Bahçeli: Evinin karşısına 'Ne mutlu Türküm diyene' yazdırmazsam namerdim
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iktidara geldiklerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın evinin karşısına 'Ne mutlu Türkim diyene' sözünü yazdıracağını söyledi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
iktidara geldiklerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın evinin
karşısına 'Ne mutlu Türkim diyene' sözünü yazdıracağını
söyledi.
Bahçeli, Tekirdağ Tekirağa Alışveriş Merkezi'nin önünde halka hitap
etti. Hükümetin devlet kurumlarının isimlerinin önündeki Türkiye
Cumhuriyeti (TC) ifadesini kaldırmasını eleştiren Bahçeli,
"Demokratik açılımın kaldırım taşlarını döşemek için sinsi sinsi
faaliyetlerle bu ülke karşı karşıya kalmıştır. Şimdi Tekirdağ'dan
sesleniyorum, Recep Tayyip Erdoğan kulağın çınlasın. MHP diyor ki
'Allah nasip eder iktidar olduğumuzda ikamet ettiğin evin karşısına
'Ne mutlu Türküm diyene' yazdırmazsam namerdim. Bazı kurumlarda
özellikle Ziraat Bankası'nda, çünkü her yerde o var, orada TC
Ziraat Bankası'nın TC'sini kaldıran banka genel müdürü, şubenin
müdürü, kim iseniz, oraya tekrar kendi elinizle TC yazdırmazsam
namerdim. Çocuklarımızın andını kaldırdınız, Türküm, doğruyum,
çalışkanım'dan rahatsızlık duymuşsanız şimdi o çocuklar hırsızım,
soyguncuyum, yolsuzcuyum mu desin. Recep Tayyip Erdoğan, oturduğun
semtte ilkokula giden çocuklarımız haftada bir gün evin önüne
gelecek, orada Andımızı yüksek sesle okuyacak, 'duy Recep Tayyip'
diyecek. Türküm, doğruyum, çalışkanım." şeklinde konuştu.
"RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN SİYASİ ÖMRÜ BİTMİŞTİR"
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna da değinen Bahçeli, o
günün Türk siyasi hayatının kara bir günü, AKP açısından ise yüz
karası bir gün olduğunu söyledi.
Türkiye'nin zekası ve kabiliyetiyle iyi gençliğe sahip bulunduğunu
kaydeden Bahçeli, "Hepimizden evvel bazı olayları görüyor, o
zekayla da bazı kavramlarla onu öyle izah ediyor. Diyor ki 'beni
yönetenler sözlerime dikkat et, sizi uyarıyorum' diyor. Ne yapıyor
sözgelimi? AKP'nin vadettiklerinin yerine gelmediğini hissedince
'bu Adalet ve Kalkınma Partisi değil Aldatma ve Kandırma
Partisi'dir.' Yolsuzluklar ortaya çıkıp 4,5 milyon dolar kutularda
görülünce bu zeka fışkıran evlatlarımız hemen uyarıyor, 'bu Adalet
ve Kalkınma Partisi değil Ayakkabı Kutusu Partisi'dir' diyor. Bu
zeka fışkıran evlatlarımız baba oğulun muhabbetini gazetelerde
okuyup internette takip edince hemen yine zekasını çalıştırıyor,
'bu Adalet ve Kalkınma Partisi değil Aileyi Kalkındırma
Partisi'dir' diyor. Bunların hepsi doğrudur. Vatandaşımız da öyle
esprili davranıyor ki 'baba benim ayakkabım eskidi, çarşıya inelim
de bana bir ayakkabı al' diyor. O da 'bugün müsaidim hadi evlat
gidelim' diyor. Çarşıya bildik mağazaya gidiyorlar, 3-5 modelden
birisini evladı benimsiyor ve 'baba bunu bana al' diyor. O da 'tabi
evladım' diyor. Mağaza sahibiyle fiyatını görüştükten sonra 'aldım'
diyor, çocuğuna hediye ediyor. Mağaza sahibi 'bunu hemen
paketleyin' diyor. Ayakkabı kutusuna koymayı söyleyince 'yapma
evladım' diyor, yanlış anlaşılırım, sokakta gezemem, bunu bir
gazeteye sar da öyle gideyim' diyor. İşte bu konumlara düşmüş bir
siyasi iktidarın geleceği olmaz. Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi
ömrü tükenmiştir. Bunun cumhurbaşkanı olması mümkün değildir. Ya
aklanacak, paklanacak ya da Yüce Divan'a gidecektir. Çankaya
yokuşunu sırtındaki bu haram paralarla, sırtındaki bu sözlerle
çıkamaz, dizinin bağı çözülür, nefesi kesilir." diye konuştu.
"UYARI GÖREVİNİZİ MİLLETİMİZİN ÖZ EVLATLARI OLARAK YAPIN"
Demokrasi içinde bir çıkış bulunması gerektiğini, bunun da seçim
olduğunu vurgulayan Bahçeli, "30 Mart'ta Recep Tayyip Erdoğan'ı
uyarmak lazımdır. Eğer bunu yaparsanız diyecek ki 'ben hatamı
anladım, milletimden desteğimi kaybediyorum.' Yoksa daha da
kabalaşacak, zulme heveslenecek, ihtirası yükselecek, 'benim
dediğim olur, ben tek adamım' diyecek ve 'benimle beraber gelecek
olanlara da 'biz böyle yürüyelim bu yollardan' diyecek, AKP'li
kardeşlerimi davet edecek. Öyle bir hataya girdiği zaman tek
adamlık diktatörlüğe götürür, diktatörlerin sonu yoktur, dünyada
birçok örneği vardır. O zaman AKP'liler diyecek ki 'yollarımız
ayrılıyor galiba, senin gittiğin yol çamur, dikenli, tek yönü
işaret ediyor. Tek yöne baktığımız zaman da Yüce Divan gözüküyor.'
O sebepten dolayı bu seçimde uyarı görevinizi milletimizin öz
evlatları olarak yapın. Kime oy veriyorsanız verin, bu vicdanınızın
meselesi, ama bugünkü iktidarı kaos, kargaşa, çatışma, kardeş
kavgasına düşürmemek istiyorsak 30 Mart sizin için güzel bir
başlangıçtır." dedi. CİHAN
Yorumlar