Kılıçdaroğlu: Hırsız var deyince bir kişinin adı aklımıza geliyor
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Artık bu ülkede hırsız var deyince bir kişinin adı aklımıza geliyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
"Artık bu ülkede hırsız var deyince bir kişinin adı aklımıza
geliyor." deyip Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yırtık ayakkabı
ile siyasete girdiğini, ancak şu an dünyanın en zengin
başbakanlarından birisi olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, Wikileaks
belgelerine göre, Başbakan'ın İsviçre bankalarında 8 ayrı banka
hesabı olduğunu savundu.
Kılıçdaroğlu, partisince Mersin ve ilçe belediye başkan adaylarını
tanıtmak için Tevfik Sırrı Gür Stadı önünde düzenlenen açık hava
mitinginde konuştu. Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
oğlu Bilal Erdoğan ile büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun
ardından yaptığı öne sürülen telefon konuşmalarını hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, mitinge katılanların, "Hırsız Tayyip" sloganları
atmaları üzerine şöyle devam etti: "O sesler montaj diyor. Montaj
olduğunu iddia ediyorsan, o ses kayıtlarını dünyanın en saygın
kurumlarından birine gönder montaj olup olmadığını Türkiye duysun.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı var. 76 milyonun telefonunun
izlendiği, takip edildiği yer, buranın kayıtlarını açıkla.
Açıklayabilir mi, açıkla diyorum açıklamıyor. Montajsa gönder
diyorum göndermiyor. Neden, çünkü gerçek olduğunu o da çok iyi
biliyor. Wikileaks belgelerinde ne çıkmıştı. İki ayrı kaynaktan
check edilip Amerikan büyükelçisinin kriptoyla Washington'a
gönderdiği bilgi. Recep Tayyip Erdoğan'ın İsviçre bankalarında 8
ayrı hesapta paraları var diye."
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal için de İsviçre bankalarında
parası olduğu yönünde iddialar olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu,
"Sayın Baykal, kendisi hemen bir dilekçe verdi. İsviçre
bankalarında hesabım varsa bana bildirin dedi. Sayın Deniz
Baykal'ın İsviçre bankalarında 5 kuruşluk hesabı yok olduğu orta
çıktı. Ben Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. Sen İsviçre
bankalarında hesabın olmadığını söylüyorsan neden Deniz Baykal gibi
yapmıyorsun, dilekçe vermiyorsun. Gerçeği biliyorsun." diye
konuştu.
"SENDE HİÇ AR, HAYA, EDEP YOK MU"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a "Başçalan" olarak seslenen
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Beni eleştirecek ama ne diyor.
Allah büyüktür diyorum, Allah söyletir diyorum. Eskişehir
mitinginde ne söylemiş; evlatlarıma helal lokma yedirmediğim halde
haramdan bahsedecek kalitede değilsin. Kendi ağzından televizyondan
bütün milletin önünde söylüyor. Biz de zaten aksini söylemiyoruz
ki. Senin söylediğini söylüyoruz. Sen nasıl bir babasın, çocuğunu
harama ortak edersin. Eskiden evlattan babaya hırsızlık geçmez
diyordun. Şimdi geldiğimiz nokta bu noktadır. Sen kendi
hırsızlıklarına çocuklarını ortak ettin. Sen de hiç ar, haya yok
mu, edep yok mu sende?
"HIRSIZ VAR DEYİN BİR KİŞİ AKLA GELİYOR"
"Artık bu ülkede hırsız var deyince bir kişinin adı aklımıza
geliyor. ayın 17'si, 17 Aralık Şeb-i Arus günü, sabahleyin 08'i 02
geçiyor. Başçalan, Bilal oğlana telefon ediyor. Evladım diyor,
bakanların çocuklarının evlerinde polis arama yapıyor. Adı rüşvet
yolsuzluk araması diyor. Bilal oğlan da 'Babacığım sen biliyorsun'
diyor. Oğlum diyor evdeki paraları sıfırlayın. Ama biliyor ki Bilal
oğlan tek başına sıfırlayamayacak. Sana kardeşin Sümeyye'yi
gönderiyorum. Dayını çağır, amcanı çağır, onlar da yardım etsinler
diyor. Dolarları sıfırlayın. Sabahın 8'i. Arkasından ertesi gün
10.58 yine telefon ediyor 4. telefon. Oğlum paraları sıfırladınız
mı 'Babacağım' bir miktar kaldı diyor. Kaç lira kaldı, 30 milyon
Avro kaldı diyor. Burada ben Türkiye'nin vicdanına sesleniyorum.
Adalet ve Kalkınma Partisi'ne gönül vermiş kardeşlerimin vicdanına
sesleniyorum. Dünyanın hangi ülkesinde bir başbakanın oğlunun
evinde paralar sıfırlandıktan sonra 30 milyon Avro kalıyor. 30
Mart'ta elinizi vicdanınıza koyun sandığa öyle gidin. Ya helalden
yana ya haramdan yana oy kullanın. Harama ortak olmayın. Yırtık
ayakkabı ile siyasete girdiğini söylüyor. Şimdi dünyanın en zengin
başbakanlarından birisin."
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın, 28 defada 52 milyon dolar rüşvet
aldığını ileri süren Kılıçdaroğlu, "Rüşvet alan bir hükümetin
başındaki başçalana hala oy vermeyi sürdürecek misiniz?" diye
sordu. Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Muammer Güler'in bugünlerde
gülecek hali olmadığını ifade ederek, sabahın 7.30'unda oğluna
açtığı telefonu hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, daha sonra Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı, aynı
zamanda CHP adayı Macit Özcan ve diğer ilçe başkan adaylarını
tanıttı.
CİHAN
Yorumlar