Destici: Herkes, paçasını kurtarma adına hukuku değiştirmeye kalkışmayacak

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, “Herkes, var olan hukuka teslim olacak, kaçmayacak.

Google Haberlere Abone ol
Destici: Herkes, paçasını kurtarma adına hukuku değiştirmeye kalkışmayacak

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, “Herkes, var olan hukuka teslim olacak, kaçmayacak. Paçasını kurtarma adına hukuku değiştirmeye ya da karalamaya kalkışmayacak.” dedi. Destici, Ocak ayındaki gelişmelere göre Türkiye'nin yerel seçimin hemen ardından genel seçim havasına girebileceğini öne sürdü.

Parti genel merkezindeki Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) ve il başkanları toplantısı öncesi gündem hakkında basın açıklaması yapan Mustafa Destici, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu karşısında hükümet ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tutumunu eleştirdi. Destici ayrıca KCK Eş Başkanı terörist Cemil Bayık’ın BBP hakkındaki sözlerine de sert tepki gösterdi.

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonrası yaşananları değerlendiren Destici, “Burada yapılması gereken polise müdahale etmek, emniyet güçlerini görevden almak ya da yargıya müdahele etmek değildir. Bunun sonu yoktur. Bugün görevden aldığınız polisleri siz getirmiştiniz, Bugün şikayet etiğiniz yargı sistemini siz oluşturdunuz. Yarın bu getirdikleriniz, yeniledikleriniz sistemde aynı şekilde davranırsa bunları da mı alacaksınız? Doğru olanın yapılması gerekir. Herkes var olan hukuka teslim olacak, kaçmayacak. Paçasını kurtarma adına hukuku değiştirmeye ya da karalamaya kalkışmayacak.” diye konuştu.

"DEĞİRMEN GİBİ ÖĞÜTSENİZ DE BUNUN SORU YOKTUR"

Mutafa Destici, ileri demokrasilerin hiçbirisinde hukuk kurullarının; olaylara, zamana, kişilere, zemine, hükümetlere göre değişmediğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Bir kere adalet sistemi kurulur, hukuk kuralları yazılır, uygulamaya konulur, yüzlerce yıl o ülkeler hukuk kurullarıyla yönetilir. Başlarına bir olay geldiği zaman hiçbir devlet yetkisi başbakan, cumhurbaşkanı, hükümeti ‘biz acaba şu kuralı değiştirirsek buradan nasıl kendimizi kurtarırız, onu buradan buraya atarsak nasıl paçamızı kurtarırızın’ peşine düşmezler. Herkes hukukun önüne gider. İşte herkes hukuk önünde eşittir ilkesi oralarda işler. Türkiye’de işlemiyor sadece sözde var. Bunu yapmadığımız sürece ‘değirmen gibi öğütseniz’ de bunun sonu yoktur.”

Destici, önümüzdeki Ocak ayı içerisindeki gelişmelere göre Türkiye’de belki yasal olarak iki seçim birleştirilemezse de yerel seçimlerden hemen sonra bir genel seçim havasına girilmesinin hiç de uzak bir ihtimal olmadığına işaret ederek, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce Türkiye’nin bir genel seçim yaşaması kuvvetle muhtemeldir." dedi.

"TÜRKİYE'Yİ, CEMAAT-HÜKÜMET KAVGASIYLA KARIŞTIRILMAK İSTENİYOR"

Türkiye’nin dönem dönem çeşitli grupları karşı karşıya getirerek karıştırıldığı ve karıştırılmaya da devam edildiğini belirterek, şu an da cemaat-hükümet kavgasıyla Türkiye’nin bir karışıklık ile karşı karşıya bırakılmaya çalışıldığını vurguladı. Destici, "Herkesin bu oyunun farkında olması lazım. Herkesin buna karşı tavır, alması duruş sergilemişi ve fedakarlık yapmasını istiyoruz.” diye konuştu.

“Sandık, hiçbir zaman hiç kimseye, hiçbir demokratik hükümete ‘despotizm’ yolunu açmaz.” diyen Destici, tam tersine sandığın meşru bir şekilde işletilmesi gerektiğini kaydetti. Destici, hükümete eleştirisini şu sözlerle dile getirdi: “İşlerine geldiği zaman ‘milletin seçtiği vekilleri nasıl oluyor da demir parmaklık arkasında duruyor’ diyorlar. PKK’nın kurucusu, polise, Mehmetçiğe kurşun sıkmış, 17 yıl tutuklu kalmış birisi için söylüyorlar ve hükümet sözcüsü bunlar için gözyaşı döküyor. Yakınlıkları, akrabalıkları nereden geliyor bilmiyorum. Benim gönlüm çok razı orada kalmalarına. Terör örgütü üyesi olmuşsa elbette cezasını çekecek hatta idam edilmesi gerekir. Öbür taraftan bir milletvekili çıkıyor ‘dershaneleri bu dönemde kapatmak çok da doğru değil’ diyor. ‘Vay sen nasıl böyle söylersin’ diyor. ‘Kendin mi seçildin, millet mi seçti sanıyorsun seni ben seçtim diyor’ ihraç talebiyle disiplin kuruluna gönderiliyor. Milletvekillerinin liderlerin iki dudağı arasından çıkması lazım. Ancak o zaman bu Meclis, milletin istediği sivil ve demokratik bir anayasayı yapabilir. Ancak bu antidemokratik anayasadan besleniyorlar."

CEMİL BAYIK'IN SÖZLERİNE TEPKİ

Destici, KCK Eş Başkanı terörist Cemil Bayık’ın BBP’ye yönelik sözlerine de sert tepki gösterdi. PKK’nın bu sözde çözüm süreciyle birlikte meşrulaştığını belirten Destici, kendilerinin süreci müzakere ve pazarlık sürece olarak gördüklerini tekrarladı. Destici, sürece karşı tek ciddi itirazın kendilerinden geldiğinden söz ederek, “Bu süreç önce PKK’yı meşrulaştıracak, daha sonra büyük bir siyasi organizasyon haline getirecek. Büyükşehir yasasından sonra yerel seçimlerden sonra bölge yarı özerk bir hale dönüşecek, dedik.
Bununla ilgili hem kamuoyu oluşturduk, hükümete muhalefete çekincelerimizi sunduk. Meclis’ten bunların dokunulmazlığının kaldırılmasını, idam cezasının geri getirilmesini istedik. Ama maalesef Türkiye hükümeti ve muhalefet verdiği sözlerde durmadı. Dün farklı konuşurken bugün farklı noktaya gidildi. Tek kararlı duruşu biz gösterdik. PKK’nın bize karşı bu açıklamalarını o anlamda yadırgamıyorum. Bu açıklamaların gerçekle uzakta yakından alakası yoktur. Burada iddia edilen sadece bir kaos ortamından istifade etme ve çatışma ortamı yaratma adına BBP ve Alperen Ocakları hedef alınmış gözükmektedir. Buna asla fırsat vermeyiz. Biz bu tuzağa düşmeyiz. Orada zikredilen hiçbir hadisenin BBP ve Alperen Ocakları'yla uzaktan yakından alakası olmadığı ortadadır.” sözlerini kaydetti.

"BİZİM BÜTÜN CEMAATLERLE YAKIN İLİŞKİMİZ VAR"

Mustafa Destici, Bayık’ın Hizmet Hareketi ile BBP arasındaki yakın ilişkiden söz ettiğine de işaret ederek, “Bizim sadece Hizmet cemaati ile değil Türkiye’de bütün cemaatlerle yakın ilişkimiz vardır. Kimseden de gizli saklımız yoktur. Kim alnını secdeye koyuyor, elini açıp dua ediyorsa, Allah’a teslim olan herkes bizim kardeşimizdir. Bizim, onun için alnımız ak başımız diktir. Devlet ve millet düşmanları bölücüler, devletin askerine, polisine kurşun sıkanlar, fitne sokanlar kardeşi kardeşe düşürmeye çalışanlar elbette ki bizim düşmanımızdır. Allah'ın emri ile birbirimize bağlandığımız Kürt kardeşlerimiz kardeşimizdir; aynı Arnavut, Boşnaklar Çerkezler gibi. Ama bu millete 30 yıldır kan kusturan, bölmeye çalışan kundaktaki bebeye kurşun sıkan PKK ve onun her türlü uzantısı bizim düşmanımızdır. Ve bu hainliklerinden dönmedikleri sürece de düşman listemizde kalmaya devam edeceklerdir.” vurgusunu yaptı. CİHAN

Yorumlar