CHP’li Koç: Başbakan ‘Yolun Sonu Görünüyor’ şarkısını dinlesin

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın artık Adnan Şenses’in ‘Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda’ şarkısını dinlemeyi bırakıp, Musa Eroğlu’nun, ‘Yolun Sonu Görünüyor’ adlı şarkısını dinlemesini tavsiye etti.

Google Haberlere Abone ol
CHP’li Koç: Başbakan ‘Yolun Sonu Görünüyor’ şarkısını dinlesin

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın artık Adnan Şenses’in ‘Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda’ şarkısını dinlemeyi bırakıp, Musa Eroğlu’nun, ‘Yolun Sonu Görünüyor’ adlı şarkısını dinlemesini tavsiye etti.

Haluk Koç, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, parti genel merkezinde Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı sürerken gazetecilere gündemle ilgili açıklamalarda bulundu. Sözlerine, TBMM Genel Kurulu’nda dün başlayan görüşmelerde Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını dinlemek için salonda bulunmayan Başbakan Erdoğan’a yüklenerek başlayan Koç, “Sayın Meclis Başkanı Cemil Çiçek’i ‘Sayın Başbakan'ın burada olması, ana muhalefet liderini dinlemesi lazım diye uyardım. Kılıçdaroğlu’nun getirdiği eleştirilere karşı Başbakan’ın yüzü nasıl kızaracaktı. Herhalde bunu saklamak için genel kurula katılmadı. Parlamentoya saygı göstermeyen ve takmayan, her gücü kendisinde gören bir başbakan ile karşı karşıyayız.” dedi.

Koç, sözlerini, “Bütçe görüşmelerinde perişan vaziyette bir Başbakan manzarası vardı. Hesap verme gününün yaklaşması tedirginliği ile önündeki yazıları okumaya çalışan bir Başbakan vardı. Kılıçdaroğlu’nun eleştirilerinin hiç birisine yanıt veremedi. Geveledi durdu. Geleceğinin karardığını gördükçe ruh halinin altında ezilen bir Başbakan vardı. Geçmişteki mağduriyetlerini sürdüren ama hakaret etmeyi de ihmal etmeyen bir Başbakan vardı.” diye sürdürdü.

MUSA EROĞLU’NUN ŞARKISINI TAVSİYE ETTİ

Meclis'teki sert üsluba da değinen Koç, Başbakan Erdoğan’ın kendi saha ve seyircisi önünde oynamaya alıştığını ve parlamentoyu da öyle zannettiğini savunarak, Erdoğan’a artık dinlediği şarkıyı değiştirmesini tavsiye etti.

Koç, “Artık Başbakan'ın dinlediği şarkıyı değiştirmesi lazım. Adnan Şenses’in ‘Beraber Yürüdük’ şarkısını bırakıp, Musa Eroğlu’nun ‘Sayılı Gün Tükeniyor, Yolun Sonu Gözüküyor’ şarkısını dinlemesi gerekiyor. Başbakan için sayılı günler tükeniyor, yolun sonu gözüküyor artık." diye ifade etti.

“DEVLETİN İMKANLARIYLA ŞOV YAPIYOR”

Başbakan Erdoğan’ın, devletin bütün imkanlarını kullanarak şova devam ettiğini belirten CHP’li Koç, eleştirisini, “Her biri ayrı bir tesis olarak gösteriliyor. Başbakan'ı kandırıyor olabilirler, bu şarkı devam etsin diye. Başbakan da milleti kandırıyor. Devletin bütün imkanları bu şova alet ediliyor. Yapılan reklamlar, demokrasi adına utançtır. Arkadaşlarım, ciddi olalım artık. Türkiye’nin şov yapmaktan öte ciddi sorunları var.” diye sürdürdü.

“DİKTATÖR BOZUNTUSU”

Başabakan Erdoğan ve AKP hakkında sıralarını bekleyen o kadar çok kanıtlı belgeli yolsuzluk dosyası olduğundan söz eden CHP’li Haluk Koç, “Hukuksuzluklar, kayırmalar ortada, siyasi intikam davaları ortada. Bunların hesabını teker teker vereceksin. Diktatör bozuntusunun önüne teker teker konacak. O gün hesap verme günü bu muktedirin çevresinde toplanmış kişiler, kurumlar, o gün geldiğinde Başbakan'ın en acımasız savcıları olacaktır.” diye konuştu.

“AİHM’E İTİRAZLARIN ÖNÜNÜ KESMEK İÇİN ÇIKARDINIZ”

Mustafa Balbay’ın, 12 Eylül referandumu sayesinde tahliye olduğuna yönelik AKP’lilerin dünden bu yana dile getirdiği sözleri de değerlendiren Koç, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının, iç hukukun tükendiği son aşama olduğuna işaret ederek, hükümetin AİHM’e giden Türkiye itirazlarının önünü kesmek için bunu mecburiyetten yaptığını öne sürdü. Koç, Balbay kararından sonra tutuklu diğer vekillerin, bugün sürüm sürüm sürünen insanların uzun tutukluluğunun bir insan hakları ihlali olduğu düşünülerek, derhal tahliye edilmesi gerektiğini vurguladı.

AKP’NİN İNSAN HAKLARI KARNESİ

CHP Sözcüsü Koç, dün insan hakları günü olduğunu da hatırlatarak, yaşananlar karşısında harekete geçmeyen savcılara tepki gösterdi.
İHD’nin ‘düşüncü ve ifade özgürlüğü ihlalleri ile ilgili raporunda AKP’nin demokrasi ve özgürlük karnesinin ortaya çıktığına işaret eden Koç, Gezi iddianamesini hazırlayan savcılara, “sayın savcılar hukuku ayağa düşürmeyin, uluslararası mizah konusu yapmayın. Zaten kanıyor hukuk sen de kanatma.” diye seslendi.

'Öldürülen 7 tane genç için ne diyorsunuz' diye soran Koç, mahkemeden adam kaçırma oynandığını belirterek, şunları ifade etti: "AKP iktidarının son 10 yılında insan hakları karnesi. En az 167 gazeteci göz altına alındı. 100’ün üzerinde gazeteci tutuklandı. Erdoğan’ın beğenmediği haberleri yapan gazeteci, köşe yazarları işten atıldı. 700’ün üzerinde öğrenci düşünce hakkını kullandığı için hala cezaevinde. 544 hasta tutuklu ve hükümlü cezaevinde ölümle pençeleşiyor. Başbakan'ın gideceği yerde bazı insanlar hürriyetleri tahdit edilerek gözaltına alınıyor. Yurttaşlar fişleniyor, telefonlar dinleniyor. Kenan Evren yasaları AKP yasalarına dönüştürülerek uygulanıyor.”

“ERDOĞAN, TERÖR ÖRGÜTÜNE YARDIM SUÇU İŞLEDİ”

Haluk Koç, 2004 yılındaki MGK toplantısında ıslak imzaları bulunan Başbakan Erdoğan ve yanındakilere, “Belgeler silah zoruyla mı imzalatıldı. Delikanlılığı kapıda mı bıraktınız oraya girerken” sorusunu yöneltti.

İmzalayanların, “Baskı vardı” ifadelerine de tepki gösteren Koç, “Ne kadar ödlekmişsiniz, korkaksınız…Böyle bir hükümete ülke teslim edilebilir mi? Meydanlarda esen hükümet işte böyle garip bir hükümet.” dedi.

Koç, Ergenekon davasında gerekçe olarak kullanılan belgeler suç teşkil etmişse, 2004 yılındaki MGK belgelerinin de suç olduğunu belirterek, imza atanların da aynı derece de suçlu olduğunu dile getirdi.

Koç, savcılara seslenerek, “Yok mu cesaretiniz. Alın size çalışacağınız bir alan. Cumhuriyetin savcısı değil misin siz. Engenekon’a, Balyoz’a gelince suç, Başbakan’a çalışma arkadaşlarına gelince suç değil. Eğer bunlar suç değilse, daha önce sizinle birlikte 28 Şubat kararlarını imzalayanlar neden içeride kardeşim. Çifte standarttan hukuk olmaz. Bu hukuk cinayetine bir şekilde son verilmelidir.” şeklinde konuştu.

Koç, terör örgütü yöneticiliğinden hapse atılan Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u göreve getiren Başbakan Erdoğan’ın da terör örgütüne yardımcı olmak suçu işlediğini iddia etti. Savcılara ‘bu ilişkiyi nasıl bulacaklarını’ soran Koç, Başbakan’ın doğrudan terör örgütüne yardımcılık suçuyla karşı karşıya olduğunu kaydetti.

Koç, “Bunlar suç da bunların hesabını soracak cesur bir savcı yok. Ama bu gök kubbenin altında hiçbir şey saklı kalmaz. Seni de bir gün bu bağımsız mahkemelerin önün çıkartacaklar.” dedi. Koç, sözlerinin sonunda, Başbakan Erdoğan’ın yurt gezilerine de değinerek, Trakya’da başka Diyarbakır’da başka konuştuğunu ifade etti.

CİHAN

Yorumlar