CHP'li Tekin: İranlı çocuk kabinenin üçte birini rehin almış

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, NATO’nun Malatya’daki füze savunma sistemiyle ilgili İran’ın sert tehditlerine karşılık Başbakan Erdoğan’ın tepki vermemesini 17 Aralık’ta anladıklarını belirterek, "17 Aralık'ta merakımız giderildi. İranlı 28 yaşında bir çocuk, bir hükümetin kabinesinin üçte birini rehin almış." dedi.

Gürsel Tekin, Malatya’da yaptığı açıklamada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.17 Aralık’taki büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna değinen Tekin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İran’a yönelik tutumları, İranlı Reza Zerrab’ın bakanlarla ilişkilerine dikkat çekti. Malatya’nın Kürecik bölgesinde kurulan NATO füze savunma sistemine baştan sona tepki gösterdiklerini anımsatan Tekin, İran’ın da bu üs nedeniyle hükümete çok sert söylemler kullandığını hatırlattı. Buna karşın Başbakan Erdoğan’ın İran’a karşı hiçbir tepki vermediğine savunan Tekin, şöyle devam etti: "Hatırlarsanız başta Sayın Milletvekilim Veli Ağbaba ve çok sayıda arkadaşlarımız, Malatya'daki radarlarla ilgili çok ciddi muhalefet ettiler ve bütün dünyaya duyurdular. Acaba o tarihlerde Malatya topraklarına füze radarlarının neden kurulduğunu Malatyalılar algılayabilmiş miydi? Şimdi bu süreç içerisinde radarlarla ilgili tartışmalar olurken İran'ın çok ciddi eleştirileri oldu. Hatta hükümete karşı çok sert tepkileri ve tehditleri oldu. Bu ali kıran başkesen Başbakan, herkese cevap veren Başbakan, İran'a bir tek cümle söylemedi. Biz de dedik ki, 'herhalde bir bildikleri var. Bu başbakan herkese meydan okuyor da İran bu kadar hakaret ediyor. Buna rağmen niye sesi çıkmıyor' diye merak ettik. Sonra 17 Aralık'ta merakımız giderildi. İranlı 28 yaşında bir çocuk, bir hükümetin kabinesinin üçte birini rehin almış. Elbette sesini çıkaramaz."

Hükümete ‘yolsuzluklarla, soymakla meşgul olacağınıza devletin asli işleriyle niye uğraşmıyorsanız?’ sorusunu yönelten Tekin, "Bir ülke düşünün, bir kabine düşünün, ülkenin başbakanını düşünün, sadece ülkeyi soymakla meşgul olmuş. Bunlar ülkeyi soymakla meşgul olurken devletin bütün sırlarının kimler tarafından ele geçirildiğini ne onlar biliyor, ne de biz biliyoruz. Allah göstermesin, kazara biz herhangi bir ülkeyle savaşa girmiş olsaydık, bu devlet ve iktidar anlayışıyla Türkiye yerle bir olurdu. Devletin en mahrem yeri birileri tarafından dinleniyor ve servis ediliyor. Çaresiz kalınca youtube’a sarılıyor. Ya sen youtube’a niye bakıyorsun. Devleti yönetiyorsun. Bu yolsuzluklarla, soymakla meşgul olacağınıza devletin asli işleriyle niye meşgul olmuyorsunuz?" dedi.

AK Parti’nin iktidarını devam ettirmesinin bundan sonra zor olduğunu vurgulayan Tekin, "Bu saatten sonra AKP’nin iktidarını devam ettirmesi mümkün değildir. İster yüzde 60 oy al, ister yüzde 5 oy al, sizin bu kadar kirlilikle bu ülkeyi yönetme hakkınızın olmadığına inanıyorum. Sadece bununla değil, aynı zamanda dün kamuoyuna yansıyan tapelere baktığımızda, elbette devletin mahremlerinin dinlenmemesi gerekiyor, bu konuda biz de üzüntümüzü ifade ediyoruz. Ama bir devlet düşünün. Hani iktidar çürüdü, bunu biliyorduk. Ama devletin de çürüdüğünü ne yazık ki dün fark etmek zorunda kaldık. Devletin en önemli kurumlarının, toplantıda, bir başka ülkede savaş yaratmak için nasıl tuzak kurabiliriz şeklinde konuşmaları doğrusu dehşet verici. Sadece Türkiye değil, bugün dünya bu meseleyi konuşuyor. Düşünün, devletin en önemli kurumlarından bir tanesi ‘4 tane adam gönderirim, orada füze patlatırım ve iki ülke arasında savaş yaratırım’ diyor. Bu bir şuur tutulmasıdır, bu Türkiye Cumhuriyeti’nde kabul edilecek bir anlayış değildir. Bu anlayışa Hekimhanlılar Pazar günü dur diyecek." ifadelerini kullandı.
CİHAN