Başbakan Erdoğan: İdamın Bangladeş halkına zarar vermemesini arzu ediyorum
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bangladeş Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Abdulkadir Molla'nın idam edilmesine tepki göstererek, "Bu idamın kardeş Bangladeş halkına zarar vermemesini gönülden arzu ediyorum.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bangladeş Cemaat-i İslami Partisi
Genel Sekreter Yardımcısı Abdulkadir Molla'nın idam edilmesine
tepki göstererek, "Bu idamın kardeş Bangladeş halkına zarar
vermemesini gönülden arzu ediyorum." dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
Antalya'daki iki günlük programının startını Gazipaşa'da verdi.
Özel uçakla Gazipaşa Havalimanı'na inen Başbakan Erdoğan,
havalimanının açılış kurdelesini kestikten sonra Gazipaşalılara
hitap etti. Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada Bangladeş
Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Abdulkadir
Molla'nın idam edilmesine tepki gösterdi. "Bu idamın kardeş
Bangladeş halkına zarar vermemesini gönülden arzu ediyorum." diyen
Erdoğan, idamın gerçekleşmemesi için bulundukları girişimlerden
bahsetti. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül ve kendisinin idamın durdurulması için mücadele verdiklerini
belirten Erdoğan, "Bu insanlar ve idam edilen bu zat, 50 yıllık
süreçte hükümette bulundu. Hükümet ortağı oldu. Bunun sonunda bir
siyasi kalkıp, idam edilebiliyor. Herhangi bir gerekçe ortaya
konulamıyor. Şu anda biz Türkiye olarak böyle bir idam kararının,
infazın Bangladeş'in yararına olmayacağını vurguladık. Bangladeş'in
iç huzuruna, barışına, fayda getirmeyeceğini vurguladık. Ve idamı
durdurmak için, kendilerinden ricada bulunduk. Ne yazık ki, böyle
hassas meselelerde, böyle hak ve adalet nazarı gerektiren
meselelerde hep susanlar bu defa da sustular. İşlerine geldiğinde
idamı bir insanlık suçu olarak gösterenler, söz konusu şehit
Abdulkadir Molla olunca susarak onaylamayı tercih ettiler. Biz
susmadık, Türkiye olarak. Onaylayanlardan olmadık. Dışişleri
bakanımız bunu durdurmak için yoğun çaba harcadı. Cumhurbaşkanımız
mektup yazarak idamı durmak için mücadele etti. Bizzat ben perşembe
sabah Başbakanı arayarak kaygılarımı ilettim. Endişelerimi ilettim.
Maalesef, dünyadan yeterli baskı ve tepki gelmediği için bu infaz
gerçekleşti. Bu idamın kardeş Bangladeş halkına zarar vermemesini
gönülden arzu ediyorum." diye konuştu. Erdoğan, Bangladeş için dua
ettiğini söyledi. Aynı dik duruşu Suriye konusunda da
sergilediklerini belirten Erdoğan, bundan dolayı iç ve dışarıdan
tehdit ve eleştiriler geldiğini, ana muhalefetin bunun başında
olduğunu belirtti.
"TURİZMDE REKOR KIRACAĞIZ"
Başbakan Erdoğan, açılışını yaptığı Gazipaşa Havalimanı hakkında da
bilgi verdi. Antalya'da 2 gün boyunca 1 milyar 210 milyon tutarında
eser ve hizmetin resmi açılışını yapacaklarını söyledi. İlk olarak
açılışını yaptığı Gazipaşa Havalimanı'nın 1994'de temeli atıldığını
ancak, tamamlanamadığını belirten Erdoğan, "2006'da yeniden ele
aldık, ihaleyi gerçekleştirdik. 2009'da, uçakların ineceği seviyeye
getirdik. Bu arada ben de buraya 'inelim, görelim' diye buraya
gelişim oldu. Tabi yeterli bulmadık. 500 bin yolcu kapasitesi, 2
kilometre pist uzunluğu ile iç ve dış uçuşların çok yoğun olduğu
bir havalimanı... İlk açıldığında manidardır, 5 bin yolcu gelirken,
geçen yıl 80 bin, kasım ayı itibariyle 350 bin yolcu bu
havalimanını kullandı. Geçen yıl kasım sonunda 854 olan uçak
trafiği, bu yıl ilk 11 ayda 2 bin 541'e çıktı. Gazipaşa Havalimanı,
dünyada tanınan, bilinen, tercih edilen bir havalimanına dönüştü,
dönüşüyor." dedi. Havalimanın mevcutta 3 uçak kapasiteli bir piste
sahip olduğunu belirten Erdoğan, bunun 2014 yılı itibariyle 6'ya
çıkarmak için çalışmalara başladıklarını kaydetti. Erdoğan,
kapasitesini de bir buçuk milyona, pist uzunluğunu da 2.5
kilometreye çıkaracaklarını söyledi.
Türkiye'nin turizm geçmişine de değinen Erdoğan, 2002'de Türkiye'ye
gelen turist sayısının 13 milyon olduğunu, 10 yılda bu rakamın 3
kat artarak 36 milyona çıktığını söyledi. "13-36 bakın nerden
nereye geldik." diyen Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: "2013 ilk
9 ayda yüzde 10 artarak yükseliş trendini sürdürüyoruz. 2002'de 8.5
milyar dolar olan turizm geliri, geçen yıl 29.3 milyar dolara
ulaştı. Bu yılın ilk 9 ayından turizm geliri bakımdan geçen yılın
ilerisine geçtik. İnşallah, 12 aylık rakamlar açıklandığında, hem
turist sayısı hem gelir bakımdan geçen yılın da üzerine çıkmış,
cumhuriyet tarihimizin yeni bir rekorunu kırmış olacağız.
Turizmdeki bu büyük canlanma, bu rekor, seviyedeki artış, elbette
en çok Antalya'yı etkiledi. Dünyanın en önemli turizm
merkezlerinden biri olan Antalya, 2002'de 3 milyon turist çekerken
bu yıl sonu itibariyle 12 milyonu geçecek. Yani Türkiye'nin çektiği
turistin 3'te biri Antalya'ya geliyor. Turizm canlanması için çok
önemli faktörler var. Elbette deniz, güzellikler, tesisler, tarihi
miras, kültürel zenginlikler olacak ama bunlar tek başına yetmez.
Her şeyden önce güven olacak. Güven yoksa turist orayı seçmez.
Ulaşım kolay olacak, istikrar olacak. Yoksa turist gelmez. 11 yılda
turizmi, biz böyle büyüttük. İstikrar tesis ederek, güven zemini ve
güvenliği temin ederek, dünyada Türkiye'nin ağırlığını itibarını
artırarak, turizmi 3 kat artırdık. Milli birlik, kardeşlik
sürecinde, özellikle son dönemde çözüm sürecinde, Türkiye'de
birliği, dayanışma, kardeşliği yücelterek hem Antalya'nın hem diğer
80 vilayetin büyümesini sağladık."
CİHAN
Yorumlar