CHP Milletvekili Türmen: Değişiklikle Adalet Bakanlığı HSYK’ya el koyuyor
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HYSK)'nun neredeyse bütün yetkilerini Adalet Bakanı'na devretmeyi öngören kanun teklifini değerlendiren CHP İzmir Milletvekili ve AİHM eski yargıcı Rıza Türmen, değişiklikle Adalet Bakanı’nın HSYK’ya el koyduğunu iddia.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HYSK)'nun neredeyse bütün
yetkilerini Adalet Bakanı'na devretmeyi öngören kanun teklifini
değerlendiren CHP İzmir Milletvekili ve AİHM eski yargıcı Rıza
Türmen, değişiklikle Adalet Bakanı’nın HSYK’ya el koyduğunu iddia
etti. Teklifin henüz kanunlaşmadığını belirterek, “Meclis’e
geldiğinde CHP olarak her türlü direnişi, çok sert şekilde
göstereceğiz. Ondan sonra görev, sivil topluma düşecektir.” dedi.
Türmen, HSYK’nın yetkilerini bakana devreden tasarının
kanununlaşması halinde Anayasa’nın 159. maddesine aykırı olan
düzenleme için Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açacaklarını
söyledi.
AK Parti’nin HSYK Kanunu ile birlikte başka kanunlarda değişiklik
yapılmasını öngören 52 maddelik bir değişiklik teklifini Meclis'e
sunduğunu hatırlatan Milletvekili Türmen, CHP İzmir İl
Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında zamanlamaya dikkat
çekti. HSYK’nın, Adli Kolluk Yönetmeliği'nin değiştirilmesinin
yanlış olduğu açıklamasını yaptığını, arkasından Danıştay’ın
değişiklikle ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdiğini, bunun
üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın HSYK’yı hedef alan
açıklamasının ardından değişikliklerin gündeme geldiğini anlattı.
Rıza Türmen, “Bundan sonra hangi dairelerin hangi işlere bakacağına
Adalet Bakanı karar verecektir. HSYK, 22 üye ve üç daireden
oluşuyor. Her dairede yedi üye çalışırken değişiklikle üçüncü daire
11 üyeden ibaret olacaktır; 11 üyeliğe bakanın istemediği üyeler
doldurulacaktır. Geri kalan iki daire. bakanın sevdiği beşer
kişiden oluşacak. İki daireye bütün sorumluluklar verilecektir, 11
üyelik daire kızak daire olacaktır. Burada en önemli devredilen
yetki, Teftiş Kurulu Başkanlığı. Bundan sonra başkan, genel
sekreter ve yardımcıları bakan tarafından atanacaktır. Bunlar, eski
kanunda HSYK’ya ait yetkilerdi.” şeklinde konuştu. Yapılmak istenen
değişiklikle HSYK’da daire başkanlarının bakanca teklif edilecek
iki üye arasından HSYK Genel Kurulu tarafından seçileceğini ancak
Anayasa'da, "Daire başkanları, HSYK üyeleri arasından kendileri
tarafından seçilir.’ maddesi bulunduğunu belirten Türmen, iktidarın
bunu değiştiremediğine dikkat çekti: “HSYK’ya ait olan bir yetkinin
bakan tarafından böyle kullanılması, bakanın önceden iki aday
ataması ve onlar arasında seçimi mecbur hale getirmesi Anayasa’ya
aykırıdır. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi’nin bu kanunu iptal etmesi
gerekiyor.”
Adalet Bakanı'nın, kurula dışarıdan atama yapabileceğini de
kaydeden CHP Milletvekili Türmen, bu şekilde kendi istediği üyeleri
dışarıdan getirebileceğini söyledi. Ayrıca HSYK üyeleriyle ilgili
disiplin işlemlerinin bakana bağlandığını, seçimle göreve gelen,
bağımsız ve tarafsız olması gereken üyelerin, disiplin işlemleri
sonucunda bakan tarafından işten alınabileceğini, bu değişikliğin
hayata geçmesi halinde son bildiriye imza atan 17 HSYK üyesinin
hapı yutacağını öne sürdü. Değişiklikle Adalet Akademisi’nin de
tamamen bakana bağlı olacağını, HSYK’nın da bakana bağlı bir kurul
hale geleceğini dile getirdi: “Adalet Bakanı bununla HSYK’ya el
koymuştur. Bu yargı bağımsızlığı, hukuk devleti ve demokrasiyle
bağdaşmayan bir durumdur. Türkiye giderek demokrasiden
uzaklaşmaktaydı, otoriter totaliter bir yönetime doğru gitmekteydi.
Her şeyin yürütmeye bağlı olduğu bir yönetim, en önemli nihai bir
darbedir. Bu, demokrasi tarihi bakımından bir dönüm noktasıdır.
Türkiye, HSYK’da yapılan değişikliklerle kuvvetler ayrılığına son
vermiştir. Zaten yasama, tamamen yürütmeye tâbi gidiyordu. Bir de
şimdi yargı da tamamen yürütmeye bağlı olacaktır. HSYK, yargı
bağımsızlığının anahtarıdır. HSYK’yı bağımsız, tarafsız
yapamazsanız, yargıdan da bağımsızlık, tarafsızlık bekleyemezsiniz.
Bundan sonra hakimler için açılacak her türlü disiplin soruşturması
bakana tâbi olacaktır. Bakanın istediğini yapmayan hakim, savcı ve
HSYK üyesine, hayat hakkı ve meslekte ilerleme hakkı
tanınmamaktadır. Şimdi Adalet Bakanı, tek başına bütün kurula hakim
duruma getirilmiştir.”
Rıza Türmen, yapılmak istenenin Venedik Komisyonu’nun çıkardığı
raporlarla da çeliştiğini, hukuka bağlı devletlerde kıyamet
koparacağını, Türkiye'nin hukuk devletiyle alâkasının kalmadığının
artık saklanamayacak şekilde ortaya çıktığını iddia etti. Her
diktatörlüğe giden ülkenin kendini dış dünyadan kopardığını, siyasi
iktidarın diktatörlüğe doğru ilerledikçe dış dünyaya kulaklarını
tıkadığını öne süren Türmen, bundan sonra Türkiye’yi çok karanlık
bir diktatörlüğün beklediğini savunarak, her fert ve sivil toplum
kuruluşunun düzenlemeye karşı direnmesi çağrısında bulundu.
YÜKSEL: ÖZEL GÖREVLİ ADALET BAKANI
CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel de Bekir Bozdağ’ın Adalet
Bakanlığı’na özel görevli olarak getirildiğini iddia etti: “17
Aralık’ta ortaya çıkan, boğazına kadar yolsuzluklara batmış
iktidarın gelecek hukuki ve adli soruşturmalardan nasıl
kurtulabilir diye Başbakan tarafından bu işi en iyi yapacak insan
olarak tespit edilip özel olarak Adalet Bakanı olmuştur. HSYK’da
yapılan yeni düzenlemelerle artık Adalet Bakanlığı, hükümetin bir
tetikçisi durumuna dönüştürülecektir. 2010 referandumunda Adalet
Bakanı HSYK başkanı olamaz diyorduk, şimdi çok daha çağdışı bir
yapıya kavuşturuluyor.” CİHAN
Yorumlar