Bunlar Atatürkçü Olamaz
YALOVA’da partisinin düzenlediği aday tanıtım toplantısına katılan CHP Grup Başkanvekilleri Mehmet Akif Hamzaçebi ve Muharrem İnce, iktidarı eleştirdi.
Yalova’da bir düğün salonunda gerçekleştirilen aday tanıtım
toplantısına katılan CHP Grup Başkanvekilleri Mehmet Akif Hamzaçebi
ve Muharrem İnce, gazetecilerin yönelttiği
Başbakan’ın CHP’yi eleştirmesiyle ilgili soruları yanıtladı. İnce,
“Başbakan’a göre herhalde depremlerin sorumlusu, Birinci Dünya
Savaşı, İkinci Dünya Savaşı CHP’nin yüzünden çıktı. Kafayı kırmış
bu Başbakan. Boş verin, ciddiye almayın bunu” dedi.
“MENDERES'İN ÇOCUKLARI TİCARETE GİRMEDİLER"
Hamzaçebi ise, “Sayın Başbakan bugün çok şeyler söyledi. Cumhuriyet
tarihindeki tüm olayları, yaşanmış olan kötü olayları Cumhuriyet
Halk Partisi’ne bağlayan bir değerlendirme yapıyor. Kefen edebiyatı
yapıyor. Sayın Adnan Menderes’in mirasına bugün tekrar sığındı.
Sayın Başbakan neyi kast ediyor acaba? Sayın Genel Başkanımız Adnan
Menderes’in mezarını ziyaret etti. O, Menderes’in mirasına sahip
çıktığını söylüyor. Menderes köylüye bakıyordu, millete bakıyordu.
Memlekette tarım seferberliği vardı. Adnan Menderes’in çocukları
devlet memuriyeti yaptılar, ticarete girmediler. Gemi sahipleri
olmadılar. Menderes’i biraz da bu yönüyle ele alırsa daha iyi
olacak” diye konuştu.
“89 RUHU GÖRÜYORUM"
Ardından partililerin alkışları eşliğinde salona giren grup
başkanvekilleri, partililere seslendi. Toplantının açılış
konuşmasını Muharrem İnce yaptı. İnce, “Ayağımın tozuyla
geldim buraya. Karadeniz’deydim. Ardanuç, Şavşat, Artvin, Borçka,
Hopa, Kemalpaşa, Arhavi, Ardeşen, Fındıklı, Pazar, Rize. Dün sabah
6’da yola çıktım. Bütün gün Doğu Karadeniz’de oralarda konuşma
yaptım. 13 yerde konuşmuşum dün. Bir kere şunu söyleyeyim. 30
yıldır Karadeniz’e, Doğu Karadeniz’e gider gelirim. İlk kez böyle
bir şey gördüm. Olağanüstü. Fındıklı’da bir saat içerisinde ne
kadar insan toplandığını görünce şaşırdım doğrudu. Resmen miting
yaptık. Bakın Türkiye’de bir 89 ruhu görüyorum. 89’da gazeteler
şöyle manşet atıyordu; 'İstanbul’da Dalan sildi süpürdü, İzmir’de
Özfatura sildi süpürdü’ Manşetler böyleydi. Sonuç hiç öyle olmadı.
İstanbul’da Nurettin Sözen aldı, İzmir’de Yüksel Çakmur aldı,
Ankara’da Murat Karayalçın aldı. SHP, o zaman CHP kapalıydı,
Türkiye’deki belediyelerin ezici bir çoğunluğunu aldı. Bugün de
aynısı olacak. Armutlu’dan Kaytazdere’ye İstanbul, Ankara, İzmir
hepsini alacağız merak etmeyin” dedi.
“YAKINDA ELVEDACI OLACAK"
Başbakan’ı eleştiren İnce, “Başbakan ABC’ci oldu, ABD’ci oldu,
çevreci oldu. Papaz elbisesi giydi. CHP’yi sosyalist enternasyonale
şikâyet etti. El Kaideci oldu, El Nusra’cı oldu. Yakında da
elvedacı olacak. Bunlar her şey olur. Her numara var bunlarda.
Bunlar ayakkabı mağazası gibi. Bunlardan her şey olur da bir adam
olmaz bir de Atatürkçü olmaz” diye konuştu.
HAMZAÇEBİ: HANGİ REJİME GİTTİĞİNİ OYLANACAK
Mehmet Akif Hamzaçebi ise yaptığı konuşmada Türkiye’nin çok önemli
bir seçime doğru gittiğini söyledi. Hamzaçebi, “Her yerel seçimde
mutlaka ‘Bu yerel seçim önemlidir’ lafı olmuştur. Ama inanıyorum ki
hiçbir yerel seçim 30 Mart’ta yaşayacağımız yerel seçim kadar
önemli olmamıştır. Çünkü bu seçimde sadece bir yerel yöneticiler
oylaması olmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin nereye doğru gittiği,
hangi rejime doğru gittiği, özgürlüklere doğru mu yoksa baskıcı,
otoriter bir rejime doğru gittiği mi oylanacak. Onun için bu seçim
önemli. Bu seçim yaklaşırken Türkiye’yi aydınlık günlere, barış
huzur dolu günlere özgürlüklere doğru taşımak amacıyla bir yandan
Ankara’da parlamentoda mücadelemizi sürdürürken öte yandan adım
adım bütün Türkiye’yi dolaşıyoruz" dedi.
“DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ GEZİDEN İNTİKAM ALMA PAKETİDİR"
“12 yılda Türkiye’nin hak ve özgürlükler alanında hiçbir şekilde
aldığı hiçbir mesafe yoktur” diyen Hamzaçebi, konuşmasının
devamında ise demokratikleşme paketlerini eleştirdi. Hamzaçebi,
“Geriye doğru baktığınızda Türkiye 12 yılda özgürlüklerde çok daha
geriye gitmiş durumdadır. Türkiye AKP ile 12’inci yıla geldi.
12’inci yılda AKP meclise demokratikleşme yasası altında yasa
getiriyor. Yani 12 yılda Türkiye demek ki demokratikleşme alanında
bir mesafe alamamış, demokratikleşme yasası getiriyorsun. Ama
bakmayın onun adına. Adı demokratikleşme. İçine baktığınızda
demokrasiyle özgürlükle demokratikleşmeyle hiçbir ilgisinin
olmadığını göreceksiniz. Birinci Demokrasi Paketi parlamentoda
Gezi’den intikam alma paketidir. 1 Mayıs için Taksim’deki meydanda
vatandaşları toplamama paketidir. Oraya giden vatandaşları
cezaevine götürme paketidir. İkinci paket Balyoz, Ergenekon
mağdurlarının duygularına yaslanarak, rüşvet ve yolsuzlukları örtme
paketidir. Başka bir paket değildir. Şimdi ise görüşülen,
görüşülmekte olan yasalar bunlar” dedi.
Yorumlar