Meclis Başkanı Çiçek’ten istikrar ve kayıt dışı uyarısı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye’nin 2023 hedeflerine hazırlanması için istikrar ve kayıt dışılığın önlenmesi uyarısında bulundu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek,
Türkiye’nin 2023 hedeflerine hazırlanması için istikrar ve kayıt
dışılığın önlenmesi uyarısında bulundu. Bu konuda Türkiye’de
siyasi, ekonomik ve hukuki istikrarın sağlanması gerektiğine
değinen Meclis Başkanı Çiçek, ayrıca kayıt dışı siyaset, ekonomi ve
kayıt dışı din konularına da dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Konuşmanın ardından söz alan Ankara Sanayi Odası yönetim kurulu
üyesi Seyit Ardıç, Meclis Başkanı Çiçek'in konuşmasının TÜSİAD
Başkanı Muharrem Yılmaz'ın geçtiğimiz hafta yaptığı konuşmaya
benzeterek, "Konuşmanızı biz TÜSİAD Başkanı’nın konuşmasına kısmen
benzettik. Ancak TÜSİAD, fırça yedi. Ekonomide, istikrar arıyoruz.
Çok farklı şeyler değildi." dedi. Bunun üzerine Meclis Başkanı
Çiçek, söyleyen kişiler arasında fark olduğunu ifade ederek,
"Birçok siyasi parti ve kesim bazı kavramları ve hususları aynı
tekrar edebilir. Bu herkesin o konuda beraberliğinin diğer
alanlarda da aynı düşündüğü gibi bir sonuca götürür. Bu da başka
çarpıtmalara sebebiyet verir." diye konuştu.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Ankara Sanayi Odası(ASO)’nın ocak ayı
meclis toplantısına katıldı. Ankaralı sanayici ve işadamlarına
seslenen Meclis Başkanı Çiçek, ülkede son dönemlerde yaşanan
sorunlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Rakiplerinin 2050
yılını planlarken Türkiye’nin önündeki 10 yılı için çaba sarf
ettiğini söyleyen Çiçek, bu konuda ülkenin 3 alanda istikrarlı
olması gerektiğini söyledi. İlk olarak siyasi istikrarın olması
gerektiğine dikkat çeken Meclis Başkanı, “Cumhuriyet’in 90. yılında
bugünkü hükümet 61. Hükümet. Yani her 18 ayda bir hükümet kurma
ameliyesi yapmışız. Sanayiciler ve işadamları bakımındaN 18 aylık
istikrar bir hükümetin mevcudiyetinde ne ifade eder.” dedi.
Ekonomik ve hukuki istikrarın da önemli olduğunun altını çizen
Çiçek, “Siz geleceğin nasıl olacağını bilemiyorsanız. Ne
yapacağınıza ilişkin uzun vadeli öngörülerde bulunamıyorsanız, bu
ekonomide kırılganlıkları arttırır. Siyasi istikrara paralel
ekonomik istikrarın beraber girmesi gerekiyor. Üçüncüsü de hukuki
istikrardır. Belki bunun kıymetini son tartışmalar sebebiyle
hukukun önemini ve istikrarın önemini daha iyi anlıyoruz. Bu ülkede
siyasi tartışmalar hukuku göz ardı etmemize neden oldu. Hukuku
ikinci plana attık. Hukukun işini yargının yaptığı iş olarak
anladık. Bu dar anlamda hukuk tanımını ifade eder.” ifadelerini
kullandı.
UZLAŞMA KÜLTÜRÜMÜZ YOK
İstikrarın temin edilmesinde barış, huzur ve güven ortamı önemli
olduğuna değinen Meclis Başkanı, “Barış yoksa, huzur yoksa kavgadan
geçilmiyorsa, bir atasözü vardır. ‘Kavgalı eve kimse kız vermez.’
Kavgalı ortamda yatırım olmaz. Ne içeriden ne dışarıdan yatırım
olur. Türkiye’yi kötüleyerek de bir yere varamayız. Türkiye kötüye
gidiyorsa, batıyorsa, huzur ve barış yoksa dışarıdan bakanlar
Türkiye’yi böyle görüyor ise o zaman ne oluyor diye bakar, yatırım
yapacak dünyanın başka ülkeleri var. Herkes o tarafa gider.” diye
konuştu. Uzlaşmanın da önemli olduğunun altını çizen Çiçek şöyle
dedi: “Demokrasi uzlaşmadır. Ama uzlaşma kültürümüz yok.
Siyasetçilerde yok da başkalarında var gibi bir yorum değil de
toplumumuzda uzlaşma kültürümüz yok. O olmayınca tersi olan her şey
başımıza geliyor. Uzlaşmada da topluma güzel örnekleri ortaya
koymamız gerekiyor. Siyaseti biz rekabet olarak anlarsak, ülkeye
hizmet olarak anlarsak sorun kalmaz. Siyaseti husumet olarak
görmememiz gerekiyor. Bu konuda son yüzyılda ciddi eksikliklerimiz
var.”
KAYIT DIŞI SİYASET ÖNEMLİ BİR SORUN
Elde edilen kazanımlar açısından 3 konuya dikkat edilmesi
gerektiğini söyleyen Meclis Başkanı Çiçek, kayıt dışı ortamlara
ilişkin açıklamalarda bulundu. İlk olarak ekonomik kayıt dışılığın
kayıt içerisine alınması gerektiğine değinen Çiçek, ikinci kayıt
dışı alanın ise siyaset olduğuna değindi. Çiçek, “Şuan ekonominin
ne kadarı kayıt dışı ise, siyasetin de kayıt dışılığı ondan çok
daha fazladır. Siyasetin de kayıt içerisinde olması lazım. YSK
karar verdi 28 siyasi parti seçimlere giriyor. Acaba Türkiye’de
sadece siyaseti bu 28 parti mi yapıyor? Biz kayıt içindeyiz.
Söylediğimiz, yaptığımız, hesabımız belli. Belli olmayanların da
nasıl belli olacağı belli. Ama Türkiye’de siyasetin çok önemli bir
kısmı belirleyici, etki edici ve tayin edici olanı büyük ölçüde
kayıt dışı siyasettir. Gelişmiş demokrasi, siyaseti ve ekonomiyi
kayıt içerisine almış demokrasidir. Benim kastettiğim şeffaflıktır.
Kimin kimle olduğu kiminle beraber olduğu belli olacak. Kim neyi
yapıyor ve neyi söylüyorsa toplum bunu bilecek.” şeklinde
konuştu.
SİLAHLI KUVVERLER VE YARGI SİYASET YAPAMAZ
Türkiye’de iki kurumun kayıt dışı siyaset yapmasının tehlikeli
olabileceğini söyleyen Çiçek, “Bunlardan biri Silahlı
Kuvvetleri’dir. Onların görevi ülkenin savunmasını temin etmektir.
Siyaset, siyasetçilerin işidir. Bu alana müdahale edildiğinde bir
yetki gaspı söz konusu olur. Biz bu sıkıntıları sık yaşamış
ülkelerden biriyiz. Bunlar artık geride kalmıştır. Bunlar toplumda
derin yaralar açtı. Geçici bir kısım çözümmüş gibi gözüken huşular
sorunları arttırmaktan öteye gidemedi. Bu aynı zamanda
siyasetçilerin bir eksikliğidir. İkincisi ise, yargı kurumlarıdır.
Benim bir yedeğim var. Ben olmazsam başkaları olur. Ama kurumsal
olarak bir ülkenin ordusunun ve yargısının yedeği yoktur. Bunu
kendi aralarında başka birisi adalet dağıtsın diyemezsiniz. Bu
mafya adaleti olur. Yargının siyasallaşması ya da yargının
siyasetin merkezine oturarak belirleyici rol oynaması o ülkenin
başına gelebilecek en büyük felaketlerden biridir. Buna herkesin
dikkat etmesi gerekiyor.” dedi. Meclis Başkanı Çiçek, üçüncü kayıt
dışı alanın din olduğuna değindi. Bu alanın ilahiyatçıların işi
olduğuna değinen Çiçek şöyle devam etti: “En tehlikeli ilişki dinle
siyaset arasındaki ilişkidir. Siyasetçiler dini gruplar arasındaki
ilişkidir. Yerli yerine oturtulamazsa o da beraberinde pek çok
sıkıntıyı getirir.”
KONUŞMANIZ TÜSİAD'IN AÇIKLAMASINA BENZİYOR
ASO yönetim kurulu üyesi Seyit Ardıç, Çiçek’in yaptığı konuşmanın
ardından söz alarak değerlendirmelerde bulundu. Çiçek’in
konuşmasının geçtiğimiz hafta TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz’ın
konuşmasına bir kısmının benzediğini söyledi. Ardıç, “Çok güzel bir
konuya değindiniz. Konuşmanızı biz TÜSİAD Başkanı’nın konuşmasına
kısmen benzettik. Ancak TÜSİAD fırça yedi. Ekonomide istikrar
arıyoruz. Çok farklı şeyler değildi.”
Yönetim kurulu üyesi Ardıç’a karşılık veren Meclis Başkanı Çiçek,
aynı cümlelerin kurulması aynı düşünceye sahip olunduğu anlamına
gelmediğine dikkat çekti. Çiçek, “Bu ülkede istikrar lazım mıdır?
diye sorsan buna hayır diyecek kimse çıkmaz. Meclis Başkanı ile
TÜSİAD aynı şeyi dedi. Bu kısmen de olmaz. TÜSİAD bir sivil toplum
kuruluşudur. Saygı duyarım ama birçok konuda aynı düşünmediğimi
kendileri de bilir. Özellikle seçim sistemi konusunda farklı
düşündüğümüzü çok iyi biliyorlar. Birçok siyasi parti ve kesim bazı
kavramları ve husuları aynı tekrar edebilir. Bu herkesin o konuda
beraberliğinin diğer alanlarda da aynı düşündüğü gibi bir sonuca
götürür. Bu da başka çarpıtmalara sebebiyet verir.” şeklinde
konuştu.
CİHAN
Yorumlar