BBP Genel Başkan Yardımcısı Gürhan: İran’daki olay Türkiye’ye saygısızlık
BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindeki bakanların İran ziyaretinde yaşanan Türk bayrağı krizini değerlendirdi.
BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan ve beraberindeki bakanların İran ziyaretinde yaşanan Türk
bayrağı krizini değerlendirdi. Erdoğan'ın önceki gün İran'da dini
lider Ali Hamaney'le görüşmesi sırasında İran bayrağı olmasına
karşılık Türk bayrağının olmamasına tepki gösteren Gürhan, “Bu
Türkiye’ye yapılmış bir saygısızlıktır.” dedi.
İzmir’de partisinin Balçova ilçe binasının açılışına katılan Genel
Başkan Yardımcısı Gürhan, İran’da yaşanan bayrak krizini
değerlendirdi. Bugüne kadar yapılanların görülmesi halinde Türk
itibarının kaybolduğunu iddia eden Gürhan, “Türkiye’nin bir itibarı
yok. Sadece lafla, sözle, ‘One minute’ ile bir itibar kazanılmaz.
Başbakan'ın öyle bir bayraksız yerde Türkiye’yi temsil etmesi,
gerçekten çok üzücü ve elem verici bir durum. Başbakan'ın yapması
gereken, hani bir çıkış yapmıştı ya, ‘One minute’ diye, orada da
şunu yapabilirdi; ‘Bir dakika arkadaşlar, şu Türk bayrağını koyun,
ikili ilişkilerimiz Türk bayrağı altında olsun.’ derdi. Eğer
koymuyorlarsa da BBP oradan çıkar arkadaşlar. Orada toplantıya
devam etmez. Bunun düzeltilmesi yine Başbakan'a kalıyor. Başbakan,
bu konuda da bir açıklama yapar, ‘Ben farketmedim.’ diyebilir ama
bir başbakan, bir hükümet bunu fark etmeli.” diye konuştu.
'CEMAATİ HEDEF ALMANIN KİMSEYE FAYDASI YOK'
Başbakan Erdoğan’ın, Hizmet Hareketi'ne yönelik "Haşhaşi, örgüt,
in" gibi benzetmelerde bulunmasını da değerlendiren Ahmet Gürhan,
böyle ithamların "saçma sapan" olduğunu söyledi: “Bizimle birlikte
aynı secdeye baş koyan, aynı kalbî duygularla düşündüğümüz
insanların örgüt olması mümkün değil. Bugüne kadar birlikte
çalışıldığı zaman içinde neden örgüt denmiyordu? Demek ki
kendilerine bir şeyler dokundu. Hak ve hukuk herkesi sorgulamalı,
haksızlık varsa silmemeli, haksızlığın üzerine gitmeli. Camia
haksızlık gördüyse haksızlığı ifade etti, yani milletin
yaralarının, dertlerinin söylemlerinde bulundu. Bütün her yerde
Türk bayrağını dalgalandıran, Türk ismini, İslamiyet’i anlatan ve
yayan, Müslüman bir dünyada gençlik yaratma çaba ve gayretleri olan
cemaatlerle bizim hiçbir sorunumuz yok. Hükümet, cemaatlere karşı
tavırlarını bir an önce değiştirmeli. BBP’nin hiçbir cemaate
saygısızlığı yoktur, tüm cemaatlere sevgi ve saygıyla bakarız.”
‘YENİDEN YARGILAMANIN AMACI ABDULLAH ÖCALAN’I ÇIKARMAK’
Gündemdeki yeniden yargılama tartışmalarına da değinen BBP Genel
Başkan Yardımcısı Gürhan, bu tartışmaların altında yatan sebebin,
teröristbaşı Abdullah Öcalan’ı dışarı çıkararak TBMM’ye sokmak
olduğunu iddia etti: “Meşruiyetini kaybetmek üzere olan bir iktidar
görünüyor. Düşünün ki sizin en yakın çalışma arkadaşlarınız
yolsuzluklara adı karışmış. Çocuklarının yolsuzluklara adı
karışmış. Hükümet şunu yapmadı, yolsuzluklara adı karışanları gelin
bir yargılayalım, biz millet olarak onu istiyoruz. Millet bunu
istiyor. Yargılayın, suçluysa cezası verilsin, suçsuzsa biz sizin
peşinizden gelelim. Arkaya baktığımız zaman PKK terör örgütü ne
yapıyor acaba? Sinsice güçleniyor. Doğu ve Güneydoğu’da tamamen
Başbakan, devletin güçlerini ve etkinliğini yavaş yavaş çekti.
Önümüzdeki en önemli tehlikelerden bir tanesi o. En önemli
konulardan biri, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli üç erki var,
yasama, yürütme, yargı. Bunları ne yaptılar? Bunları karıştırdılar.
Yasamanın üzerinde yürütmenin bir baskısı var. Yürütme, yasamayı
dinlemiyor. Bu ne oluyor? İşte Afrika'lardaki cumhuriyetler gibi
bomboş bir cumhuriyet. Milletin kafasını bulandıra bulandıra şunu
yaptılar: Ben şimdi çıksam, ‘Abdullah Öcalan yargılansın.’ desem,
buradaki herkes yeniden yargılamaya karşı çıkar ama bunun üzerini
örttüler. Bunu alttan yavaş yavaş oyuyorlar. Bunun sonucunda
yeniden yargılamayı açarken yani milletin çoğunluğu diyorlar ki,
‘Paşalar haksız yatıyor.’ Böyle bir algı oluştu millette. Bu algıyı
oluşturdular. Dediler ki, ‘Bu paşalar suçsuz yere yatıyorsa evet
yargılansın.’ denildi. Oysa bu algının altında Abdullah Öcalan’a
bir af çıkartacaklar, tehlikeli olan o, Öcalan’a siyasi af.
Biliyorsunuz en son çıkardıkları terör örgütleri mensupları ceza
bile alsalar siyaset yapma hakkı tanındı.” CİHAN
Yorumlar