“Bakanların fezlekelerinin Meclis'te tartışılması tarihe tanıklık etmektir”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonrası istifa etmek zorunda kalan bakanların fezlekelerinin Meclis gündemine gelmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Sarı, bazı özel okul ve dershanelere müfettişler eliyle yapılan baskının da hiçbir demokratik ülkede yaşanamayacağını ifade ederek, bunu yapan hükümetlerin kendini sorgulaması gerektiğinin altını çizdi.

Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’ nun yarın düzenleyeceği miting öncesi geldiği Sivas’ta parti binasında gazetecilerle bir araya gelerek gündemi değerlendirdi.

Perihan Sarı, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonrası istifa etmek zorunda kalan bakanların fezlekelerinin Meclis gündemine gelmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Bakanların fezlekelerinin içeriğinin açıklanması ve ses kayıtlarıyla ortaya dökülen tablonun Meclis kayıtlarına geçmesinin tarihsel tanıklık ve Meclis'in görevi anlamında önemli bir durum olduğunu söyleyen Sarı, "Meclis'te fezlekelerin okunması ve içeriğine milletvekillerinin vakıf olması ve fezlekelerin Meclis tutanaklarına geçmesi gerekiyor." dedi.

“BAŞBAKAN TOPLUMSAL BARIŞI ZEDELİYOR”

Başbakan’ın Gezi olaylarından beri ülkedeki toplumsal barışı zorlayan ve toplumsal barışı zedeleyen bir tutum izlediğini söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Sarı, şöyle devam etti:

"Bütün bunların hangi gerekçelerle ortaya konduğu, hangi gerekçelerle hangi düşüncelerle yaygınlaştırıldığı da artık tartışılmıyor. Başbakan kendi ikbali ve çevresindekilerin çıkarlarını gözetmek, bu kesimlere kaynak aktarmak adına yürüttüğü bu politikalarla Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir döneminde rastlanmayan bir bataklığı da önümüze sermiş durumda. Hiçbir dönemde hükümetler AKP hükümeti kadar yolsuzluk ve batak içinde olmamışlardır. Yolsuzluk, rüşvet ve talan hiçbir dönemde böylesine açıklıkla sergilenmemiştir. Bugün içinde bulunduğumuz koşullar Türkiye cumhuriyetinin ve halkın hak etmediği bir yönetimle yönetildiğini gösteren somut göstergelerdir. AKP hükümeti bugün Türkiye’yi yönetemiyor. Bu erki yitirmiştir, bu gücü yitirmiştir ve AKP hükümeti artık meşruiyet sorunu yaşamaktadır."

“DEMOKRATİK BİR ÜLKEDE FİŞLEME OLMAZ”

Bazı özel okul ve dershanelere müfettişler eliyle uygulanan baskılara da değinen Perihan Sarı, hiçbir demokratik ülkede böyle bir olayın yaşanamayacağının altını çizerek, "Sivas’ta da bildiğiniz gibi ülkenin her yanında baskıcı tutum ülkenin her yerinde olduğu gibi yenilikçi bir uygulama ile artıyor. Özellikle okullarda ve dershanelerde uygulanan fişleme yöntemi. Çocukların alet edilmesi bu yönteme utanç verecek bir demokraside kabul edilemeyecek bir uygulama. Benzeri uygulamalar ses kayıtları ile her gün ortaya dökülüyor. AKP’nin bu baskıcı tutumunun Başbakan’ın kimliğinde somutlaşan örneklerin demokratik ülkede kabul edilebilir olduğunu söylemek mümkün değil. Bu tablo hiçbir ülkede böyle bir hükümet yerinde kalamaz. Bu nedenle hükümetin bir an önce kendini sorgulaması ve gereğini yapması gerekir." şeklinde konuştu.

“YEREL SEÇİMLER BİR KIRILMA NOKTASI”
Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun yarın Sivas’ta düzenleyeceği mitinge de değinen CHP Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, şu ifadeleri kullandı:

“Yarın Genel Başkanımız Sivas’ta olacak. Yerel yönetim seçimleri nedeni ile Sivas’ta gerçekleştireceğimiz mitinge katılacak. “Varlık, Birlik ve Özgürlük” mitingi adını verdiğimiz mitingde Genel Başkanımız partimizin yerel yönetimlerdeki politikasını ve güncel olayları değerlendirecek. Bu yerel yönetimler seçimi Cumhuriyet tarihinde önemli bir döneme denk geliyor. Gerçekten bir kırılma noktasında bir makas değiştirme noktasındayız ve bu makas değişikliği gerçekleşirse eğer 4 Eylül’de kurduğumuz Cumhuriyet’in ne yazık ki gelecek hedefine ulaşamamış olacağız.”
CİHAN