Çelik’ten Türk okulları yorumu: Muhaliflerinizin muvafık olmasını beklemeyin
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Hüseyin Çelik, yurt dışındaki Türk okullarının kapatılmasına ilişkin, “Yurt dışındaki veya yurt içindeki okullar eğitim ve kültür faaliyeti yaptığı müddetçe, talim ve terbiye faaliyeti yaptığı sürece, hiç kimse.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Hüseyin Çelik, yurt
dışındaki Türk okullarının kapatılmasına ilişkin, “Yurt dışındaki
veya yurt içindeki okullar eğitim ve kültür faaliyeti yaptığı
müddetçe, talim ve terbiye faaliyeti yaptığı sürece, hiç kimsenin
söyleyecek sözü yoktur.” dedi. Çelik, “Ama bunlar, bir ideolojik
merkez haline getirilirse, hükümet karşıtı propagandanın üssü
haline getirilirse, sizin muhalif olduğunuz insanların sizinle
muvafık olmasını bekleyemezsiniz. Elmasla kömür arasında bir karbon
fark vardır. Bir karbon eksikliği veya fazlalığı kömürü elmas,
elması kömür yapar. Bu çok ince bir çizgidir.” şeklinde
konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Çelik, AK Parti Genel
Merkezi’nde gündeme ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Çelik,
başta yaptığı açıklamada Mısır’da 529 kişi hakkında verilen idam
kararına değindi. Çelik, “Mısır’da insanlık asılıyor. Sözüm ona
medeni dünya olması gereken refleksi göstermiyor. Bu bir insanlık
dramıdır. Grup konuşmasında Sayın Başbakan’ın bu konuya değinmemiş
olmasını çok farklı anlamlara çektiler. Başbakan katliamlara en
sert sözleri söylerken “Mısır’a neden karışıyorsunuz” diyorlardı.
Bizim bu konuda tavrımız nettir. Biz Mısır’daki insanlık katliamına
her zaman karşı durduk. Firavunlarla Musalar savaştığında hep
Musa’lar, Yusuf’lar kazanmıştır. Mısır halkının yanındayız
masumların mazlumların yanındayız. Bu idam kararlarının infaz
edilmemesi için uluslar arası camiayı da yanına alarak ne
gerekiyorsa yağacağız.” ifadelerini kullandı.
Ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Çelik, bir soru
üzerine Meclis’te CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na
düzenlenen saldırıyı gerçekleştiren kişinin AK Parti üyesi
çıkmasının ardından partilere üyelik şartlarının değiştirilmesi
konusunda bir çalışmaları olacağını belirtti.
TÜRK OKULLARI
Hüseyin Çelik’e yurt dışındaki Türk okullarının kapatılması ile
ilgili bir girişim veya hazırlık olup olmadığı soruldu. Çelik, bu
soruya uzunca bir cevap verdi: “Bu okullarla ilgili olarak başta
Sayın Cumhurbaşkanı Başbakan ve bakanlar bütün iktidarımız boyunca
adeta bir şemsiye görevi görmüştür. Bu okullara ihtimam
göstermişlerdir. Ben Milli Eğitim Bakanlığım boyunca gittiğim
yerlerde, ilk bu okulları ziyaret ettim. Ben üç çocuğumu bu
okullara verdim. Bu okullar eğitim ve kültür faaliyeti, talim ve
terbiye faaliyeti gördüğü müddetçe, hiç kimsenin problemi olmaz.
Ama birileri bu okulları Türk hükümeti ve AK Parti aleyhtarı
propagandaların üssü haline getirirse, orada bir problem var,
demektir. Sizin sırılsıklam muhalif olduğunuz insanların sizinle
muvafık olmasını bekleyemezsiniz. Kendi ülkesini bir diktatörlük,
başbakanını bir diktatör olarak takdim eden, AK Parti hükümetini El
Kaide ile koyun koyunaymış gibi gösteren, AK Parti hükümetini
İrancı olarak gösteren bir anlayış, eğer bu okulları da kendi
emellerine alet ederse o okullar ile ilgili sempatinin antipatiye
dönüşmesinden şikayet edemez. Şu muhasebenin yapılması lazım:
Eskiden bu kadar ilgi ve sempati nasıl oldu da, bu kadar antipatiye
dönüştüğünün hesabını yapması gerekmez mi? Selam, diye bir terör
örgütü icat edeceksiniz, bazı AK Partilileri bununla
ilişkilendireceksiniz, peki bu faaliyetle kime selam verilmek
isteniyor. Bırakın yurt dışını, yurt içindeki okullara giden
milletvekillerinin çocukları, onların yakınlarının gittiği
sınıflarda bile Sayın Başbakan'la ilgili, hükümetimizle ilgili öyle
laflar edildi ki, taşa vursanız taş yarılır. Bu eylemler, söylemler
içerisinde bulunulduğu zaman herkesi kör, sağır, sersem zannetmek
hangi mantığın gereğidir. Allah'ın rızası, başkasının rızasına
dönüştüğü zaman, karşı tarafın oturup da bunu seyretmesini
bekleyemezsiniz. Cadı avı başlatılacak mı? Yok arkadaşlar. Birisi
eğer başbakanı, bakanları, işadamlarını, gazetecileri hiçbir
mahkeme kararı söz konusu değilken dinliyorsa, bu isimlerle ilgili
gereken yapılmalı mı, yapılmamalı mı? Sayın Davutoğlu'nun makam
odasında, bir stratejik milli menfaatlerle ilgili toplantı
yapılırken, ben Ahmet'tir, Mehmet'tir demiyorum dinleyen, ortam
dinlemesi yapılacak, bu servis edilecek, bunun failleri yakalandığı
zaman, gerekenin yapılması gerekir mi, gerekmez mi? TIR'ların
durdurulması esnasında savcının büyük bir densizliğe imza attığını
ve haddini aştığını söyledim. Yurt dışındaki veya yurt içindeki
okullar eğitim ve kültür faaliyeti yaptığı müddetçe, talim ve
terbiye faaliyeti yaptığı sürece hiç kimsenin söyleyecek sözü
yoktur. Ama bunlar, bir ideolojik merkez haline getirilirse,
hükümet karşıtı propagandanın üssü haline getirilirse, sizin
muhalif olduğunuz insanların sizinle muvafık olmasını
bekleyemezsiniz. Elmasla kömür arasında bir karbon fark vardır. Bir
karbon eksikliği veya fazlalığı kömürü elmas, elması kömür yapar.
Bu çok ince bir çizgidir. Bu okullara para verenler, yaptıranlar
Allah rızası gözeterek vermişlerdir. Yüzde 99'un böyle olduğuna
inanıyorum. Ama bu amaçla verilen paralar, bugün birileri
tarafından farklı mecralara yönlendirilecek şekilde kullanılıyorsa,
ben buna teessüf ederim.”
SALDIRGANIN AK PARTİ BELEDİYE BAŞKANI İLE İLİŞKİSİ
Hüseyin Çelik’e ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu’na düzenlenen saldırıya
ilişkin CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in, saldırganın
Elmadağ Belediye Başkanı ile tanıştığı iddiaları da soruldu. Çelik,
“Gürsel Tekin’in iddiası doğru bir iddia değil. Çünkü aynı TV
programına Elmadağ Belediye Başkanı Gazi Şahin telefonla bağlanmak
istedi ama, bağlamadılar. Programın moderatörü Şahin’in bu şahsı
kesinlikle tanımadığını, Şahin diyor ki Elmadağ’dakilerin çoğunu
tanırım. Ama bu şahsı görmedim, bilmiyorum. Yakınlığım da yok,
dedi. Bazı milletvekilleri, çok müphem bir kavramdır. Bunlar kimse
CHP’liler açıklasın, biz onlardan önce üzerine gidelim. Ben buraya
gelmeden İçişleri Bakanı’nı aradım, sizin bilmeniz gereken bizim
bilmediğimiz belge bulgu olmadığını söyledi. Savcılık
soruşturmasını, derinleştirerek sürdürüyor. Eğer bunun arkasında
birileri varsa, bunların mutlak surette ortaya çıkarılması
gerekiyor. Kaos, kargaşa, gürültü patırtı sokak eylemleri iktidarın
işine gelmez. Bu tür puslu havalardan, muhalefet yararlanmak
isteyebilir, ama biz bunlara gelmeyiz, bunları tasvip etmeyiz. Yok
böyle bir şey. Gazi Şahin kesin dille ifade etti.” cevabını
verdi.
TÜRGEV’E YURTDIŞINDAN 99 MİLYON DOLAR BAĞIŞ İDDİASI
Hüseyin Çelik’e ayrıca yönetiminde Başbakan Erdoğan’ın oğlu Bilal
Erdoğan’ın da olduğu ve yolsuzluk iddialarında adı sıkça geçen
TÜRGEV Vakfı'na ait hesaba yatırılan 100 milyon dolarlık para da
soruldu. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, bir soru önergesine
verdiği yazılı yanıtta TÜRGEV’e yurt dışından bu miktarda paranın
tek kalemde yatırıldığını doğruladığı hatırlatılarak, “Böyle bir
bağışın Bilal Erdoğan’ın da olduğu bir vakfa yapılmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz?” sorusu yöneltildi.
Hüseyin Çelik, “Bu bağış yüz milyon dolardır. Türkiye’de birçok
vakıf var, dernek var. Bunların da hangi ölçülerde bağış alıp
alamayacakları yasalarla anayasa ile belirlenmiştir. Bu yönde bir
yasak var mı? Yok. Peki ne yapıyor bu vakıf? Özellikle kız
çocuklarına ağırlıklı olmak üzere yurt yapıyor. Eğitimi
destekliyor. Yolsuzluk yapmak isteyen birisi, gizli saklı yapmak
isteyen birisi, bankalar aracılığı ile bunu yapar mı? Bu gönderen
belli, alan belli, hangi amaçla gönderildiği belli. 10 tane Alman
vakfı sayayım Türkiye’de bazı vakıflarla işbirliği yapıyorlar. Bir
yığın, şimdi ÇYDD yurt dışından yardım alabilir mi? Alabilir. Biz
UNICEF ile eğitime yüzde yüz destek kampanyasını beraber
götürüyorduk. UNICEF’in de cüzi katkıları oluyordu. Niçin cüzi
oluyordu? Çünkü parası yoktu. Eğer amaç müşterek ise yapılan iş
belliyse yapılan iş makul meşru ve mantıklıysa, gönderen kişi de
senden birşey beklemiyorsa veya kuruluş veya vakıf beklemiyorsa bu
bir beklenti karşılığı değilse bunu tutup da yolsuzlukmuş gibi
lanse etmek bu imada bulunmak hangi vicdanla bağdaşır. Vakıf belli
yaptığı faaliyetler belli yönetim kurulu üyeleri belli. Ve
Vakıfbank üzerinden gelmiş. Mesele bu kadar açık.” dedi.
CİHAN
Yorumlar