Erdoğan: Polislerin hazırladığı iddianamede 'dönemin başbakanı' diye yazıyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık yolsuzluk operasyonu öncesi kendisi hakkında polis tarafından iddianame hazırlandığını ve "Dönemin Başbakanı" ibaresinin yazıldığını ileri sürdü. Erdoğan, "17 Aralık sonrası için hazırlanmış...

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan: Polislerin hazırladığı iddianamede 'dönemin başbakanı' diye yazıyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık yolsuzluk operasyonu öncesi kendisi hakkında polis tarafından iddianame hazırlandığını ve "Dönemin Başbakanı" ibaresinin yazıldığını ileri sürdü. Erdoğan, "17 Aralık sonrası için hazırlanmış iddianameler, polis fezlekeleri şimdi elime geçti. Bakın bu fezlekelerde ne yazıyor biliyor musunuz, merhum Menderes'i Yassıada'da başbakanken, daha başbakanlığı bitmemiş, 'sabit başbakan' diye yargılamışlardır. Dur bakalım bir. Şimdi benim için de bu tutanaklarda ne vardı biliyor musunuz, 'dönemin başbakanı' ifadesi geçen iddianame hazırlamış polis benim için." dedi.

Erdoğan, 1 Haziran'da seçime gidecek Yalova'da miting yaptı. Heykel Meydanı'nda gerçekleştirilen mitingde konuşan Erdoğan, İslam aleminin Miraç Kandili'ni tebrik etti. Erdoğan, kandilin birlik ve beraberlik getirmesini diledi. Soma'yı da anan Erdoğan, iş sağlığı, güvenlik noktasında yapılacakları yapmaya devam ettiklerini ifade etti.

Yalova'da, 30 Mart seçimlerini AK Parti'nin bir oy farkla kazandığını, CHP'nin itirazı ile yapılan sayımda 5 oyla CHP'nin kazandığını ve itirazları sonucu YSK'nin seçimlerde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle seçimleri iptal ettiğini hatırlatan Erdoğan, haklı mücadelelerini yaparak seçimlerin tekrarlanmasını sağladıklarını kaydetti.

AK Parti karşısında ittifak oluşturulmaya çalışıldığını savunan Erdoğan, şöyle konuştu: "Yalovalıların bu kirli ittifaklara itibar etmeyeceklerine inanıyorum. Yalova'da MHP ve diğer partilere oy verenler inanıyorum ki CHP'ye destek vermeyecekler. Bunu birçok ilde değerlendirdiler. Ortak aday çıkardılar. Eskiden MHP'li birini CHP'den aday gösterdiler. O eski MHP'li birden CHP'li olurken, CHP Genel Başkanı da Ankara sokaklarında bozkurt işaretiyle dolaştı. Gördünüz değil mi. Ama Ankara bu tuzağa düşmedi. Şimdi o CHP adayı ortada yok, kayboldu. Seçimlerde saat başı açıklama yapıyordu. Şimdi yok. Seçim kurullarına gittiler kazandık diye açıklama yaptılar. Mahcup oldular. YSK reddetti. Şimdi de Anayasa Mahkemesi'ne gittiler. Yahu Anayasa Mahkemesi'nin ne alakası var. YSK kararları kesin kararlardır. Nereye giderse gitsen mahcup olmaya devam edecekler."

İstanbul'da da aynı ittifakın yapıldığını iddia eden Erdoğan, şöyle devam etti: "İstanbul'da adayını CHP değil Pensilvanya belirledi. Hatta CHP'nin İstanbul adayını Pensilvanya belirledi. İttifakları İstanbul'da da boşa çıktı. 600 binden fazla oy farkı ile AK Parti İstanbul'da açık ara birinci parti oldu. Diğer tüm illerde gizli ittifaklar yaptılar. Başarı elde edemediler. Bu ittifak bir CHP-MHP ittifakı değil. Kimlerle ittifak yaptıklarını gördünüz. 17 Aralık sürecinde, 30 Mart sürecinde kimlerle kol kola yürüdüklerini gördünüz. Pensilvanya bunlara lojistik destek sağladı. CHP ve MHP bunların vagonu oldu. Televizyonlarda izlediniz, Pensilvanya ne diyor, 'teknik nakavt yapacaksınız' diyor. Kimi teknik nakavtla mağlup ediyorsun, benim milletimi mi? İnsanları gayri meşru yollarla dinlediler, yatak odalarını izlediler. Utanmadan montaj yaptılar. Pensilvanya'daki zat ne diyor 'hakim savcı kiralayacaksınız' maalesef onu da yaptılar. Yolsuzluk iddiaları ile hükümetimizi yıpratmaya çalıştılar. Millet bu kirli ittifakı gördü. Millet 30 Mart'ta yüzde 45 oy oranı ile partisine sahip çıtı."

"DÖNEMİN BAŞBAKANI' YAZAN İDDİANAMELER HAZIRLANMIŞ"

27 Mayıs'ın merhum Menderes'in idam edilmesinin yıl dönümü olduğunu hatırlatan Erdoğan, şunları dile getirdi: "Halkın oylarını ile seçilen Menderes tam böyle bize yaptıkları gibi hileler, tahriklerle, iftiralarla yıpratmak istediler. Yıpratamayınca, silah zoruyla oradan indirdiler. Daha Yassıada da yargılanırken, mahkeme sonucu belli değilken İmralı'da darağacı kurdular. İnanın aynı tezgahı bize de kurmaya çalıştılar. Aynı oyunu bize de oynamak istediler. Her türlü iftira ile itham ve tahriklerle üzerimize geldiler. 17 Aralık sonrası için hazırlanmış iddianameler, polis fezlekeleri şimdi elime geçti. Bakın bu fezlekelerde ne yazıyor biliyor musunuz, merhum Menderes'i Yassıada'da başbakanken, daha başbakanlığı bitmemiş, 'sabit başbakan' diye yargılamışlardır. Dur bakalım bir. Şimdi benim için de bu tutanaklarda ne vardı biliyor musunuz, 'dönemin başbakanı' ifadesi geçen iddianame hazırlamış polis benim için. Şimdi bu iddianameyi hazırlayan o güvenlik mensuplarına, o polislere sesleniyorum, siz bunu 17 Aralık öncesi hazırladınız, ocak şubat, mart, nisan, mayıs da bitiyor. Sen dönemin başbakanı dediğin Tayyip Erdoğan bak hala burada. Bu ne terbiyedir. Sen nasıl bir polissin. Nasıl sen böyle bir şey yaparsın. Çünkü Pensilvanya bunlar böyle talimat vermiş. Bunlar zannediyorlardı 17 Aralık olmadı, 25 Aralık darbesiyle başarılı olacağız, hukuk darbesi ile de bunu tamamlayacağız, başbakanı indireceğiz, hükümeti kuracağız. Şimdi 30 Martta 45,5'la milletimiz buna nasıl cevap verdiyse, şimdi Yalovalı kardeşlerime sesleniyorum, 1 Haziran'da da bu dersi burada tekrar edelim."

"OKULLARA VERMEYİN"

Erdoğan, şu anda mayıs ayının bitirilmekte olduğunu hatırlatarak, "Bunların okullarında çocuklarınız okuyorsa alın. Alın çocuklarınızı, devletin okulları bize yeter. Bu kardeşiniz bu ülkenin başbakanı değil mi? Ben devletin okullarında okudum. İmam Hatip okulunu bitirdim. Ardından gittim lise fark imtihanlarını verdim. 4 çocuğumun hepsi imam hatipi bitirdi. Şu anda hepsi Türkiye'de ve dünyada güzel üniversitelerden mezun oldular. Şimdi de milletimizin hizmetindeler. Hem para vereceksin hem saygısızlık göreceksin. Olmaz öyle şey. Paranız varsa, illa özel okulda okutacaksan özel okullara gönderin, bunların okullarına göndermeyin. Yurtlarına da göndermeyin. Bunlar yurtlarında ne yapmadılar ki, beddua seansları yaptılar. Tayyip Erdoğan'a beddua ediyorlarmış, bumerang gibi onlara döndü. Bizim böyle bir derdimiz yok, biz rahmetle mükellefiz, gazapla değil. Farkımız bu. İnşallah biz merhametle yürüyeceğiz bu yolda. Bir haftamız var. Bir hafta kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Onların ablaları var. Bizim ablalarımız burada. Kapılara geliyorlarmış. Geldiler mi kapılarınıza. Geldiler mi, ne dediniz. Onlara deyin ki partinizi kurun da öyle gelin. Birilerine sığıntı olmayın. Onların abileri varmış, bizim abiler de burada." şeklinde konuştu.

"TOPRAKLARIMIZDA OPERASYON YAPTIRMAYIZ"

Almanya'da önceki gün yapılan mitingi hatırlatan Erdoğan, orada bir olduklarını, diri olduklarını ve birlikte Türkiye olduklarını dile getirdi. Rabia selamı veren Erdoğan, burada 4 önemli mesaj olduğunu, birinin tek millet, ikincisinin tek bayrak, üçüncüsünün tek vatan olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, "Vatanımızda operasyona müsaade etmeyiz. AK Parti iktidarı operasyona müsaade etmez. 780 bin metrekaresi ile Türkiye toprakları. Kimse başka hayallerin içine girmesin. Bu hayallerin içine girenler çok büyük hüsrana uğrarlar." dedi. Dördüncüsünün de tek devlet olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Asla kimse başka bir devlet hayat etmesin." diye konuştu. CİHAN

Yorumlar