başkaları tarafından hakaret olarak algılandıysa özür
dilerim." dedi.
TBMM Başkanvekili Sadık Yakut ise Oğan'ın özür dilemesinden dolayı
öneriyi geri aldığını açıkladı. Daha sonra birleşime ara verildi.
CİHAN
Yorumlar