Bahçeli:Başbakan Erdoğan için malum ve mutlak son görünmüştür
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Başbakan Erdoğan için malum ve mutlak son görünmüştür.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
“Başbakan Erdoğan için malum ve mutlak son görünmüştür. Aileyi
rüşvet ve hırsızlık kazanı olarak gören, çocuklarını hırsızlığa
alıştıran bu zihniyet hem Yüce Divan’da hem de millet vicdanında
hakkında verilecek hükme katlanmak zorunda kalacaktır. Herkes
bilsin ki, bugünler çok uzak değildir.” dedi.
Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia
edilen telefon konuşması” hakkında yazılı açıklama yapan Devlet
Bahçeli, Türkiye’nin olağanüstü bir dönemin içinden geçtiği ve
sonuçları itibariyle çok ağır olacak tehlikeli bir sürecin tüm
ağırlığını yaşadığına işaret ederek, “Maalesef ki sorunlar çığ gibi
büyümektedir. Aziz milletimiz her güne yeni bir musibetle
uyanmakta, hükümetin üst üste neden olduğu yıkım ve talanla muhatap
kalmaktadır. 17 Aralık 2013 tarihinden bu güne geçen 70 günlük
sürenin; rüşvetin, yolsuzluğun, karanlık ilişkilerin, çıkar
ortaklıklarının ve hazine yağmacılığının ayyuka çıkmasına resmen
sahne olduğu bilinen bir gerçektir. Bu kapsamda Türk milleti olan
biten bütün iğrençlikleri, açığa ve ortaya çıkan bütün
çirkinlikleri kaygıyla ve kızgınlıkla izlemektedir. Başbakan
Erdoğan, suç ve suçluyu koruyan, kanunsuzlukları özendiren, kanuna
karşı gelenleri azmettiren, soygunu saklayan, haksızlığı savunan,
hukuksuzluğu aklamaya çalışan tavrıyla siyasetin yüz karası olmayı
fazlasıyla hak etmiştir.” ifadelerini kullandı.
“KAYITLAR, BAŞBAKAN VE HÜKÜMETİNİN İPLİĞİNİ ÇOKTAN PAZARA
ÇIKARMIŞTIR”
“Cumhuriyet tarihinin hiçbir devresinde böylesine şaibeli,
böylesine ahlak, fazilet ve adaletle ters düşmüş bir siyasetçi ne
görülmüş, ne de duyulmuştur.” diye sözlerini sürdüren Bahçeli,
“Başbakan Türkiye’nin sırtındaki kambur, önündeki engel, ayağındaki
pranga haline gelmiştir.
Rüşvet ve yolsuzluk konusundaki ifşaatlar, bu çerçevede yayımlanan
tape, görüntü ve ses kayıtları Başbakan ve hükümetinin ipliğini
çoktan pazara çıkarmıştır. Özellikle Başbakan Erdoğan ile oğlu
Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen telefon görüşmelerinin
dün sanal medyaya düşmesi haklı olarak gündeme damga vurmuştur.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 17 Aralık 2013 günü
erken saatlerde başlatılan “Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk
Operasyonu”nun hemen akabinde Başbakan’ın kanun kaçağı oğluyla
telefon üzerinden yaptığı konuşmalar akıllara durgunluk
vermiştir.
17 Aralık operasyonunu haber alır almaz korkuya kapılan
Başbakan’ın, yolsuzluktan elde ettiği ve nakit olarak değişik aile
fertleri aracılığıyla sakladığı milyarlarca liranın derdine düşmesi
skandalla bile izah edilemeyecek bir rezillik olarak tarihe
geçmiştir.” açıklamasını yaptı.
“EĞER BU KONUŞMALAR DOĞRU İSE KARŞIMIZDA ÇOK CİDDİ, ÇOK VAHİM BİR
MESELE VAR”
Bahçeli açıklamasını, “Başbakan Erdoğan’ın oğlu Bilal’i arayarak;
amcası Mustafa, abisi Burak, eniştesi Berat ile bir araya gelmesini
ve herkesin evinde bulunan çalıntı paraları bir an önce evden
çıkarmasını istediği medyaya yansımıştır. Başbakan’ın değişik
adreslere gizlenmiş 2,2 katrilyon tutarındaki kirli paranın tamamen
sıfırlanmasını ısrarla ve aceleyle oğlundan istediği anlaşılmıştır.
Bu kadar büyük bir meblağın akşam karanlıkta evden çıkarılmasının
daha yararlı olacağı baba ile oğul arasındaki konuşmalarla ortaya
çıkmıştır. Eğer bu konuşmalar tamamıyla doğru ise karşımızda çok
ciddi, çok vahim bir mesele var demektir.” şeklinde sürdürdü.
“İMANINDAN DAHİ BAHSETMEK İMKANSIZ OLACAK”
“Eğer bu konuşmalara en ufak bir ilave, en küçük bir montaj
yapılmamışsa Başbakanlık makamında oturan zatın insanlığından,
inandırıcılığından, iradesinden, iffetinden, daha da önemlisi
imanından dahi bahsetmek imkânsız olacaktır.” diyen Devlet Bahçeli,
hiç kuşkusuz evinde helal kazancı olan birisinin herhangi bir
endişe taşıması, sıkıntıya girmesi, can havliyle yargıdan
kaçınmasının akıl dışılık olduğu kadar hayal mahsulü bir davranış
olduğunu belirtti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, şöyle devam etti:“Başbakan
Erdoğan’ın yargıdan kaçırdığı oğluyla konuşması esnasında sesine
sirayet etmiş telaş ve tedirginlik suçüstü basılmaktan, haramla
yakalanmaktan çekinen bir suçlunun psikolojik açmazını açığa
vurmaktadır. Görünen odur ki, rüşvet ve yolsuzluk makası yavaş
yavaş daralmakta, hırsızlığın elebaşı kararmış yüz hatlarıyla
belirginleşmeye başlamaktadır. Başbakan Erdoğan oğluyla
gerçekleştirdiği telefon görüşmesini montaj diyerek savuşturacağını
aklından çıkarmalı, hele hele paralel saldırı var diyerek yakayı
kurtaracağını hiç düşünmemelidir. Bugüne kadar yazılı ve görsel
basına sızan hiçbir ses kaydı veya tape Başbakan tarafından
yalanlanamamıştır.
Öyle ki Fas’tan yandaş ‘Alo Fatih’ hattına talimat verdiğini bizzat
ikrar etmiştir. Başbakan 70 gündür Türk milletini sanal düşmanlarla
avutmasının, komplolarla kandırmasının, toplumu kutuplaştırmasının,
hırsızlığı inkâr eden yüzsüzlüğünün hesabını vermelidir.”
“ARTIK BAŞBAKANI’NI TÜM SÖZLERİ, TÜM EZBERLERİ, ALGI OPERASYONLARI
HAVAYA UÇMUŞTUR”
“Artık Başbakan’ın tüm sözleri, tüm ezberleri, tüm algı
operasyonları havaya uçmuştur.” cümlesini de kullanan Bahçeli,
“Savcılara ve hâkimlere karaçalınsa da, adalette ki kıyım süratle
devam etse de pislik diz boyu, belgeli yolsuzluk dağ gibi ortada
durmaktadır. Bu gelişmeler neticesinde, Başbakan Erdoğan ve
hükümetinin meşruiyeti kalmamış, hukukiliği kaybolmuş, siyasi
ahlakı imha olmuş, milli iradeyi temsil yetkisi sakatlanmıştır.
Türk milleti; villasına rüşvet ve hırsızlık kanalıyla istiflediği
paraları, operasyon olur beklentisiyle kaçırma hesabı yapan
birisinin Başbakanlığına daha fazla tahammül edemeyecektir. Recep
Tayyip Erdoğan’ın yalan, riya, vurgun, kin, ötekileştirme, dışlama,
bölme, götürme, yürütme, soygun üzerine kurduğu iktidarı şiddetli
deprem geçirmektedir.”
“AKP BAŞTAN AYAĞA İFLASTA”
AKP’nin baştan ayağa iflasta olduğunu söyleyen Bahçeli, “Başbakan
siyasi durumunu en kısa yoldan ve en kısa süre içinde gözden
geçirmeli, samimi iç muhasebe yaparak bir karara varmalıdır.
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunda harama tamah etmiş,
yolsuzluğun esareti altına girmiş birisi oturmamalıdır ve
oturamayacaktır. Başbakan Erdoğan boşuna çırpınmamalıdır. Kaçacak,
kendisini kurtaracak, bahane üretecek hal ve imkanı kalmamıştır.
Başta Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı olmak üzere, hukuk organları
devreye girmeli, iddiaları teker teker incelemeli ve
soruşturmalıdır.” dedi.
“RÜŞVETÇİ BAKANLARLA İLGİLİ FEZLEKELER DERHAL TBMM’NE İNTİKAL
ETTİRİLMELİ”
Bahçeli sözlerinin sonunda, “Ayrıca rüşvetçi bakanlarla ilgili
fezlekeler derhal TBMM’ne intikal ettirilmeli, 17 Aralık ve 25
Aralık’ta adaletin peşine düştüğü şüpheliler objektif ve bağımsız
mahkeme önünde çete başıyla birlikte hesaba çekilmelidir. Başbakan
Erdoğan için malum ve mutlak son görünmüştür. Aileyi rüşvet ve
hırsızlık kazanı olarak gören, çocuklarını hırsızlığa alıştıran bu
zihniyet hem Yüce Divan’da hem de millet vicdanında hakkında
verilecek hükme katlanmak zorunda kalacaktır. Herkes bilsin ki, bu
günler çok uzak değildir.” hatırlatmasında bulundu.
CİHAN
Yorumlar