CHP'li Koç, hadis-i şerifi hatırlattı: Sebep olan da yapan gibidir

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, Meclis'te toplanan Yolsuzluk Komisyonu’nun 'Dosyaların tasnifi' nedeniyle görüşmeleri ileri bir tarihe ertelemesini eleştirdi. Bu durumun cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde ortaya çıkacak olayları engellemek olduğunu söyleyen Koç, başta Komisyon Başkanı Hakkı Köylü olmak üzere tüm üyelere hadis-i şerifi hatırlattı. Koç, “Sırf bu cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bu yaşanan pisliklerle ilgili, bunların kahramanlarıyla ilgili, kurulan ilişkilerle ilgili kamuoyuna bir malzeme sunulmasın. Hırsızlığa, rüşvete, yalanlara, iftiralara onay verenler şu hadis-i şerifi kulaklarından hiç eksik etmesinler: ‘Sebep olan da yapan gibidir.’ Aynı suçlara ortak oluyorsunuz.” ifadelerini kullandı.

    CHP Merkez Yönetim Kurulu, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Partinin görüşlerini açıklamak üzere basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, yolsuzluklarla ilgili kurulan komisyonun bir türlü çalıştırılmadığını söyledi. Koç, “Herkesin gözü önünde nasıl ve nereden engel çıkartırız da şu fezlekeler açıklanmadan rafta durur. İçeriği bir türlü milletin önüne getirilemez. Bu arayış bahanelerle devam ediyor. 17 Aralık’ta yaşanan pisliklerle ilgili, AKP’nin mecbur kalmasıyla kurulmasına onay verdiği 4 bakanla ilgili soruşturma komisyonu önce üye tespitinde dağlar aştı. Bir türlü üye tespitinde bulunamadı. Meclis Başkanı Çiçek, 40 dereden su getirdi. Bahaneler üretti. Hükümet Sözcüsü Arınç, utana sıkıla bu kadar olmaz deme noktasına geldi ve sonunda belirlendi. Komisyon toplandı, başkanını seçti. Çalışmaya başlayacak ama ‘Dizin hatası var bu fezlekeler açılmadan ilgili savcıya gönderilsin.’ diyor Komisyon Başkanı Hakkı Köylü. Amaç ne? Sırf bu cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bu yaşanan pisliklerle ilgili, bunların kahramanlarıyla ilgili, kurulan ilişkilerle ilgili kamuoyuna bir malzeme sunulmasın. Tekrar milletin önüne ayakkabı kutuları, kasalar gelmesin. Bütün dertleri bu. Kapat, ört, engelle, unuttur. Hukuk, iç tüzük, anayasa nafile. Tek parti diktatörlüğünün hırsızlığın kapatması. Sanki temizlik şirketi. Paralel, darbe, şantaj, montaj güfte hep devam ediyor. Uçtu uçtu kuş uçtu. Ayıp, günah bunlar AK Parti ile tedavülden kalktı." dedi.

    "SUÇA ORTAK OLUYORSUNUZ"

    Komisyon başkanı ve üyelerine seslenen Koç, yaşanan yolsuzlukların hesabının elbet sorulacağını kaydetti. Koç şöyle dedi: “Komisyon Başkanı Hakkı Köylü de unutmasın. Hırsızlığa, rüşvete, yalanlara, iftiralara onay verenler şu hadis-i şerifi kulaklarından hiç eksik etmesinler: ‘Sebep olan da yapan gibidir.’ Aynı suçlara ortak oluyorsunuz. Aynı günahı ve hukuki sorumluluğu paylaşmış duruma düşüyorsunuz. Ne yaparsanız yapın bu pislikleri örtmeye başta bu işin başındakiler olmak üzere hiçbirinizin gücü yetmeyecektir.”

    "HÜKÜMETİN İSRAİL ÜZERİNE HİÇBİR AĞIRLIĞI YOK"

    İsrail’in Gazze’de giriştiği kontrolsüz saldırının uluslararasına hukuka aykırılığının ortada olduğunu belirten Koç, hükümet yetkililerin bu konudaki girişimlerinin yetersiz olduğunu ve İsrail üzerine bir ağırlığının bulunmadığına işaret etti. Koç, “İsrail’in yaptırdıkları ve sivil halka verdiği zararın, katliamın insanlık hukukuna da aykırı olduğu açık ve net. Bu vahşet karşısında Türkiye’deki etkisiz eleman konumundaki hükümet kadrolarının verdiği tepki yetersizdir ve caydırıcılığının hiçbir ağırlığı yoktur. Filistin ve Gazze’yi hep müsamerelerde seslendirmiş bir kadronun gerçek siyasetten kopuk duygusal çıkışları maalesef beyhude çıkışlar olarak kalmaktadır. İsrail’e sorumluluklarını bildirebilecek tek güç noktası Türkiye iken, iç siyasete tüketim malzemesi olarak pazarlanan şovlar bu imkanları Türkiye’nin elinden almıştır." ifadelerini kullandı.

    "ESENYURT'TA KUR'AN YAKILMASINA NEDEN SESSİZ KALIYORLAR"

    İstanbul Esenyurt’ta Caferi vatandaşların bulunduğu Muhammediye Camii’ne yönelik saldırılara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Koç şunları söyledi: "Bu saldırı birbiri ardına yapıldı ve Kur'an-ı Kerim yakıldı. Camide içki içtiler yalanını söylediler. Kabataş’ta başörtülü bacıma saldırdılar yalanını söylediler. Kur'an-ı Kerim yakılıyor. Bir camide yakılıyor. Yakanlar belli, saldıranlar belli, İstanbul Milletvekilimiz bu konuyla ilgili görüşünü dile getirdi. O Kur'an-ı Kerim'i gösterdi. Bu vatandaşlardan tık yok. Bir taneniz de yakılan Kur'an-ı Kerim karşısında bir tek kelimelik yer yok mu?" CİHAN