Kılıçdaroğlu: Devletin mahremini koruyamıyorsanız inin o koltuktan

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay 2.

Google Haberlere Abone ol
Kılıçdaroğlu: Devletin mahremini koruyamıyorsanız inin o koltuktan

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler olduğu iddia edilen kişilerin yaptığı bir toplantının sosyal medyaya yansıması hakkında, "Ülkenin çıkarlarını böylesine hedef edecekleri asla düşünemezdik. Biri devletin en mahrem sırları nasıl olur da dışarı yansır? Devletin en mahrem sırları Dışişleri Bakanlığı’ndan nasıl olur da dışarıya, uluslararası arenaya yansır? Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanan bir ilktir. Eğer, siz devletin mahremini koruyamıyorsanız, zaten Türkiye Cumhuriyeti’ni de koruyamazsınız. Bir an önce o koltuklardan ininiz." diye konuştu.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin seçim çalışmaları kapsamında CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş'la birlikte Ankara Tandoğan’da düzenlediği mitingde halka seslendi. Kılıçdaroğlu konuşmasına, yaptıkları mitingin engellenmek istediğini ve vatandaşların mağdur edildiğini savunarak başladı.

Konuşmasında, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler olduğu iddia edilen kişilerin yaptığı bir toplantının sosyal medyaya yansıması hakkında konuştu.

‘KENDİ ÜLKENİZE KUMPAS KURAMAZSINIZ’

Hükümetin yaptığı hırsızlıkla uğraşırken Suriye politikasına ilişkin bir ses kaydının internete servis edildiğini belirten Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmede bulundu: “Suriye politikasını hep eleştirdim. Müslümanın Müslümanı kırmasını hep eleştirdim. Neden Müslüman dünyasında kan akıyor da hükümet sorgulamıyor? Oraya silah göndermemeleri gerektiğini söyledim. Oraya gönderecekseniz, insani yardımlar gönderin fakat El Kaidecileri getirdiler, ellerine silah verdiler. Bizim tarihimizde böyle bir şey olmadı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bütün yaşamını savaş meydanlarında geçirdi. Ama savaşı bitirdikten sonra, ‘Savaş zorunlu olmadıkça..’, arkasından ekledi: ‘Yurtta barış, dünyada barış.’ dedi. Onun için biz Mustafa Kemal’in arkadaşlarıyız.

Dün internet sitelerine düşen ses okuduk ve kayıtlarını dinledik. Fakat inanmadık sahte olacağını düşündük. Böyle bir tabloyu Türkiye’ye yakıştıramadık. ‘Olamaz.’ dedik. Ama hırsız kendi malını götürüyor, ülkenin çıkarlarını böylesine hedef edecekleri asla düşünemezdik. Arkadaşlarım uyardılar: ‘Bu konuda şimdilik konuşmayalım.’ dedik. Bakalım ‘Hükümet ne diyecek.’ diye bekledik. Arkasından, Dışişleri Bakanlığı’nın açıklaması geldi. Şimdi ben Türkiye’nin vicdanına sesleniyorum. Nasıl olur da, siz Suriye ile savaşmak için orada bazı unsurları harekete geçirip kendi ülkenize kumpas kurarsınız? Bunun düşünmek istemedim."

‘BU TABLO BİZİM KABUL EDECEĞİMİZ BİR TABLO DEĞİL’

İki talihsiz olay olduğunu aktarna Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: " Biri devletin en mahrem sırları nasıl olur da dışarı yansır? Devletin en mahrem sırları Dışişleri Bakanlığı’ndan nasıl olur da dışarıya, uluslararası arenaya yansır? Devletin sırları nasıl olur da korumasız hale gelir? Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanan bir ilktir. Eğer siz devletin mahremini koruyamıyorsanız zaten Türkiye Cumhuriyeti’ni koruyamazsınız. Bir an önce o koltuklardan ininiz.

Bu milletin irfanı var, bu milletin geleneği var; bu ülkede bir devlet geleneği vardır. Oturmuş dört kişi Suriye’ye nasıl savaş açılacağının hesabını yapıyorlar. Ama yaparken, ‘bir meşruiyet yaratmamız lazım’ diyorlar. Birisi diyor ki, ‘Süleyman Şah Türbesi’ne gerekirse vuracak adam gönderirim.’ Yani ‘Bizim askerleri şehit edelim.’ diyor. Diğeri, ‘Oraya adam göndeririz, oradan Türkiye’ye füze atarlar. Gireriz.’ Bu tablo bizim kabul edeceğimiz bir tablo değildir.

‘HANGİ DEVLET SAVAŞ İLAN ETTİ?’

Dışişleri Bakanı açıklama yapıyor. Dünyanın gördüğüm en çapsız adamı. Getirdiler Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturttular. Dışişleri nedir? Dünyanın dengeleri nedir? Bunlardan bihaber olan bir adam. Diyor ki, ‘Türkiye Cumhuriyeti’ne savaş ilan edildi. Şimdi merak ediyorum: ‘Savaşı hangi devlet ilan etti. Bir açıkla bakalım. Hangi devlet ilan etti, sana. Bu milletin irfanı, gelenekleri var, bu milletin vatan, bayrak sevgisi var. Onu bir hırsızı kahraman çıkarmak için senin ne gücün yeter ne kabiliyetin yeter.

‘MİLLET BU OLAYI ÖĞRENMESİN DİYE YOUTUBE’Yİ KAPATTILAR’

Daha acı olanı, bu olayı millet öğrenmesin diye Youtebe’ye yasak getirdiler. Bütün dünya biliyor. Onlara ulaşıp dinleyebiliyorlar. Bizim vatandaşların okumasını, dinlemesini, görmesini istemiyorlar. Sormayacak mıyız bunlara? Neden korkuyorsun ve neden halkın öğrenmesini istemiyorsun. Çünkü kirliliklerini bu yurttaşlarım bilmesini istemiyorsunuz. Bunların kirlerin temizleyeceğiz.”

“KENDİSİ ‘YÜRÜTMENİN BAŞI’ OLDUĞUNU ZATEN SÖYLÜYORDU”

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın “CHP hükümet olursa devleti yönetemez” iddiasına da, “CHP devleti kuran parti nasıl yönetemez? Ama bir şeyi kabul edelim. Biz, bunlar gibi yönetemeyiz. Çünkü, hırsızlık nedir bilmeyiz. Utanırız. Allah’tan korkarız. Kul hakkı yemekten korkarız. Ne diyordu: ‘Ben yürütmenin başıyım.’ diyordu. Biz, senin yürütmenin başı olduğunu çok iyi biliyoruz.” şeklinde cevap verdi.

“YOLSUZLUK YAPANDAN BAŞBAKAN OLMAZ”

Kılıçdaroğlu, yolsuzluk iddiaları üzerinden eleştirdiği AKP hükümeti ile ilgili şöyle konuştu: 30 Martta sandığa gideceksiniz. Türkiye’nin vicdanına sesleniyorum. AKP’ye oy veren kardeşlerim vicdanlarına sesleniyorum. Sandığa gideceksiniz. Dünyanın hangi ülkesinde bir başbakanın evinde paralar sıfırlandıktan sonra, 30 milyon Euro kalır. Bunu düşünmenizi istiyorum. Bunu düşünün ve oyunuzu ona göre kullanın. Hırsızdan, yalancıdan Başbakan olmaz. Vallahi olmaz, billahi olmaz. Temiz adamdan Başbakan olur. Kul hakkını koruyandan olur. Yolsuzluk yapandan Başbakan olmaz.”

"AYAKKABI KUTUSUNDAN KORKANDAN BAŞBAKAN OLUR MU?"

Konuşmasında, Türkiye için herkesi hep beraber çalışmaya davet eden Kılıçdaroğlu, “Hırsız Tayyip Erdoğan“ sloganlarına da, “Anlaşılan yeni bir yeni tazminat davasının hazırlıklarına başlıyor. Diyorlar ki, “Efendim Başbakan hırsız olur mu?” diyor. Hakkımda tazminat davası açmış beni korkutacağını sanıyor. Allah aşkına ayakkabı kutusundan korkan adamdan korkulur mu? Gençlerin attığı Twitt’ten korkan adamdan korkulur mu? İnandığımız yolda, aslanlar gibi yürüyeceğiz.” karşılığını verdi. CİHAN

Yorumlar