CHP’li Koç: Asker kaçıran PKK’ya çıt yoksa, seçim stratejisindendir

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, askerlerin kaçırılmasının ardından Hükümet'ten bir ses çıkmamasını eleştirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın muhaliflerine sert üslupla yüklenip, çeşitli yaptırımlar...

Google Haberlere Abone ol
CHP’li Koç: Asker kaçıran PKK’ya çıt yoksa, seçim stratejisindendir

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, askerlerin kaçırılmasının ardından Hükümet'ten bir ses çıkmamasını eleştirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın muhaliflerine sert üslupla yüklenip, çeşitli yaptırımlar uyguladığına hatırlatan Haluk Koç, "Anlaşılıyor ki, Cumhurbaşkanlığı seçimi, Başkanlık seçimlerine geçiş gibi tüm stratejik ittifak pazarlıkları, süreç olarak tarif ettikleri bu olayların içinde yer alıyor. Onun için başka konularda aslan kaplan. Bu konulara girdiğinde enseyi karart, sus konuşma. Bu taraftan bir şey geldiğinde çıt yok. Pazarlık mı ortada? Neden korkuyorsun? Senin askerin kaçırılıyor. Açık tehditler sürülüyor. Şantaj yapılıyor. Çıt yok." dedi.

Haluk Koç, MYK toplantısı sürerken CHP genel merkezinde düzenlediği basın toplandısında Türkiye’deki son siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulundu. İktidarın yerel seçimlerin ardından sandıkta aklandığı zannı ile Türkiye’nin huzurunu bozacak eylemleri ardı ardına sokmaya başladığını söyledi. Koç, AKP'nin yüzde 43,2'lik oy oranı ile ülkenin tek gündem belirleyicisi olma gayretini medya desteği ile beraber sürdürdüğünü belirtti.

"KILIÇDAROĞLU'NU İFADEYE ÇAĞIRAN SAVCI, MÜEYYİDEYE ÇARPTIRILMALI"

Koç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Demir’in CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ‘şüpheli’ sıfatı ile ifadeye çağırmasının farklı boyutta değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Kılıçdaroğlu’ nun CHP’nin genel başkanı ve İstanbul Milletvekili olduğunu ifade eden Koç, "Bir şikayet konusu varsa, soruşturmaya da gerek görülüyor ise, fezleke ile TBMM’ye iletmesi gerekirdi. Normal hukuki prosedür budur. Bu kişi, CHP genel Başkanını doğrudan ifadeye çağırarak hukukun tüm kurallarını hiçe sayabiliyor. Bu kişi, çeşitli fırsatlarda, hükümetten yana tavır sergilemekten çekinmemiş. Bu kişi sehven savcı olarak ortaya çıkabiliyor. Bu tertip kimlerin talimatı ile ortaya çıkıyor. Kendini bilmez bir karışıklık sonucu mu, yoksa ardında bir takım talimatların yattığı bir süreç mi? Bunu sorgulamak lazım. Şikayetçi kim? Şikayet konusu nedir? Varlığını siyasi biat edebiyatı ile partiye adamış, sehven savcı olabilmiş bu kişi bu cesareti nerden alabilmektedir? Konuyu kendisine soran gazetecilere şu ifadelerle cevap veriyor: Ne yaptık yani. Zorla mı getirdik yani. Haber oldu işte. Daha ne istiyor?’ gibi cüretkar ve küstah ifadelerle cevap verebilmektedir. Bu girişim, özel yetkili kepazeliğinden sonra, yargı vesayetinin majestelerinin savcısı uygulamasına bir örnek gösterileceği sanıyorum. Majestelerinin özel yargı vesayetinde olan bir savcı, bunun içine giriyor." diye konuştu.

Bu durumun AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik tarafından da eleştirildiğini ifade eden Koç, bu girişimin mutlaka bir disiplin boyutunun ve müeyyidesinin olması gerektiğini söyledi. Bu konunun yakından takipçisi olacaklarını dile getirdi. Şikayetçi olan kişinin kimliği hakkında da konuşan Koç, şikayetçi olan kişinin 17 Aralık sürecinin baş aktörlerinden bir olduğunun belirtildiğini söyledi. Paraları sıfırlama talimatını zor algılayarak gereği yapmaya çalışan malum kişinin şikayeti gerçekleştirdiğini belirten Koç, "Hırsız mahkemeye kadı olmuş millet adalet bekliyor." ifadelerini kullandı.

"OTORİTER YÖNETİM HEVESLİSİNİN CUMHURBAŞKANINA ÇIKIŞI AKLA ZİYANDIR"

Koç, Almanya Cumhurbaşkanı’nın yaptığı ziyarete ilişkin değerlendirmede de bulundu. Türkiye AB müzakere sürecinde düşe kalka devam ettiğini belirten Koç, Türkiye ile ilgili gelişmelerin AB tarafından yakın izlendiğini anlattı. Hukuk devletinin ilkelerini yok edilmesinin, yargının vesayet altına alınması ve medya özgürlüğünün olmamasının, sansür, baskı, kişisel hak ve özgürlüklerin tüm demokrat ülkelerin dikkatini çektiğini belirten Koç, şunları kaydetti: "Bu tespitleri eleştirileri kurallı demokrasi talebeni, sadece Almanya Cumhurbaşkanı değil, bizler de dile getiriyoruz. Tüm özgürlüklerden, demokrasilerden yana olanlar bu eleştirileri dile getiriyor. Eleştiri kültürü taşıyamayan otoriter yönetim heveslisinin, Almanya Cumhurbaşkanı’nın eleştirilerine çıkışı, akla ziyan sözlerdir. Tartışma daha da büyürse çok şükür otoriter zat; ‘Ey Almanya Cumhurbaşkanı senin de kasetin var.’ diye bir tehditte bulunmamış. Daha bu aşamaya gelinmemiş. Her kurum ile ilgili bir kasetin olduğunu, perde arkasından ifade eden bir kimlik."

Koç, dış basına yansıyanlar ve yansıyacakların Türkiye algısı açısından olumsuz bir dalga yaratacağına da işaret de etti.

"ALEVİLERE İLİŞKİN SÖZLER, KABUL EDİLEMEZ DÜŞENCELERDİR"

Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Alevi yurttaşlarla ilişkin, “ Ateist Aleviler, Alisiz Aleviler” sözlerini sarf ettiğini de hatırlatarak, "Bu sözler, iç dünyasının ele veren, kafasındaki saplantılarla orantılı kabul edilemez düşüncelerdir. Ayrımcı, dışlayıcı, nefret söylemi içere, çirkin ifadelerdir." değerlendirmesini yaptı.

"ELEŞTİRENLERE TEHDİT, HER TÜRLÜ YAPTIRIM, PKK’YA ÇIT YOK"

Koç, Doğu Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşen bazı siyasi gelişmelere de konuşmasında dikkat çekti. “Doğu da neler oluyor?” diye soran Koç, şöyle konuştu: "Silahlı bir takım kişiler yol kesip askerlerimizi kaçırıyor, bir takım gözdağları veriliyor açık açık. Tehdit dolu ifadeler kullanılıyor, her kaynaktan. MİT yasası ile özel hukuk koruması yapılarak sürdürmeye çalıştığın gizli kapaklı pazarlık konularında açık açıkça Türkiye’ye şantaj yapılıyor. Sen, Cumhurbaşkanlığı hesapları içerisindesin. Bu hesaplar içinde bulunduğun nokta da ağzını açıp tek söz söyleyemiyorsun. Kendini eleştirenlere ağız dolusu hakaret. Açık kapalı tehdit, her türlü yaptırım. PKK’ya gelince, süt dökmüş kedi. Sevsinler senin kahramanlığını. Anlaşılıyor ki, Cumhurbaşkanlığı seçimi Başkanlık seçimlerine geçiş gibi tüm stratejik ittifak pazarlıkları süreç olarak tarif ettikleri bu olayların içinde yer alıyor. Onun için başka konularda aslan kaplan. Bu konulara girdiğinde enseyi karart, sus konuşma. Bu taraftan bir şey geldiğinde çıt yok. Pazarlık mı ortada? Neden korkuyorsun? Senin askerin kaçırılıyor. Açık tehditler sürülüyor. Şantaj yapılıyor. Çıt yok."

"GEZİ KORKUSU DİKTATÖRÜN UYKUSUNU KAÇIRIYOR"

Haluk Koç, yarın kutlanacak 1 Mayıs ile ilgili de görüşlerini paylaştı. CHP’nin bulundukları yerlerdeki tüm kutlamalara katılacağını kaydeden Koç, bu çerçevede yapılacak provokasyona karşı çağrısını yineledi. Taksimle ilgili AKP’nin korkusu, çelişkilerinin ortada olduğuna dikkat çeken Koç, 2011 1 Mayıs’ı, 2012 1 Mayıs’ının Taksim’de kutlandığını hatırlattı. Havuz medyasında döneme ilişkin yapılan haberlere atıfta bulunan Koç, "AKP döneminde 1 Mayıs bayram ilan edildi. Taksim alan ilan edildi. Bununla ilgili İstanbul İl Başkanlığınız broşür dağıttı. Peki bu sene ne oldu? Bu sene Gezi Olaylarının korkusu diktatörün uykusunu kaçırıyor. Meselenin özü bu." tespitinde bulundu.

"EMNİYET KANUNSUZ EMİRLER KARŞISINDA DİKKATLİ OLMALI"

Yurdun her yerinde katılımcıların sağ duyularını korumaları gerektiğini ve emniyet teşkilatının da dikkatli ve duyarlı olmaları u uyarısında bulunan Koç, şöyle devam etti: "Kanunsuz şiddet uygulamaları karşısında, dikkatli ve duyarlı davranmaları gerektiğinin altını çizmek istiyoruz. Bu kanunsuz emirlere uyarak çok can yakıldı. Çok kanunsuz emir uygulandı. Sonuçlar ortada. Bu hesaplar kapanmadı. Emniyet teşkilatının dikkatli davranması gerekiyor. Kendilerine baskı yapılacak. Emirler verilecek. Emirlere uymaları konusunda, titiz ve duyarlı davranmaları gerektiğinin altını çizmem gerekiyor."

"İDAM ÇÖZÜM DEĞİL, İLERİDE KARGAŞALARA YOL AÇAR"

Mısır mahkemelerinin muhalifler için verdiği idam kararını da değerlendiren Koç, "İdam cezalarının , barış ve uzlaşma getirmeyeceğini ifade ediyoruz. İdamlar yol yöntem değildir." dedi. "Siyasette idam cezası olmaz." diyen Koç, "Uygulayan ülkelerde gelecekte başka kargaşalara yol açar." diye tahminde bulundu. CİHAN

Yorumlar