Gül: HSYK değişikliği AB standartlarına uygun olmalı
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yapısı değiştirilmesi öngörülen HSYK ile ilgili “Ümit ederim ki, bu köklü bir şekilde çözülür.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yapısı değiştirilmesi öngörülen HSYK
ile ilgili “Ümit ederim ki, bu köklü bir şekilde çözülür. Anayasa
değişikliği olmasını daha doğru buluyorum. Anayasaya değişikliğinin
de yine gelişmiş demokrasiler ve AB kriterleriyle olmasını arzu
ederim.” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Slovenya Cumhurbaşkanı Borut Pahor’u,
Çankaya Köşkü’nde ağırladı. Sabah saatlerinde resmi törenle
karışlanan Cumhurbaşkanı Borut Pahor ile yapılan heyetlerarası
görüşmenin ardından öğle saatlerinde ortak basın toplantısı
düzenlendi. Toplatıya Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da katıldı.
Toplantıda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Gül, “HSYK’nın
yapısının değiştirilmesi ile ilgili neyi öngörüyorsunuz?
Gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna şöyle cevap
verdi:
“Önemli bir konu. Cumhurbaşkanı olarak bugünlerde gayretlerim devam
ediyor. Daha öncede, siyasi partilerin genel başkanlarını davet
ederek onlarla her zaman sorunların çözümleri için fikirlerini
paylaşmıştım. Yargı ile ilgili tartışmalar olurken ben, bunların
Türkiye’ye zarar verilmemesini, anayasal değişikliği ile mümkün
olabileceğini düşündüm ve bu çerçevede siyasi partilerin değerli
başkanlarını davet ettim. Bildiğiniz gibi, parlamenter demokratik
sistemde, parlamentonun iki meşru ayağı vardır: Muhalefet ve
iktidarın işbirliği ile bu konu eğer neticeye ulaştırılırsa,
çözülür ve neticeye ulaştırılırsa bu sadece bu problemin çözümü
değil, Türkiye’de pozitif bir psikoloji oluşturur ve demokratik
sistem içerisinde her şeyin hallolduğunun içeride ve dışarıda
gösteririz. Buradan yola çıkarak, daha önce TBMM’deki Anayasa
Komisyonu'ndaki çalışmalarını da inceledim. HSYK ile ilgili
tıkanıklığın, oradaki üyelerin nasıl seçildiği ile ilgili noktada
kaldığını gördüm. Nasıl HSYK olması konusunda, partiler arasında
bir ayrılık yok. Bağımsız ve tarafsızlığı güçlü olan gene, AB
ilkeleri çerçevesinde, oturmuş HSYK’nın oluşması mutabakat farkı. O
zaman üyeler nasıl seçilecek? Bununla ile ilgili tıkanıklığı
gördüğüm için buradaki çalışmaya girdim. Açıkçası ümidim olmasa,
olmayacak duaya amin demek, için bir araya gelinmez biliyorsunuz.
Görüşmelerde de bir siyasi partinin dışındaki partiler, bu konuda
işbirliği yapabileceklerini ve bu konuda, Başbakan'la buluşmam da
ona da bu görüşlerimi paylaştım. Bu yönde, karşılıklı olumlu tavır
sergilenirse, neticeye ulaşılabileceğini söyledim. Gördüm ki,
onlarda dün, Başbakan'ın grup toplantısındaki açıklamaları olumlu
yönde. Ümit ederim ki, burada bir neticeye varılır. Bunlar, uzun
görüşmeleri de gerektirmez. Eğer siyasi iradeler, samimi bir
şekilde ortaya konulur ve ‘biz bu işi hal edelim’ denilirse,
aşılamayacak bir konu yok. Seçimin nasıl olacağı ile ilgili, birçok
örnekler var. Değerli hukukçulardan faydalanılabilir, değerli
siyasetçilerden faydalanılabilir. Ve, neticeye varılır. Bu bir iki
gün içinde belirlenecek bir husustur. Önemli olan sadece buradaki
tıkanıklığın aşılması değil, bütün Türkiye’ye pozitif bir
psikolojinin yayılmasına çok katkısı olur. Çünkü, iktidar ve
muhalefet bir araya gelip demek ki, tıkanan bir konuyu çözebiliyor.
Dışarıya çok güzel bir işaret olur.” diye cevap verdi.
“YAŞANANLAR GELENEKLERİMİZDEN GELEN ALIŞKANLIKLARIN ORTAYA
ÇIKMASIDIR”
“Bir gazetecinin yolsuzluk skandalının ardından Başbakan Erdoğan
ile Fethullah Gülen arasındaki çekişmenin seçimler üzerinde etkisi
olacak mıdır?” sorusuna da Gül şöyle cevap verdi:“Demokratik nizam
içinde, farklı görüşler olabilir, farklı düşünceler olabilir.
Bunlar, istikrarı bozmaz. Ayrıca kültürler arasındaki ilişkileri de
bozmaz. Siyasetin, geleneklerimizde gelen alışkanlıklarımızın
ortaya çıkmasıdır, bu günlerde olup bitenler. Böyle bakmak da fayda
var, diye düşünüyorum.”
“Sizin Cumhurbaşkanlığı için temel rakibiniz kim olacak, Başbakan
Erdoğan mı olacak sizce?” Sorusuna ise Gül, “Bu sorunun cevabı daha
çok erken, günü geldiğinde görüşeceksiniz.” şeklinde karşılık
verdi.
“TÜRKİYE AB İLE MÜZAKERELER YAPAN BİR ÜLKE, HUKUK SİSTEMİNİ ÇOK
GERİDE DÜYÜNMEMEK LAZIM”
“HSYK’nın yapısında yapılacak mevcut değişikliğin kuvvetler
ayrılığına zarar vereceği yönünde eleştiriler var. Yargı
bağımsızlığı ile ilgili eleştiri nasıl değerlendiriyorsunuz?”
sorusuna da Gül, “Türkiye AB ile müzakereler yapan bir ülke. Bu
açıdan Türk demokrasisi ve Türk hukuk sistemini çok geride
düşünmemek gerekir. Türkiye unutmayın, AB ile müzakerelere başlamak
için mevcut demokratik ve hukuk sistemini güçlü olduğunu ama daha
da iyileştirilmeye muhakkak ki, her zaman ihtiyatlı olduğunu görmek
gerekiyor. Bu çerçevede, kuvvetler ayrılığı prensibi var. Yürütme,
yargının alanları ayrı ayrıdır. Bu çerçevede, Türkiye’de kuvvetler
ayrılığı prensibi var, ama yasama, yürütme ve yargının alanları
ayrı ayrıdır ama hepsi anayasa içerisinde çalışılması da düzenli
ihtiyaçtır. Ortaya sorunlar çıkarsa da, bunlar konuşulabilir,
görüşülebilir. Ümit ederim ki, bu köklü bir şekilde çözülür.
Anayasa değişikliği olmasını, daha doğru buluyorum. Anayasaya
değişikliğinin de, yine gelişmiş demokrasiler ve AB kriterleriyle
olmasını arzu ederim. Zaten çalışmalar bu yöndedir. Bu taslakla
ilgili bazı değişiklerin yapılması düşüncemi Başbakan ile
paylaştım. Bakalım süreç nasıl geçecek. ”cevabını verdi.
CİHAN
Yorumlar