İş dünyasından Başbakan Erdoğan'a 'sakinleş' uyarısı

Denizli Genç İşadamları Derneği (DEGİAD) Başkanı Melek Sözkesen, memleketin sakinleşmesi için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sakinleşmesi gerektiğini söyledi. DEGİAD Başkanı Sözkesen, Türkiye'nin, ardı arkası kesilmeyen gösterilerle...

Google Haberlere Abone ol
İş dünyasından Başbakan Erdoğan'a 'sakinleş' uyarısı

Denizli Genç İşadamları Derneği (DEGİAD) Başkanı Melek Sözkesen, memleketin sakinleşmesi için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sakinleşmesi gerektiğini söyledi.

DEGİAD Başkanı Sözkesen, Türkiye'nin, ardı arkası kesilmeyen gösterilerle meşgul olduğunu ifade ederek, aşırı güç kullanan polisle halk arasında yaşanan olaylarda, hem vatandaşın hem de polislerin yaralandığını, olaylarda istenmeyen can kayıpları yaşandığını belirtti.

Meydana gelen olaylar kadar, Başbakan Erdoğan’ın olaylar ve ölümlerle ilgili demeçlerinin Türkiye’yi sürekli dünya gündemine taşıdığını belirten Sözkesen, “Bu durum, vatandaş olarak onurumuzu zedelerken, dışarıdan ülkemizin riskli görülmesine sebep oluyor. Ülkemiz bu yüzden son zamanlarda riskli ülkeler arasında, iş dünyası ise tedirgin. Her açıklamada polisi ve halkı sakinleştirip barıştıracak tek kuvvetin iktidar olduğunu vurguluyor, olaylar karşısında daha yumuşak, daha insancıl yaklaşımlarda bulunması gerektiğini belirtiyoruz. Ne var ki bugüne dek bu hoşgörülü beyanatla karşılaşamadık. Daha geçtiğimiz günlerde ‘ölen ölmüştür gitmiştir’ sözüyle yine kamu vicdanını derinden yaralanmıştır. Halkın öfkesini ve nefretini beslemek, acılarını önemsizleştirmek, Sayın Başbakanı hiçbir şekilde ‘iyi’ bir neticeye ulaştırmayacaktır.” dedi.

Polisin göstericiye müdahale görevinin sınırlarını bilemediğini vurgulayan Sözkesen, şöyle devam etti: “Rastgele açılan ateş sonrası bir ibadethane bahçesinde cenazesiyle meşgul yurttaşımızın yaşamını yitirmesini kabullenmek, bunu affetmek, mazur görmek imkân ve insanlık dışıdır. Bunu açıklayacak bir ‘görev’ yoktur. Polisimizin görevi suçluya müdahaledir, rastgele ateş açmak, mazluma zarar vermek değil. Kolluk kuvvetlerine bu ağır vicdani ve haksız vazifenin yüklenmemesi gerekir. Halka açtığı ateşle, sıktığı sular ve attığı gaz fişekleriyle zarar veren polisin kollanmaması gerekir. Nitekim geç de olsa Soma’da vatandaş tekmeleyen danışmanın görevine son verilmesi buna iyi bir örnektir.”

Kendileri, “Hem halk hem polis zarar görmemeli” diyebiliyorken, Başbakan'ın, sadece polisi savunup, onun mağduriyetini anlatmasının insaflı ve anlaşılır olmadığını anlatan Sözkesen, şunları kaydetti: “Sayın Başbakan polisin değil, içinde polisi de olan tüm halkın başbakanı olduğunu unutmamalıdır. Abartılı güç kullanımını lanetlemeli, halkı sakinleştirmelidir. Bu, Sayın Başbakanımızı daha güçlü, daha sevilir kılacaktır. Muhalefetin de ölümler sebebiyle iktidarla zıtlaşması, halkın galeyanını artırmaktadır. Muhalefet elbette yönetimi eleştirecektir ama eleştiriler kişiselleştirilmeksizin, düzenlemeler eleştirilmelidir. Acılar, parti liderlerinin birbirlerine söylenmelerinde malzeme edilmemelidir.”

CİHAN

Yorumlar