Kılıçdaroğlu: Berkin Elvan'ın ailesine başsağlığı diler mi, dilemez

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı gösterileri sırasında yaralanan, olaylardan 269 gün sonra Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ailesine başsağlığı diledi. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın aileyi arayıp başsağlığı dileyemeyeceğini savunarak, "Acaba bu başçalan, ailesine telefon edip başsağlığı diler mi, emin olun dilemez." dedi.

Gezi Parkı olayları sırasında başına isabet eden gaz fişeğiyle ağır yaralanan Berkin Elvan'ın ailesi, bu sabah saatlerinde oğullarını kaybettiklerini açıkladı. Çorum'da yerel seçim çalışmaları kapsamında mitinge katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Elvan'ın ailesine başsağlığı diledi. CHP lideri, bu konuda şunları söyledi: ''Küçük bir çocuk, 15 yaşında Berkin Elvan, ekmek almak için dışarıya gidiyor ve bu çocuğumuz dün hayatını kaybetti. Ailesine başsağlığı diliyorum. Acaba bu başçalan, ailesine telefon edip başsağlığı diler mi. Dilemez. Gezi eylemlerini biliyorsunuz, gencecik çocuklarımız, onların anneleri Taksim Parkı'nı korumak istediler. Küçük bir çocuk, 15 yaşında Berkin Elvan, ekmek almak için dışarıya gidiyor ve bu çocuğumuz dün hayatını kaybetti. Ailesine başsağlığı diliyorum. Acaba bu başçalan, ailesine telefon edip başsağlığı diler mi, emin olun dilemez. O çocuk, 15 yaşındaydı, ekmek almak için sokağa çıkmıştı, ama hayatına son verdiler. O nedenle Türkiye'nin yaşadığı bu dramları hepimiz bilelim. O çocuk hepimizin çocuğu. Annelere, babalara sesleniyorum, 15 yaşında çocuğunuz hayatını kaybetse, ekmek almak için, onun ekmeğini elinden aldılar, hayatına son verdiler.''

Abide kavşağında partililere seslenen Kılıçdaroğlu, "Bizim arkamızda sermaye yok, bizim arkamızda şunlar, bunlar yok. Tek güvencemiz var o da halktır. 2 yıl önce gelip size demiştim ki saman ithalatı yapacağız. Yakında bu ülke saman ithal edecek diyecektiniz ki 'Bu genel başkan amma da uçtu'. Saman ithal ettiler, gördük. O nedenle söylüyorum bunlar devleti yönetemezler. Bunlar devleti soymak için yönetiyorlar. Mazlumun hakkını yemek için yönetiyorlar. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek için yönetiyorlar. 'Önce hizmet' diyor. Sen kendine, ailene hizmeti yaptın, bakanlar da çocuklarına hizmeti yaptılar.'' şeklinde konuştu.

"YOLSUZLUK YAPANLARI YÜCE DİVANA GÖNDERECEĞİM"

Yolsuzluğun boyutunun 85 milyar avro, yani 247 milyar lira olduğunu söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, "Başçalan bu nedenle telaşlanıyor. Polisleri, emniyet amirlerini değiştirdiler. Kendi uçağını gönderip özel vali getirtti İstanbul'a, hakimleri değiştirdiler, yönetmeliği, kanunu değiştirdiler. Çorumlulara, Türkiye'ye sözüm; ne yaparlarsa yapsınlar bu yolsuzluk yapanlardan hesabını soracağım, gün gelecek görecesiniz hepsini Yüce Divan'a göndereceğim.'' ifadelerini kullandı.

''Söyledim, 85 milyar avro, eğer aile sigortası olsaydı, 85 milyar avroyla 30 yıl para öderdi, 30 yıl. Atanamayan öğretmen kalmazdı, 25 yıl maaş öderdi. İşsizlere asgari ücret üzerinden 25 yıl para ödenirdi. Şimdi kalkmış din, iman edebiyatı yapıyor.'' diyen Kılıçdaroğlu, hala kalkmış milletten çıkıp oy istediğini belirtti. Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: ''Merak ediyorum bu adamın ar damarı var mı yok mu diye. Utanma duygusu? Utanma duygusu insana özgüdür. İnsan utanır, yanlış bir şey yaptığı zaman. Ama bunlar utanmıyorlar bile. Bunlara dersi siz vereceksiniz. Hep beraber ayın 30'unda sandığa gideceğiz, haramilerin iktidarını yıkıp halkın iktidarını kuracağız.''

Kılıçdaroğlu, Çorum Belediye Başkanı'nı da eleştirdiği konuşmasında, ''Şimdi gelelim Çorum'a, buranın Belediye Başkanı betoncu Muzaffer, sizin bir belediye başkanınız var, hala koltuğunda oturan. Adının, betoncu Muzaffer olduğunu söylediler bana. Beton almadan kimse iş yapamıyormuş belediyede.'' ifadesini kullandı.

EZAN OKUNMASI İLE KONUŞMASINI KESTİ

Konuşmasının ardından belediye başkan adayları tanıtımında aksilik yaşandı. CHP'nin Çorum Belediye Başkanı Kenan Nuhut'u Kılıçdaroğlu, önce Metin Nohut diye seslendi. Nuhut'un uyarmasının ardından Kılıçdaroğlu, kendisine verilen ismin Metin olduğuna işaret etti.

Bu arada Kılıçdaroğlu ezan okunması ile konuşmasını kesti. Bu sırada Anadolu Ajansı muhabiri kürsüye çıkarak fotoğraf çekmeye başladı. Diğer basın mensupları da kürsüye çıkmak istedi, ancak korumalar onlara müsaade etmedi. Bu duruma tepki gösteren gazeteciler, korumalara tepki göstererek kürsünün bulunduğu yerden uzaklaştı.

Amasya'daki mitinge gitmek için hareket eden Kılıçdaroğlu'nun seçim otobüsünün önüne partililer geçti. Kılıçdaroğlu'nun uyarılarını dinlemeyen partililer, hareket eden otobüsün önünde uzun süre koştu. Bu sırada bir partili elindeki pankartla polis otosunun üzerine oturdu. Diğer polislerin müdahalesiyle partili genç otomobilin üzerinden indirildi. CİHAN