Kılıçdaroğlu: Bir ayakkabı kutusu çetesi olduğu kesin
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yolsuzlukların ortaya çıkmasıyla birlikte hükümetin celallendiğini ve kendilerine komplo kurulduğunu, çete olduğunu söylediklerini hatırlattı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yolsuzlukların ortaya
çıkmasıyla birlikte hükümetin celallendiğini ve kendilerine komplo
kurulduğunu, çete olduğunu söylediklerini hatırlattı. Kılıçdaroğlu,
"Bir ayakkabı kutusu çetesi olduğu kesin." dedi. "Ne yaparsan yap
ayakkabı kutusunu yok edemezsin." diyen Kılıçdaroğlu, "Ergenekon,
Balyoz konusunda yaptıkları haksızlıktan bahsederek gündem
değiştirmeye çalışıyorlar. Yolsuzluk ve rüşvetin üstünü
örtüyorlar." ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TMMOB önceki başkanlarından
Teoman Öztürk'ün adının verildiği Macunköy semtindeki öğrenci evi
ile sosyal tesisin açılış törenine katıldı. 90 yıllık Cumhuriyet'in
öğrenci yurdu sorununu çözemediğini dile getiren Kılıçdaroğlu,
kendi dönemlerinde en geç iki yıl içinde öğrenci yurdu sorununun
kalmayacağını ifade etti.
"AYAKKABI KUTUSUNDAN KORKAN BİR BAŞBAKAN"
Türkiye'nin 17 Aralık'tan bu yana çok ciddi sorunlar yaşadığını
bildiklerini belirten Kılıçdaroğlu, millete efelik yapanların
yüzlerindeki maskenin düştüğünü söyledi. "Yolsuzlukla mücadele
ettiğini söyleyenlerin aslında yolsuzluk bataklığında olduğunu
görüyoruz." diyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Bir
Başbakan'ın ayakkabı kutusundan korktuğunu duydunuz mu? Bir kadın
Başbakan'a boş ayakkabı kutusunu gösteriyor; vay sen misin
gösteren, gözaltına alınıyor. Ya, bir ayakkabı kutusundan korkulur
mu? Ne oldu, rezil oldunuz. Yediniz, doymadınız, boş ayakakbı
kutusundan korkar hale geldiniz. Düşün artık bu milletin
yakasından."
Kılıçdaroğlu'nun konuşması sırasında zaman zaman 'Hükümet istifa'
sloganları da atıldı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu, "İstifa
edebilirler mi? Hükümetin istifa edebilmesi için yönetenlerin ar
damarı olması lazım. Kul hakkı yemenin günah olduğunu bilmeleri
lazım." karşılığını verdi.
"DEMEK Kİ 11 YILDIR ÜLKEYİ ÇETELER YÖNETİYOR"
Yolsuzlukların ortaya çıkmasıyla birlikte birden celallendiklerini
ve kendilerine komplo kurulduğunu, çete olduğunu söylediklerini
anlatan Kılıçdaroğlu, "Bir ayakkabı çetesi olduğu, ayakkabı kutusu
çetesi olduğu kesin. Çete varsa; toplarsın Bakanlar Kurulu'nu,
çeteyi orda görürsün. Çete burda da, reisi nerde diyebilirsin.
Aynaya bakar çete reisini de görürsün." diye konuştu.
4 bakanın görevden alındığını veya istifa ettiğini hatırlatan
Kılıçdaroğlu, bir bakanın Başbakan'ın söylediğini ve kendisinin de
yaptığını dediğini aktardı. "Meydan meydan geziyor, devlette çete
var diyor." diyen Kılıçdaroğlu, "Demek ki bu ülkeyi 11 yıldır
çeteler yönetiyor. Demek ki senin haberin yok. Ya, sen ne biçim
Başbakansın." şeklinde konuştu.
Hiçbir başbakanın yolsuzlukları, rüşveti savunmadığını, ilk defa
Recep Tayyip Erdoğan'ın savunduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, belki
de dünya tarihinde bunun ilk kez olduğunu söyledi. 76 milyon
yurttaşın gözünün içine bakarak yolsuzluk ve rüşvetin savunulduğunu
belirten Kılıçdaroğlu, "Bir ülkenin başbakanı bu hale gelmemeli.
Sade bir yurttaş olarak beni üzüyor. Millete hesap vermeyi namuslu
görev olarak kabul edecektin. Hesap vermenin ne kadar onurlu bir
görev olduğunu bu millete anlatacaksın. Babam bile olsa sonuna
kadar gideceğim deme yürekliliğini gösterecektin." ifadelerini
kullandı.
"MADEM PARALEL DEVLET VAR, 4 BAKAN NİYE İSTİFA ETTİ?"
"Bizim derdimiz, o vakfe paraların nereden geldiği değil." diyen
Kılıçdaroğlu, "İhale veriliyor, rüşvet veriliyor, vakfa ödeniyor.
Senin rüşvetinle bir öğrenci orda kalmaz. Haram parayla öğrenci
yurdu yapıyorlar. Haram para ayakkabı kutusunda olmaz."
eleştirisinde bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün gazetecilerle yaptığı
toplantıyı da hatırlatan Kılıçdaroğlu, yolsuzluk ve rüşvet
konusunda çalışan bir paralel devlet olduğunu vurguladı. Yürekli
bir gazetecinin 'Bankanın genel müdürünün ayakkabı kutusunun
içindeki 4.5 milyar doların işi ne; madem paralel devlet var, niye
bu 4 bakanı istifa ettirdin?' diye sormadığını dile getiren
Kılıçdaroğlu, onun için toplantıya giden gazetecilere konu mankeni
dediğini kaydetti.
"KAÇ LİRA İLE DOYACAKSIN, RAKAMI SÖYLEYİN VERELİM"
"Tutturmuş devlet içinde çete var. Çete reisi sensin." diyen
Kılıçdaroğlu, Sivil Dayanışma Platformu tarafından bazı gazetelerin
arka sayfasına verilen ilanları eleştirdi. Başbakan'ın fotoğrafının
yanına 'sağlam irade' sözünün kullanıldığını anlatan Kılıçdaroğlu,
"Sağlam irade olduğu kesin. Rüşvet ve yolsuzluk konusunda sağlam
irade var. Malı götür götür, bir türlü doymuyor. Kaç lirayla
doyacaksın? Kaç lira ile doyacaksan, rakamı söyleyin verelim.
Kampanya açalım, verelim; sen de milletin yakasından düş."
sözleriyle yüklendi.
Sivil Dayanışma Platformu kim diye baktığını ve içinde Hak-İş ile
Memur-Sen'i gördüğünü belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Bir
sürü uyduruk yerler var. Parayı kim verdi? Bir gazetenin arka
sayfasında tam ilan 50 milyar liradır. Kim bu sivil dayanışma
platformu? Baktım içlerinde Hak-İş var, Memur-sen var. Hak-İş'e
aidat ödeyen bütün işçi kardeşlerime sesleniyorum. Senin genel
başkan olarak seçtiğin Hak-İş genel başkanı kaç lira para alıyor?
Yolsuzluğu meşru kılan bu ilanın parasını senin cebinden mi ödüyor?
Çıkıp bunu açıkça deklare etsin. İşçinin alın terini alacaksın
rüşvet yiyenleri savunan bir Başbakanın reklamını yapacaksın. Bunu
kabul etmiyoruz. İşçilerin hakkını sonuna kadar savunan bir genel
başkan olarak bunu kabul etmiyorum. Diğer STK'lara da sesleniyorum;
niye bunlar dut yemiş bülbül gibi oldular. Her yerden ses geliyor
da bu kuruluşların neden hiç sesi çıkmıyor. Siz, neden Sayıştay
Raporlarının TBMM'ye gelmediğini şimdi daha iyi anlıyorsunuz değil
mi?"
"ERGENEKON, BALYOZ İLE YOLSUZLUK ÖRTÜLMEYE ÇALIŞILIYOR"
"Hırsızlıklar örtbas edilsin diyorlar. Şimdi kalkmış bir başka şey
daha geliştiriyor." diyen Kılıçdaroğlu, "Efendim geçmişte
haksızlıklar oldu. Ergenekon, Balyoz davasında haksızlık oldu, yeni
uyandık diyor. Gündem değiştirmek istiyor. Rüşveti meşru hale
getiren Başbakan, senin aklın yeni mi başına geldi? Defalarca
söyledik savunma hakkını ihlal ediyorsun dedik. Bir insanın en
doğal hakkı olan savunma hakkı kısıtlanıyor dedik. Sahte deliller
üretiliyor dedik. Döndü bize dedi ki siz darbeci Ergenekoncusunuz.
Şimdi sen de mi darbeci ve Ergenekoncu oldun? Ergenekon, Balyoz
konusunda yaptıkları haksızlıktan bahsederek gündem değiştirmeye
çalışıyorlar. Yolsuzluk ve rüşvetin üstünü örtüyorlar. Ben sana
inanmıyorum. Dürüst adam değilsin. Gel bu rezalete son verelim.
Kanun teklifi vereceğim. Nereye giderse gitsin kul hakkı yiyenin
hesabını sonuna kadar soracağım." şeklinde konuştu.
"AYAKKABI KUTUSUNU YOK EDEMEZSİNİZ"
Hatay'daki TIR olayına da değinen Kılıçdaroğlu, "Bir şey daha var;
Hatay'da bir TIR yakalandı. İhbar geliyor. Bu TIR'ın içinde silah
var deniyor. Kime gidiyor? Savcı gidiyor. Savcı görevini yapacak.
Polise talimat veriyor, TIR'ı durdurun ben arayacağım. Yasal
hakkıdır. Recep'in TIR'ı aranmıyor. Efendim içinde insani yardım
malzemesi varmış. İnsan, insani yardım malzemesinden utanır mı?
Açarsın bütün vatandaşlar görsün. İçinde bisküvi, peynir vardır;
herkes görür. Yiyecek içecek ne zamandan beri devlet sırrı oldu? Ne
var? Silah var içinde silah var. Bir TIR için daha ihbar gelmişti
uyuşturucu var diye. Onu açtılar baktılar silah çıktı. Bir bakan
diyor ki o TIR daha sınırı geçmedi. Bir başka bakan diyor ki
oradaki Türkmenlere yardım gönderdik. Türkmenler bize yardım
gelmedi diyor. Bunlar Suriye'de dökülen her damla kanın
sorumlusudur. Recep Tayyip Erdoğan'ın iki eli kanlıdır. Müslüman
kanı var elinde." ifadelerini kullandı.
"Ne yaparsan yap ayakkabı kutusunu yok edemezsin." diyen
Kılıçdaroğlu, gazetecilerin çete hikayesini yeni baştan dinlediğini
söyledi. Gazetecilerin Başbakan'a, bir bakana verilen 700 bin
liralık kol saatini niye sormadıklarını soran Kılıçdaroğlu,
"Gerçekler acıdır. Bizim görevimiz gerçekleri halka anlatmaktır.
Sadece benim değil hepinizin görevidir. Soyulan Türkiye'nin öyküsü
çıkıyor. Yolsuzluk parasıyla 6 tane Marmaray yapılıyor. Bu sebeple
Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu
diyoruz." dedi. CİHAN
Yorumlar