CHP'li Oran: Maalesef dün Meclis’te ahlak, vicdan ve cesaret yoktu

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, dün meclis genel kurulunda görüşülen 4 bakan hakkında fezlekelerin okutulmamasıyla ilgili, iktidar partisi milletvekillerinin günaha alet olduğunu söyledi. Oran, "Maalesef dün Meclis’te ahlak, vicdan ve cesaret yoktu. Yaklaşık 259 milletvekili fezlekelerin dosyasının bile kapağının açılmaması için oy kullandı." dedi.

CHP’li Oran 30 Mart yerel seçim çalışmaları kapsamında Kahramanmaraş’ı ziyaretti. Partisinin il binasında CHP Kahramanmaraş Büyük Şehir Belediye Başkan adayı Ünal Ateş ve İl Başkanı Esat Şengül ile birlikte gazetecilerle bir araya gelen Oran, gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ziyaret ettiği illerde vatandaşın en önemli gündem maddesinin yolsuzluk olduğunu anlatan Oran, partisinin önerisiyle dün olağan üstü toplanan meclis’te ahlak, vicdan ve cesaretin yok edildiğini belirtti.

Fezlekelerin milletten kaçırıldığını savunan Oran, “Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) dün olağanüstü toplantı yapıldı, CHP bu toplantıya davet etti, zor şartlarda çünkü kabul edilmedi ama biz her yerde karşımıza çıkan vatandaşımızın en önemli gündem maddesi yolsuzluk. Dolayısıyla bu dosyaları merak ediyor vatandaş. Bunlarla ilgili yazılan çizilen şeyler var. Parlamentoda, genel kurul’da görüşülmesi gerekiyordu maalesef dün Meclis’te ahlak, vicdan ve cesaret yoktu. Yaklaşık 259 milletvekili fezlekelerin dosyasının bile kapağının açılmaması için oy kullandılar. Yani bırakın özetini okumayı, dosyayı okumayı fezlekelerin kapağı bile kaldırılamadı. İktidar partisinin 259 milletvekili o fezlekelerdeki bir anlamda günaha varsa suça alet olmuş oldular, Fezlekeleri halktan milletten kaçırarak. Bu son derece acı bir şey. Milletin esasında bildiğini milletten sakladılar.” diye konuştu.

"SADIK YAKUT SAHİBİ ONA NE SÖYLEDİYSE ONU UYGULADI"

Konuşmasında Meclis Başkan Vekili Sadık Yakut’u kınayan Oran, "Çünkü meclis başkan vekili sahibinin sesiydi. İktidar partisinin tam bir oradaki elemanı gibi hareket etti. Bu güne kadarki teamülleri dikkate almadı daha evvel de bu yüce meclis’e fezlekeler geldi bakanlarla ilgili dosyalar geldi. Açıldı, okundu, tartışıldı, komisyon kuruldu ama bu sefer başkan vekili Sadık Yakut bu konuda ne emredildiyse, sahibi ona ne söylediyse onu uyguladı." şeklinde konuştu.

Oran bir basın mensubunun, Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in 4 bakan hakkındaki fezlekelerin okutulmaması ile ilgili bugün yaptığı, "Bu benim keyfi düşüncelerim değil, usul hukuku hocalarının görüşüdür." şeklindeki açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna ise "Meclisi usul hukuku hocaları yönetmiyor, meclis başkanı yönetiyor, teamüller yönetiyor. Çünkü siz sağdan usul hukuku hocası alırsanız sağdan cevap verir, soldan alırsanız soldan verir. Sizin yapmanız gereken teamüllere bakmak, bugüne kadar gelen bütün fezlekeler genel kurulda okundu. Halk bu konuda bilgilendirildi. Siz bir şeyden korkmuyorsanız bu fezlekelerin okunmasından rahatsız olmamanız lazım. Hep diyor ya, abdestinden emin olanın namazında sorun olmaz, hep bunu söylüyor, o zaman rahat olmalı." yanıtını verdi.

"BAKANLAR GOOGLE MÜSLÜMAN’I"

İktidar partisinin milletin iradesini hiçe saydığını, bakanlarının Google Müslüman’ı olduğunun ortaya çıktığını ifade eden Oran şöyle konuştu: "Belli hususlar var onların üzerinden siyaset yapmamamız gerekiyor ama yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet alıp vermek kul hakkı yemek, haram yemek gerçekten çok önemli. Bu güne kadar hiçbir siyasi parti böyle bir yolsuzluğa bulaşmadı ve baktığınız zaman her gün çeşitli ses kayıtlar, çeşitli iddialar, çeşitli tapeler yani Türkiye artık tapeleri takip edemez hale geldi. Yolsuzluğun boyutunun dağlar gibi olduğu ortaya çıkıyor, sürekli ses kayıtları yayınlanıyor. Özellikle bir şey vurgulamak istiyorum, dün yayınlanan bir bakanın ses kaydında hem rüşvet aldığı iddiası var. Aynı zamanda da dinle kutsal kitapla, Kuran’ı Kerim ile ayet ile sureyle dalga geçme var. Gerçekten Türk toplumu bunu kaldıramaz bu güne kadar iktidar partisi her gittiği yerde Kahramanmaraş’a geldiği zaman da konuşmalarını dinledim iktidar partisinin dinle olan ilişkisini burada sınadı. İktidarın başındaki kişi önce kendini sınamalı yani bakan yaptığı kişi hem rüşvet alıyor hem yolsuzluğa adı karışıyor hem de din üzerinden siyaset yapan bir partinin dinle dalga geçiyor. Buradaki iddialar vahim iddialar, bununla ilgili çıkıp açıklama yapmaları gerekiyor. Ayet, sure bizim kutsal inancımız bunlar tartışılamaz, bunların bizim başımızın üzerinde yeri var. İnternetten Cuma’ları ayet indirmek, Google’dan ayet sallamak, Bakara Suresi ile makara yapmak kusura bakmayın ama hiçbir siyasetçinin hakkı da yoktur haddi de değildir. Ben yüce Türk milletine havale ediyorum. Çünkü bu güne kadar sürekli olarak CHP’yi bu konuda eleştirdiler biz din üzerinden siyaset yapmıyoruz. Onlar hep dinin üzerinden siyaset yapıyorlar. Bu gün artık kendi bakanlarının Google Müslüman’ı olduğu ortaya çıktı. Din bezirgânı oldukları ortaya çıktı ve aynı değerler üzerinden siyaset yapmaya devam ediyorlar.”

"CUMHURİYET SAVCILARINI GÖREVE ÇAĞIRIYORUM"

Vatandaşın din bayrak ve başörtüsü üzerinden siyaset yapılmasını artık kabul etmediğini kaydeden Oran, "Bayrak 76 milyonun bayrağı, reklam filmlerinde İstiklal Marşı okunuyor, İstiklal Marşı hepimizin. Yani bunu tekeli almak, dini, başörtüsünü, İstiklal Marşı'nı tekeline almak gerçekten akıl almaz bir şey, günah, ayıp. YSK’da bu reklamları yasaklar yasaklamaz da yürütmenin başındaki kişi ‘ben yasakları yasaklıyorum.’ dedi. Ben de buradan bu ülkenin Cumhuriyet Savcılarını göreve çağırıyorum. Yargı’yı yasaklayabiliyorsa yürütmenin başı bu ülkede kuvvetler ayrılığı olduğunu Cumhuriyet Savcılarının göstermesi gerekiyor. Erdoğan, ‘ben yasakları yasaklıyorum’ diyorsa YSK’nın verdiği kararı tanıyorum diyorsa, YSK bir yargı makamıdır, ben Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdığımı ifade etmek istiyorum." ifadelerini kullandı.

"ERDOĞAN, TÜRKİYEYİ DİKTATÖRLÜĞE GÖTÜRMEK İSTİYOR"

Başbakan Erdoğan’ın iktidarı döneminde ülkeyi diktatörlüğe doğru sürüklediğini savunan Oran,
"Türkiye birinci sınıf demokrasiyi, tam demokrasiyi hak ediyor. Şu anda Erdoğan 12 yıl sonra Türkiye’yi önce yarı demokrasiye getirmişti ikinci döneminde, üçüncü döneminde hiprit rejime şimdi de diktatörlüğe götürmek istiyor. Bu halk Erdoğan’a diktatörlüğü vermeyecek." dedi.

CİHAN