Demirtaş'tan sonra BBC'ye konuşan Arınç: Benim farkım, ben...

İngiliz BBC kanalı HDP Eş Başkanı Demirtaş'tan sonra Arınç ile görüştü. Arınç, görüşmesinde kendisiyle Binali Yıldırım ve Erdoğan arasındaki farklı anlatarak, kendisine övgüler dizdi

Google Haberlere Abone ol
Demirtaş'tan sonra BBC'ye konuşan Arınç: Benim farkım, ben...
Önceki gün HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş ile görüşen İngiliz BBC kanalı, bugün de Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile konuştu. Arınç'ın BBC'ye verdiği mülakatında Başbakan Binali Yıldırım'a hakaretvari bazı açıklamalarda bulunması ve sık sık kendi farkını ortaya koyan ifadeler kullanması dikkat çekti. Arınç öne kendisini Yıldırım ile daha sonra ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile kıyasladı. 

Arınç, BBC muhabirinin, "Binali Yıldırım’ın başbakanlığı ile de birlikte yeni bir dönem açılacak mı, yoksa eskiden de Davutoğlu ile bir halihazırda bir çalışma vardı ve devam eder mi?" şeklindeki bir sorusu üzerine şöyle konuştu: 

Yeni başbakanımız tabii Cumhurbaşkanımızın talimatlarının dışına çıkmaz veya kendi görüşünü söylemeden önce, sayın Cumhurbaşkanımızın ne düşündüğünü öğrenmek ister. Siz benimle bir konuşma yapıyorsunuz, ben de spontane olarak bildiklerimi size söylüyorum. Ama benim yerimde sayın Binali Yıldırım otursaydı herhalde bu soruları alır, önce sayın Cumhurbaşkanımızla konuşur, sonra size cevap vermeye gayret ederdi. Benim böyle bir becerim olmadığı için ben sizinle doğrudan doğruya konuşabiliyorum.

Onların ne düşündüğünü sayın Cumhurbaşkanımız hemen hemen her toplantıda söylüyor. Bir imhadan bahsediyor. Terörle mücadelenin, teröristle mücadelenin bugünkü şekliyle devam edeceğini söylüyor. Bir taraftan da bu silahları alırlar, gömerler, betonla kaplarlarsa, ki bunu çok eskiden de söylerdi- o zaman tekrar belki bir şeyler olabilir diyor. Benim farkım şurada ben 29 Ocak akşamı, Taha Akyol bey ile CNN Türk’te uzun bir mülakat yaptım. O mülakatın bir yerinde de yarın sabahtan tezi yok bir süreç başlamalıdır dedim. Çözüm süreci demeyelim artık. Çünkü çok tavsadı. Çok gücünden kaybetti. Çok eleştirildi. Fakat bir siyasi ve toplumsal sonuca ulaşmak için bir yola ihtiyacımız var, bir sürece ihtiyacımız var. Bu sürecin adı gerektiği zaman konulur. Hiç önemli değil. Ben bunun ta o zaman ihtiyaç olduğunu düşünmüştüm, bugün daha büyük ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.

Yani ben terörle mücadelede sonuca gitmek için mutlaka siyasi bir sürecin hemen başlaması gerektiğini düşünüyorum. Bunu paylaşan insanlar hükümette var mı, cumhurbaşkanlığında var mı onu bilmem doğrusu. Kendileriyle bunu tartışma imkanımız olmadı. Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bu konuları görüşmüştük. O da pek çok konuda hak verdiğini ifade etmişti. Hatta bir sözü vardır, "2013 şartlarına dönülürse niye olmasın" diye. Ama sayın cumhurbaşkanımız herhalde bu sözü pek beğenmedi.

O şimdilik bu işin devam edeceğini ve silahlar gider ve üzerine beton dökülürse.. Bunu tek başına karşı taraftan bir vaat olarak almamız mümkün değil. Peki ben Türkiye’den gideceğim? Silahları da bırakacağım, üstünü de gömeceğim. Sonra ne olacak, ben ne olacağım, bu militanlar ne olacak? Türkiye’de ne olacak. Bunu da bilmeyi istiyorum. Bunun da bir karşılık kontr garantisinin olması lazım derse buna siyaset kurumu karar verecek.

Yorumlar