"Devleti İslamileştireceklerine, iktidar bizim arkadaşları devletleştirdi"

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 84. birleşimi saat 14.00'te yoklama yapılmaksızın müşahede ile açıldı. Birleşimi Meclis Başkanvekili Meral Akşener yönetiyor. TBMM Genel Kurulu'nda, yolsuzluk ve rüşvet soruşturması...

Google Haberlere Abone ol
"Devleti İslamileştireceklerine, iktidar bizim arkadaşları devletleştirdi"

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 84. birleşimi saat 14.00'te yoklama yapılmaksızın müşahede ile açıldı. Birleşimi Meclis Başkanvekili Meral Akşener yönetiyor. TBMM Genel Kurulu'nda, yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında eski bakanlar Zafer Çağlayan, Egemen Bağış, Muammer Güler ve Erdoğan Bayraktar hakkında hazırlanan fezlekelerle ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu kurulup kurulmamasıyla ilgili önergeler görüşülüyor.

HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, iddialar öyle eften püften iddialar olsaydı, bir mahalle dedikodusu hâlinde olsaydı, Meclis'in böyle bir toplantıya da gerek duymayacağını ifade etti. Meclis Başkanı'nı kınayan Tan, "Bir emriyle, bir talimatıyla bu görüşmeler rahatlıkla halkın gözetimi altında yapılabilirdi. Bunu da yapmamakla maalesef Sayın Meclis Başkanı kendi siyasi kariyerine bir kara çizik atmıştır." ifadelerini kullandı.

Az buz iddialar olmadığını belirten Tan, bir telefon konuşmasında 1 milyar dolardan bahsedildiğini hatırlatarak "Bu montajdı, sabotajdı, debriyajdı. Ne kadar 'yaj'lı 'maj'lı Fransızca kelime varsa bunların hepsi eklendi. Peki, bunun tespiti çok mu zor? İşte, aylardır bekliyoruz, bir türlü tatminkâr bir netice alamıyoruz. Onun ötesinde, bir banka müdürünün yine evinde ayakkabı kutularında milyon dolarlar bulunuyor. Yine, o arkadaş da daha henüz tam olarak hesabını vermeden, veremeden bir başka bankanın yönetim kurulu üyesi yapılıyor." diye konuştu.

"İKTİDAR SÜLÜN OSMAN'I GERİDE BIRAKTI"

Bu iktidarın Sülün Osman'ı geride bıraktığını dile getiren Tan, "Sülün Osman Galata Köprüsü'nü sattı, Dolmabahçe Saat Kulesi'ni sattı. Bu iktidarın belediyeleri havayı sattı arkadaşlar, havayı, göğü sattı. Tabii, bunda Şişli Belediyesi'nin yaptıkları da bir parantez içinde. Bunların büyük bir kısmı da Şişli Belediyesi'nin sınırları içerisinde. İlçe belediyesi ile Büyükşehir nasıl olduysa Maslak'taki, Sarıyer'deki, Şişli'deki meselelerin büyük bir kısmında bir -tırnak içinde- uyum içerisinde gitti." şeklinde konuştu.

Hazreti Ömer, Hazreti Ali ve Selâhaddin Eyyubî'den örnekler veren Tan, şöyle devam etti: "Bunları 5 yaşından itibaren her yerde anlatacaksınız, sonra da hesap vermeyeceksiniz, hesap verenlere kızacaksınız, öfkeleneceksiniz. Böyle bir inanç yok. Velev ki sütten çıkmış ak kaşık gibi bembeyazsınız size iftira ediyorlar, çıkıp bu hesapları vermek zorundasınız, bütün bu cevapları vermek zorundasınız. 4 bakanı neden istifa ettirdiniz? Eğer hiçbir suçları yoktuysa, hakikaten bu arkadaşlara inanıyorsanız, Erdoğan Bayraktar'ın teklif ettiği gibi 'Başbakan istifa etmeli.' derken etmiyorsa o zaman sizden rica ediyoruz bu 4 bakanımızı geri iade ediniz, bunu bir istirham olarak kabul ediniz. Alman Cumhurbaşkanı bir arkadaşından ev alma gerekçesiyle 500 bin Euro borç para aldı diye istifa etti, istifa etmek zorunda kaldı. Alman dedi ki: 'Biz birbirimize bedava, karşılıksız bir çay ikram etmiyoruz, 500 bin Euro'yu neye karşılık aldın?' İstifa etti. Yine, daha bir ay evvel bir İngiliz milletvekili danışmanına Mecliste 40 Euro'luk bir yemek yedirdiği için istifa etti. Şimdi dünyada böyle, İslam tarihinde böyle."

CHP'nin her seferinde kalkıp 'Bunlar şeriatı getirecek, devleti İslamileştirecek.' dediğini aktaran Tan, "Bizim arkadaşlarımız devleti İslamileştireceklerine, iktidar bizim arkadaşları devletleştirdi. Boşuna endişelendiğinizi söyledim, defalarca söyledim. Değerli arkadaşlar, söylenecek çok söz var. Lütfen hesap vermekten çekinmeyiniz." ifadelerini kullandı. CİHAN

Yorumlar