Başbakanın ‘toplu açılış’ adıyla seçim mitingi yapmasına araştırma istendi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, hükümetin toplu açılış veya benzer adlar altında gerçekleştirdiği faaliyetlerin araştırılması, kamu imkanlarının siyasi çalışmalar için kullanılmasını engellemek ve adaletli bir siyasi rekabet ortamı oluşturu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, hükümetin toplu
açılış veya benzer adlar altında gerçekleştirdiği faaliyetlerin
araştırılması, kamu imkanlarının siyasi çalışmalar için
kullanılmasını engellemek ve adaletli bir siyasi rekabet ortamı
oluşturulması için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis Araştırması açılmasını teklif etti.
Tanrıkulu, araştırmaya gerekçe olarak, Başbakan tarafından
gerçekleştirilen toplu açılış törenlerinin, kamu imkânları ve mülki
idare amirlerinin seferber edildiği AK Parti’nin seçim mitinglerine
dönüştürülmesini gösterdi. Kamu hizmetleri ve kamu yatırımlarının
halkla birlikte açılışların yapılmasının idari makamların doğal ve
sıradan bir faaliyeti olduğuna işaret eden Tanrıkulu, “Ancak AKP
döneminde gerçekleştirilen toplu açılış törenleri, proje
sayılarının abartılarak verilmesi, basit boya/tadilat işlerinin
yatırım diye sunulması, daha önce açılan veya kullanılmakta olan
tesislerin tekrar açılması, tamamlanmamış yatırımların bitmiş gibi
sunulması nedeniyle kamuoyunu aldatmaya dönük bir nitelik
taşımaktadır. Kamu idarecilerinin bu siyasi gösterilere alet
edilmesi ise başka bir etik dışı durum olarak karşımıza
çıkmaktadır.” dedi.
"BASİT İŞLER BÜYÜK KAMU YATIRIMI GİBİ GÖSTERİLİYOR"
CHP’li Tanrıkulu, Başbakan'ın toplu açılışlarında, istinat duvarı
yapımı, boya-badana tadilat işleri, mezarlık duvarı, içme suyu
depolarının bakım ve onarımı gibi basit işlerin, büyük kamu
yatırımlarıymış gibi sunulduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Diyarbakır’da yapılan toplu açılış töreninde Başbakan’ın söylemi
ile bin 318 tesis açılmıştır. Bu tesisler içinde asfalt çalışmaları
dahi tesis olarak gösterilmektedir. Yol asfaltlama faaliyetini
tesis açılışı olarak lanse eden hükümet halkı yanıltmaktadır.
Diyarbakır’daki toplu açılış töreninde belirtilen “Hilar Mağaraları
yol ve çevre düzenlemesi” ise 2010 yılında tamamlanmıştır. Toplu
açılışı yapılan tesislerin arasında ayrıca 17 ayrı proje halinde
174 kişiye "basınçlı sulama sistemi hibe desteği", trafo merkezi
açılışı, sera, damızlık sığır, koyun yetiştiriciliği projesi,
işletmelere "KOBİ ve faiz desteği" de bulunuyor. Vatandaşın kutsal
vergileri ile yapılan toplu açılış törenlerini seçim mitingine
dönüştüren AKP hükümeti, bu yetmezmiş gibi birkaç rutin uygulamayı
tesis gibi göstermektedir."
"SİYASİ PARTİLERE YARDIMI"
Devlet tarafından siyasi partilere, siyasi çalışmalarını yerine
getirebilsinler diye her yıl milyonlarca lira yardım verildiğini
hatırlatan Tanrıkulu, "Başbakan ve partisi, siyasi çalışmalarında
ve özellikle mitingleri bu parayı kullanarak gerçekleştirmek
yerine, toplu açılış adı altında yine milletin sırtına
yüklemektedir. Dolayısıyla çiftçinin kullandığı mazottan alınan
ÖTV, asgari ücretliden alınan vergi, dolaylı olarak AKP’nin siyasi
çalışmalarını, seçim propagandalarını finanse etmek için
kullanılmış olmaktadır.” diye konuştu.
"KAMU İDARECİLERİ AKP’Lİ GİBİ DAVRANIYOR"
Öte yandan, sanki AK Parti il ve ilçe yöneticisiymiş gibi davranan
kamu idarecilerinin de bu toplu açılış törenlerini hukuk dışı hale
getiren başka bir unsur olduğunu söyleyen Tanrıkulu, şöyle devam
etti: "Kamu kaynaklarının AKP’nin siyasi faaliyetleri için
kullanılması yetmiyormuş gibi kamu görevlileri de neredeyse afiş
asmaya varıncaya kadar seferber olmaktadır. Kamu kurumları ve
belediyelere ait resmi hizmet araçlarının mitinglerde
görevlendirilmesi, kamu personellerine resmi yazılar gönderilerek
aileleri ile birlikte mitinglere katılmalarının istenmesi,
belediyelere ait toplu taşıma araçları ile miting alanlarına
insanların ücretsiz taşınması, devlet kaynaklarının AKP iktidarı
tarafından nasıl kullanıldığının somut örnekleridir. Oysa kamu etik
ilkelerine göre, kamu görevlileri gerçek veya tüzel kişilere
öncelikli, ayrıcalıklı, taraflı ve eşitlik ilkesine aykırı muamele
ve uygulama yapamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya
zümrenin yararını veya zararını hedef alan bir davranışta
bulunamazlar.
Son olarak Başbakan’ın Muğla ve Fethiye’de gerçekleştirdiği sözde
toplu açılış törenleri AKP’nin belediye başkan adayını tanıtma
toplantısına dönüşmüş, gerek bu törenlerin tüm masraflarının halkın
cebinden çıkmasıyla etik dışı bu uygulamanın açık bir kanıtını
olmuştur. Toplu açılış törenleri ile seçim mitingleri yapılması ve
toplu açılışlarda açılan ya da açıldığı iddia edilen tesislerin
akıbeti için Meclis Araştırması açılmasını elzemdir.”
CİHAN
Yorumlar