Destici'den milletvekillerinin serbest kalmasına tepki: Bu ayıp yeter

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Anayasa Mahkemesi'ne baskı yapılarak, hukuki olmayan siyasi bir kararla BDP'li milletvekillerinin Meclis'e getirildiğini iddia ederek," Bu ayıp, yeter arkadaşlar.

Google Haberlere Abone ol
Destici'den milletvekillerinin serbest kalmasına tepki: Bu ayıp yeter

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Anayasa Mahkemesi'ne baskı yapılarak, hukuki olmayan siyasi bir kararla BDP'li milletvekillerinin Meclis'e getirildiğini iddia ederek," Bu ayıp, yeter arkadaşlar. Bu milletin gözünün içine baka baka PKK’lıları, KCK’ları, elinde Mehmetçiğin, polisin, öğretmenin, imamın kanı bulunanları Meclis'e getirmekle mutlular mıdır acaba? Mutlu oldukları gözüküyor. Ben bunun takdirini sizlere bırakıyorum. Daha ilerisini de yapacaklar." dedi.

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin aday tanıtım toplantısı için Yozgat’ın Sorgun ilçesine geldi. Aday tanıtım toplantısında konuşan Destici şunları söyledi: “Değerli Sorgunlu kardeşlerim bakın ülkemizde de büyük karışıklıklar var. Şu anda öyle büyük haksızlıklar, öyle büyük adaletsizlikler ve hukuksuzluklar yapılıyor ki ve bütün bunlar savunularak yapılıyor. Bakın Doğu Türkistan’daki Uygur kardeşlerimiz her gün katil Çin tarafından sudan sebeplerle yok edilmek için öldürülüyor. Irak’taki Türkmen kardeşlerimiz, katliama tabi tutuluyor. Suriye’deki başta Türkmen kardeşlerimiz olmak üzere, Suriye’deki Müslüman kardeşlerimiz maalesef 100 binden fazlası hayatını kaybetti. Bütün bunlar olup biterken, Türkiye’yi yönetenler, başını iki elinin arasına alıp acaba bunlarda bizim bir suçumuz yok deyip de, acaba vicdanlarından neyi duyuyorlar. Hangi muhasebeyi yapıyorlar. Gerçekten ben çok merak ediyorum. Keşke ben şunu isterdim. Şunu isterdim. Bu 30 yıl, millete kan kusturan; askerimize, polisimize, kundaktaki bebeğimize kurşun sıkan, kardeşi kardeşe düşüren ve bugün devleti, milleti ülkeyi parçalamak için her türlü tezgahın içinde olmuş ve 17 yıl mahkumiyet almış bu KCK’lı, PKK’lı, sözde milletvekillerini kurtarmak için gösterdikleri çabanın yüzde birini Doğu Türkistan’daki Uygur kardeşlerimiz için bu hükümetin temsilcileri ve sözcüleri neden göstermiyor. Şimdi bakın, onları kurtardılar. Demir parmaklıkların arkasında milletin seçtiklerini yüreğimiz dayanmıyor diyorlar. Şimdi Anayasa Mahkemesi'ne baskı yaptılar ve hukuki olmayan siyasi bir karar aldırarak PKK’nın, milletvekillerini şimdi Meclis'e getiriyorlar. Bu ayıp, yeter arkadaşlar. Bu milletin gözünün içine baka baka PKK’lıları, KCK’ları elinde Mehmetçiğin, polisin, öğretmenin, imamın kanı bulunanları Meclis'e getirmekle mutlular mıdır acaba ve mutlu oldukları gözüküyor. Ben bunun takdirini sizlere bırakıyorum. Daha ilerisini de yapacaklar. Bakın, milletin birliği için, refahı için, gelişmesi için, yeni anayasa için bir araya gelemeyen, anayasayı yapamayanlar, pazartesi günü bir araya gelecekler. AK Partilisi, CHP’lisi, BDP’lisi Meclis'e girenlerin hepsi, biraya gelip tutuklu milletvekillerini, tutuklu değil hükümlü olanları da nasıl kurtarırızın yolunu arayacaklar. Keşke bu birlikteliği, millet için yapabilseniz. Keşke bu birlikteliği yeni anayasada göstermiş olsaydınız. Keşke bu milletin işsizliğini, yoksuzluğunu sona erdirmek için bunu yapmış olsaydınız. Ama bunlarda milletin menfaati için, ülkenin geleceği için birliliği için bir araya gelmeyenler, PKK’lı, KCK’lı milletvekillerini kurtarmak için bir araya geliyorlar." dedi.

-TÜRKİYE AÇLIK VE YOKSUZLUK İÇERİSİNDE
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici “Bakın bütçe görüşmeleri yapıldı. Bütçe ile hiçbir rakam duyamadım. Halbuki milleti 75 milyonun, 50 milyonu yoksuzluk ve açlık içinde yaşıyor. Türkiye’de 12 milyon çalışan var. Bunun 6 milyonu askeri ücretle çalışıyor. Kaç lira alıyor 803 lira. Kaç lira Ocak ayı zamıyla 848 lira. Açlık sınırı ne kadar bin 80 lira. Kim açıklıyor. TUİK açıklıyor ben açıklamıyorum. Yani 6 milyon askeri ücretli aileleri ile birlikte 20 milyona yakın insan bir kere açlık sınırı içinde yaşıyor. Emeklilerimizin yüzde 80’i bin 80 liranın altında maaş alıyor. 5 milyon işsizimizi de eklediğimiz zaman en az 30 milyon insanımız açlık sınırı altında yaşıyor. Yoksuzluk sınırı ne kadar 4 kişilik bir ailenin 3 bin 500 lira. Hangi imam, hangi polis, hangi emekli, hangi esnafımız ayda net 3 bin 500 lira para alıyor. Şuradaki hangi çiftçimizin eline ayda 3 bin 500 lira para geçiyor. Bu ülkenin 50 milyonu açlık sınırı altında. Bütçedeki gidere bakıyorsun 53 milyar faiz gideri. Başbakan çıkıp diyor ki İMF’ye borcu ödedik. İMF’ye borcu ödemeyle bizim borcumuz bittiyse 436 milyarın, 53 milyarı faiz gideri. O zaman biz bu 53 milyarı faiz olarak kime ödüyoruz sayın başbakan birde bunu söyle. İMF’ye olan borcu bittiğini söylüyorsun sayın başbakan. Birde bunu söyle 53 milyar faizi sadece bütçeden bu millet faizi kime ödüyor. Bunu bilmek istiyoruz”dedi

'BAŞBAKAN NEDEN İTHALAT RAKAMLARINI SÖYLEMİYOR '

Destici, Başbakan'a 'ihracat rakamlarını söylüyorsun. 36 milyardan 150 milyara çıktı' diyorsun. Birde ithalat rakamlarını söyle." diyerek şunları belirtti: "50 milyardan 250 milyara çıkmış. Sen iktidar olduktan sonra ithalat ile ihracat arasındaki fark sadece 14 milyar dolar, bugün 100 milyar dolar olmuş. Birde bunu söyle. Hep, olumlu rakamları söylüyorsun. Birde millete gerçeği söyle. Milletin kredi kartı, ev kredisi, otomobil ferdi kredi bankalara borçları eski parayla 17 katrilyondan, 317 katrilyona çıkmıştır. Birde bunu söyle. Çık de ki, biz devleti borçlandırdığımız gibi, milleti de bu kadar borçlandırdık de. Anayasa'nın 72.maddesine göre vergi tarifi var. Vergi, gelirden alınır. Vergi, kazançtan alınır, kazanandan alınır. Eğer sen kazanandan değil de, sen bütün vatandaşlardan haksız yere vergi toplarsan, bu kapitalizmin, sömürgeciliğin vergisi olur. Ama bakıyorsunuz Türkiye’de 348 milyar verginin sadece 31 milyarı kurumlar vergisi. Geriye kalan 320 milyara yakın vergi ya dolaylı yoldan yani KDV’den, telefondan, doğalgazdan, otomobilden yeni yılda gelen zamlarla birlikte bunları gördük. Bunlardan toplanan vergi. Verginin yüzde 80’i taşeron işçiyle, askeri ücretliyle, emekli imamla, işsizle, şehitlerin dul ve yetimiyle, emekli dul ve yetimlerden aynı vergi alınıyorsa Koç’tan da, Sabancı’dan da aynı vergi alınıyor.” diye konuştu.
CİHAN

Yorumlar