Arınç’tan rüşvet yorumu: Cevabını veririz, vermeye tenezzül edersek

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye’yi sarsan yolsuzluk ve rüşvet iddialarını değerlendirirken, “Biz bunların cevabını veririz, vermeye tenezzül edersek.

Google Haberlere Abone ol
Arınç’tan rüşvet yorumu: Cevabını veririz, vermeye tenezzül edersek

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye’yi sarsan yolsuzluk ve rüşvet iddialarını değerlendirirken, “Biz bunların cevabını veririz, vermeye tenezzül edersek.” ifadelerini kullandı.

Bülent Arınç, Kestel ilçesinde muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi. Öğle namazını Vani Mehmet Cami’nde kıldıktan sonra türbede dua eden Arınç, bir süre yürüyerek esnafa ‘Hayırlı işler’ dileklerinde bulundu.

11 yıldır başlarının öne eğilmediğini belirten Arınç, şunları kaydetti: "Tuzaklar kuruldu eski günlerin hayalleri kuranlar, nifak tohumları ekenler, darbeciler, cuntacılar kıpırdandı. Ama hiç birinde başımızı önümüze eğmedik. Sözümüzü tuttuk ve bu günlere geldik. Çok çalıştık halkımızı toplumsal barış içinde yaşatmak için aramızdaki ayrımcılıkları kaldırdık. İnanıyor, inanmıyor bunun sorgulanmadan farklılıklarımızın zenginlik olduğunu söyledik. Gerekli kanunlar, yasalar çıktı. Herkesin benim diyebilmesi için çalıştık. Hizmetten başka bir şey yapmadık. Bu hükümet 24 saati 25 saat yaparak çalıştı. Gözlerinizi kapatın 11 yıl önce Türkiye ne haldeydi daha önce ne haldeydi, düşünün. Turgut Özal’ı tanırım, sevdim. Süleyman Demirel’i tanıdım ama Özal kadar sevmedim. En sevdiğim ise Necmettin Erbakan hocadır. Hükümet çalışıyor. Bizim işimiz hizmet, gücümüz millettir."

'BİZ HARAMDAN KORKARIZ, MİLLETİN MALINA EL UZATMAKTAN KORKARIZ'

Son günlerde yaşanılanları da değerlendiren Bülent Arınç şunları söyledi: "Son günlerde konuşulan şeyler de neyin nesi? İşte o, bunu yapmış da şunu yapmış da, telefonla şöyle konuşmuş da. 30 Mart akşamı bu dedikoduların hiç birisi kalmaz. Bunların hepsi, bu hükümeti seçime giderken tökezletmek içindir. İtibarsızlaştırmak içindir. Siz bizden emin değil misiniz? Allah korusun, biz haramdan korkarız, biz milletin malına el uzatmaktan korkarız, Allah’tan korktuğumuz için. Hiçbir zaman böyle bir yolsuzluğun içinde olsak bu kadar büyük hizmetleri yapmak mümkün olur muydu?"

Yolsuzluk peşinde olmadıklarını savunan Arınç şöyle devam etti: "Yolsuzluk peşinde olsak biz bütün bunları artırmamız gerekmez mi, herkese bir şeyler vermek gerekmez mi? Herkesin cebini doldurmamız gerekmez miydi? Herkesin sırtını sıvazlamak gerekmez mi? Yapmadık bunların hiçbirisini, millet için çalıştık, millet için çalışmaya devam ediyoruz. ‘AK Parti artık çok oldu, keyfimizi kaçırdı. Bunlardan kurtulmanın başka çaresi yok. Silahtan korkmadılar. Darbeden ürkmediler. ‘Partini kapatacağız’ dedik, ‘Ne yaparsan yap, ben dimdik ayaktayım’ dediler. Aralarından üç - beş kişiyi çaldık partiyi bölmeye çalıştık o da olmadı, çünkü başlarında yiğit bir insan var. Eğilmiyor bükülmüyor. Dik duruyor diklenmiyor. Allah’tan başkasına kulluk etmemeye karar vermiş biri var, biz buna iftira atalım. Biz buna yalan söyleyelim. Biz buna montaj yapalım, onun itibarı giderse hükümetin de itibarı gider’ dediler. Allah dilemedikçe hiçbir şey olmaz. Alnımız açık, başımız dik. Bir tek şeye üzülüyorum. Biz bunların cevabını veririz, vermeye tenezzül edersek."

'30 MART AKŞAMI KILIÇDAROĞLU'NUN BELKİ PARTİSİ DE KENDİSİ DE KALMAYACAK'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim meydanlarındaki konuşmalarını eleştiren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, sözlerini şöyle tamamladı: "Ama ana muhalefet partisi liderinde biraz edep ve haya olsa, ah keşke olsa, Bursa’ya geldiğinde yaptığı konuşmaları sağda solda tekrar etmesin. Bir saatlik konuşmasının 55 dakikası Başbakan’a hakaret ediyor. Ağzından ne kadar çirkin kelime varsa hepsini utanmadan sıkılmadan söylüyor. Sen ana muhalefet partisi lideri değil misin? Sen iktidara gelmek istemiyor musun? Sen iktidara gelince ne yapacaksın onları anlat. Hiçbirisi yok başbakana tekrarlamaktan hicap duyuyorum. Hakaret üstüne hakaret yapıyor. Biz bu hakaretlere müstahak değiliz, o söylediğin sözlerin 10 mislini sana iade ediyorum. 30 Mart’tan sonra bu yalanların iftiraların hiçbirisi kalmayacak ve belki Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi de partisi de kalmayacak. Sonuçların ne olacağını Allah bize gösterir. Biz her türlü halkın takdirine hazırız. Yeter ki; iftira etmeden, yalan söylemeden, tuzak kurmadan, hilekarlık yapmadan adaylarıyla seçimlere girsinler. Bizden daha başarılı olacaklarına halkı inandırsınlar. Yok kuyu kazarak bu işi yapacaklarca vallahi tarih göstermiştir ki; kuyu kazanların çoğu, kendisi kuyunun içine düşer. Bize bir şey olmaz. Biz güçlü bir iktidarız hamd olsun, düştüğümüz yerden kalkarız. Bu seçimlerden sonra istediğin sonucu alamazsan seni kimse kurtaramaz. Sen o partide zaten iğretisin. Kasetle geldin, bugünkü sahte kasetlerle gidersin. Haydan gelen huya gider." CİHAN

Yorumlar